Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. isyan eden yarbayın kardeşinin cenazesini kaçırmak

    bak burayı okuyan akp li, senin cibilliyetini, olmayan iki gram beynini sikeyim. allah düşürmesin ama şöyle bir olay içersinde olsam o mikrofonu alır, imam dahil orada bulunan bütün devlet erkanını siktir olup gitmesini isterim, amına koduğumun yavşakları millete bu acıyı yaşatacak, bide gelip yüreğine ateş düşmüş insanın acısını yaşamadan mına koduğum siyasi olarak sıkıntı yaşıyor diye bu tür olaylara kalkışacak. bak tekrar yazıyorum; sizin cibilliyetinizi sikeyim.

  • 2. şehitlerin ailesi bağırırsa cennete giremezler

    gencliginin baharindaki yavrusunu yitirmis anne-babanin hayati coktan cehenneme dondugunden, kimsenin bir tarafina takmayacagi akp muftusu beyani.

    yatacak yerin yok hoca efendi.

  • 3. kardeşi şehit olan yarbaya linç kampanyası

    bu ibne çocuklarının en az pkklılar kadar kalleş olabilmesinin sebebini merak ediyorum. hem ibne hem orospu çocuğu oldukları için mi acaba.

  • 4. şahan gökbakar günümüzün kemal sunal'ıdır

    (bkz: hemen kapatalim)

  • 5. yarbay isyan edebilir mi

    20 yılını "askeri vesayet" eleştirisi ve sivil siyaset vurgusu ile geçiren siyasal islamcılar, bugün türkiye'ye askeri disiplin öğretiyor.

  • 6. ambulansa yol vermemekte ısrar eden bmw sürücüsü

    ambulansta çalışan bir doktor olarak konuya gireyim. ambulansın içinin boş olması hastayı evinden acil olarak henüz almaya gittiklerinin göstergesi olabilir mesela embesiller. bunu düşünemeyecek kadar gerizekalı olmanız sikimizde bile değil.

    ayrıca bir de şu var. senin anneanneni bir an önce evine bırakıp ihtiyacı olanlar aradığında hazır olmak için acele etmeleri gerekiyor embesil.

    evet ya ne kadar terbiyesizim. embesil dedim size bu doktorlar hep böyle. egomuz var ya bizim böyle insanlarız işte. amını siktiminin salakları.

  • 7. kemal kılıçdaroğlu

    halen yapıyor olduğu konuşmada az önce mhp'ye "her şeye hayır diyen parti" demiş ve eklemiştir: "her şeye hayır diyen bir parti halkın karşısına nasıl çıkacak?" ayrıca mhp'nin bu tavrıyla akp'ye moral kaynağı olduğunu söyledi. ağzına sağlık. hep diyorum yine diyeceğim: bu ülkeye fazla siyasetçi.

    edit: şehitlerle dalga geçer gibi şehit olmak istediğini söyleyen taner yıldız'a da "korumalarını bırak, kırmızı plakalı zırhlı aracından in, yandaşının işlettiği maden ocağında çalış, o zaman olursun şehit" diyerek ayarın kralını vermiş ve duygularımıza tercüman olmuştur.

  • 8. engelli bir insan olmak

    her zaman zor bir durumdur engelli olmak...

    bedensel engelli bir insanım... doğuştan böyleyim... tamamen sağlıklı anne ve babadan doğmuşum... sağlıklı iki ağabeye ve bir kız kardeşe sahibim... dört çocuktan sadece bende var bu durum.doktorlara göre böyle doğmamın kesin bir nedeni yok.dna'da meydana gelen küçük ama önemli bir mutasyon...

    çocukluğumdan beri herşey zordu... hele insanların bakışları...bu ülkede engelli bir insan gören çocuklar hayret eder. "anne,bu niye böyle?" diye sorarlar.ebeveynler ise korkunç cevaplar verir. "annesinin lafını dinlememiş böyle olmuş" diyen de olur "allah çarpmış " diyen de... her bir cevap hafızam da kazılı,silinmiyor... çocukların dalga geçmelerinden,bazı hayvanlara benzetmesinden hiç bahsetmiyorum bile... evde geçen bir çocukluk... tek arkadaş oyuncaklar... gözyaşları...

    ergenlik ise felaketti... yaşıtlarım kız-erkek arkadaşlarıyla flört eder,haftasonları arkadaş gruplarıyla gezmeye giderdi. okulda benle konuşurlar,ancak bir yere giderken çağırmak akıllarına gelmezdi... sanki ben onlar için okulda katlanılacak bir varlıktım hepsi bu... açık açık dışlamazlardı ama içlerine almadıkları da ortaydı...

