altınbaşak - al beni ör beni
hbb - gerçekten iyi tv
capri sun - önce hüplet sonra gümlet
fırat boru - tut şunun ucunu döşeyelim abi
pınar sosis - seni yerim sosis
çamlıca gazoz - ayılana gazoz bayılana limon
luna margarin - yoksa siz hala annenizin margaririni mi kullanıyorsunuz?
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. hatırlanan en eski reklam sloganı
-
2. hayal edilen vs sahip olunan araç
skoda octavia / ayaklarım
-
3. berat albayrak'ın 2010-2011 şampiyonu ts demesi
bütün tuşlara basıp bölüm geçmeye çalışıyorlar galiba*
-
4. binali yıldırım'a köşkü boşalt çağrısı
evet bizzat ben yapıyorum. şu vakit itibari ile yapılmis çağrıdır. ayrıntıları asagida
ben vatandaşım, sen sadece vekil secilmissin. sadece atanmissin!
ne başbakanlığın kaldı ne de meclis başkanlığın ne hakla benim vergilerimle o köşkte elektrik yakar, su akitirsin? kul hakkı, yetim hakkı değil mi bu? çankaya köşkü babanın malı değil!
hangi yasa hangi vicdan seni orada ikamet ettiriyor.
tez boşalt o mülkü. -
5. binali yıldırım-ekrem imamoğlu trt canlı yayını
banttan yayınlanacaksa imamoğlu çıkmamalıdır. programa çıkmanın asgari şartı kesip biçmelere meydan vermeyecek şekilde canlı yayınlanması olmalıdır.
-
6. suriyeli sığınmacılar
neymiş efendim sövüp sayarsak ırkçı olurmuşuz, böyle buyurmuş sözlüğün pembe götlü hümanistleri.
ahanda sayıp sövüyorum, hali hazırda yukarıda yazılmış istanbul'un yarısı bu piç kurularından oluşuyor. bayram boyunca metrobüsler, otobüsler beleş olduğundan bu ırkını evveliyatını siktiğiminin köpekleri ahıra girer gibi metrobüse, otobüse giriyordu. hayır benim söylediğimi o anlamıyor, onun söylediğini ben anlamıyorum. ciyak ciyak bağıran 55 tane çocukları ayrı bi konu.
ama sözlükteki chp'liyim ama...diye başlayıp hümanistlik kasan tiplerin evine dolduracaksın bunları o zaman da bakalım böyle yağlayıp ballayıp anlatabilecek mi? ulan ailenle, karınla, kızınla bi sahile gideyim temiz hava alayım desen bu ırkını evveliyatını siktiğiminin köpekleri yüzünden adım atamıyorsun. hele bi de biraz modern görünümlü biriysen kadın olsun erkek olsun hiç fark etmez bu amına kodumunun vatansız köpekleri sana ve ailene zombi gibi bakıyor. o kadar para harcanmamışmış da 16 milyar dolar harcanmışmış. çok fark etti sik kırığı. ulan ben kendi memleketimde bu yavşak kara kafa sürüleri yüzünden ailemle, çocuğumla rahat rahat yolda yürüyemiyorum bundan daha öte şey mi var amcık? ya böyle tipleri var ya hani chp'liyim ama işte hükümetin de yapacağı bi şey yok bik bik bik diyen pembe götlüleri sabah akşam tokatlayacaksın. hala ya hala ısrarla güzelliyorlar şu siktiğimin ırkını, vatansız köpekleri.
bu ülkede kalacaklar ve gitmeyecekler hala dönmelerini bekleyen varsa avcunu yalasın artık. ve gerçekten ilerleyen yıllarda halk arasında ciddi problemlere konu olacak bu kitle. her şeyden önce adamların net bi geliri yok. olsa da nüfus olarak tavşan gibi sikişiyor piç kuruları. sen 1 çocuk yapmak için 40 takla atıyorsun, 40 ay düşünüyorsun o arada bu vatansız köpekler 40 tane çocuk yapıyor. sonra bi tane sivri zeka gelip "yoh ya gırh milyar dolar harcanmadı o öyle deel on altı milyar dolar harcadıh" diye böyle güzellemiyorlar mı suriyelilerle bi ömür aynı çatı altında yaşatacaksın bunları ancak o zaman akılları başlarına gelir.
velhasıl, bugün istanbul'da hangi deniz kenarına giderseniz gidin bu vatansız piçler parsellemiştir. bak istisnasız hangi deniz kenarına giderseniz gidin diyorum bu heriflerin parselinde. öyle ailemi alıp da bi deniz havası alayım deme özgürlüğün yok. ha var şöyle var, bu vatansız köpeklerin arasından artık nasıl yürüye yürüye geçeceksin orasını bilmiyorum ama tabi öyle de bi ihtimal var.
son olarak şu mültecileri savunan ne kadar lavuk varsa anasının amına kadar yolu var. çok seviyorsan, çok istiyorsan al koynunda besle amcık. burada ahkam kesmeyeceksin 16 milyar dolar harcandı da ben de chp'liyim ama işte hükümetin eli kolu bağlı da bik bik de bik bik diye. yavşak herifler ya. -
7. ilk yudumda aşık olunan içecekler
aloe veradan üretilen kore malı bitki suyu. haliyle içinde bir miktar şeker var ama içimi çok güzel. hele sıcak saunadan çıktıysanız sudan biradan çok daha güzel ferahlatıyor. aloe vera da nasıl bir bitki ise saç bakımından yara tedavisine kadar her alanda işe yarıyor. kore'de sarımsaktan sonra her ürünün içine girebilmiş tek bitki olabilir.
-
8. keşke erken ölmeseydi denilenler
annem.
ve küçük yaşta öksüz kalan herkesin annesi. -
9. 7 haziran 2019 fenerbahçe sk açıklaması
fenerbahçe kulübünün recep tayyip erdoğan’ın damadını fetöcü olmakla itham ettiği açıklamadır.
cesaretlerinden dolayı takdir ettim. -
10. 7 haziran 2019 roger federer rafael nadal maçı
2 ay sonra 38'ini devirecek olan, ona ragmen roland garros'ta yari final oynayan, karsisinda roland garros kariyerinde sadece 2 maglubiyeti bulunan nadal'a yenilen bir efsane icin marsel ilhanli espriler gibi espri(!) yapan tek millet biziz heralde
-
11. mudanya sahillerinden suriyelilerin kovulması
bursa'nın mudanya ilçesindeki sahilleri işgal eden suriyelilere vatandaşların şikayetleri üzerine mudanya belediyesi ekipleri tarafından müdahale edilmesidir.
mudanya sahilleri günlerdir şu halde.
günlerdir şikayet yağıyor belediyeye.
adamlar sahili işgal etmişler resmen.
her türlü pislik mevcut.
yetmemiş, çadır kurmuşlar. geceleri de çadırda kalıyor milleti rahatsız ediyorlar.
https://eksiup.com/images/98/79/6926878uhwb2.jpg
https://eksiup.com/images/48/71/b426879k49to.jpg
kendileri gelmemiş sadece, yanlarında at getirmişler, deve getirmişler.
sahiller pislik ve çöp içinde.
neyse ki mudanya belediyesi gelen şikayetler üzerine müdahale etmiş.
sahildeki çadırlar sökülmüş.
suriyelilere normal insan gibi denize girmeleri söylenmiş.
mudanya belediye başkanı hayri türkyılmaz'ın yaptığı açıklama şöyle;
--- spoiler ---
ya bize uyacaklar yada geldikleri ülkelerine geriye dönecekler.
hiç kimsenin başkalarını rahatsız etme, özgürlüğünü engelleme hakkı yoktur. bizim çocuklarımız onların özgürlüğü için şehit olurken analarımız ağlarken ülkem ağlarken ekonomimiz bu kadar kötüye giderken onların zevki sefa içinde yaşamaları ve bizim insanımızı rahatsız etmelerine tahammül edemeyiz...
