Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 19 temmuz 2019 norm ender ezhel ben fero olayları

  • 2. çok para kazanan pideci vs az para kazanan cerrah

    insanların aptalı doktor olur.
    doktorun aptalı cerrah,
    cerrahın aptalı beyin cerrahı olur.

    dünyanın en aptal insani ise beyin cerrahı ile evlenendir.

    söyleyecek başka sözüm yok sayın yargıç!

  • 3. mezuna kalmak

    bizim zamanımızda adı "üniversiteyi kazanamamak" olan durum.

    şimdiki gençler bizden zeki oldukları için bizim jenerasyon gibi "üniversiteyi kazanamadım" gibi olumsuz bir ifade kullanmak yerine, "mezuna kaldım" şeklinde, işitenlerde daha olumlu bir intiba yaratan bir ifade kullanmayı akıl etmişler..

    aklıma şu fıkrayı getirdi.

    --- spoiler ---

    uzun süredir görüşememiş iki hanım bir misafirlikte karşılaşınca sohbete başlamışlar.

    “eee, sizin kızdan ne haber?”

    “valla ne olsun, işte biliyorsunuz işe girdi geçen sene. başını kaşıyacak vakti yok. ilk başlarda geceleri fazla mesai yapıyordu, sonra hafta sonları da çalışmaya başladı. patronu onu çok sevmiş, her işi ona veriyormuş. derken ankara seyahatleri başladı. patron nereye, bizim kız yanında oraya. paris seyahatleri filan derken baktılar bu iş böyle olmayacak, patronu bir ev tuttu. deli gibi çalışıyor evladım. eee, peki sizinki ne âlemde?”

    “valla `bizimki de orospu oldu ama ben senin kadar güzel anlatamıyorum`.”
    --- spoiler ---

  • 4. tüm türkiye'nin yanlış telaffuz ettiği kelime

    saatler olsun.
    doğrusu: sıhhatler olsun.

  • 5. 30'luk çaylak sözlük teyzelerinin mesaj atması

    kirmiziranger altı yaşında, arkadaşları ona, "ne diyon oğlum şen yaa" diyor...

  • 6. 1 litre benzinden 300 litre gaz üreten türk

    konu hakkında bilgi sahibi olan kişiler tarafından değil, ilgi fukarası genel geçer cahil medya tarafından incelenip haber yapılmış vakadır. gerçeklik payı yoktur. yine ülkeden kaçmak isteyen mühendise kaldın işte. cahil andaval.

  • 7. kadını yatakta mutlu etmenin yolları

    sizi seviyorsa o garibim kendi kendini mutlu eder zâten. çok kasmayın yani. ha sevmiyorsa siz kim köpeksiniz ki kadın denen o kara deliği mutlu edeceksiniz.

    sonuç olarak kadını yatağa mutlu olarak sokmaya çalışın gerisi gelir.

  • 8. kendini müdür olarak atayan chp'li başkan

    neden akp'ye, erdoğan'a vs. çakıldığını anlamadığım hadise. tamam kardeşim, ülkedeki usulsüzlük ve yolsuzlukların daniskasını iktidar ve çevresi yapıyor da; başlıktaki hadise belli. chp'li bir belediye başkanının nedeni belirsiz, anlamsız ve belli ki tamamen "duygusal" girişimi.

    böyle tiplerin, haysiyetlerin partisi, dini, dili, ırkı, milleti yok. anlayın yani, her yerden çıkıyor. bir insan sırf chp'li diye iyilik timsali mi olacak amk? bir insan sırf akp'li diye hırsız olabilir mi?

  • 9. norm ender

    rap müzikten pek hazzetmediğim için rap bilgim sagopa ve ceza ile sınırlıdır kendisini twitter' da tt de görünce ne yapmış diye bir bakim bari dedim. uyuz olduğum ezhel ve ben fero işkencelerinin içinden öyle bir geçmiş ki bu heriflerin yüzlerine 6 saat aralıksız küfür etsem bu kadar rahatlayamazdım.
    tanım: ağzına sağlık olasıca rapper.

  • 10. 20 temmuz 2019 türkiye uydu görüntüsü

    bildiğin çöle dönmüş, bunun sebebi olan siyasilerin çocuklarını ve torunlarını hastalıklı bir gelecek bekliyor.