    üniversiteyi kazandım sonra... ilk girişimde istanbul üniversitesinde iyi bir bölüm... ailemi yaşadığım şehirde bırakıp istanbul'a geldim.yurt hayatı beni sarmadı,insanların yanında soyunmak giyinmek,engelliliğin verdiği vücut şekillerini çıplakça sergilemek zordu... nevresim takımı değiştirmek,çamaşırları yıkatmak,asmak,ütülemek zordu... en zoru da tüm bunları yaparken sarf ettiğim yoğun çabayı insanların görmeseydi... acıyan gözlere ve samimi olmayan yardım isteklerine daha fazla dayanamayıp yurttan ayrıldım... kendime 1+1 küçük bir ev tuttum... tam 3 yıl bir evi çekip çevirdim... temizliği de yemeği de kendim yaptım... hem yalnızdım... arkadaşlarım oldu ama bir dosttan ve sevgiliden çok uzaktım... engelli insanları çok az insan karşı cins olarak görür maalesef...

    mezun olduktan sonra kolayca iş buldum... bildiğim yabancı diller,üniversite not ortalamam sayesinde bir plazada işe başladım. bu işi bulmamda üniversitedeki profesör hocam yardımcı oldu . kurumsal ve düzenli bir yer... yönetimdeki insanlar hocamın yüksek referansı ve özgüvenim nedeniyle bu işe layık gördü beni ancak iş arkadaşlarım beni çok sevmedi... aciz gördükleri bir kişinin böyle bir pozisyonda çalışması tuhaflarına gitti... kahve sohbetlerine de haftasonu buluşmalarına da gidemedim,çağrılmadım...

    kendi ayakları üstünde duran,iyi bir işe ve kariyere sahip,lüks bir evde oturan biri oldum... başarılı,varlıklı ama mutsuz bir engelli.

    içimdeki kızgınlığı hiç atamadım.

    kime? neden?
    tanrı'ya... beni böyle yarattığı için... beni seçtiği için... bana normal olma şansı vermediği için...

    kime? neden?
    insanlara... beni böyle kabul etmedikleri için...

    kime? neden?
    ülkeme... bana pozitif ayrımcılık tanıyıp,önüme avantajlar sermediği için...

    kime? neden?
    kadere... böyle bir hayatım olduğu için...

    gelişmiş modern bir ülke de doğsaydım,çocukluktan itibaren özel bir eğitim,psikologlar sayesinde normala yakın bir hayatım olurdu belki... belki mutlu olmaya yakın olabilirdim...evlilik,çocuk yapma fikirleri normal gelebilirdi. kim bilir... belki de olmazdı...

    ölmeyi istediğim zamanlar da oldu inadına yaşamayı seçtiğim zamanlar da...

    zor bir insanım yalan değil... dizginleyemediğim aşağılık kompleksim var,yaşamam için mücadele eden bir egoya da sahibim.. benim ayakta kalma yolum da bu...

    ancak böyle şansız bir insanda böyle şeyler olması ne kadar yanlış?

    şimdilik hayat böyle devam ediyor...

    işte benim hikayem budur... bir gün bir roman yazarsam detayları öğrenirsiniz...

    okuduğunuz için teşekkürler...

  • 9. oyun yayını yaparken annesinden dayak yiyen çocuk

    sağlıksız birey yetiştirmek için muazzam bir rehber. bir anne çocuğuna elini kıvırır bi yerine sokarım der mi lan? ormanda ayılar mı yetiştirdi seni? sığırlar mı büyüttü?

  • 10. lahmacun kıymalı pizzadır

    pizza, sosisli mosisli bir lahmacundur aslında.

  • 11. 2 kasım sabahı mhp'nin tek başına iktidar olması

    ana muhalefet olmak için erken seçim kararı almalarıyla sonuçlanacaktır.

  • 12. 2bin tl'ye sevdiğin iş vs 5bin tl'ye sevmediğin iş

    sevdiğinle değil, seni sevenle mutlu olursun, 5 bin tl verdiğine göre sevmediğim iş bana daha çok değer veriyordur. zamanla severim belki.

