biri şu adami uyarsin. oturduğu koltuk kasımpaşanın sokak kaldırımı değil türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanlığı koltuğu.
üsluba bak,terbiyesiz herif. cumhurbaşkanı mısın? mafya babası mi?
işinize gelince makamima saygı gösterin diye ağlamayı biliyorsunuz ama, önce oturduğunuz koltuk,makam ve temsil ettiginiz değerlere saygınız olsun.
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. sezen aksu'nun dilini koparmak bizim görevimiz
-
2. çocukken mesleğinize dair gösterdiğiniz emareler
çocukken kullandığım saat buydu
görsel
o zaman şöyle düşünürdüm.
arkadaş, bu saatin ekranı televizyon ekranı gibi olsa istediğim şekilde renkli renkli saatleri gösterebilse süper olurdu haa.
sonra bu saatler piyasaya çıktı, görsel görselgörsel görsel
onlar çıktı ben aldım.
bu fikir aklımdan hiç çıkmadı ama.
sonra bu saati gördüm. hemen aldım. baktım ki, akrep yelkovan ve digital saati değiştirme seçeneği var.
ben de yaparım dedim.
şimdi bütün samsung saatleri için uygulama yapıyorum.
hatta bütün saatlerim de burda
eski saatlerimden bir kaçı da çekmede duruyor.
ama ben bu işe 2017 yılında başladım. daha önce hobi olarak yapıyordum.
mesela bunu ben yaptım.
bunları da
edit: arkadaşlar ilginiz için teşekkür ederim. ben sözlüğü kötü emellerime alet edip de reklam yapmak istemedim ama en son yaptığım tasarımı da paylaşmadan edemeyeceğim.
isme özel tasarım bunu puerto rico'dan bir hanımefendi sipariş etti. onun için yaptım...
bir edit daha: bunlar da yuvarlak model çoğu saatlere uyumlu ücretsiz tasarımlarım.
önce facer uygulaması indirmek gerekiyor... -
3. krediyle ev alıp 10 sene borç ödemek
burası avrupa değil arkadaşlar, öyle ömür boyu kirada olsan da refah içinde yaşama imkanın yok. türkiye'de ev almak en mantıklı harekettir. net.
-
4. doküman açık sınav
ankara hukukta cüneyt ozansoy'un 2014 yılında yapmış olduğu sınavdı. her türlü kaynak, ders notu, kitap, gazete küpürü serbestti.
soru da şuydu:
`türkiye'nin son 5 yılında siyasal ve sosyal alanda yaşanan gelişmeleri idare hukuku mevzuatı açısından yorumlayınız` (100 p) -
5. cumhuriyet halk partisinden umudunuz var mı
1) evet
2) evet
3) evet
4) evet
5) evet önüne geçecek
6) liyakata dayalı sistem getirecek
sorular için teşekkürler. -
6. esnafların batmaya başlaması
ben bir beyaz yakalıyım. görece garanti bir işim ve sabit gelirim var. dolayısıyla para kazanmak için aldığım düşük risk karşılığında, esnafa göre düşük ve sabit bir kazancım var. tüm gelirlerim kayıtlı ve her kuruşu için vergi ödüyorum. harcadıklarımın hiçbirini gider gösteremiyor ve vergiden düşemiyorum. ek olarak harcadıklarımdan da dolaylı olarak vergi ödüyorum.
esnaf kardeşim ise ortaya bir sermaye koyarak risk alıyor. aldığı bu risk karşılığında bana göre daha fazla kazanıyor. buraya kadar her şey normal değil mi ? hayır değil, en azından kazanabiliyorken normal diyebiliyoruz. kısacası doğanın kanunları piyasalarda da geçerli. daha çok yemek istiyorsan daha büyük ava saldırırsın. eğer avı yere yatırabilirsen daha çok yersin. daha uzun ve sağlıklı yaşarsın. yok gücün yetmez de av seni yere yatırırsa bu sefer sen av olursun. işin biter. kısacası ne kadar risk o kadar para.
çoğu esnafın zihniyeti şudur. kendi işimi yapayım, sabit ve az gelirli çalışan olmayayım ama her ay çok kazanayım. yok öyle bir şey. eğer ticaret yapıyorsan bilmelisin ki, ticarette kar ve zarar kardeştir. çok kazandığın zamanlarda almış olduğun evini, arabanı ya da arsanı tekrar sermaye yapacaksın ve işinin düzelmesi için gerekli risklere baştan gireceksin.
hem ayranım dökülmesin hem de tatsız olaylar yaşanmasın diyorsan, buyurun gelin özel sektörde bordrolu çalışan olmaya. ha yok daha çok para mı istiyorsun ? e o zaman batış riskini göze almalısın. zira bizler batmak istemediğimiz için düşük ama stabil geliri tercih eden kesimiz.