  • 11. la casa de papel

    merhaba ben orospu tokyo

  • 12. the witcher

    bu henry cavill çok overpowered bir adam amk. tip var, fizik var, oyunculuk var. ekrana bakarken kendimi saksı gibi hissediyorum. ben saksı değilim amk. saksı değilim ben.

  • 13. ikinci kez mezuna kalmak

    olm yeminle 3 tane lisans diplomam var, ilk defa duyduğum bir terimdir. mezuna kalmak ne la? biz yokken nasıl bir duruma gelmiş bizim eğitim sistemi?

    edit: vay mk.. bizim zamanımızda adı üniversiteyi kazanamamak olan durum şimdi mezuna kalmak olarak adlandırılıyormuş. "zam değil güncelleme" gibi bir şey yapmış ergenler.. ailelerine de üniversiteyi kazanamadıklarını "mezuna kaldım" diye anlatıyorlarmış. böyle deyince daha bir başarılı gözükülüyormuş demek ki..

    lan üniversiteyi kazanamasaydım da bizim pedere" "baba ben mezuna kaldım" diye söyleseydim. "sen benle daşşak mı geçiyon eşşoğlueşşek" diye tokatı yüzüme çarpıp gözümde yıldızları görmeme vesile olarak tepki verirdi yeminle.

    şu fıkrayı aklıma getirdi:
    (bkz: bizimki de orospu oldu ama sen gibi anlatamıyorum)

  • 14. la casa de papel dizisinin hırsızlığa özendirmesi

    ne kadar gerizekalı, ne kadar dangalağız ki her boka özeniyoruz.

  • 15. 20 temmuz 2019 kadıköy'ü teröristlerin basması

    adamlar güzeli ve iyi olan her şeyi mahvetmek gibi bir misyon edinmişler. sıra kadıköy'e gelmiş belli, çevik kuvvetlerden adım atılmıyordu bugun. sayelerinde bir sürü masum gaz yedi. gezi'yi de bu şekilde sabote etmişlerdi. özgürlük savunucuları, yersen.

  • 16. sputnik'i boykot ediyoruz

    takip ediyordum artık asla girmem sitelerine hepiniz aynı boksunuz, arkadaşlar bunlar bize mecbur bunun farkına varmamız lazım, internet jenerasyonu biziz, biz girmezsek kimse girmez, böyle böyle adam(lafın gelişi) olacaklar

  • 17. çok güzel seven kadın

    severken, sevilirken herkes güzel,
    mevzu sevmezken güzel kalabilmekte

  • 18. cumartesi sabahı erken kalkmak için bir neden

    hiç uyumamış olmak sayılır mı?*

  • 19. yazarların şimdiye dek gördükleri ülke sayısı

    1

    kuşadasından bakıp, yunan adalarını uzaktan görmüşlügüm var.

  • 20. fena halde seks çağrıştıran melodi

  • 21. ekşi itiraf

    alkoliksek insan değil miyiz?

  • 22. nude atan yazarlar veritabanı

    adam kpss’ye girmeden önce motivasyon olsun diye göt resmi görmek istiyor. ulan zaten kpss’ye girmen bile nude almaman için yeterli sebep.

  • 23. ezhel

    diss attığını sanan rap sanatçısımsı.

    yeni nesil rap tayfası böyle oldukça, norm bunları daha çok itin götüne sokar sokar çıkartır.

  • 24. olgun kadınlardan hoşlanan genç erkekler

    gece yine sözlük abazanları yurtta sik konseyini toplamaya başlamış. bu cuntadan millet çok çekti.

  • 25. meksika'da cinayet işleyen rus youtuber

    niye komadan çıktı ki direkt ölseydi onun için daha iyiydi. meksika'da hapishaneye mi düşülür amk.

  • 26. türkiye'de atılmış en iyi diss

    tellioğulları'ndan adile hanım'ın hamamda seferoğulları'ndan rukiye hanım'a attığı disstir.

    https://www.youtube.com/watch?v=dvdlwmfiqxg

    türk müzik tarihinde zirve kabul edilir.

  • 27. 30 ağustos halkı ilgilendiren bir bayram değildir

    haklı bir söylemdir, dedesi denize dökülenler için yas günüdür.