  • 13. isyan eden yarbayın görevden alınması

    yalnızca çiğ süt emmiş orospu evlatlarının yapacağı, destekleyeceği iştir.

  • 14. ben sarhoşken bile sen bir tanesin

    "bir reçel kavanozu dolusu sıçayım yapacağın işe"
    -ny times-

  • 15. kılıçdaroğlu'nun köyünde hdp'nin birinci çıkması

    (bkz: demokrasi)

    sığır geldiniz, sığır gideceksiniz.

  • 16. 23 ağustos 2015 trt çalışanının yarbaya hakareti

    yarbayımızın kardeşi de kimler için toprağa düşüyor.. cevabı bu işte, yarbayımızın isyanının haklı olduğunun delili bu tip adamlar.

  • 17. bir penisin yapacağı en büyük şerefsizlik

    odaya hoş bir bayan girdiğinde ayağa kalkmamaktır. eskiden böyle miydi? bir saygı vardı, bir sevgi vardı, örf vardı, anane vardı.. nerde o eski penisler..

  • 18. yarbay mehmet alkan

    antalya il jandarma komutanlığında askerlik yaparken bölük komutanımdı. mehmet üsteğmendi. disiplinli adamdı. ilçelere göndermeyelim, gözümüzün önünde dursunlar diye komutasındaki karargâh destek bölüğüne yığılan sürüyle bağımlı/hırsız/arsız/uğursuzu tatlı-sert ama çoğunlukla sert yollarla yönetirdi. kendisiyle birkaç saat ingilizce çalışma imkânım olduğunda askerlerini titreten sert adamın aslında gayet makara birisi olduğunu gördüm. devreleri yüzbaşılığa terfi ettiği halde lafını sakınmayan dobra bir tip olduğundan geçmişte disiplin cezaları aldığı ve bu yüzden hâlâ üsteğmen olduğunu duymuştum. doğru mudur bilemem ama lafını sakınmadığını bu gece gördük. herkesin ağzındakileri bu gece tv kameralarına çatır çatır söyledi.

    seni zaten hiç unutmamıştım mehmet üsteğmen. bundan sonra mehmet yarbayı da kimse unutamayacak.

  • 19. 23 ağustos 2015 diyarbakır pkk saldırısı

    pkk baraj yapmayın dedi diye devletin baraj yapmaktan vazgeçmesi, yaptığını korumaması gerektiğini söyleyenlerin kulp bulduğu saldırı. pkk karakol da yapmayın diyor, napalım karakolları boşaltıp çekilelim mi ? bu nasıl bir sığırlık ? bir de aklınca kim bilir kimin barajı diye yandaş nefretinden nemalanmya çalışıyor.

  • 20. vatan bilgisyarda satılan 225.000 tl'lik led tv

    yorumlar süper:

    ---
    14.08.2015
    kaçırmayın bu fırsatı
    televizyonu alabilmek için evimi ve sağ böbreğimi sattım. şuan televizyon kutusunda yaşıyorum oldukça geniş ve ferah. televizyona gelince gayet güzel

    artıları
    kutusunun büyük olması
    ---

  • 21. migros'a girince gelen kazıklanacağım galiba hissi

    çok enteresandır, bir şey almanıza gerek bile kalmadan içeriye adım atar atmaz bütün benliğinizi sarar bu his. ne biçim marka konumlandırıyorsunuz amk.

  • 22. robin van persie

    o değil de çocuk boşuna ağlamıyormuş lan.

  • 23. %99'u kürt bir ilin valisi olduğunuzu hatırlatırım

    %100 türkiye cumhuriyeti sınırları içinde yaşadığınızı hatırlatırım diye cevap verilmesi gereken zırva.

  • 24. 23 ağustos 2015 tsk'nın akp ve pkk'ya uyarısı

    kardeşimi kaybedicem ve bunu birilerine sorarak yapıcam öyle mi.

    ciğerin yanarken bunun pazarlığı yapılmaz. ne hissediyorsan, ne düşünüyorsan, ne biliyorsan onu bağırırsın çaresizce. göte göt, ite it dersin, yarınını düşünmezsin.

    allah sabır versin tüm ailesine.

