bu arada emine erdoğan ile evli bir adamdan bahsediyorlar.
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. bu kadını uzak tutun cumhurbaşkanımıza aşık olur
-
2. 20 haziran 2015 ekşi sözlük'teki değişiklik
şuku : çark
çok kötü : üç çubuk
favori : +
olarak gerçekleşen yeniliktir. ayrıca bağlantılar su damlası şekline dönüşmüş.
(bkz: kanzuk dönemi)
(bkz: yeni ekşi sözlük)
(bkz: hastaneye sıçan teyzeyle başlayan süreç)
edit : yaza yaza düşürdüm yönetimi. hemen geri çekti keretalar. -
3. mhp'nin kılıçdaroğlu'na rüşvetçi demesi
hdp için üretilen tüm komplo teorilerini bir bir gerçekleştiren, fırıldakla aynı özelliklere sahip sözde milliyetçi bir partinin söylemidir. kılıçdaroğlu'na siyasi rüşvetçi diyen beyimiz hırsızla birlik olmuş koalisyon yapıyor. vay amk ironiye bak.
kızıyorum ama akp pisliğinin önümüzdeki yıllarda temizlenemeyeceği için değil. yıllardır ötekileştirdiğimiz, küçük gördüğümüz, vatan hainliğiyle yaftaladığımız kürtlerin, ülkücülerden daha milliyetçi daha dürüst daha vatansever insanlar olduğunu geç fark ettiğim için kendime kızıyorum. meydanlarda akp tarafından acımasızca eleştirilen, akp'le kanlı bıçaklı hale gelen, hatta ak troller tarafından sosyal medyada gay söylentisi yayılan bahçeli, 15 günde her şeyi unutmuş. oy kaybetmemek için şerefsizlerle birlik olmaya karar vermiş. insan gerçekten hayret ediyor. -
4. miroslav stoch
bu adamın ismini duyunca aklıma iki anı gelir. nedense anlatasım geldi.
birincisi sanırım young boys maçıydı. izmir'de bir kahvehanede izliyordum. 0-1 gerideyken bu adam fırlayıp ceza sahasının içine girdi. sanıyorum fenerbahçe'nin ilk ciddi pozisyonuydu, kahvedeki herkes 'düş yere', 'atla ulan' diye bağırmaya başladı. stoch sanki bizimkileri duymuş gibi bıraktı kendini yere. ardından ikinci sarı kartını alıp oyun dışına atıldı. kahvede atla diye bağıran adamlar bu sefer ana avrat sövmeye başladı. çok ilginç bir manzaraydı.
ikincisi gençlerbirliği maçını antalyada bir otelde izliyordum. stoch ceza sahasının dışından birkaç şut denedi ama isabetli olamadı. önceki maçta türkiye milli takımına güzel bir gol atmıştı. izleyenler 'ulan anca türkiye'ye atarsın, bize gelince böyle vurursun' minvalinde bir şeyler söylemeye başladı. birkaç dakika sonra stoch fifa puskas ödülünü alan, yılın en güzel golünü attı. -
5. orucu bozmamak için kafasını kafesleyen adam
ben bile başlığı yazdıktan sonra yazdığım yazıya bakıp yok artık lan dedim ama evet gerçek bir olay söz konusu.
havasından suyundan mıdır bilmiyorum ama hakikaten ülkede herkesin kayışı kopardığını hissediyorum son zamanlarda.
https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/…a883d280ca9
https://scontent-fra3-1.xx.fbcdn.net/…5&oe=55ec9faa
*dayı günde 40 sigara içtiği için kafasını kafeslettirip anahtarını da daha sonra karısına vermiş.
(bkz: türkiye'de yaşanan olaylara artık şaşırmamak) -
7. 20 haziran 2015 rahmi koç'un açıklaması
adam doğru söylemiş. dediklerini okumadan gelip başlık açmamak lazım.
nüfusumuz 50-60 milyon olsa daha zengin olurduk. 80 milyon nüfus bize ayak bağı. nüfusu bari daha fazla 3-5 çocuk diyerek arttırmayın diyor.
adam haklı.
kalkıp 30 milyon insan öldürelim demiş gibi provakatif başlık açmanın alemi yok. -
8. angelina jolie'nin 2015te kürdistan'da verdiği poz
(bkz: kürdistan neresi)
not: kafan guzelmis kardes (!) -
9. 20 haziran 2015 rte angelina jolie görüşmesi
(bkz: en az 10 evlatlık)
-
10. türk televizyon tarihinin en kaliteli dizisi
-
11. suriyeli bir çocuğun yaptığı resim
türk bayrağı ile kamufle olmuş bir adet "eli uzun" kişi barındıran resim. bu betimlemeler rte'yi işaret ediyor evet. suriye'ye silah veren diğer eli resme sığmamış galiba.