--- spoiler ---
teşekkürler başkan.
şimdi aynı uygulamayı gemlik belediyesinden de bekliyoruz... -
12. yazarların zamanında giydiği metal grup tişörtleri
(bkz: bundan bize ne olması)
-
13. başlıkları engellenecek büyük aktroll listesi
hiçbirini engellemeyeceğim liste.
sen engelleyeceksin, adam çıkıp bir başlık açacak yalanlarını oraya yazacak, sen de bunu göremediğin için cevap veremeyeceksin.
burayı okuyan onbinlerce belki yüzbinlerce kişi de o adamın yazdığı entry'i görecek ve sen yanıt vermediğin için onun dediğini doğru sanacak..
devekuşunun başını toprağa gömmesine benzetiyorum ben bunu.. sen görmüyorsun diye bu adamların yalanları ortadan kalkmış değil.
engellemem hiçbirini. ne yazarlarsa görüp cevap vermek isterim. -
14. chernobyl dizisindeki gerçek ve yalanlar
son zamanlarin en popüler tv programlarından biri oldu chernobyl dizisi. kurgusu ve sinematik dili ile gercekten de taktire sayan,bir cirpida izledigim bir dizi oldu. aslinda konusundan bağımsız olarak dusunursek izledigim en iyi dizi diyebilirim. ancak gercekler konusunda da ayni basariyi gosterebildi mi? hazir dizinin uzerinde sicak dumanlar tuterken rusya’da yasayan, pripyat’a bizzat gitmis gormus ve sovyet tarihine ilgi duyan biri olarak gordugum seyleri yazayim ve kaynaksiz onlarca yanlis bilgiye kaynakli belgeler ile bir son vereyim dedim(rus klavyesi oldugundan dolayi turkce karakter sikintisi yasadim, affola). buyrun yaziya:
oncelikle dizinin tek ve yegane kaynagina deginelim: svetlana aleksiyevic’in “çernobil'den sesler” kitabi. daha cok tarihsel kaynaklardan cok kisisel gorusmelere dayanan bu kitap batı kesimince cok “beğenildi”. kendisi ayni zamanda 2015 nobel edebiyat ödülü sahibidir. svetlana’nin aktif bir anti-komunist olduğunu biliniyor. objektifligi hakkındaki fikri size birakip sovyetler birligi hakkindaki “objektif” goruslerinden bir kuple paylaşıyorum:
« sscb dönemine dönüp baktığımızda, tarihimizin koca bir mezar ve büyük bir kan banyosundan ibaret olduğu-nu görürüz. kurbanlarla cellatlar arasındaki tükenmek bilmez diyalogları duyarız. devrim, toplama kampları, ıı. dünya savaşı, sovyet-afgan savaşı sırasında halktan gizlenen gerçekler, büyük bir imparatorluğun çöküşü, de-vasa ölçekte bir sosyalist ütopyanın paramparça dağılması, yeni ortaya çıkan evrensel problemler, çernobil fa-ciası vs. bunlar, dünya üstündeki tüm insanların cevaplaması gereken sorulardır ki, tümü bizim kendi gerçek tari-himizdir. işte tüm bu cehennemden çıkma soru ve sorunlar, benim kitaplarımın izleğini oluştururlar. »
gelelim diziye:
olay 1 (yalan)- sovyetler olayı tamamen gızledı
ılk olarak olayin yasandigi gunun hemen sabahina gidelim. sovyet televizyonu aciklama yapiyor.
cernobil ılk aciklamasi:
evet burada bir kaza yasandigini ve kontrol altina alindigini soyluyor ve henuz nukleer bir felaketten bahsedilmiyor. bahsedilen olu sayisinin ve partlamanin okadar buyuk olmadigini soyluyor.zaten bu sirada henuz olay kesinlesmedi ve heyet arastirmasini surduruyor ve akut radyasyon zehirlenmeleri etkisini gostermedi.
dizi olayi burada bitiriyor. sanki sovyetler birliginin son aciklamasi bu. dizinin iddasina gore hukumet gercekleri gizledi ve bundan sonra bir aciklama yapmadi. gercekleri gizleyecek hukumet neden bastan haberi versin oda garip bir idda ancak sonraki aciklamalardan bir video daha izleyelim (tarih 2 gun sonrasi):
chernobyle kazasi haberleri:
burada acikca nukleer bir kaza yasadigi ,reaktorun zarar gordugu, bu olaydan zarar gorenler icin yardim calismalarinin devam ettigini ve yardim komisyonu kuruldugunu acik olarak veriliyor. yani dizi daha baslangictan yalanla basliyor ne yazik ki. taktir etmek gerekir ki bu izleyicide en bastan algi yaratmak icin gercekten etkili bir yontem.
olay 2 (manipulasyon ve yalan)- chernobyl'in hıroshıma ile karsilastirilmasi ve hayatini kaybeden insan sayisi
hatirlarsiniz chernobyl ile hiroshima surekli kiyaslaniyor dizide (ikisi ayni kategorideymis gibi). şu kadar katıymış vs gibisinden. dogru olan sey cevreye yaydigi radyasyon miktaridir ve evet tam 400 kat daha fazla nukleer atik vermistir atmosfere. cunku tepkime gucu hiroshimadan kuvvetli ve kullanilan teknoloji ileridir. peki insana verdigi dogrudan zararlar konusu ne durumda:
ılk olarak chernobyl’den baslayalim. bu konuda en objektif kaynak zannimca bm’ye bagli dunya saglik orgutunun raporlari olacaktir. who [(http://www.unscear.org/…076_report_2008_annex_d.pdf) new york 2008 raporuna] gore
, olaydan hemen sonra akut radyasyon sendromu ile gelen yani dogrudan patlama ve sonrasinda gerceklesen olaylardan dogrudan etkilenen kisi sayisi toplam 134 kisi. bunlardan 28’i hayatini kaybediyor ve 106 kisi tedavi ediliyor (dizinin sonunda sayi hic artmiyor dedigi sayinin geldigi yer). daha sonra akciger ve tiroid hastalanmalari ile hayatini kaybeden 23 kisiyide dahil etseniz maksimum kisi 51 oluyor. yani sayi 28 ile 51 arasinda kabul ediliyor. dizinin en sonunda hatirlarsaniz sayi 31 ve yillardir artmiyor gibi bir sey soyluyor. cok komik bir idda bu cunku kaza raporlari ektede goreceginiz uzere durduk yere degismez. kazadan 22 yil sonra new york’da yapilan calismada da artmamis. dizinin sonunda ise sanki sovyetler gercek sayilari aciklamiyor gibi anlatiliyordu. e o zaman new york/abd’de toplanan bm kurulu da mi arttirmiyor sayiyi? onlarda mi sovyet yoksa? enteresan. devam edelim. sonraki yillarda karsilan ve cernobil’den kaynakli olma olasiligi olan kanser vakalariyla birlikte ise toplam 4000 civari insanin bu faciadan etkilendigi dusunuluyor (nukleer’e hayir! bunu da ekleyelim buraya ki meselemizin bu olmadigi bilinsin).