  • 25. insanı değiştiren şeyler

    (bkz: ekşi sözlük)

    buraya üye olmadan önce leblebi tozu yiyip yusuuf yusuuuf diye bağırarak mahallede koşuyordum.
    ne zaman ki çaylaklıktan çıktım, işte o zaman boynuma doladım bir fular ve her konuda bir fikrim oluverdi.

  • 26. kürtlerin tarihleri boyunca yaptığı en büyük hata

    1900lerin başından beridir ingilizlerin ve amerikalıların maşası olmak olan hatadır.

  • 27. recep tayyip erdoğan

    islam dünyasının yeni lideri olan 12.cumhurbaşkanımız. allah'tan kendisine ve tüm çocuklarına en kısa sürede, bir müslüman için en büyük paye olan şehitliği nasip etmesini niyaz ederim.

  • 28. yurtdışı tatili sonrası türkiye'yi beğenmeyen tip

    salaktır. türkiye'yi beğenmemek için yurt dışına çıkmaya, orayı görmeye gerek yok. biraz akıl, mantık sahibi her insan ne ortadoğu ne de avrupa olabilmiş, sıçılmış bok gibi ortada kalan bu ülkeden ve kendini avrupada yaşıyor adleden insanından hiç bir şey olmayacağını bilir.

  • 29. ertem şener

    bu gece programı kapatırken "bizi izleyen askerlerimize; daha doğrusu vatanını devletini seven, canını kardeşini feda edecek kadar seven askerlerimize selam olsun" diyen şey. aklınca isyan eden yarbaya laf çakıyor. bir reyizci, şehit abisine laf çakıyor, hem de meşrebince.

  • 30. yeşilçam'ın en seksi kadını

    (bkz: feri cansel)

  • 31. türk kızlarının genelde küçük memeli olması

    şimdi bir türk kızı gelip türk erkeğinin penis boyuyla ilgili konuşacak. kısır döngü başlamıştır.

  • 32. muhalifler erdoğan'dan niye bu kadar nefret ediyor

    çünkü o bir dünya lideri
    çünkü o türkiyeyi ileri taşıdı
    çünkü o eğitimde devrim yaptı
    çünkü o bilimi destekledi
    çünkü o yeni bir sanat akımı başlattı
    çünkü onun sayesinde akan kanlar durdu ülkede barış atmosferi oluştu
    çünkü onun ileri görüşlülüğü sayesinde dünya ekonomisini yönetir olduk
    çünkü onun sayesinde komşularla hiçbir sorunumuz kalmadı
    çünkü onun sayesinde azınlıklar huzur içinde yaşayabilir oldu
    çünkü onun sayesinde yolsuzluklar bitti

    türkiyenin gelişmesini istemediğimiz için ve yukarıda saydıklarımı kıskandığımız için kuduruyoruz.
    soma, gezi, dolar, yolsuzluk, adam kayırma, işçi ölümleri, azınlıkları hedef göstermek, adaletsizlik falan bunlar boş işler yalan dolan önemsiz meseleler.

    kendiniz bile inanamıyorsunuz di mi? *

    edit: kıskançlıktan kudurduğum bir kaç maddeyi daha ekledim.

    edit2: fav başına merkelden yüklü miktarda para alıyorum favlayanlarla bölüşeceğim.

  • 33. sözlükçülerin 7 haziran ve 1 kasım oy tercihleri

    hdp-hdp.

    chp ve hdp liler bu defa daha çok çalışmalı. hedef chp %30, hdp %15

    chp hdp koalisyonu bu rezaleti kurtarır. katillerin, kan emicilerin ve hırsızların mahkemeye elleri kelepçe ile giderken hayalimi saklı tutuyorum.

  • 34. bireysel emeklilik

    cehalet başka birşeydir, herkes her şeyi bilecek veya anlayacak diye bir şey yok, bunda kınanacak bir şey de yok, ama hayatta kalabilmek için her insana bahşedilmiş bir muhakeme kabiliyeti herkesde vardır.

    gelin sokrates usulü bir tartışma yapalım

    ortada 3 tane taraf var
    - devlet
    - emeklilik şirketi
    - birey

    bunların üçünün birden kazandığı bir sistem olabilir mi ya da sürdürülebilir mi?

    olamaz diyorsanız bu yukarıda yazdığım 3 tarafı kazanması muhtemel olanlar ve kaybetmesi muhtemel olanlar diye ayırın, cevabı bulacaksınız.