  • 28. orta doğu teknik üniversitesi

    orta doğu teknik üniversitesi derseniz bilmezler, middle east technical university diyeceksiniz bak o zaman nasıl okey okey diyorlar. *

  • 29. 19'luk erkekle sevgili olmak isteyen 30'luk kadın

  • 30. mustafa kemal atatürk'ün 89 yıl önceki görüntüsü

    "yüksek ruhlar her zaman sıradan akılların şiddetli muhalefetiyle karşılaşır. onlar bir adamın hiç düşünmeden kalıtsal ön yargılara neden yönelmediğini ancak dürüstçe ve cesaretle kendi zekasını kullandığını anlayamazlar"

    a.einstein

    bir dehanın söylediği bu sözler, mustafa kemal atatürk'e hala şiddetle muhalefet edenleri anlamamızı sağlıyor. çünkü mustafa kemal atatürk dünyaya gelen yüksek ruhlardandır ve sıradan akıllar onu anlayamazlar.

    t: restore edilip renklendirilse ne güzel olur dediğim görüntüler.

  • 31. kıbrıs barış harekatı

    lefkoşa-alayköy arasında kalan hudutta 2014 yılında askerliğimi yaptım. 49. alayın 1. taburu dursun özsaraç kışlasındadır. bu arada dursun özsaraç adaya ilk çıkan 50. piayade alayı’ndan merzifonlu şehit bir yüzbaşı, allah rahmet eylesin. taburdaki eğitimin 2. haftasında biz yeni askerleri kışlanın doğu ucundaki kolej binasına götürdüler. 14 ağustos’ta başlayan 2. hareketın en sert çarpışmalarının olduğu ve yunan alay sancağının esir edildiği yer kolej binası. adı üstünde eskiden bir okul olan bu binayı 1960 senendeki garantörlük antlaşmasıyla gelen 900 kişilik yunan alayı karargah yapmış, yeri çok stratejik, hakim bir tepede. 20 temmuz günü yani 1. harekatın ilk günü bu binanın hemen hemen 4-5 km kuzeyine gönyeli’ye inmiş bizim paraşütçüler. coğrafyayı gezerken insan daha iyi anlıyor yapılan işin cüretkarlığını, muazzamlığını. o zamanlar tmt üyesi olan artık dolmuşçuluk yapan bir gazi abimiz ilk gün neler çektiklerini anlatmıştı, bir tek sahra topunun kıymetini üstüne basa basa vurguladı.

  • 32. beach mafyası chp'li belediyeleri sever

    ülkenin rejimini değiştirmeye gücü yeten iktidar partisinin gücü nedense halkın yararına olacak tek bir değişiklik yapmaya yetmez. hep muhalif partiler engeldir nedense.

    kıyı kanunu madde 5 çok açık. buna rağmen halkın menfaatine yönelik kimsenin karşı çıkamayacağı değişiklik yapın kardeşim o zaman. hatta olduğu hali ile kanunu uygulayın bu bile yeter. karşı çıkan belediye olursa da chpliymiş akpliymiş şuymuş buymuş bakmadan basın cezayı geçin halka teşhir edin. 'beach mafyası' ile mücadele edin mesela. çok mu zor? sizin için sorun sadece chpli belediyeler mi gerçekten?

  • 33. türkiye'de zaman makinesi var

    o yüzden herkes ileri giderken biz geri gidiyoruz demek.

  • 34. 34 tcs 27 plakalı taksi

    biraz önce bu plakalı taksiye binmek için kapıyı açtım almadı. ben de tepki olarak hayret bir şey o zaman bu mesleği yapmayın dedim. sonrasında el frenini çekip seni vururum dedi. küfür etmeye başladı. arabadan inmeye kalktı o anda video çekmeyi akıl ettim. video çektiğimi görünce yaklaşmadı ama ağıza alınmayacak küfürler etti. 7 saniyelik bir video çekebildim ama ne olduğunu izleyince anlayacaksınız.

    uber bittikten sonra bunlar yine tekeline geçirdi piyasayı. korkmadan ölümle tehdit etti. videoyu aşşağıya bırakıyorum.
    video***

    video**

    edit: böyle bir mesaj aldım ne diyebilirim artık bilmiyorum.
    ** gerçekten herkes ne kadar “cesur”. cesaretle aptallık farklı şeyler, bunu bir gün öğrenirsiniz.