esnaf dediğiniz kesimin ülke ekonomisine çok katkı yaptığını göremezsiniz. nakit alışveriş yaparsın fiş kesmez. ya sigortasız çalıştırır ya da asgariden gösterir. gelir vergisinin ne olduğunu bile bilmez. dükkanının önü duba doludur. 1e alıp 3e satmak için 40 takla atar. gözü devamlı sabit gelirlinin cebindedir. vizyonu yüksek olmadığı için, daha çok risk alarak kurumsallaşmış zincir marketleri yerin dibine sokar. ama zincir marketin gelir ve giderinin kayıt altında olduğunu, çok sayıda personel çalıştırarak istihdam sağladığını, kayıtlı gelirleri sebebi ile devlete vergi kazancı sağladığını kabul etmek istemez. tek isteği risksiz ve devamlı yüksek kazançtır.
sözün özü, batıyorsanız batın abicim. olmuyorsa gidin bir yerde maaşlı çalışın. kimse başınıza silah dayamıyor o dükkanı açık tutacaksınız diye. bıktım artık benim vergimle size destek olunmasını. sizden kesinti yapılıp bizlere destek olunduğu zaman oturup tekrar değerlendiririz. -
7. sirenler (mor ve ötesi albümü)
an itibariyle online! .
sirenler spotify
çıkalı 33 dakika oldu, henüz albümün açılış parçası olan adamın dibi’nden çıkamadım.
aradan geçen 10 senede neler yaşandıysa, zip dosyası gibi hepsini açtı attı önüme. fena, çok fena.
bir zamanlar kim olduğumuzu hatırlatan, “ben hep böyle değildim” dedirten albümdür.
long play dinleyince editlerim, şimdi ağlamam gerek minnacık.*
adamın dibi
bu parçayla ilgili yazabilecek hiçbir şeyim yok. açın dinleyin, eğer size de bir şeyler yaparsa; kardeşiz! aynı yollarda kolkola yürüdük, yalnız değildik demektir.
dünyaya bedel
albümün adamın dibi’nden sonra nazarımda en özel şarkısı. sözlere ve müziğe girmeden önde sound’dan bahsetmek istedim ve evet, bu şarkı kesinlikle dark side of the moon ve random access memories kalitesinde bir sound’a sahip.
dinamik range bozulmamış, davul groove’a hapsediyor, müzikalden ziyade frequency olarak başlamadan 10/10 aldı bu. audiophile’ler ne der bilmem ama benim m50x; mix’te ortalığın içinden geçmişler diyor bu parça için.
sözlere gelirsek, gelmeyelim.
özel çünkü, kim ne anladıysa o ama 2004’te yardım et ruhum, yardım et bana dünya yalan söylüyor diyen sesin ruhu; dünya’ya bedel olmuş ve dünyayı bilmek istemiyormuş demekle yetinelim.
kliple erken çıkmıştı, daha önce yazmıştım bu şarkıyla ilgili (bkz: #131523151)
linç
anlaşabilirdik?
albümün en bir parçası. bir şeyi en bu parçanın ama bütünsel olarak değil kesinlikle, en olan adamın dibi veya park ama bu parçanın da bir şeyi var.
dün ilk tanışmanın heyecanıyla farkedememişim. albümün en iyi nakaratı var bu şarkıda. hatta belki de en iyi mvö nakaratıdır. çok tatlı, la la laaa laaa anlaşabilirdik? çok sevdim bu şarkıyı ben 8.5/10
canavar
en beğendiğim 2. şarkıdır. vokal mixi mükemmel bence. öyle 2022 yılı türkiye’sinde fm radio tadında design edilmiş, midlerde 0 çeken bir vokal gerçekten cesaret isterdi ki; harun tekin’in eurovision’da nasıl psikopatça baktığını hep birlikte canlı izledik.
şehir’le bırak zaman aksın arasında bir yerde duruyor vibe olarak. günün sonunda yine o tonlardan canavar canavar diyen seste, bir şeylere canavar denecek yılların çok geride kalmış olmasının hüznü var bu şarkıda.
9/10
hissedebilene, ağır taşşaklı şarkıdır.
forsa
belki hiçbir şey böyle zor olmazdı,
biraz daha mutlu olsaydık?
hazinende
sözleri dışında hiçbir elle tutulur yanı yok. harbiden olmasa da olurmuş bu, gram sevmedim. belki kulak uyuşukluğu bilmiyorum ama; sarmadı beni.
forsa varken, gerek yoktu buna.
bazı şeyleri hissedersin, bu şarkıyı hissedemedim ben.