  • 35. hala oyum hdp'ye diyebilen insanın düşüncesi

    bu kişinin ben olduğunu anlatmıştım daha önce: (bkz: #53565993)

    ben bunu söylemişim, vatandaşın biri de alenen demiş ki; "hala malum medyanin iki gaziyla hdp'ye oy verecekseniz afedersiniz ama aminiza koyayim."

    çok haklı olarak ben bu sözü, küfrü, üstüme alırım. siyaseti böyle seviyeli ve entelektüel bir tarzda konuşup yorumluyoruz madem, aynı entelektüel tavır içinde yanıt vereyim: benim o açıklamamın üzerine sen hdp'ye oy vermeyeceksen, ben de senin ta götüne koyayım! istanbul'dan çakayım, paris'ten yankılansın! öyle bir koyayım ki, gözlerin yuvalarından fırlasın, kulakların oynasın! erken seçimde hdp'ye oy verecek bütün "emanetçi"ler seni kıbleye karşı yatırıp üstünden geçsin. ilk kez bu seçimde oy vermeyi düşünenler ağzına versin!

    öhöm... böyle gayet seviyeli, efendi, entelektüel bir dille politika yorumluyoruz işte, insanlar da okuyor ve feyz alıyor; ne güzel...

    üstün zekâlının biri de, hdp'ye oy verenlerin analizini yapmış. bu arkadaşa da bir mavi ekran verdirmek gerek:

    - "ağır kürt milliyetçisidir": hafif bile değilim. zira kürt değilim. bilâkis, kürt milliyetçilerine de, en az türk milliyetçilerine olduğu kadar gıcığım.

    - "kraldan çok kralcı olan türk solcularıdır": kürtlerin ezildiği doğrudur. bununla beraber hdp'yi de hiçbir zaman gerçek anlamda sol bir parti olarak kabul etmedim. içinde sol öğeler de var, dini, hatta şeriatçı öğeler de var, ırkçı öğeler de var. hdp'ye oy verme gerekçem, tbmm'de sol parti görmek isteyişim değil. yani böyle bir isteğim var elbette ama bunun neticesi olarak oy veriyor değilim hdp'ye.

    -"akp gitsin diye kendi partisinden vazgeçen tip": bunun açıklamasına "tatava yapma bas geç"i koymuş, geçen yerel seçimde bu platforma epey sayıp dökmüştüm. bunun tahammül ötesi faşizan bir dil olduğunu da anlatmıştım. yani o sıraladığın argümanların geçerli olduğu biri de değilim.

    -"hdp'yi barış elçisi gören zevat": hani beeelllkkkiii bu başlığa uyarım diyeceğim ama, argümanlar yine fena dökülüyor. hdp'nin meclisteki varlığı ve siyasi diyalog kurması, kürt meselesinde doğal olarak silahların susması anlamına geliyor. nitekim çözüm süreci boyunca çatışma olmaması ve şimdiki gibi şehit haberleri gelmemesi bile, bir şempanzenin dahi anlamasına yetecek bir veri. tükürük ve keleşle tehdit meselesine gelirsek... hdp'ye oy verenler, partinin örgütten bağımsız bir yapı olmadığını çok iyi biliyor zaten. yani bu sözleri duyduğumuzda "aaa, bunların pkk ile ilintisi varmııışşş, kandırıldıııkkkk" falan demiyoruz. hayır be gerizekalı, "o zaman pkk'ya bilerek oy veriyorsunuz" demeye kalkma. pkk, seçimlere girebilen yasal bir parti değil. biz, seçime girebilen yasal bir partiye, silaha gerek kalmasın ve diyalogla sorunlar çözülsün, en azından denensin diye oy veriyoruz. zira diğer durumda 30-35 sene içinde bu ülkenin on binlerce insanın öldüğünü, aynı yöntem devam ederse daha da öleceğini biliyoruz. bak, al işte, son bir aydır gelen şehit haberlerinin haddi hesabı yok. siz savaşmak istedikçe, bu sayı daha da artacak. biz de sizin 20 yaşındaki çocukları ölüme yollamanıza izin vermeyeceğiz. 17 yaşındaki çocukların dağa çıkmasına gerek kalmayacak. her ikisi de gençliğini yaşayacak, hatta tıpkı senin gibi götünü koltuğa yayıp bilgisayar başında keyif yapacak. aşık olacak, sevecek, belki terk edilecek, ağlayacak, belki evlenecek, çocukları olacak... bunun yüzde yüz bir garantisi yok tabii ki. ama ihtimal kuvvetli. diğerinin ise ölüm getireceği kesin.

    bitirirken; senin bir daha götüne koyayım lan, entel!