-
12. burcu esmersoy'un makyajsız fotoğrafı
makyajsız değil habersiz çekilmiş fotoğraftır.
bu fotodaki yüzü çekici olmaktan uzak tutan şey makyaj eksiği değil, saçmasapan bir enstantanenin yakalanmış olması.
scarlett johansson dahil her kadının böyle yakalanacağı anlar vardır. -
13. bir kadın neden dar kot giyer
(bkz: götünü göstermek için)
siz ne sanmıştınız? -
14. bizim için ypg terör örgütü değildir
okuma özürlü beyinsiz ülkücüleri celallendiren açıklama.
--- spoiler ---
şimdi bir kere terör örgütü olarak sivillere genç, yaşlı, kadın, erkek demeden öldüren örgütlenmelere biz ‘terör örgütü’ diyoruz. pkk bu bağlamda terör örgütüydü, çünkü genç, yaşlı, kadın, erkek demeden katletti. ancak ypg'nin şu ana kadar türkiye'ye veya kendi halkına yönelik böyle bir uygulaması olmadı.
--- spoiler ---
sahi sizin ypg ile ne alakanız var? hedef şaşıracak kadar mı geri zekalı oldunuz? -
15. chp=182+hdp=80=262 +15 akp =277 koalisyonu
-
16. survivor all-star
espirilere bak " kaburga ye kaburgan iyileşsin " sende beyin ye begüm biraz kaliteli espiriler yaparsın.
-
17. dürüm yerken fotoğraf çektiren rus kızları
ramazan sebebiyle dış mihrakların bize bir oyunudur bu. yüksek akıl yine devrede . hem dürüm hem rus , müslüman kardeşim nefsine hakim ol.
-
18. hamza hamzaoğlu ile kız istemeye gitmek
kızın babaannesini almakla sonuçlanır.
kadın masrafsız, kadın tecrübeli, kadın ligi biliyor sonuçta. -
19. devlet bahçeli
bir dahaki seçimde chp'ye oy vermenin müsebbibi olacak kişi.
1- kardeşim sen hdp ile mecliste iç güvenlik yasasına, taşeronluğa karşı aynı oyu kullanmadan mı? şimdi ne bu tutum?
2- üçüncü partisinin ve başbakanlık koltuğu veriliyor sana. seçim meydanlarında "seni yüce divana yollamasam namerdim" dediğin adamın nasıl oluyor da kölesi oluyorsun?
3- madem öyle, akp-mhp koalisyonuna hdp güven oyu verecek olursa ona da mı girmeyeceksin?
4- millete 2 yıllık başbakan ol. biloyu ve 4 hırsızı yargılat. emekli ve taşeron konusunu çöz, kürt sorununu dondur. sonra erken seçime git ve %30'u al.
neyin peşindesin reis? bıktırdı bu inadın. gidip akp'ye yatma! bu partinin onuru ve milli ilkeleri var. an itibariyle 32 yaşında olan ve lise 2'de okul başkanlığından başlayarak (öncesi de var) şu yaşıma kadar gelmiş bendeniz, size yemin ederim oyumu chp'ye atarım.
bak entrylere, gör ve anla bunca yıl kime oy attım.
ama yeter, bıktırdın..!
ya da bilelim, kaset mi var gerçekten? -
20. nihat hatipoğlu'nun gerçek bir üçkağıtçı olması
ramazan ayında 1 ay boyunca yoksullara şükretmeyi öğretirken 600,000 tl kazanan bir din adamı olması sebebiyle vardığım sonuç
ekran başında ağlayıp zırlayarak, saçma sapan sorulara cevap vererek asgari ücretle çalışan bir insanın 600 ayda kazanabileceği parayı ramazan ayı programı adı altında 1 ayda kazanmaktadır. -
21. coca-cola'nın filistin'de 4. fabrikayı açması
ellerinde kola şişeleriyle israil konsolosluğuna koşup böğürenleri göt eden hadise.hadi şimdi kredi çekip bir kamyon coca-cola alında neşemiz yerine gelsin amk salakları sizi.
http://www.sabah.com.tr/…listinde-fabrikalari-4ledi
kaynak, hemi de yandaş.
edit : yok arkadaş şuna kanaat getirdim bu şovenist coca-cola boykotçularına laf anlatılmıyor.adam halen filistindeki işçilerin sömürüldüğünü iddaa eden ve her zamanki gibi filistinlilere mağduru oynatan entryler giriyor.
sen coca-cola israil'e yardım ediyor diye yaygara koparmadın mı? .bunu yaparken filistinli din kardeşim yalnız değildir diye propaganda yapmadın mı?.senin filistinli kardeşin rahatsız olmayıp adamlara buyur paşam dördüncü fabrikayı aç diye izin veriyorken hemde gazze şeridinde!!! sana ne oluyor yarım akıllı demezler mi adama? -
22. 20 haziran 2015 akp ile mhp'nin anlaşması
meclis başkanı mhp'li olacak.
- çözüm süreci'ne 'demokratikleşme' denecek. çatışmasız ortamın devamı için adımlar sürecek. terör başlarsa kararlılıkla üstüne gidilecek.