gelelim hiroshima ve nagazaki’de “sevgi pitircigi” abd’den yarattigi sonuclara. birisi bir kaza, digeri ise sivillerin uzerine coluk cocuk ayirt etmeksizin atilan bir bomba. karsilastirmak bile etik disi ancak diziyi “belgesel gercekci” bulan arkadaslarimiz icin yapalim.
bomba oncesi hiroshime ve nagazaski nufusu:
hiroshima: 255,000
nagasaki: 195,000
bomba sonrasi durum:
hiroshima: 66 000 ölü +69 000 yarali.
nagasaki: 39 000 ölü+ 25 000 yarali.
bu iki sehirin neredeyse yarisi bir anda yok ediliyor. hayal edebiliyor musunuz?
hiroshimada ölenlerin yuzde 60’i, nagazaki’de olenlerin yuzde 95’i 'daha ilk anda,bombanin patlamasi ile yanarak etleri kemiklerine karismis bir bicimde ölüyor
kaynak:
bakin akut radyasyon sendromu vs. demiyorum (sovyetler birliginde dogrudan olenlerin olme sebebi). 105 000 insan daha bombanin atildigi anda kul oldular.
daha bunun kanseri var, akut sendromu var. karsilastirmak bile sacma. dizide durup durup bundan bahsetmelerinin tesaduf oldugunu dusunmuyorsunuz sanirim.
olay 3 (gercek)- bıorobots
olay videosu:
olay gercektir. sovyetler oyle 1-2 degil 60 robot heba etmis (yabanci ulkeden alinanlar dahil) ancak 4 u saglam kalabilmistir sovyet emekcileri gercekten tum riskleri goze alip bu kahramanca olayi gerceklestirmislerdir.
edit: arkadaslarin onerisi uzerine onlari hakli buldum ve bu maddeden son iki cumleyi cikarttim.
olay 4 (yalan)- tahlıye ıslemlerını bıle bıle gec yaptılar
legasov dizide bir cok konuda guzellenirken nedense gercek goruslerine hic basvurulmamis. acaba islerine mi gelmedi? halbuki bilim adamlarinin olay degerlendirmeleri biter bitmez harekete geciliyor. bakin dizide hukumeti tahliye etmemekle suclayan legasov intihar kasetinde gercekte ne demis :
“burada, bu koşullarda, talimatların uygulandığı prosedürlerle sınırlı kaldığı durumlarda, tekrarlanan radyasyon ölçümleri, 25 rontgen olmakta olup bu süre boyunca kişi başına biyolojik röntgen bölge ve tahliye icin, kişi başına 75 biyolojik röntgen tehdidi durumunda zorunlu hale gelecektir. etkilenen bölgede kalmak sırasında. 25 ila 75 arasında değişen röntgenler karar verme hakkı yerel makamlara aittir. bu şartlar altında tartışmalar devam ediyordu, ama burada şunu söylemeliyim ki, fizikçiler, özellikle viktor sıdorenko, dinamikleri daha iyi bir şekilde değişmeyeceğini tahmin ediyorlardı.tartışmamızı dinleyen boris yevdokimoviç , zorunlu tahliye kararını verdi. bundan sonra, ukrayna temsilcileri : yoldaş. ıvy ve yoldaş. nikolayev ertesi gün kentin tahliyesinin derhal hazırlanmasına başladı. basit bir işlem değildi, gerekli taşıma miktarını organize etmek gerekiyordu.
tüm bu tahliye, olağandışı koşullarda gerçekleşmesine rağmen oldukça doğru, hızlı ve doğru bir şekilde gerçekleştirildi.
ayrık delinmeler, yanlışlıklar, maalesef vardı. örneğin, ayrı bir vatandaş grubu hükümet komisyonuna, kendi otomobillerinde tahliye edilme talebinde bulundu ve şehirden birkaç bin kişi vardı ve bir nevi yansıma sonrasında bu izin verildi. her ne kadar muhtemelen yanlış olsa da, insanların boşaltıldığı bu otomobillerin bazıları kirlenmiş ve arabaların kalitesini, kirlilik seviyelerini kontrol etmek için gerekli dozimetrik direkler, hepsi biraz sonra organize edildi. böylece, kentte, insanların yanlarında aldıkları şeyler (az miktarda tüketmelerine rağmen, tahliyenin birkaç günlüğüne kısa bir süre için yapılması umuduyla) kirliliği pripyat'a taşıdı .
ancak tahliyenin, kentin kirlilik seviyesinin henüz yüksek olmadığı bir zamanda gerçekleştiğini, dolayısıyla insanların çıkardığı nesnelerin kirlilik düzeyinin, insanların kendilerinin kirlilik düzeyinin yüksek olmadığını tekrar ediyorum. uygulama daha sonra pripyat şehrinin sivil nüfusunun hiçbirinin olmadığını gösterdi kaza anında karakolda olmayanlar ve bu neredeyse 50 bin kişi, hiç kimse önemli bir zarar görmedi. bu, insanlar için ikinci koruma hattıydı.”
goruldugu gibi aslinda herkesin canla basla tahliye icin calisiyor. ama hbo firmasinin isine gelmedigi icin gercekleri degil reytingi seciyor! ıstedigi bilgiyi kullaniyor istemedigini eliyor.
olay 5 (yalan ve gercek)- valery legasov’un mahkeme konusması ve ses kayıtları
legasov’un ses kayidi gercek (buna deginecegim) ancak bahsedilen durusmada daha bitmedi deyip yaptigi konusma hatta duruşmaya katildigi bile yalan. legasov’un katildigi son toplanti viyana’daki ıaea toplantisi. dizide cizilen pisirik kendinden emin olmayan legasov’un aksine, toplanti sornasi abd’de canli baglanti ile baglanan valerov bakalim aslinda ne demis.
valerov’un aciklamasi:
peki durusmada reaktor hakkinda konusmalar nasil gerceklesti? gelin mahkeme tutanaklarinin bir parcasini okuyalim:
hakim: reaktördeki eksiklikler bir kazaya neden olabilir mi?
- bu eksiklikler, personelin yanlış eylemlerini açıklamaz. çekirdekte 15 nötron emici çubuk varsa, reaktör nükleer tehlike değildir. ve 30 çubuk reaktörü yetkisiz personel hareketlerinden korur.
hakim: reaktör güvenli mi?
- çekirdekte 26-30 nolu çekirdeklerin bulunması pozitif reaktiviteyi telafi eder. rbmk reaktörleri güvenli kabul edilebilir.
- hakim :niçin baş tasarımcının dokümanlarında, rbmk tasarımcılarının, çekirdeğin 15 çubuğundan daha az operasyona sahip olan ve cihazın 750 mw'ın altındaki ısı kapasitesi ile çalışamama durumunun fiziksel ve teknik bir gerekçesi yoktu?