  • 36. yağmur ve kapalı hava seven insan

    benimdir. beni en çok mutlu eden hadisedir gri gökyüzü eşliğinde yağmur yağması. beş dakika önce umutsuzluk-mutsuzluktan ağlarken birden yüzümü guldurendir..

  • 37. rte lamba cini olsa istenecek üç şey

    1. sik
    2. tir
    3. git

  • 38. öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler

    bugün `debe'ye giren saç entrysi (#54214721) insanların çoğunluğunun okudukları, duydukları şeylere, özellikle de komplo teorilerine sorgusuz sualsiz nasıl inandıklarının güzel bir kanıtıdır.

    vietnam savaşında kızılderililer, sinir sisteminin uzantısı olduğu iddia edilen saç telleri (saçnızı kestirdiğinizde acı içinde kalmıyorsunuz ama?), şarlatanlık olduğu defalarca ispatlanmış kirlian fotoğrafçılığı, enerji yayma şeysi falan hepsi bir arada bu entryde. oysa, baştan aşağı yanlış içindekiler.

    üstelik oldukça duyarsız bir yalan bu. kemoterapiden dolayı saçlarını kaybedenleri, genetik olarak saçları dökülenleri vs hiç düşünmüyor musunuz? insan iki dakika durur düşünür be ya

    inanmayın demiyorum, kendi içinizde hobi olarak gene inanın ama sanki evrenin sırrını keşfetmişçesine heyecanla yaymayın çünkü sizin gibi her duyduğuna inanan bir sürü insan var ne yazık ki internette.

    saç efsanesinin yalanlanması: http://www.skepticblog.org/…1/12/22/hair-of-samson/

  • 39. az kişinin bildiği muhteşem web siteleri

    okuması kolay olsun diye kategorileyip yazdığım sitelerdir. keşfettikçe yeni siteler ekleyip güncelleyeceğim. yazdıklarım arasında bu başlık altında daha önce paylaşılmış siteler muhakkak ki vardır, bunlar için affola.

    ***eğitim***

    howstuffworks.com - nasıl olduğunu/çalıştığını merak ettiğiniz bir şey mi var? buradan öğrenebilirsiniz.
    coursera.org - dünyanın önde gelen birçok üniversitesinden her alanda dersleri takip edip sertifika alabileceğiniz online eğitim portalı.
    ocw.mit.edu - dünyaca ünlü üniversite mıt'in derslerine erişebileceğiniz bir site.
    codecademy.com - ücretsiz olarak kodlama öğrenebileceğiniz bir site.
    w3schools.com - html ve css öğrenebileceğiniz güzel bir site.
    l-mail.com - internet üzerinden yazılı mektup gönderebileceğiniz bir site.
    easybib.com - otomatik bibliography oluşturan bir site. tez yazanlar için ideal.
    ptable.com - kolaylıkla inceleyebileceğiniz periyodik cetvel.
    howjsay.com - ingilizce bir kelimenin nasıl okunduğunu duyabileceğiniz bir site.
    mathway.com - istediğiniz matematik problemini girin, çözümünü görün.
    babadum.com - oyun oynayarak ingilizce kelimeler öğrenin.

    ***teknoloji***

    ninite.com - bilgisayarınız için birçok programı aynı anda indirip yükleyebileceğiniz bir site. zaman kazanmak için ideal.
    doihaveadeadpixel.com - ölü piksel testi yapabileceğiniz bir site.
    10minutemail.com - bir siteye üye olmak için kendi mail adresinizi vermek istemiyor musunuz? bunu deneyin.
    fakenamegenerator.com - sahte kredi kartı bilgilerinin de dahil olduğu bir sanal kimliğe mi ihtiyacınız var? aradığınız site budur.
    camelcamelcamel.com - amazonda istediğiniz bir ürünün fiyatı düştüğünde sizi bilgilendiren bir site.
    wolframalpha.com - sayısal bilgiler için arama motoru