    yarın haberlere taksicilikten men edildi diye çıkar ama sadece haber olarak kalır. ülkenin geldiği durum bu. kanun nizam kısacası hiçbir şey kalmadı.

    beyaz masa’ya twitter üzerinde videoyu attım bakalım neler olacak.

    laf sokmak yerine tahammül edebilirdin demiş çomarın biri. her haksızlığa tepkisiz ki kalacağız yani? bana almıyorum kardeşim derken olan tavrını görsen böyle demezdin emin ol.

    olaya daha da açıklık getireyim. gideceğim mesafe 40 tl yazan bir yer başka taksiyle 40 tl’ye geldim. tepe lambası açık olmayacak madem devir saati. ayrıca bu küfürleri ve ya ölüm tehdidini haketmiş mi oluyorum sadece “bu mesleği yapmayın dediğim için” cidden eğitilmezsiniz.

    gidip adamı dövmediğim için haksız konuma düşmüşüm. güçlü zayıfı her zaman ezermiş. nasıl insalıktan çıktınız anlamadım ki. gidip bi hamle yapsam silah ya da bıçak çekmeyeceğinin ne garantisi var. canımı sokakta bulmadım güzel kardeşim.

    cidden bu son editim olacak. ölmek istemediğim için yaşamayı sevdiğim için. hayattan beklentilerim olduğu için gidip hamle yapıp yumruk sallamadım. hala adaletin hukuk içerisinde olmasından yana olduğum için yumruk sallamadım. beklediğiniz cevap evet bir de korktuğum için yumruk sallamadım. mutlu oldunuz mu?

    hukuki sorumluluk doğuracağı söylenmiş. olay benzin istasyonunda gerçekleşti. adres belli. güvenlik kameraları var. o konuda içim rahat.

  • 35. herkes sevdiği halde sevilmeyen şeyler

    sigara ve alkol.

  • 36. de'lerin yazılışına takmış güruh

    haklı insanlardır. 12 sene aralıksız türkçe dersi alıyorsunuz. 12 sene maymuna anlatsan anlar konuyu ama millet hala ayrı yazmayı anlayamıyor.

  • 37. 15 temmuz'da akp propagandası yapan vali

    15 temmuz anma törenlerinde eline mikrofon alıp akp propagandası ve tayyip erdoğan güzellemeleri yapan validir.

    yozgat valisi kadir çakır'ı izleyelim.

    konuşmaya bakın, şu dile bakın.
    böyle bir vali olabilir mi? sen valisin, akp il başkanı değil.

    ha bir de konuşmanın sorunda osmanlı torunu, osmanlı torunu diyor.

    yahu osmanlı torunuysan git osmanlı'da valilik yap da görelim. osmanlı olsa sen valiliği rüyanda göremezdin.

  • 38. 20 temmuz 2019 cansu taşkın'ın efsane paylaşımı

    bunca yıllık züccaciyeciyim böyle kase görmedim konkordato ilan ediyorum dedirten paylaşım.

  • 39. trabzonspor 2019-2020 üçüncü forma tanıtım reklamı

    boğazı düğümleten, çok eskilere götüren bir reklam oldu. o yüzden bir iki kelam etmek, kendimce bir iki paragraf karalamak isterim bir trabzonspor taraftarı olarak.

    hani yeni neslin artık forma bulma gibi bir sıkıntısı yok elbette, 90'ların sonundan itibaren çoğu spor mağazalarında ve tabii kulüplerin kendi mağazalarında satılıyor takım formaları, hatta isteyen dünyanın bir ucundaki kulübün bile formalarını bile sipariş verip alabiliyor bugün.