- 4 eski bakanın yüce divan'a yollanmasına akp engel olmayacak.
- cumhurbaşkanı erdoğan 'anayasal sınırlar' içine kendi isteğiyle çekilecek. mhp erdoğan'ın saray'dan çıkıp çankaya'ya dönmesi için ısrar etmeyecek.
- mhp'ye 8 bakanlık verilecek. ikisi başbakan yardımcılığı olacak. ekmeleddin ihsanoğlu dışişleri, murat başesgioğlu içişleri, merkez bankası eski başkanı durmuş yılmaz ekonomi bakanı olacak.
kaynak
(bkz: tünelin ucu bombok bir yere çıktı) -
23. alevi sünni evlilikleri
13 yıldır sorunsuzca yürüttüğüm evlilik, iyiyki alevi bir kız almışım.
edit:bir daha dünyaya gelsem bir daha alırdım. -
24. suriyeli sığınmacılar
suriyelilerden rahatsız olanları ırkçı, kemalist, elitist, gezici, solcu vs. diye yaftalayan adam kaç suriyeliyi evinde barındırıyor bi söylesin. davar sürüsü gibi memleketin içine 2 milyon yabancı salmak senin gibi adamların yapacağı iş. o düşman olduğun modernler yapmıyor böyle şeyler. niye? çok vicdansızlar di mi? burası ülke lan ülke, koskoca bir memleket. millet kirlayacak ev bulamıyor, it gibi çalışıp günde 50 lira kazanmaya çalışan insanların işlerini 20 liraya suriyeliler yapıyor. antepli, urfalı, hataylı insan değil di mi? bizim ülkemizde savaş yok diye hepimiz çok rahat yaşıyoruz di mi? klavyenin başından öyle görünüyorsa ülke biz de orda yaşayalım. bakabileceğin kadar adam alırsın, onu da belli bir alanda tutarsın. en azından adam gibi bakarsın. ne vatandaşını rezil edersin, ne o insanları perişan edersin. ustanızın suriye politikası yerlerde sürünüyor, şunu kabul edin de kafa ütülemeyin.
-
25. izmir'in yunanistan başkenti olacağı muhteşem gün
izmir yunanlara da itelenmesin. ayrı bir ülke olsun. ben bunun destekçisiyim. türkiye kim köpek amına koduğum arapları ? izmir'in önünü kapatmaktan başka ne sikime yarıyor allahın anadoluluları, amk yobazları. sizin şerefinizi sikeyim.
-
26. akp mhp koalisyonu
hdp'nin yerinde olsam, "akp-mhp koalisyonuna dışardan destek veririz" diye açıklama yapardım.
sonra onlar düşünsün amk... -
27. bombaları hdp'ye barajı geçirtenler koymuştur
aşağılık bir söylem.
hdp mitinginde bomba patlasa, 4 kişi ölse bunun devlete(ben akp demeyi tercih ederim) ne katkısı olur demiş bir dangalak, açıklayalım. oyları gün be gün azalan bir iktidar partisi vardı ve kamuoyu yoklamalarına göre zaten barajı geçmiş olan bir hdp vardı o gün. bakmayın bıçak sırtıyız bir oy bile kritik dediklerine. saldırının akp'ye katkısı olmadı çünkü planları tutmadı. eğer ki kürtler o saldırıdan sonra sağduyulu davranmasa, galeyana gelse ve kazara medyaya 2-3 molotoflu fotoğraf malzemesı verselerdi istenen olacaktı mesela. veya daha korkunç daha şeytani bir senaryo olarak sokakların iyice karışması ve seçimin ertelenmesi. hdp'nin terörist parti diye yaftalanmasına gerekçe sağlayacak şeyler.
bombaları patlamadan sonra can havliyle kaçışan halka biber gazı sıktıran zihniyet koymuştur. onun yedek lastiği, sözde milliyetçi cephe de memnuniyetle karşılamış olsa gerek.
şimdi o beyninle bir düşün bakalım, bu saldırının faili kim olabilir? -
28. turan devleti'nin kurulacağı o muhteşem gün
ömrümün yetmesini istediğim gün. bütün arap zırvalarından kurtulup tanrı dağında buluşacağımız o kutlu gün...