    ***eğlence***

    plug.dj - aynı müzik zevkine sahip olduğunuz insanlarla chatleşip yeni müzikler keşfedebileceğiniz bir paltform.
    tastekid.com - beğendiğiniz film, müzik veya kitabı yazıyorsunuz, ona benzer yapıtları öneriyor.
    songkick.com - beğendiğiniz müzisyenin konser programı size maille iletiliyor.
    agoodmovietowatch.com - izlemek için iyi bir film arıyorsanız bu siteye sorabilirsiniz.
    topdocumentaryfilms.com - belgesel filmleri izleyebileceğiniz güzel bir site.
    wonder-tonic.com/geocitiesizer - istediğiniz sayfayı 90'ların websayfası görünümüne uyarlar.
    fliptext.org - yazdığınız her şeyi döndüren bir site.
    textastrophe.com - insanlar arasında komik yazışmaları okuyabileceğiniz bir site.
    oglaf.com - eğlenceli ingilizce karikatürler okuyabileceğiniz bir site*
    postsecret.com - bir nevi ekşi itiraf

  • 40. beyaz futbol

    volkan dizide mi oynayacak muhabbeti geçti.

    a.ç.: "volkan bence en iyi belgeselde oynar"

    asdadkashjfkahdfksdfkl

  • 41. elifsu'ya uyacak kardeş ismi

    butonsu.*

  • 42. ekşi itiraf

    1 euroya alınıp renovasyonla ev haline getirilen mağaranın fotoğraflarını feyk hesabımdan "2 yıllık evliyim bu da huzurlu mutlu yuvam rabbim herkese nasip etsin" yazarak yeni gelin evleri'ne gönderdim. acaba yayınlayacaklar mı diye heyecan içinde bekliyorum.

  • 43. alevi

    lisede gittiğim bir cemaat okulunda arkadaşlarım ''aleviler kıyamet sizin başınıza kopacak hahahah'' diyerek gülüyorlardı. ama ben alevi olmayı çok seviyorum,onlar gibi iğrenç ve ayrımcı bir insan değilim. dünyaya bir daha gelsem yine alevi olmak isterim. her zaman insanlara saygı duymaya çalıştım,dinlerini,inanışlarını dış görünüşlerini hiçbir zaman eleştirmedim. belki de aleviler bu yüzden ezilip ikinci sınıf muamelesi görüyor.
    yani benim gözümden alevilik demek hoşgörü demek,saygı demek, yaradılanı yaradandan ötürü sevmek demek.

  • 44. odtü kimya mühendisliği

    (bkz: che)
    halen oyle mi bilmiyorum ama kısaltması che olan bölüm idi. çok kıskanırdım bu yüzden bu bölümü özenirdim ders kodlarına da, sonra bi seçmeli ders alayım dedim bi hevesle maksat transkriptte che kodlu bir ders gorunsun diye gittim kaldim dersten amk. fd gelmisti bi de anasini satayim. feridun duzagac'in kisaltmasi.

  • 45. usain bolt

  • 46. 23 ağustos 2015 rizespor fenerbahçe maçı

    daha bir sezon once chelsea'de sampiyonlar liginde top kosturan drogba ilk macinda akhisar united'a gol atinca uc gun balkonlara bayrak asan galatasaray trolleri buraya gelmis "van persie rize'ye gol atti diye seviniyorsunuz" diye fenerbahcelilere satasiyor... galatasaray taraftari, troll'un sahisin, yemin ediyorum besiktaslisi fenerlisi demeden bir kasik suda bogacak hale geldik sizi, bilerek yaptiginizi dusunmuyorum artik, gerizekalinin onde gidenisiniz, gercekten boyleymissiniz siz anladik...

    besiktasli adama rize-fener maci basliginda sunlari yazdirmak gercekten kolay is degil... her yerdesiniz, her basliktasiniz, galatasaray basligi harici her taraftasiniz... allah askina bir durulun artik

  • 47. birgün

    bugün elime geçince okuduğum gazete.

    enver aysever adlı çalakalem yazan ve yanlış yazan birine tam sayfa yazı yazdırmışlar. (anladığım kadarıyla düzenli yazıyor)

    yusuf atılgan sözkonusu olunca okudum.

    aylak adam'ı 26-27 yıl önce okumuş. (eh, bizim gibi varlık'tan çıkınca okuyacak yaşta değil tabii)

    birgün'e yakışmayacak hataları gösteriverelim bu yazardan:

    1. o yıllarda (26-27 yıl öncesindeki bir zamanda) iyi yazarları keşfettiğini ve berna moran'ın " 'türk edebiyatına eleştirel bir bakış' adlı üç cilt, değerli çalışması o günlerde yayımlanmıştı" diyerek, bu kitaptan o günlerde yararlandığını anlatıyor.

    a) berna hocanın bu kitaplarının ilk cildi 1983'te (32 yıl önce), ikinci cildi 1990'da (25 yıl önce), son cildi ise ölümününden bir yıl sonra 1994'te (21 yıl önce) yayımlanmıştı.

    b) demek ki 26-27 yıl önce yazarlığa hazırlanırken üçüncü cilt ortada yoktu daha... ilkiyle sonuncusu arasında 11 yıl var o kitapların. üçünü birden o günlerde okumuş olamaz. (ben dikkat etmesem bu ağız kalabalıklığıyla ne entelektüel görüecek değil mi?)

    2. şöyle bir cümlesi var aysever'in çok sevdiği yusuf atılgan'ın mektupları hakkında:

    "doğrusu yusuf atılgan evlenip istanbul'a gittikten sonra yazdığı mektuplarda pek bir şey bulamadım." (cümle düşüklüğü aysever'in)

    ne bulmayı bekliyordu acaba iki tanış arasındaki mektuplarda? (ve edebiyattan korkunç anlayan biri gibi ne üst perdeden bir beğenmeme saklı değil mi bu cümlenin altında...)

    3. "yusuf atılgan gibi bir yazarın/okurun kütphanesi olmaması ne garip!"miş aysever'e göre...

    nesi garip. adam köyde hacırahmanlar'da oturuyor. ben evini gördüm. orada o ilişkiler içinde nasıl kütüphane sahibi olacaktı ki?

    üstelik bu bir seçim de olamaz mı?

    herkes tv celebrity'si, entelektüel gazete yazarı değil ki (belki söz eder diye) boyuna bedava kitap gönderilsin kendisine...

    sensin garip!

    4. "ilk romanıyla yunus nadi roman armağanı'nda ikinci olur yusuf atılgan. birinci yılanı öldürseler romanıyla fakir baykurt'tur."

    bu lafın neresini düzeltelim...

    a) yılanı öldürseler yaşar kemal'indir...

    b) fakir'in romanının adı ise yılanların öcü...

    5) dizgi hatası iki kere olur mu bilmem ama aysever iki kere ve üç dört satır arayla "feti naci" yazıyor... tamam hızlı konuşurken "h"yi düşürebilirsin ama yazarken "fethi" yazmak gerekmiyor mu?

    6. "ben yusuf atılgan'a armağan kitapta okudum.) böyle cümle düşüklükleri aysever tarzı mı acaba?

    7. birinci tekil şahıs yazım ve üslubunun da kötü bir ataç (ataç'a selam) taklidi olduğunu da ekleyeyim de içimde kalmasın.

    ey birgün: bu zata bir sayfa vermişsiniz. bir de sayfa okuyucusu verin.

    (ben gene feridun nadir'e döneyim en iyisi)

  • 48. türklerin tarihleri boyunca yaptığı en büyük hata

    en fazla azerbaycan gibi bir ülke olurdu diyen hadsizleri açık etmiş hata. kimsin babacım sen azerbaycan'ı üstten görüyosun gijdillak? sokakları paris'ten farksız bakü'yü gördün mü? adamın taksi şöförü 7 tane şair sayıyor ulan bir defada. manavla shostakovich mi prokofiev mi tartışmasına giriyorsun. metroda caz çalıyor duraklarda. dünya üniversitelerindeki azerbaycanlı matematikçileri duydun mu? kimsin ulan sen medeniyetsiz? azerbaycan türklerini, kazak türklerini, bütün ortaasya türklerini gıcık ettiniz kendinize aq.

    belki de istediğiniz bu. ama yemez.

  • 49. yazarların favori diş macunları

    bir diş hekimi olarak tavsiyem, fırçalayın da sabuna bile razıyız. zira temizlediğim diştaşlarıyla bahçe duvarı örebilirdim.

  • 50. e-kitap okuyucu

    kağıdın icat edildiği dönemde yaşasa taş tablet romantizmi yapacak medeniyet, aydınlanma, bilim düşmanı tiplerin laf ettiği alet.