- bu açıklamalar gerekli değil. aksi takdirde, kurallar şişer. personelin yetkili ve her şeyi bildiği varsayılmaktadır. ancak şimdi düzenlemeler nükleer tehlike rejimlerine ilişkin bir düzenlemeyi içermektedir.”
goruldugu gibi konusmalar hic de dizideki gibi olmadi. bir sure sonra tum reaktorler elden gecirildi ve yonetmelikler bir kez daha bastan sonra degisti.
peki yas ses kayitlari? evet boyle bir ses kaydi var. tam transkrip icin buradan kontrol edebilirsiniz.
ben intihari chernobyl’den dolayi gerceklestiriyorum vs. yok. sadece olmeden once bu olaylardan ve genel fikirlerinden bahsediyor. ayrica dizide goruldugu gibi yanliz ve bitap bir adam degil, psikolojisi bozuk, aldigi radyasyondan dolayi cok omru kalmamis, ancak ailesi olan ve cocuklu bir insan. ayrica partiye ve ulkesine de bir cok gorevde hizmet etmis bir gorev adami.
olay 6 (yalan)- ulyana komyuk ve valery legasov dıyalogları
dizi, en sonunda, ulyana karakterinin kurmaca oldugunu soyluyor zahmet edip (her sey aklinizda kurgulandiktan sonra).oyle bir kisi yok yani. ıste orada çalışan bilim adamlarının sesi olarak koymuslar diziye guyya. herhalde eldeki anti-komunist materyal yeterli olmamis olacak ki “bilim adamlarının sesi” ile bu acigi kapatmislar sagolsunlar. ses de nasilsa hapse giriyor, gizli dokuman buluyor, hastanedeki hemsireyle kavga ediyor. nasil bir sesse artik dizinin en etkili karakteri. resmen dizinin gercekligine yon veriyor. zaten dizinin 4’te birlik bolumu legasov ve chernobyle calisanlari ile konusmalari vs. ses gerçeklerin kendisinden daha cok konusuyor mubarek.
olay 7 (yalan)- catı gezısı ve helıkopterden atma
dizideki gibi shcherbina ve legasov moskova’dan pripyat’a helikopterle gitmiyor. ucakla kiev’e gidip arabayla gidiyorlar ilk inceleme icin. yani seni evinden aldiririm,helikopterden attirim, mermiye kafa attiririm, aklini alirim vs. tum olaylar kurmaca.
olay 8 (carpitma)- helıkopter, santral cekırdegıne yaklastıgı ıcın halata carpti
hayir. sahnede gectigi gibi çekirdeğe yaklasma durumu yok. sadece ve sadece helikopter rotoru, vinc celik halatina yakalandigi icin dustu. bizim elektrik kablosuna takilan helikopterimiz gibi yani. tabi sonuc olarak uzucu bir sey ve nasil oldugunun bir onemi yok, ancak olay yeteri kadar dramatikken bunu dahi oldugu gibi yansitmamalari enteresan.
edit: bu konuyu farkli degerlendirenler olmus. bu baslik boyle kalsin,silmeyeyim ancak bence orada çekirdeğe gitme dedikten sonra gidiyor ve goremedigi icin halata carpiyor. yani ben oyle degerlendirdim.
olay 9 (carpitma)- dalgıcların bır hafta ıcınde olecek olması
bu insanlari aldigi olum riski, yaptiklari sey ve cesaretleri tartisilamaz bile. ancak bir hafta icinde olecek olmalari yalan. keza dalgiclardan ikisi 2019 itibariyle hale yasiyorlar.
kaynak:
edit: dizinin sonunda olmediklerini bir zahmet soyleme curetinde bulunuyorlar. halbuki bir hafta icinde olecekleri bir olum goreviydi bu ancak 3'ude yasadi (olen bir kisi de 2015'de hayatini kaybetti). aluminyumdan felan sekti herhalde atomlar.
olay 10 (yalan)- borıs shcherbına’nın tesadufen secılmıs olması ve konumu
filmin sonunda legasov shcherbina icin kazaran dogru ve iyi adami yolladilar diyor. shcherbina’da buna karsilik beni gonderdiler cunku olayin onemli olmadigini dusunduler vs.gibi bir sey soyluyor. bu diyaloglarin hepsi zirvalik. keza shcherbina 2 yil sonra. 1988 ermenistan depreminde de sorumlu olarak gonderilen , kriz yonetimi konusunda basarili biri oldugu icin bu tur olaylarda bizzat secilen bir isim. ve adam sscb’nin basindaki adamin yardimcisi. yani pozisyon olarak kgb baskani, enerji bakani vs. gibi gisilerden hiyararsik olarak ustun durumda. ulkenin 2. adami konumundaki adami yollamislar. daha kimi yollayacaklar, gercekten komik. geriye gorbachev’in kendisi kaliyor zaten gidecek. baskan yardimcisini yolluyorlar ama onemsememis oluyorlar. cok mantikli.
olay 11 (yalan)- sovyetler reaktor ıcın onlem almadı
hayir aldi. reaktor kontrol cubuklarinin belli durumlar icin sikinti yaratabildigini gorduklerinde tum yonetimelikleri degistiyor ve guvenli sinirlarda calisacak sekilde kurallarla degistiriyorlar. dizideki ustu cizili-degil muhabbeti buradan geliyor. ama ne hikmetse bundan bahsetmemisler. burada sikinti dyatlov’un bu sinirlarin disina cikmasi, gece vardiyasi gibi test yapilmayacak zaman ve kisitli personelle hic bir kurala uymaksizin bu deneyi yaptirmasi. zaten dyatlov’un onlari yapmamasi icin getirilen kurallar bunlar. yonetmelik diyor ki bu deneyi bu aralikta ve bu sekilde yapacaksin. bunun otesi tehlikeli suclanirsin. ha buna ragmen yonetmelik disi onlemler alinabilir miydi? evet. ancak sovyetlerin “aman s.ktir” et gibi bir tavir takintigi vs. yok. guvenli nukleer santral diye bir seyin olmadigini “fukusima”da bir kez daha gorduk. (tekrar ve tekrar dizinin aksine asil nokta bu: nukleere hayir!)
bonus: madencılerın dal yaprak gezmesı!!!*
yani bilemedim tabi gezmislerse de sikinti yok benim icin ama ben bir kaynak bulamadim. bazi kaynaklarda
birinci agizdan anlatildiginda dahi bahsedilmemis. bilemedim.
sonuc olarak, insan ustu calisan bu emekcilerimizi de anmadan gecmeyelim dedim. ayrica dizide yaratilan o karanlik, distopik atmosferin aksine gercek madencileri gormek isterseniz size buraya alalim. 3.dakikadan itibaren izleyebilirsiniz. not : +18 degil.*
tum bunlardan sonra hala propaganda yok diyen varsa atv'yi de izleyebilir sikinti yok. nede olsa her gorduklerine okumadan inaniyorlar.
edit: imla
not: dedigim gibi, dizinin kendisi guzel. tek derdim gerceklerle. bu yazi dizinin "belgesel gercekci"lik tasidigini idda edenlere ithafenyazilmistir. -
15. 7 haziran 2019 trabzonspor açıklaması
7 haziran 2019 fenerbahçe sk açıklaması'na karşılık resmi siteden yapılacak açıklama.
https://www.trabzonspor.org.tr/…lu-aciklama7-6-2019
açıklama linkte. açıklamadan ayrı olarak şike kayıtlarını aşağıdaki linklerden
dinleyebilirsiniz.