-
29. yurtiçi kargo'nun müşterilerini evde bulamaması
bundan 2 yıl evvel, bulunduğum apartmana girdiğimde yönetici odasının camında tesadüfen adıma yazılmış "sizi evde bulamadık" notunu gördüğümde öğrendim bu huylarını.
apartmanın içine girebilmiş -yani dış kapı kapalı değil-, asansör var ama 7. kata çıkmaya erinip direk oraya bulamadık diye not yapıştırmış. aradım bunları, böyle not bırakmışsınız diyorum, "sizi evde bulamadık, o yüzden not bıraktık." diyor. ulan bu notu kapıma yapıştıracaksınız, yönetici odasının kapısına değil diyorum. "aradaşlar apartmana girememiştir." diyor. e girmişsiniz çünkü bu oda apartmanın içinde deyince de kem küm ediyor. kimse "kargo personeli 3 kuruş parayla çok yoruluyor" zırvasına girmesin. o benim değil firmanın problemi. ki çalışanda bu maaşı kabul ederek giriyorsa bi zahmet 7. kata çıkabilsin "asansörle".
o günden sonra 10 defa falan adresimde bulamadılar beni. zorunlu olmadıkça kullanılmaması gereken firma. -
30. tc kimlik numarasını tek seferde söyleyen insan
öss, oks vs zebil gibi suruyle sinava ve bunlara hazirlanirken zilyon tane dersane denemesine girerken tc noyu her defasinda kodlayan turk genci icin gayet dogal bir yetenektir.
-
31. unutulmayan komutan sözleri
hafif kilolu bir kardeşimizin uzun atlama denemesinden sonra bizim bölük komutanı:
-oğlum atlayışın fena değil ama toprağa bok gibi düşüyorsun. hani bok böyle yere düşer ya, sen düşünce aynı öyle ses çıkıyor ama ben sana bakınca sıçarken aldığım hazzı alamıyorum. anlıyor musun? şimdi tekrar dene. o hazzı ver bana.. -
32. aşk
benim bir arkadaşım var, tanıdığım en kişilikli ve düzgün adamlardan biri. kadıköy'de tekel bayisiyken biri aklına girdi bar açtırdı bu adama. adam tuncelili, öyle bar ortamını gece hayatını bilmiyor, sevmiyor da... neyse, saflığı (salaklık anlamında değil, oldukça cindir kendisi) ve samimiyeti sayesinde açtığı yerin müdavimleri oluştu dört yılda...
bir şeyler oldu, 3-4 ay uğrayamadım, neyse sonunda gittim yanına. dedim, nasılsın? dedi, sorma çok fenayım. dedim, hayırdır? dedi, çok fena bir şey olmuştur bana... dedim, delletme insanı, ne oldu yahu, anlatsana? başını öne eğdi, "aşık oldum" dedi utanarak...
memlekete gittiğinde bir kadına vurulmuş. barı kapatıp kapatıp memlekete kaçıyormuş.
"geçen eve gidiyordum. minibüsten inemedim, bir baktım sabiha gökçendeyim. ilk uçağa atladım elazığ'a gittim, oradan dersim'e geçtim. sevdiğim kadını iki saat görüp geldim..."
adam her hafta tunceli'ye gidiyor. hiçbir şey beklemiyor, sadece bir ihtimal sevdiği kadın da onu sever diye umuyor.
biz de dinlerken yutkunuyoruz arkadaşımla... "maltepe-beylikdüzü arası mesafe çok şekerim" diye lokasyon sorunu yüzünden başlamadan biten ilişkiler geçiyor gözümüzün önünden...
adam gözümüzde adeta "parka gidecekmiş iki gözümün çiçeği" diyen bir yarı tanrı, adeta bir vecihi, o paraya öküz alırız diyen anasını sallamayan bir feyzo, sevda'ya sevdalı bir muhsin bey...
her kazıktan sonra, "aşk ne ki, hofff!" desek de var böyle bir şey, böyle yaşayanlar... -
33. sabire meltem banko
+ adın ne?
- sabire meltem banko...
+ ne güzel, anlamı ne?
- periscope'a düşen ilk horlama tanesi... -
34. sıla'nın 2 ses altından özcan deniz çıkması
ateyizleri teravih dahil oruca başlatacak ibretlik olay:
sıla'nın özcan denize evrimi
bu daha bomba
edit: anlamayanlar olmuş. videonun ilk kısmı sılanın şarkısının bilgisayarda yavaşlatılmış hali. kayıt yavaş oynatılınca ortaya çıkan ses özcan denizle aynı. -
35. mhp'nin hırsızları aklayacağı gerçeği
chp'nin "ocalan'la kapali kapilar ardinda at pazarligi yapilmasin, bu mesele 4 partiyle mecliste seffaf bicimde cozulsun" onerisini "teroristleri aklamak" olan goren insanlari gostermistir.
bu laflari da hdp'liler etmedi
(bkz: demirtaş öcalan'ı anlamsızlaştırıyor)
(bkz: öcalan'ın vizyonu başbakanla yüzde 90-95 örtüşüyor)
(bkz: kürtlerin lideri öcalandır)
ısin tasak tarafi..davutoglu'da simdi kurt meselesi mecliste gorusulsun demeye basladi.
butun derdiniz akp cok para yedi, biraz da biz yiyelim.. -
36. kıyı ege ve trakya sosyalist cumhuriyeti
başbakanı fedon dur.