    ama seksenleri yaşamış biri olarak da o çocuğun köydeki forma özlemi ile beni ilk formama götürdü bu reklam. seksenüç senesi olabilir; annemle babamın, muhtemelen ilkokul 2. sınıftayken bana aldığı formayı hatırlattı. çok istemiştim, çok özenmiştim, çok önem vermiştim o formaya. eski fatih'i bilenler muhtemelen hatırlar özkan spor'u; malta'da hemen merdivenlerin üstünde çıkarken sağ köşede kalan iki cepheye bakan vitriniyle senelerce spor ayakkabıları, topları ve formaları görmek için her geçişimde bir heyecanla merdivenlerden yukarı çıkıp baktığım, karne hediyesi için hayaller kurduğum mağazasıyla bir dönemin benim için efsane olan spor mağazası. hani o yaşlarda nadirdir ve özeldir bazı dükkanlar ve mekanlar: akdeniz caddesinin arkasındaki musti oyuncakçısı, biraz büyüyünce nişantaşındaki dünya gençlik merkezi, tahtakale ve doğubankı keşfetmemiz, aksaray'daki kaset evi cabir.

    konuya dönelim, işte o zamanlar forma alışkanlığı da yok tribünlerde, öyle bir market ve pazar yok daha doğrusu, forma satışı diye bir kavramı yok kulüplerin. hele ki istanbul'da doğup büyüyen sıradan bir trabzonsporlu çocuksanız neredeyse imkanı yok trabzonspor forması bulmanın.

    ama işte günlerden bir gün dayımlar veya teyzemlere gidiş gelişlerimizden birinde o dediğim özkan sporun vitrininde gördüm ilk ben ilk trabzonspor formamı. muhtemelen o zamanlar orijinal, lisanslı ürün filan diye bir kavram da yok. diktirmişler bir yerde. fenerbahçe, beşiktaş, galatasaray formaları ile beraber vitrine koymuşlardı. hemen gittim fiyatını sordum. e onu gördüm ya, tutturmuştum artık illa istiyorum diye. evde bir iki gün gündem o. annemin de yüreği yufka, kıyamamıştı bana. babamı ikna etmişti de hadi gidip çocuklara forma alalım diye kardeşimle götürmüştü bizleri. babam beşiktaşlı, annem de abilerinden kaynaklı fenerbahçeli. onlar için gençliklerinden gelen bir alışkanlık, fanatik değiller ama skorları da göz ucuyla takip ederlerdi hep, asla sorgulamadım da zaten, ama ben çocukluğumdan beri, en azından kendimi bildim bileli trabzonsporluyum. tam da şenol turgay necati ile trabzonspor'un kupalara ambargo koyduğu yıllar zaten, avrupa'da liverpool, inter gibi devleri bile deviren bir takım, çok da zor değil tek bile olsan sınıfta trabzonspor'u tutmak o şartlarda. hele eniştem gibi fanatik bir fenerbahçeli beni kızdırıp dururken, inadına her hücremle, son damlama kadar trabzonsporluyum.

    neticede gidiyoruz özkan spora. kardeşim de ayrı bir inatçı, trabzonspor'u tutmuyor. aslında bir takım da tutmuyor 5 yaşında yok bile belki; o sene ligde alakasız bir takım var; yamulmuyorsam karagümrük mü neydi hatta, sonuçta o hafta kim kazanmışsa o da olabilir, onun renklerini seviyor tutturuyor ben onu isterim diye. tabii öyle bir forma yok. futbolla pek alakası olmayan ama bir yandan benim trabzonsporlu olmam ile gizliden gizliye gurur duyan, gençliğinden beri derinden bir trabzon hasreti çeken babam da diyor ki: ikisi de aynı olmasın, kardeşine de bordo mavi forma almayalım, trabzon'da idman ocağının eski renkler sarı kırmızıydı, gel ona da farklı bir şey alalım. benim zaten başkası umurumda değil, tek hayalim oradaki forma ve şort. sonuçta alıyorum istediğimi ve bu şekilde kardeşim bir ömür boyu kendisini bana ekran başında maç izlerken düşman yapacak renkleri seçmiş oluyor böyle bir anektod ile.

    hatta ertesi gün olabilir teyzemlere giderken yine annemin yufka yüreği ile sevgili yeğenine, benden iki yaş büyük ama neredeyse kardeş gibi büyüdüğüm teyzemin kızına da ailecek fenerbahçeliler diye sarı lacivert forma almıştık şortuyla beraber. onun sevincini de hatırlıyorum onlara gittiğimizde hediye paketini açınca, halbuki kız çocuğu der geçerdim ben olsam şimdi ama işte teyzesi düşünmüş almıştı ona da, ve belki farklı sebeplerden dolayı en az benim kadar mutlu olmuştu. o da ayrı bir entry konusu olur.