17-25 aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu yapıldı. paralar sıfırlandı. ses kayıtlarında her şey aşikardı. kimse reddetmedi bakara makaraları. fetö operasyonuydu evet ama yolsuzluk da hırsızlık da çok net ortadaydı kayıtlarda.
3 temmuz şike ve teşvik operasyonu yapıldı. tarlalar yeşillendi. ses kayitlarinda her şey aşikardı. kimse reddetmedi inşaat işçilerini, sivas kalecisine alınan mini cooperları, tum bu konuşmaları. fetö operasyonuydu evet ama yolsuzluk da hırsızlık da çok net ortadaydı kayıtlarda.
kafası basmayan, çomar diye dalga geçilen akp'liler rüşvetin yolsuzluğun ses kayıtlarını reddetti. yolsuzluğu arsızlığı yapan egemen bağış, erdoğan bayraktar dahi konuşma kayıtlarını reddetmemişken, evet biz yaptık demişken, akp'liler toz kondurmadı biricik partilerine.
entelektüel, solcu, adalet yanlısı fenerliler şikenin ses kayıtlarını reddetti. şikeyi, adiliği yapan aziz yıldırım, korcan çelikay, ibrahim akın vd. cas'da, isviçre federal mahkemesinde kayıtlarını reddetmemişken, evet bizim konuşmalarımız bunlar demişken, fenerliler toz kondurmadı biricik takımlarına.
kuş kadar beyni ve vicdanı olan insan, şu iki mevzunun tamamen birbirinin kopyası iki olay olduğunu görmekte zorlanmaz.
ama fanatizm, kişiyi aptallaştıran ve etikten, vicdandan uzaklaştıran bir kavram. -
16. tokyo metrosundaki kadınların tacize uğramaları
bu kültürel bir mesele biraz. fazla tabulu toplumlarda daha çok yaşanır. ki japonlar da kadın konusunda ağır tabuları olan bir toplumdur. ekonomi ile gelişmişlik ile pek alakası yok. bildigin fantezi bu. kadını tabulastırıp putlastırmanın sonucu biraz. yasak olandan keyif alma mevzusu.
-
17. twitch.tv'deki yarışmada çocuğa yapılan zorbalık
bir grup saygısız 'ünlü' toplanmış, genç bir çocuğa saygı dersi veriyor. izlerken tüylerim diken diken oldu. herkes 'ünlü' herkes 'jüri' herkes 'sadrazamın sol ponponu' bu ülkede. sen 'ünlü' olduğundan ağzına geleni söyle adı goygoy yapıyoduk eğleniyorduk yaaaa olsun, en ufak bir cevap verilince sanki iki saattir saçmalayan kendileri değil de çocuk tez sunumunda böyle tepki vermiş gibi kaykıla kaykıla oturup saygı dersi ver.
bu 'ünlü'ler kim hiç bilmiyorum, tanıyan biri isimleri de bknz larsa tek tek isimlerinin altına da görüşlerimi bildirmek isterim. -
18. bir gün gelip seni alacağım denilenler listesi
eskiden olsa chanel çanta derdim de, çok değiştim :)
hala ege kıyılarında çiftlik evi diyorum bak... -
19. 90'lar türkçe pop denince akla gelen ilk şarkı
aboneyim abone biletleri cebimde
-
20. işsiz vatandaşa elle hoşt kışt yapan akp'li başkan
8 aydır işsizim deyip sesini duyurmaya çalışan, yolunu gözleyen çoçuğuna belki bir lokma ekmek götürme umudu ile, esenler belediye başkanı'na seslenen vatandaşa, göbeği bir metre önde giden, fravun kibrine sahip siyasal islamcı bir başkan tarafından yapılan el hareketi.
https://twitter.com/i/status/1136757168898809858
edit:devamında kendinden uzaklaştırtıp korumalarına dövdürttürüyor vatandaşı.
https://twitter.com/i/status/1137018277539041281
bunlar kimsesizlerin kimsesiydi demi?. -
21. b.yıldırım'ın tartışmayı uğur dündar sunsun demesi
#90999443
yıldırım zaten programda yenileceğini biliyor ve deplasmana gittim üstüme çullandınlar havası yaratacak -
22. ekşi itiraf
az önce candy crush'ın sevineyim diye oraya koyuverdiği "tüm ayıları buldun!" başarım için gülme krizine girdim.
tüm ayıları buldum. yaşasın. -
23. eylül ve ekim'de enflasyon tek haneli olacak
bu stajyeri ciddiye alan varsa diye bunların ağababalarının zamanında yaptığı açıklmalarla ilgili yazdığım entryi anektod tadında bırakmak istedim zira olur da ekonomiden, piyasalardan anlamayan saf bir vatandaş bu açıklamalara inanır da sene sonu üzülür diye uyarı mahiyetinde paylaşmassam kendimi sorumlu hissederim..
8 aralık 2016'da, bugün istanbul için aday olan bin ali in ali eşliğinde ekonomi koordinasyon kurulu adında karalar alındı bu güzel ülkede..
o gün yazdıklarımın noktasına, virgülüne dokunmadan aktarıyorum... bu yazıyı okurken dolar kurunun 2.5 yıl önce yükseldiği seviyeyi görünce yüzünüzde acı bir tebessüm oluşacaktır..
''rahmetli levent kırca'nın skeçlerini aratmayan açıklamalar oluyor.
binalı yıldırım; ''inşaat işlerinde teşvik yapıyoruz.'' ?!? bu sözün arkasından maliye bakanına dönerek; ''bunu zaten daha önce yapmıyor muyduk naci bey?''
binali yıldırım; "yine, bilim sanayi bakanlığımızın kobi'lere yönelik bir desteği var. bu destek çerçevesinde mevcut bilançoları esas alarak işletmelere ilk 12 ay için geri ödemesiz olmak üzere üç yıl vadeli 50 bin lira kredi sağlanacak. bu ne demekse?''
adam, ne dediğini bilmiyor ve bundan dolayı da konuşamıyor ya la.. açın, iyi izleyin. bu adamların ciddi ciddi ülke ekonomisini bulunduğu durumdan çıkartabileceğini sanıyorsanız, çok yanılıyorsunuz.
bu komedya, draghi'nin açıklamalarıyla birleşince doları 3.39'dan 3.49'lara çıkartmıştır.
yakın dolarları...
edit: binalı yıldırım, toplantı bitmeden hemen önce, potansiyel batık krediler ile ilgili mehmet şimşek'in konuşmasının ardından aynen şunu da dedi ; ''bizim bütçemizin %1'ini geçmeyen bir para. %1 ne ediyor? neyse, 1000'de biri, hesabı sen biliyorsun.''
levent kırca, istese bu kadar iyi skeç yapamazdı... rahmetliyi de buradan bir kez daha analım.''
merak eden olursa (bkz: 8 aralık 2016 ekk kararları)
ben, haklı çıkmaktan yoruldum... -
24. sakarya'da polis ile tartışan kadın
herkes memesine odaklanmaktan kimse ipek gibi parlayan at kuyruğu saçına dikkat etmemiş. o saçlar o fit bedenle öylesine derin kompozisyon oluşturmuş ki sanat eseri diye baktım kadına.