-
37. 2015-2016 sezonu galatasarayın transfer politikası
göz göre göre elinde patlayacak politika.
tüm taraftar farkında ama bir bunlar akıllı anasını satayım, sanırsın ligde elimizi kolumuzu sallaya sallaya şampiyon olduk bu sezon.
sabri, selçuk, umut, aydın'la mı aldınız iki kupayı? muslera, sneijder ve melo olmasaydı tahmin edin bakalım kaçıncı bitirirdik sezonu?
siz neyin peşindesiniz bi açıklayın yahu! yabancı sınırı neden kalktı biz neyin kavgasını verdik? ben söyleyim; sen o yetenek fukarası sabri'ye gereğinden fazla para verme diye kalktı o sınır, aydın, olcan, yekta'larla muhatap olma diye bu şans ayağına gelmişken sen kendi ayağına sıkıyorsun. seneye puan kayıpları ile başladığında hiç bir kredin yok, o krediyi şimdiden bitirdiniz aferin. -
38. 20 haziran 1987 pkk'nın pınarcık köyü katliamı
unutmayacakmış. tam olarak unutamadığın şey nedir senin? katliamları mı unutamıyorsun yoksa işine gelen, üzerinden kan siyaseti yürütebileceğin katliamı mı unutamıyorsun? katliamlar içini yaktıysa, yakın gelecekte soykırım demekten kaçındığın ama nihayetinde devlet eliyle ilmik ilmik işlenmiş ermeni katliamı de onu da yaz köşeye, sonra pontos rum sürgünlerini, katliamlarını yaz aklına. yetmediyse çerkeslerin ülkeye sığınırken nasıl köleleştirildiklerine hüzünlen. olmadıysa dersim katliamı'ndan bir bukle verelim, yetmezse zilan'dan. o da mı olmadı? roboski katliamından bahsedelim, öldürülen çocuklardan. olmazsa maraş var, çorum var. irili ufaklı cinayetleri de hesaba katarsak epey bir unutulmayacak katliam bulabilirsin.
madem unutlmayacak yeterince katliamımız çıktı ortaya, şimdi de beklentileri yazalım. nedir mesela beklentin? bu katliamı yapan örgüt mü, yoksa bu örgütü vareden şartlar mı? misal diyarbakır cezaevi denilen garabet için bu hüzün var mıydı? ya da 82 darbesi için yaşadığın hüzün? ordu'nun halkına ettikleri için çözümün? onlar için de iki kelam beklerim ben.
madem o kadar düz mantık kullanacağız, o halde hemen, orduyu feshedelim mi? emniyet müdürlüğünü? nihayetinde hem ordu, hem emniyet uzunca bir süre sadece egemenlere hizmet etmiş, mafyalarla kol kola girmiş, bir dünya faili meçhule imza atmış. öyle, madem pkk'nin yaptığı bir katliam ile içimize oturan acıyı unutmayıp götü boklu siyasetçilerin "hdp ile yanyana olmayız, yokedeceğiz" söylemine çanak tutabilmek için böyle bahanelerle "unutmayacağız" naraları atılacak, buradan başlayalım. dersim'de bomba atan orduyu yoketmek için hemen şimd, bugün adalet arayışına başlayalım. var mısın?
mevzuya bu kadar bodoslama ve götten yaklaşılınca çözüm üretmek diye bir şeye gerek kalmıyor. 40 yıllık siyasi söylemi böyle kotarabilirsiniz tabii ki. çözümden değil de sadece sorunlardan bahseden bir parti, boktan ülkede sorun epey sorun görebilir ama unutulmasın ki sorunun bizzat kendisi de bu kafadır, bu anlayıştır. madem pkk çok pis bir örgüt, o halde onu vareden adaletsizlikleri yokedelim. buyur bakalım. gaspedilen haklar için dahi bu katliamları önümüze koydunuz madem, gayet basit bir şart. pkk istemesin, siz bütün devlet eliyle işlenmiş cinayetler, hak gaspleri için mücadeleye başlayın, biz de pkk ile mücadeleye hemen şimdi başlayalım. siz anadilde eğitim için mücadele edin, biz de pkk'yi yokedelim, siz ırkçılık yapmaktan vazgeçin, biz de pkk'yi dize getirelim, siz ırkçı siyasetçileri hapislere atın, biz de pkk'li ırkçıları hapse atalım. gayet basit, mantıklı.
ne kadar zor oldu değil mi? zor olanın pkk'yi yoketmek değil de anadilde eğitim olduğunu hepimiz biliyoruz sanırım. anadilde eğitim olursa olmaz, değil mi? ya da ırkçılık yasaklansa da olmaz, değil mi? bunlar için siyasi partileri zorladın mı hiç? kapıları aşındırdın mı, niye her gün zorla kürtlerin varlığına göz dikiyorsunuz diye hesap sorabildin mi? yok, bilakis bunları savundun, değil mi? işte çözüm üretmeyen kafa böyle bir şey. eğer çözüm üretmeye çalışırsa, sorunun kaynağına inmek zorunda kalacak, orada da kendi zihniyetinin yarattığı tahribatı görecek. çözüm denilen şey, sorunu yaratan kafalarla olmuyor işte ve sorun da bu.