    o yaştaki bir forma tabii çok giyilemiyor, belki bir sene daha ya giyiyorum ya giyemiyorum bile o formayı, hızla boy uzayınca kalıyor forma, seneler sonra divandaki minderlerin birinin içinde buluyorum. bordo mavi çizgili formam dolgu malzemesi olmuş. şimdi olsa saklarım, ama o zaman çok önemli bir detay gibi de gelmiyor, hoş bir tat veriyor sadece, pek önemsemiyorum. sonra kim bilir ne oluyor zaten.

    peki ya sonra? sayısız atkım oldu ama forma almayı hiç düşünmedim senelerce. istanbul'da sayısız maça gittim, forma ihtiyacım da olmadı. dedim ya pek kimsede yoktu zaten. stadyum önlerinde satılan kaşkollar, bayraklar, örgüler ile mutluydum. nihayet 1997 senesi sanırım, annemler trabzon'a gidiyor dedemlere. çocukken her yaz giderdik de; ben artık lise, üniversite derken pek ailemle takılmıyorum yazları, trabzon'a da senelerdir gitmez olmuşum. anneme diyorum, anne trabzon'da satılıyormuş forma, bana bulursan alır mısın diye. döndüklerinde bakıyorum forma filan yok. bozuk atıyorum, halbuki köftehor! annen nereden o koşuşturmada ziyaretlerden vakit bulacak, gidecek de mağazayı arayacak, soracak, bulacak ve sana oralardan forma getirecek işi yokmuş, vakti bolmuş gibi.

    ama işte oğlunun gönlü kırıldı ya, iki sene sonra annemler yine trabzon'a gidiyor. bir söz söylemiyorum sanırım ama o unutmamış ve döndüklerinde 99 senesiydi sanırım, bir puma forması çıkartıyor annem. şaşırıyorum ama dünyalar benim oluyor. 1992 senesinde kıbrıs'tan getirdikleri adidas basket ayakkabıları kadar mutlu olduğum bir an. artık bir formam var. zaten o seneden sonra da hemen hemen her senenin en az bir formasını alıyorum, şimdi bir valiz içinde ne yapacağımı bile bilmediğim, ama kimselere vermeye de kıyamadığım en az 30 forma ile yaşıyorum.

    bir forma reklamı üzerine konudan bağımsız lüzumsuz uzattım belki, başkalarına ne ifade eder bilmem ama bana güzel şeyler hatırlattı, bir hatıra defteri tadında yazmak istedim vesselam.

    üstüne bir de twitterdan denk geldiğim erdal hoş imzalı seneler öncesinden kalan şu yazı okununca boğazı iki kere düğümleten bir reklam olmuş: o forma pahalıdır

    emeği geçenlerin eline sağlık.

  • 40. konut stoku müteahhitten fona geçmeli

    elde kalan konutların piyasada satılamayacağı belli olduğunda mevcut neoliberal piyasa ekonomisinin buna tek ama tek çözümü bunları devlet güdümünde bir fona alıp yani parasını vatandaşa yıkıp sonrasında kendi keyfiyetince eritmek olacağı belli olduğundan sürpriz olmayan açıklamadır.

    taa zamanında bunu ayrıntılarıyla yazdım. biraz vakit ayırırsanız daha sırada sizi nelerin beklediğini görebilirsiniz.

    1
    2

    mantık hep aynıdır. aynen köprü inşaatlarında olduğu gibi önce maliyeti şişir ve köprüyü yandaşa yaptır. belli sayıda geçiş garantisi ver, sonra geçmeyenin farkını devlet olarak öde ve faturayı vergi olarak vatandaşa gönder. ha köprüden geçerken yine bedel öde. yani geçsen de ödeyeceksin o bedeli geçmesen de.

    konutta da durum sıkışınca "alım garantisi" mantığına geçileceği belliydi. normal koşullarda kredi piyasası şişerken yani "boom" döneminde satışlar idare ediyordu ama "crunch" aşaması gelince yani şişik inmeye başlayıp insanları parayı (varsa) ellerinde tutmayı tercih ettiklerinde onca evin bir şekilde yine vatandaşa ödetilmesinin yolu bulunacaktır. devletin geliri halkının emek gücü ve ondan sağladığı tasarruftur. yani o evleri devlet alacak, parasını da yapmış olana verecek sonra kendi tasarrufunca artık lojman mı yapar, bir proje başlatıp memura zorla mı satar (işe yeni girenler zorunlu bes gibi bir zorunlu konut kampanyasına dahil edilir, uzun vadeli kredi maaşlardan kesilir vb), onu bilemem ama formül aynıdır.