sonra içindeki karakteri gördüm iğrendim. ama pek takılmadım içine, çünkü beni dışı ilgilendiriyor.* -
25. abd'nin türkiye f-35 eğitim programını bitirmesi
bu saatten sonra s-400'den geri dönen kim olursa ağır küfür ederim. s-400'ün iki nesil öncesi olan sistem; abd'den alınan, radarda görünmez denen israil uçağını indirmişken, akdeniz'de 200 küsür gemilik donanma cirit atarken, abd ypg'yi desteklerken ve türkiye s-500 programının ortağı olacakken s-400'den vazgeçilmez.
türkiye askeri anlamda kara kuvvetleri olarak çok güçlü bir ülke. bu her ülke için caydırıcı bir güç demek. ancak iş hava kuvvetlerine gelince malesef üstünlüğümüz yok. güçsüz değiliz ama uçak sayımız düşünüldüğünde şansımız az. o sebeple hava saldırılarına karşı bir savunmamız olmak zorunda. abd de bunu iyi biliyor. s-400 konusunda bu kadar bastırmaları bu yüzden.
yetti bu abd'nin hegamonyası. ucunda ne olacaksa olsun s-400 alınsın. yıllardır ırak, suriye, iran sonra sıra bizde diye komplo teorisi üreten 80 milyonluk ülke şimdi kalkıp abd yaltakçılığı yaparsa onların da ben ta... -
26. binali yıldırım'ın diyarbakır'a kürdistan demesi
ama şehit cenazelerinde saldırıya uğrayan kemal kılıçdaroğlu???
-
27. black mirror
bu sezon olmamış diyenlere söven bir kitle var burada ve ısrarla keyifle izleyebilirsiniz falan yazıyorlar. anlamıyorum siz bu diziye bu sezon mu başladınız? adamlar the entire history of you, white christmas, playtest gibi bölümleri bize izletmelerine rağmen bunca aradan sonra gelip sikko üç bölüm yayınladılar ve bunun nesinden memnun kalabiliyorsunuz? hangisi white christmas'ın yarısı ayarında sizi etkileyebildi çok merak ettim bana söyleyin. bok gibi sezondu, üç bölümde de elle tutulur hiçbir şey yok. dizi tarzından sapmaya başladı. yeni bir dizi çıksa ve bu bölümleri yayınlasa eh işte izlenir heralde derim ama önceki black mirror sezonlarının çıtasından bu bölümlere bakınca yoo dostum gerçekten çöpten başka bir şey diyemiyorum.
-
28. hulk'un götündeki donun yırtılmaması
hulk film ve çizgi filmindeki mantık hatası. adamın pantolonu , gömleği , ayakkabısı , yeşil bir deve dönüşmesinden dolayı yırtılıyor , ama kıçındaki don , hulk ile beraber devleşiyor sanırım , hulk türk yapımı olsa bu olay yüzlerce eleştiri alırdı , hiç sevmem o sıçtımının devini zaten.
-
29. chernobyl (dizi)
propaganda diye ortalığı yıkanlar şu tarafa geçsin.
world nuclear organization çernobil raporunda valery legasov'un ölümünden sonra yayınlanan makalesinden yapılan alıntı:
in what is referred to as his testament – which was published soon after his suicide two years after the accident – valery legasov, who had led the soviet delegation to the iaea post-accident review meeting, wrote: "after i had visited chernobyl npp i came to the conclusion that the accident was the inevitable apotheosis of the economic system which had been developed in the ussr over many decades. neglect by the scientific management and the designers was everywhere with no attention being paid to the condition of instruments or of equipment... when one considers the chain of events leading up to the chernobyl accident, why one person behaved in such a way and why another person behaved in another etc, it is impossible to find a single culprit, a single initiator of events, because it was like a closed circle." kaynak
daha ötesi var mı ağalar? gömmüş herif işte. dizi senaristleri de keşke adamın demediği laflarla edebiyat yaptıkları kadar şunları da koysaydı senaryoya.
nuclear engineering international dergisinin 1988'de yayınladığı makalede legasov'un ses kayıtlarından aktardıkları kısımları dizide gösterseler devreleriniz yanardı sanırım. onun linki de bu: https://www.neimagazine.com/…-unanswered-questions/
sistemi zehir zemberek laflarla eleştirmiş, çernobil'den önce olan ve bazıları radyoaktif sızıntı ile sonuçlanan kazalarla ilgili bilgilerin saklandığını, nükleer santrallerde çalışan mühendislerle paylaşılmadığını (bunun mühendislik disiplini açısından ne kadar korkunç olduğunu idrak ediyorsunuz umarım) sistemin hantallığını, kokuşmuşluğunu hiç laf esirgemeden bütün çıplaklığıyla ortaya sermiş.
evet dizide amerikan propagandası var, bazı yerlerde komünist falan olmadığım halde ben bile çüş artık dedim ama sözlük komünistleri direkman sovyet sisteminin kötü gösterilmesine kızmış. o sistem çok matah olsaydı yıkılmazdı. 1991 yılında sovyetler birliği dağıldı, yıkıldı bitti. çernobil olmasaydı da yıkılacaktı çünkü ekonomileri çok sorunlu ve kötü durumdaydı. çernobil faciası sadece yıkılma sürecini hızlandırdı. her yeri saran rüşvet kültürü, liyakatsiz heriflerin sırf sadık partizan diye haketmedikleri makamlara getirilmesi, aman karizmaya bok sürmeyelim diye hayati önem taşıyan bilgilerin sümenaltı edilmesi gibi hastalıkları artık kangrene dönüşmüştü.
zamanın sscb başbakanı nikolay rijkov belgeselde sovyetlerin çok mükemmel olduğu imajını korumak adına nasıl sansür yaptıklarını anlatıp günah çıkarıyordu. burada propaganda diye ağlayan sözlük komünistleri demek onu izlese kalpten gidecek.
ideoloji denen şey insanları nasıl kör edip zombi haline getiriyor. bir kere de her boka siyah beyaz şablonla bakmasanız, azıcık objektif düşünseniz? propaganda olsa ne farkeder , 30 yıl önce yıkılmış gitmis bir rejimi akşama kadar gömseler kaç yazar? amerikalı liberal dizideki dinozorları izliyor "aynı bizim trump" diyor. türkler izliyor "oha aynı bizimkiler" diyor.
sırf diziye bakıp ruslar tu kaka diyen adam zaten beyinsizdir, nereye çeksen oraya gider. akıl izan sahibi insanlar neyin ne olduğunu gayet iyi biliyor. sovyet rejiminin çok efsane yanları olduğu gibi son derece iğrenç rezil yanları da vardı ve bu rezil yanları ağır bastığı için artık sscb yok, sizlere ömür. 1991 yılında cenazesini kaldırdık. keşke yıkılmak yerine reforme olsaydı da kitleleri köle yapan kapitalizme alternatif bir modelin varlığı vahşi kapitalizmi biraz dizginlerdi belki.