http://ahmetnesin.com/…arti-baskani-devlet-bahceli/
mesela unutulmayacak şeylerden biri, bak. bak suç çetesi ve devlet bahçeli bağlantısı mahkeme kayıtlarıyla sabit. buyur, buradan başlayalım, gelin beraberce kim sivillere yönelik katliam yapmışsa adalet önüne çıkaralım. hangi gruptan olursa olsun, her kim ki zulmetmişse, öldürmüşse, haksızlık etmişse yargı önüne çıkaralım. -
39. hamza hamzaoğlu
şu röportajından sonra haftalardır yapılan vizyonsuz geyiğini sapına kadar hakettiğini artık kanıtlamıştır. millet tutturmuş bir "ama çifte kupa aldı, çifte kupa aldı!!!". arkadaş oynadığımız ligin kalitesi zaten ortada. rakiplere baktığında mr.kartal gibi bir antrenörün takımı ve sezon sonuna kadar yere göğe sığdırılamayan ama avrupa'da belçika ligi takımına elenen beşiktaş'dı. biz de bu rakiplerimizden çok daha matah bir futbol oynayarak ligi açık ara şampiyon bitirmedik. zaten biz de bir başka belçika ligi kulübünden iki maçta bir puanı göt zoruyla aldık. ulan sanırsın ki ligde paso 4 yiyen bir takımı alıp takır takır futbol oynatan bir antrenörden bahsediyoruz. yaptığı şeyi küçümsemiyorum ama ortada evet bir başarı var yalnız bunu bir mucizeymiş gibi lanse etmemek gerek. özetle, biz bu sene kötünün iyisi olarak şampiyon olduk.
gerçek olan şu ki, o kadar sikindirik bir ligimiz var ki şu en yıldız oyuncuların bile bizim sabri kadar maaş almadığı, üstüne takımların yaş ortalaması 24'lerde gezen belçika liginin en formda 3-4 takımı bizim 3 büyükleri şu an donunda salar ki salladı da. bu yüzden bu mevcut kadronun bırakın şampiyonlar liginde gruptan çıkmayı eğer iyi bir kura çekmezse uefa'ya kalma ihtimali bile çok zor ayrıca seneye bjk'de ligi en iyi bilen hocalardan biri olacak ve fb'de bu sene çok değil bir tık fazla performans gösterirse lig şampiyonluğu bile kolay olmayacaktır. peki bütün bunlar kabak gibi ortadayken yerli fetişisti hamza bey yukarıdaki röportajda neler söylemiş bakalım:
1-) sabri sarıoğlu altyapı dönemi ile birlikte 1999 yılından bu yana galatasaray'a hizmet ediyor. benim için çok değerli bir oyuncu. onun gibi oyunculara sahip çıkmak gerekiyor.
yorum: arkadaş burası darülaceze mi? milyon dolarlar kazanan bir adama, yüzlerce milyon doların döndüğü bir piyasada niye sahip çıkacakmışız. eğer kulübe katkısı olmayacaksa yollayacaksın. he sabri'yi o kadar seviyorsan maaşını o zaman kendi cebinden öde. daha da komiği şu hizmet kavramı. sanırsın bedavaya `hizmet(!)` etmiş adam. duyan da benim karım lamborghini'lere biniyor sanır.
2-) transferde dengeleri asla bozmam.
yorum: arkadaş kaç haftadır tayyip'ten bile beter oldun. her allahın günü röportaj veriyorsun ama şu denge olayını lütfen bir açıkla. dünya üzerinde "ekonomik sıkıntıdayız" deyipte, kadrodaki en zayıf bölgeninin 32 yaşındaki oyuncusuna %40 zam yapacak başka gerizekalı bir camia var olabilir mi? sabri konusuna daha fazla girmek istemiyorum çünkü zaten tonla şey yazıldı.
3-) taraftarımız fazla transfer beklemesin. kampta son duruma bakıp belki 2 oyuncu gönderip 2 oyuncu alabiliriz.
yorum: yaş ortalaması 30'a gelmiş ayrıca en az bir sağ bek, bir sağ açık transferi zaten allahın emri olan, geçen sene avrupa'da sıfır çekmekten son dakika golüyle kurtulmuş bir takıma sadece 2 transfer yeter diyor. ayrıca bu transferlerden birini de burak ile rekabete girebilecek yani kısaca yedek bir oyuncu olarak düşünüyor sanırım. ama transfere gerek yok canım mühim olan sevgi hamzacığım. artık seneye yine arsenal geldiğinde sahada sevgi çemberi oluşturarak yarattığımız sinerji ile yenebiliriz.