    ha, elektrikli otomobil çıksın, yine aynısını yapar bunlar. yani satış garantisi verir, devlet polis arabası, makam, askeriye vb vb onca alır, faturasını vergi ile vatandaşa ödetir. yetmezse memura zorla ya da yarı-zorla satar yine.

    göreceksiniz, iç hat uçuşları talebi azalsın, anadolu jet vb batmasın diye zorla herkese bilet de satarlar. ister bin ister binme, bedelini ödeyeceksin.

    kumanda kapitalizmi çok güzel bir sistemdir. serbest piyasanın riski yoktur; alım garantidir. komünizmin sıkıcılığı ve plancılığı da yoktur çünkü zorla güzel ev ve araba sahibi olmuşsunuzdur.

    elbette bu salaklığın bir sınırı var. dediğim gibi, devlet bunu yaparken vatandaşının emeğine çöker. memur için kaçar yok ama gelirinden eksilme olacaktır. fakat esas üretimi yapacak fakat işsiz ve gelirsiz ve hatta çoğu vasıfsız kitle bu dayatma ekonomisini ayakta tutacak girdiyi sağlayamaz. bir süre sonra ponziye döner ve çöker. devletin bunu yaparken mantığı "o evler ve arabalar satılınca zaten ekonomi döner; insanlara da iş yaratılmış olur, yani evi arabayı zorla alıyorsunuz ama o inşaatlar ve fabrikalarda da siz çalışıyorsunuz" aslında kısır döngü yaratır.

    iktidar aynı şeyi beyaz eşya için de yapmaya kalkmıştı. 800.000 genci zorla evlendirip "beyaz eşya bizden" diyecekler, vestel ve arçelik vb bayram edecek, sonra o bedelleri hep beraber ödeyeceğiz. tüm bu sistemler birer ponzi planıdır ve er ya da geç çökerler.

  • 41. erkek yazarlardan kadın yazarlara sorular

    #92829799
    işe etek, normal hayatıma pantolon hatta eşofman
    işe topuklu, normal hayatımda sandalet veya spor ayakkabı
    vibratör
    istanbul
    pilav
    hardcore
    ay manzarası
    şarap
    popo

    #92829879 pornhub sağolsun girl worship male feet
    başka siteler de başka amaçlar için ama konvansiyonel olarak bu

    #92831074 sekste türk kadının günahı türk erkeğinin günahı kadar.
    kimse sizden romantik filmlerdeki sevişmeleri beklemiyor ama dilimizi öğrenmeye çalışmanız gerektiğinde hem fikir olalım. biz de sizin.

    #92831101 o bir şey mi. hem ağlayıp hem gülerek olduğu bile oldu.

    #92831257 tamamen kılsız erkek yerine her zaman kıllı erkek derim. erkek dediğin kıllı olur ama sırtında omuzda kıl çok kötü. bir de seçme şansım varsa penis kılları ile göğüs kılları arasında bir boşluk olan adamlar daha seksi.

    #92831721 4 cm daha ekle kocam. lol

    #92832437 hükmedilmesinden

    #92833205 duygusal bir şey olursa aldatma değildir ki artık o. bir ilişki olmuştur.

    #92836719 daha o yaşa gelmedim ama uzak da değil. genç erkekler candır.