rus dinozorları da ağlıyor ama biraz daha farklı nedenlerle. kendilerinin yapamadığı işi amerikalılar yaptı diye kuduruyorlar. imkanınız mı yok, yapsaydınız kardeşim. sen de git 2008 mortgage kriziyle finansçıların koca ülkeyi nasıl acımasızca soyup milyonlarca insanı fakirleştirdigini anlat, guantanamo'da haksız yere yıllarca işkence gören, terörist falan olmayıp kota doldurmak prim almak için oraya tıkılan zavallı fakir köylü dayıların dizisini yap, tutan mı var? git yap amk.
legasov harbi çok kral adammış, göte göt demiş. lafları bilezik gibi dizmiş. ve sizin okusanız kısa devre yapacağınız ağır sistem eleştirilerini kırkı çıkmadan pravda'da yayınladılar. gidin bir onları okuyun ondan sonra konuşun. -
30. cinsel seks yaparken gülen kız
entropi nedir?
bir sistemdeki düzensizliktir. gündelik hayatta sadece termodinamikte değil, istatistikten teolojiye birçok alanda kullanılır. “s” ile gösterilir.
en ünlü fizikçilere göre fiziğin en temel yasası olan entropi; başarılı bilimsel bir teori olmak için farklı bilim felsefecilerince ortaya konmuş olan gözlem ve deneye dayanma, yanlışlanabilme, öngörü yeteneği, başarılı matematiksel açıklama gibi kriterlerin hepsini de karşılar. entropi tüm bilim yasaları içinde en fazla doğrulanmış ve kabul görmüş olanıdır.
evrendeki düzensizlik sürekli olarak artma eğilimindedir. bilim insanları düzensizliği entropi adı verilen nicelik ile ölçerler. sistemlerdeki düzensizlik arttıkça, entropi de ona paralel olarak artar. entropinin sıfırdan küçük olma durumu imkansızdır. termodinamiğin ikinci yasasına göre, izole bir sistemin entropisi hiç bir zaman azalamaz.
eğer bir sistem tamamı ile düzenli ise entropisi sıfır olabilir. entropi, enerji gibi korunan bir özellik değildir. en basit haliyle entropiyi anlamak için parkta belli bir mesafelik bir koşu yaptığınızda, bu koşunun sonunda yorulup koşamayacak hale geldiğinizi düşünün, işte koşarken harcanmış ve bir daha kazanılamayacak olan enerjiye entropi denir. -
31. türkiyenin en kötü kargo firması
hepsi kötüdür ama kötünün de kötüsü sürat kargodur.
-
32. sözlük yazarlarının benzetildikleri ünlüler
ulkenin guzellerinin ve yakisiklilarinin bir arada bulundugu platformun eksi sozluk oldugunu da gormus olduk.
-
33. modern insanın en büyük problemi
normal olmayı, normal yaşamayı, normal şeyler yapmayı saçmalık olarak görmeleri.
yani normal olan, normal ilişkiler kuran insan falan neredeyse yok. bugün istanbul’a bayram tatiline ailesinin yanına gelen eski bir arkadaşımla oturduk mesela. erkek arkadaşını aslında çok kıskandığını ama birbirlerini aldattıklarından bahsetti. tabi ben konuya şaşırdım. ama basit bir şey söyledim. aldatmamayı denesenize lan, hem ruhlarınız incinmez hem de kafanız karışmaz dedim. “amaan öyle devirler mi kaldı, çok sıkıcı” dedi. hani kıskanıyordun; bu hangi teknolojik çağın ortaya çıkardığı bir duygu peki?
sonra köpeğime “köpek” dedim diye azarlandım yine. köpek değil o dost dedi bir teyze. tamam dost ama köpek dedim yani. köpeğimi ölümcül severim ama köpek dedim. seni kınıyorum dedi. ama o köpek ulan köpek. fıtıfıtı kuyruk sallayan, kemik kemiren, heyecanlanınca üstüne zıplayan, kuyruklu ve tüylü bir şey.
sonra rakı masalarından kalkmayan, daha dizinde bir etekle göremediğimiz kuzenimin aylar önce ansızın evlenip tesettüre girdiğini sonra ansızın boşanıp tekrar sıla şarkıları eşliğinde içilen berbat eğlence anlayışına geri döndüğünü öğrendik falan.
bugün yine bir kadın sokak köpekleri bana yanımda köpek varken havlayıp koştururken onları bertaraf ettiğim için, kendime saldırtmadığım için; yol ortasında sinir krizi geçirdi.
niye normal değilsiniz? niye normalce yaşamıyorsunuz? neden normalce sevip sevilmiyorsunuz? nedir bu adrenalin merakınız ruh hastaları? niye normal şekilde hayvan sevmiyorsunuz, arkadaşlık kurmuyorsunuz, evlenmiyor ve boşanmıyorsunuz? neden köpeğe köpek diyemiyorsunuz? neden kıskanç olmanıza rağmen önünüze gelenle yatıyorsunuz? neden bir şeyi seviyesinde sevip nefret edemiyorsunuz?
eski erkek arkadaşım aşırı normal biriydi ve kendisine aşık olmuştum ahskksklw. en büyük anormalliği kırmızı meyvelere ve meyveli şeylere aşırı düşkünlüğü ve sürekli şarkı söylemesiydi ama yeter söyleme deyince susuyordu çocuk.
modern insan normal olmayı eziklik falan sanıyor. tek kişi ile bir ömür geçirebilmeyi; köpeğe köpek gibi bakıp beslemeyi; adabınca oturup kalkmayı, ince altın kolye takmayı, temiz ve düzgünce taranmış saçları, bir gömlek bir kot/tayt giyip tertemiz süslenmeyi, çay içmeyi, ölümcül detaylara girmeden arkadaşlık etmeyi, konsere gidip birini ayarlamadan sadece müzik dinleyip çıkıp gitmeyi, bardan birini kaldırmayı düşünmeden sadece arkadaşlarla sohbet etmeyi, ajanda tutmayı, klasik az topuklu ayakkabı giymeyi; normal olmayı, normalce yaşamayı eziklik olarak görüyor.
cool olayım derken modern dünyanın en kitsch dönemine ve insanlarına denk geldik gele gele.
bol ışıklı, ağır ve adi parfüm kokulu, payetli tuvaletler ve kötü ceketler giyen adam ve kadınların eğlendiği bir müzikhol gibi görünüyor artık her şey. smootie bardakları, open relationship yaniii en iyisi ağızları, kaş’ta huzur bulmalar, iş yerindeki kızla bir yerlere kaçmalar, enerji dışarı çıkarımlı hayat koçları falan gibi aktörler o iğrenç ağır ışıkları ve parfüm kokusunu maalesef engelleyemiyor her zerresini aslında deli gibi sevdiğim canım ülkemde. -
34. aşık olduğu kızdan uzak durmaya çalışan erkek
olmayacağını bilen erkektir. bu iş için kafamda onlarca kez algoritma oluşturdum. ama yok hepsinin sonu olumsuz. kelebek etkisini izleyenler hatırlatacaktır... esas oğlan sevdiği kişiye en az zarar vermek için hikayenin sonunda kızı kendinden uzaklaştırıyordu. hayat işte bazen orda bir yerlerde nefes alıp vermesi bile sana yetiyor. tabi bu düşünceler 3 yıllık bir ilişkinin mahsülüdür. öyle geldim aşık oldum ayrıldım üçlemesi yoktur. ben en iyisi bi çay demleyeyim.