4-) görüşmelere başladık. ama biliyorsunuz; galatasaray bir oyuncuyu istediği zaman fiyatlar katlanıyor. başka takımlar devreye girince de hoşuma gitmiyor. istemiyorum o transferi...
yorum: işte bunun tamamen röportajı yapan gazetecinin yanlış aktarımı falan olmasını dileyorum. yoksa bu yaşıma kadar bir teknik direktörden daha saçma bir açıklama görmediğimi rahatlıkla söyleyebilirim. ulan "başka takımlar girince istemiyorum" ne demek? bu nasıl bir mantık. zaten bonservisi elinde olan iş yapacak bir adamın yarım düzine talibi olur. bonservisi olupta galatasaray seviyesinde olan bir adamı da ucuza alamazsın doğal olarak. ayrıca akhisar'da 150 bin euro'ya oynyayana adamı 850 bin euro ile transferini onaylayan, sabri'ye zam yapılmasını normal karşılayan bir adam olarak bunu söylerken utanman gerek.
veeee son bombası geliyor....
5-) hakan balta-umut bulut: biz de dışarıdan izlerken "hakan'ın artık yaşı geldi" diye düşünürdük. ama buraya geldim ve gördüm ki hakan ile umut bu takımda yürüyene kadar kalmalılar.
yorum: buna artık yazacak bir şey bulamadım. elim-ayağım titredi okurken.
ama siktiredin bunları önemli olan sevgidir, sevgi!!! bizim çocuklara sahip çıkalım. -
40. ekşi sözlük'ün yeni favicon'u
-
41. gökhan töre
sabriye yillik 4 buçuk milyon veren andavallarin gökhana 12 milyonu çok bulduğunu söylediği başlik
he anam he ön böyök gölötösöröy.... -
42. 15 kasım 2015 türkiye erken genel seçimi
(bkz: kasimda ask baskadir)
(bkz: 3 kasim 2002)
(bkz: mhp'nin 2002 secimlerinde baraj altinda kalmasi) -
43. koskoca ingilizcede miş'li geçmiş zamanın olmaması
(bkz: dedikodu kipi)
-
44. kürtlerin kötü kokması
çarşaflılar kokar, kürtler kokar, çingeneler kokar, araplar kokar ve bu iddialar böyle devam eder. beğenmediğimiz toplumsal sınıfları, insanlığa yakışmayacak kalıpların içine sokmak en büyük problemimiz. avrupa ülkelerinde de türkler hakkında bu tarz iddialarda bulunan ve bunu deyimlerine kadar yerleştirmiş ülkeler mevcut. bir nevi, büyük balık küçük balığı yer olayı.
-
45. sinyal vermeden dönen sürücü
şanlıurfa da bol bol karşılaşacağınız durum. bu adamların arabasında sinyal kolunun olmadığına inanmaya başladım artık. ya da kullanmamaktan işlevini yitirdi. belki de hoşlarına gitti çıkarıp götlerine soktu ibneler.
-
46. sözlük yazarlarının saat markaları
1) anket görünce dayanamadım diyip sadece kendisini övebileceği ankete yazanlar, gösteriş budalaları
2) fakirliğini geyiğe vurmuş tam olarak neyi amaçladığı belli olmayan pis fakirler
3) her başlıktan espri çıkarmaya çalışan geyik canavarları
4) ciddiye alıp saatinin markasını yazan ötesini düşünmeyen insanlar
5) zengin olmayıp zenginmiş gibi yaparak ilgi çekmeye çalışan zavallılar
tiplemelerini barındıran anket. -
47. 1100 tl maaşı beğenmeyen yeni mezun
minimum 2500 tl den aşağı kimse çalışmazsa bu gubikler bu paraları teklif dahi edemez.
iş gücünü küçümseyip hayatının büyük bir bölümünü çok düşük ücret karşılığı iş verene satanların sebep olduğu durum. -
48. evlilik
ön not: cinsiyetçi başlıklara yazmama kararı aldığım için buraya yazıyorum.
ben göre göre evlendim. eski eşim, evlenme zamanı geldiğine hükmetmiş bildiğimiz anadolu erkeklerinden biriydi. evleneceği kişinin çalışıyor olmasını istiyordu. yaş için ölçütleri vardı. birkaç daha şey belirlemişti kendine göre. sanırım o ölçütlerin tümüne uyuyordum.
bense o deli dolu ama ciddi görünen tiplerdendim. hayatım boyunca hem sorumluluk sahibi hem çılgın olmayı nasıl başardım bilmiyorum ama öyleydim işte. hatta ailesini tanıdıkça benimle evlenmeyi, tüm o ölçütlere uyduğum için mi, yoksa asıl bu özgür yanım için mi istediğini sordum kendime daha sonraları.
peki ben niye evlendim. net. aşık oldum. o yüzden uyumsuz olan pek çok yanımızı görmezden geldim, hatta ayrılmaya çalıştığımda kendimi ıssızlığın ortasında kalmış hissettim. sonuçta nasılsa onun da beni sevdiğine inandım ve hayatımı onunkiyle birleştirmeye karar verdim.