    #92841594 italya
    usa
    norveç

  • 42. ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı

    yaz okulu için kütahya ya geldim, kyk desen dağın başında aşırı derecede sıkıldım yokmu allahın bir kulu oturup kahve olur çay olur bir şeyler içelim muhabbet edelim. umarım biri çıkar. yoksa yarın tek başıma termale gideceğim yalnız geldim yalnız gideceğim galiba

  • 43. mühendislik fakültelerindeki en zor ders

    elektromanyetik alan teorisi & elektromanyetik dalga teorisi

  • 44. yerli traktörümüz 7 lira şarjla 8 saat çalışacak

    lan biz kendi kendimize inanacağız, inanmaya hazırız da...
    niye çıkıp araya böyle saçma sapan şeyler ekliyorsunuz kardeşim?
    haber: yerli araba geliyor!
    tamam birader biz inanırız. iyi kötü akla uygun bir iddia.
    neden altına "yerli arabamız aynı zamanda uçacak" gibi yarak kürek bir açıklama eklemek zorundasınız?
    bırak biz inanırız olduğu haliyle.
    detay verdikçe sıçıyorsunuz. yalanın sadesi iyidir, çok süslemeyin.
    amfibi saldırı gemisi yapmışlar, uçak gemisi diye reklamı yapılıyor. tamam abi, biraz tipi de andırıyor zaten, yeriz biz. neden altına amerikan uçak gemileri kaçacak delik arıyor diye ekliyorsun. biri açıp resimleri karşılaştırınca ortaya çıkıveriyor işte.
    "milli traktör yaptık!"
    tamam abi itirazımız yok. bu devirde yapamaman utanılacak bir şey olurdu zaten.
    ama altına "7 liralık şarjla 8 saat tarla sürer" yazmasan ne olacaktı? incilerin mi dökülecekti?
    sade haliyle zaten inanırdık biz. saçmalayınca yalan olduğu ortaya çıkıyor.

  • 45. en son gerçekten mutlu hissedilen an

    aslında mutlu olmak için bir sebebe bile ihtiyacım yoktu..

    ama son zamanlarda normalde olduğumdan daha mutlu olmamı sağlayan bir nedenim var..

    en son yerine, -den beri sorusu daha uygun olurdu sanırım bana :)

  • 46. 20 temmuz 2019 sputnik'in rs fm açıklaması

    terör örgütü liderinin mektubunu haber yaparsınız, yayın ilkenize aykırı gelmez.
    ama iktidar aleyhine bir röportaj yayın ilkenize uymaz.
    iki yüzlü köpeklersiniz.
    basın kuruluşu değil, bu toplumu yönlendirme çabasında olan ajanlık faaliyeti güden tasmalı köpeklersiniz.

  • 47. 250 usd ile 1 ay yaşanabilecek ülkeler

    türkiye.
    şöyle oluyor şimdi.
    ailenin yanında yaşıyor ya da onların yanında yaşamaya başlıyorsun.
    250 usd yi de harçlık yapıyorsun.
    günde 8 usd harcayabilirsin. yani 40 tl falan. iyi yani.

  • 48. sagopa kajmer ve ceza dışındaki rapçiler

    cartel bir numara en buyuk!

  • 49. bizi afrin'e götür diyen akp'linin bedelli yapması

    tam başlık "‘reis bizi afrin’e götür’ diyen akp’li başkanın bedelli yapması" olmalı ama malum karakter sınırı.

    --- spoiler ---

    akp kocaeli il gençlik kolları kongresinde, cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan’ı asker üniformalı gençlerle karşılayan kocaeli il gençlik kolları başkanı emre kahraman, vatani görevini bedelli olarak yaptı. kahraman 2018'deki kongrede sık sık, “reis bizi afrin’e götür” sloganları attırması ile gündeme gelmişti.

    sözcü gazetesinden uğur enç'in haberine göre akp kocaeli il gençlik kolları başkanı ve başiskele belediyesi meclis üyesi emre kahraman 18 gün süren bedelli askerliğini tamamladı.

    ?hatay iskenderun'da askerlik görevini yapan emre kahraman, “vatani görevimizi hayırlısı ile tamamladık. güzel vatanımızı ve kadim milletimizi savunmak üzere silah altında olan genç kardeşlerimize rabbimden kolaylıklar diliyorum” dedi.

    kahraman, 28 ocak 2018’deki akp kocaeli il gençlik kolları kongresi'nde, cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan'ı asker üniformalı gençlerle karşılamış, o dönem gerçekleştirilen afrin barış harekatına sonuna kadar destek verdiklerini dile getirmişti
    --- spoiler ---

    https://twitter.com/…tatus/1152524764252164096?s=19

  • 50. ria'nın ölmek üzere olması

    (bkz: rte'nin ölmek üzere olması) diye okudum.
    (bkz: yaran yanlış okumalar)