-
35. bana ne lan çıkmam köşkten
mouse tutamamışsa ne olmuş yani
tahtaya eğitim yazamamıştı binali
rulette kırmızıya bas oğlum dombili
bana ne lan çıkmam köşkten -
36. imamoğlu ve yıldırım ortak televizyon yayını
yine imamoğlu deplasmanda ve tüm türkiye'nin izleyip izlenmeleri alt üst edeceği ve reklamlardan inanılmaz gelir sağlanacağı ve bu gelirin yandaşlara gideceği, yandaşlara giden bu gelirle de imamoğlu aleyhine propaganda yürütüleceği bir dizi serüven bizi bekliyor.
-
37. an itibarıyla yazarların nerede olup ne yaptığı
z.burnu marmaray durağındayım. akbil yüklemesi yapamayan suriyeliler yüzünden oluşan kuyruk son bulsun diye akbil yüklemelerine yardım ettim az evvel. içlerinden biri de dedi ki sikidar'a burdan mi gidiyoruz. dedim ney...sikidar abiii diye uzattı...o an anladım ki üsküdar'a gitmek istiyor...dedim evet sikidar'a burdan gidiyor:) millet neler yaşıyor biz nelerle uğraşıyoruz amk. =)
-
38. ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı
millet dert babası mı yahu, psikoloğa gidin !
yormayın depresyona sokmayın el alemi... -
39. 12 büyüklüğündeki depreme dayanıklı ev
''ebewayn '' banyosu için tercih edeceğim villadır. +12 deprem bonusu ise ailece içimizi rahatlattı. 4.999.999'luk fiyatı ise ayrı bir cezbedici. pazarlık adettir diyerek yarın teklifimi sunacağım kendilerine.
-
40. ciddi ciddi çaylak mesajlarını yanıtlamak
-
41. 10 binden fazla esnafın bayramı hapiste geçirmesi
vadeli çek kesmek karşılıksız para basmak gibidir.
valla iyi yapmışlar. o çeke imzayı atarken düşünecekler.
çek bir ödeme aracıdır, borçlanma aracı değildir.
ne diyor ticaret kanunu, iş adamı basiretli olacak.
yatsınlar. belki akıllanırlar. -
42. 7 haziran 2019 bahar candan konseri
ayan beyan ortada olan dehşeti, tehlikeyi göremeyip hâlâ goygoy çeviren mizahşör yazarları ortaya çıkaran olay. şu fotoğrafları gördüğünüzde ilk aklınıza gelen espri yapmak ise yazıklar olsun lan size.
(bkz: suriyelilerin aqua park istilası)
(bkz: aqua dolphin)
fotoğraf, aquapark'a doluşmuş birsürü suriyeliyi, afganı, vb. göçmeni gösteriyor. ancak siz bunu anlayacak akla bile sahip değilsiniz belli ki, kafa anca makina fakültesi esprisi kasmaya yetiyor. mizah şov.
şimdi hanginiz haftasonu sevgilisini, ailesini alıp gidebiliyor bunların arasına? biriniz de demiyor ki, benim ve ailemin gidip eğlenmesi gereken yerde bunlar dolduruyor bu parkları. biz kendimizin ve sevdiklerimizin güvenliğinden, huzurundan endişe ettiğimiz için gidemiyoruz.
bunlar aqua park'ta şarkıcı türk kızının karşısında salyalarını akıtırken, benim ülkemin gencecik askerleri şehit düşüyor onların ülkesinde.
birinizin bile gururuna dokunmuyor mu lan şu durum? abazan türk erkeği, apaçi, makina fakültesi esprileri kasmaya devam mı lan? ne zaman şu durumu sorgulayacaksınız?
mahalleler, sokaklar, sahiller istila edildi. aqua park ne ki zaten?
siz hâlâ "türk erkeği ehehemehehe" diye goygoy çevirin.
gören gözler için ortada büyük bir tehlikenin ve rezilliğin göstergesi var.
siz daha abazanlık görmemişsiniz, bu gidişle cinsel açlığı hakiki yöresinden hep birlikte göreceğiz zaten.
bu daha fragman. siz abazan türk erkeği goygoyu çevirmeye devam edin.
------------------------
edit üstüne edit yapıyorum. ne yazsam içim soğumuyor. müstahak lan size, ne yazık ki olan bize de oluyor.
makina fakültesiymiş. sıkıysa bu sürünün arasına git de sana mumla aratsınlar makina fakültesinin dayanılmaz hafifliğini. -
43. eşcinsel propagandaya karşı olmak
zırva.
eşcinsel insanlar o diziler sayesinde yanlış ya da hatalı olmadıklarını, kendileriyle aynı duygulara sahip her coğrafyada her gruptan milyonlarca insan olduğunu görüyor.
bu sayede çevre baskısı ve yanlış öğretiler nedeniyle yaşanan intiharlar son buluyor.
insanlık için de yararlı bir iştir netflix'in yaptığı bu sebeple.
dünyanın, etrafındaki akılsızlardan çok daha fazlası olduğunu fark ediyor insanlar, bu kötü bir şey değildir. -
44. iyi menemenin sırrı
dik ve dolgun olmasıdır.
edit: mesajla uyarıldım menemenden bahsediliyormuş. afedersiniz dostlar. -
45. bu vali tam bir it
başlığın ilk entrylerine göz gezdirdim de eskiden sinirlenip blokladığım aktroll tayfasının bloklarını kaldırmaya karar verdim. o kadar ucuz bir kurgu ile başlığı gündeme oturtmaya çalışıyorlar ki arada bir kaç blokluyu göremeyip eğlencenin tam keyfine varamama ihtimali aklıma geldi.
başlığa el atan aktrollerden biri şunu yazmış:
"adamlar başa gelmeden halkı aşşağılamaya, küfürler hakaretler etmeye başladılar. başa gelince edeceklerini siz hesap edin."
ahahahaa... komiklik derecesinde bayağılık, konuya vakıf olmadan yorum yapan salağa çevirmiş yazarı. bayaa da fav almış. ahahaaha. ulan. -
46. kendisi varken partneri araba süren erkek
bu mantaliteye göre partneri erkekse rahatsızlık vermeyecek durumdur.
tanım: saçma sapan bir cinsiyetçi başlık -
47. suriyelilerin ambulansa ateş açması
benim askerim şehit olacak, bu genç suriyeliler canı sıkılıp, birbirini vuracak. yeter kardeşim, bıktım artık. bayrama memleketine dönen adam, mülteci falan değildir. ülkenin beleş nimetlerinden faydalanan asalaklardır. ben hakkımı haram ediyorum. buna ırkçılık diyen de evinde alsın, yatırsın, beslesin.
-
48. fatih portakal'ın valiye hakareti ispat etmesi
“her şey bir sis bulutu içinde yitip gidiyordu. geçmiş silinmekle kalmıyor, silindiği de unutuluyor, sonunda yalan gerçek olup çıkıyordu.”
(bkz: george orwell) -
49. şu an okunan kitap
amk yıllardır hayvan çiftliği, 1984 bir bitiremediniz amk
edit: amk burada parantez anlamına gelmektedir sanırım -
50. 9 günlük tatil sonrası ilk pazartesi
tatil öncesi cuma kovulduğum için beni etkilenmeyen pazartesidir