ilk sorun evlendiğimiz gün çıktı. o imam nikahı da kıydırmamız gerektiğini söyledi. huh. ben ve imam nikahı. islam'daki nikah şartları ile günümüzde yapılan imam nikahı arasında en ufak bir ortak nokta olmadığını bilecek kadar okumuşluğum vardı o sıra bile. biraz tartıştım. böyle bir şeyin anlamı olmadığını, doğru da bulmadığımı söyledim. sakince yine de istediğini söylemişti. yine de. evliliğimin en önemli sözcükleri bunlar olacaktı ve ben henüz bunu bilmiyordum. bir şekilde onun isteğini yerine getirip, kendimi de ezmeyecek bir çözüm ürettim.
sonrası...
sonra dünyanın unuttuğu bir kasabada geçen yıllar. onun beni oraya kapattığı yorumunu yapmıştı bir psikolog. oysa aramızda bir saniye bile kıskançlık muhabbeti geçmedi. açıkçası kıskanılacak bir kadın olduğumu hiç düşünmedim. zıplıyor hopluyor ve seviyordum. niye kıskanılaydım ki. öyle, bakımlı, ince, nazenin, kadınsı hatunlardan değildim. hiçbir zaman olmadım. nedense, erkeklerin o tarz kadınları kıskanması gerektiğine dair de sözlük cinsiyetçileri ile uyuşan bir yanım var. belki bu beni özgür kılıyordu. istediğim yere gittim, istediğim herkesle arkadaş oldum. insan insana iletişim kurdum. kadınlığım öne çıkmadı hiç.
o kadar zıtlıklarımıza, uyuşmayan yanlarımıza rağmen aramızda inanılmaz bir çekim vardı. bir tek gün bile ayrı kalmaya dayanamazdık.
peki evliliğimizi bitiren ne oldu.
bebeğimizi kaybetme aşamasında beni yalnız bırakması mı.
bu bir başlangıç oldu. ama daha önemlisi, benim değişmelerim oldu. sürekli okuyan biriydim ben. sürekli öğrenen, gezen, farklı insanlar tanıyan, farklı görüşleri dinleyen ve tartışan. o da değişti. ama yan yana değişmedik. sık seslendirdiği şeylerden biri, daha fazla değişmemi istemediğiydi. yeter artık değişme.
değiştiğim için suçluluk hissederdim. değişmemeye çalışırdım. hatta bir süre insanlarla iletişimim azalttım ki, görüşlerinden etkilenmeyeyim. sadece onun istediği kişilerle görüştüm. inanılmaz sıkılsam da aralarında oturdum.
uyuyakalıyordum biliyor musun sözlük. dost meclislerinde uyuyakalıyordum. dikkatimi toplamaya çalışsam da olmuyordu. ben ki arkadaşlarımla muhabbet ederken sabahlayan biriyimdir, üç gün uyumasam bana mısın demem. o insanların arasında iken dalıp gidiyordum.
değişmeme çabam elbette işe yaramadı.
tek sonucu ise artık konuşmamak, bir şey paylaşmamak oldu.
yakınlık için uğraştıkça evliliği sürdürme sorumluluğunun bende kaldığını fark ettim.
saçmaydı bu çaba. ne kadar çırpınırsam o kadar batıyordum.
ne ara bu kadar mutsuz olmaya başlamıştım, onu bile hatırlamıyordum.
o mutlu muydu. bilemiyordum. o kadar uzaktık birbirimize.
peki ya çevremiz, nasıl etki etti.
insanlar temelde iyi niyetliler. ama işte geleneksel bir toplumuz. bir evde dayak yoksa, belirli bir düzeyde gelir de varsa mutluluk için gerekli şartların olduğunu kabul eden bir toplum. tabi burdaki dayak, erkeğin kadını dövmesi anlamında. erkek ölümüne zalim değilse evlilik sürer işte.
ah anadolu.
sonuçta sadece bir evliliği değil, nice insanı da bırakıp yeniden büyük şehre döndüm.
hep olduğu gibi dünya vatandaşları gerçek arkadaşlarım olmaya devam etti.
ve değişmekten utanmamayı öğrendim.
bi de ne evlendiğim için ne de boşandığım için bir an bile pişman olmadım. -
49. erkeğin en seksi yeri
"kişisel hijyene önem vermesi" nasıl erkeğin en seksi yeri olabilir. yer diyor. vücudunda bununan bir şey olması lazım. bana göre erkeğin en seksi yeri zeki olmasıdır amk.
-
50. demba ba
14 m euro' ya satisi mukemmel bir transfer basarisi olur. 6 m euro' ya alip bir sezon boyunca cillop gibi performans aldigin 30 yasinda forveti bu paraya satmak iyidir.
demba ba' yi cok seviyorum fakat mevzu besiktas olursa lokantaci esnafi babami bile cin' e satarim 14 m euroya. ilk alti ay dil problemi falan cekersin ama sonra alisirsin baba. uzgunum.