4/10
kaptan
var bir büyüsü, henüz keşfedememiş olsam da.. bu şarkıya yarın döneceğim, bu gecenin şarkısı değil.
gemide’de erkan can’ın güverteye çıkıp sürekli denizden kum çıkarılmasını izlediği sahneler vardı ya hani; işte bu şarkıyı kamil söylüyor.
kızı geri götürelim kaptan, bu iş başka türlü kapanmaz...
ağrılar
vokalde ben bir tık fazla oldum diyen chorus-flanger’ımsı bir sound design elementi var ama tam çözemediğim için kesin konuşmayayım. bu şarkının vokali mix’te piç edilmese çok güzel parçaymış aslında. konserde falan dinlersek anlarız ne olduğunu.
canavar’ın devamı mı bu?
bilmiyorum ama ikisini bütün olarak düşününce çok tatlı bir hale geldi.
7/10
park
bu şarkı gelmiş geçmiş en iyi 10 mor ötesi şarkısı listesine ilk 5’ten girer, geriye yaslanır, sigarasını yakar, tavrını alır, hesap vermez.
harun tekin’in çok iyi yaptığı bir şey var ve bu şarkıda da yine başımıza gelmiş bulundu. bunu son yaptığı parçayı ananem bile ezbere biliyor, bu şarkı da öyle bir etki yaratacaktır.
“yok, yaralara dokunmak yok...” diyor ya hani, yalan o inanmayın. öyle bir dokunuyor ki yaralara, içinden bile geçiyor. nazgül’den pıçağı yemiş frodo gibi kıvrandırıyor yatakta.
öyle bir kandırıyor ki,
biz bir kabusu yendik derken biraz cesaret alıyorsun yerden, its just a little pinprick diyorsun içinden, kalkacak gibi oluyorsun ya hani; o sırada soruyor işte sorusunu,
biz neye söz vermiştik?
sonrası çorap söküğü gibi geliyor zaten, biraz da kırgınsan, çocukca bir küskünlüğün varsa içinde kalan; otur sabaha kadar ağla. (bkz: ben)
tam 5:13’te bir vibe değişimi yaşanıyor ya şarkıda, yendiiiik yendiiiiik yendiiiiik derken ağlamayan çok şey kaybeder. kıvırmayın hiç, tutmayın kendinizi; 10 yıl geçmiş, neler neler atlattık, ne kabusları yendik. orada ağ-la-na-cak!
çünkü; ağla, ağla, ağla geçer.
bu track bizim galaksimize ait değil,
10/10 verip,
öpüyorum.
teşekkürler mor ve ötesi,
bunca yıl sonra,
iyi geldi.
tünel ve istiklal yok evet, siz de tünel’de aşık olup kaybolursanız bir gün, siz de yazmayın. böyle bir hakkım var bence. -
8. bitcoin
“param olsa alırdım, net alım fırsatı” dediğim her seviyeden daha da aşağı düşüyor. durduk yere hayalden bile zarar ediyorum *
-
9. 2021/2022 sezonu gs'nin küme düşme ihtimali
şenol güneş ile anlaşsalardı... çipe'den iyidir kalede.
-
10. 100 bin lira altına otomobil almış efsanevi nesil
şu başlığı bize reva gören hayatın da amina koyayım.
-
11. kiramıza yardım eder misiniz diye ağlayan amca
üzücü ama bunlar daha başlangıç.
emekli ikramiyesinin ev alamadığı, emekli maaşının da kira + aidat + fatura ödeyemediği bir ülkeyiz artık.
çok yakında, en genç bir iki yıla sokaklar evsiz yaşlılarla dolacak.
ha; sorunun kaynağı kim derseniz, tabii ki akp. -
12. 20 ocak 2022 gülşen'in yaptığı açıklama
--- spoiler ---
"siz o kıyafette taşak görmediniz ama asıl taşak bu yazıdır."
--- spoiler ---
hocam bu kadın sizi de eleştiriyor siz orayı pek göremediniz galiba. "hiç bir sıfatın kölesi değilim. kimseye ait değilim" minvalinde gelişen bir açıklamaya da "hayır senin toşşağın var" yazmazsın be. ahh ahh. bazen kafamı duvarlara vurmak istiyorum, sonra değmeyeceğini düşünüyorum. -
13. gülse birsel'in elektrik faturası
en azından tepkisini belirtip faturasını göstermiş, ne kadar yakıp yakmadığı bizi ilgilendirmez. kafasını kuma gömse daha mı iyi olacaktı?
keşke herkes bu şekilde duyarlı olsa.. -
14. özgür demirtaş'ın 11 yaş seviyesi mantık sorusu
cevabı yazalım sonra 11 yaş saçmalığına değinelim.
1'de üç harf var.
2'de üç harf...
6'da ise dört harf var yani sonuç 4 olacak.
ancak buna 11 yaş seviyesi sorusu demek de ahmaklık olur. 11 yaşa uygun demek belki daha doğru.
zira 11 yaşındaki biri bu bağlantıyı kurabilir çünkü o zamanlar beyinleri düz mantıkla çalışır. "aa bu şu kadar harf yaahu" diyebilir çocuk.
fakat yetişkin biri matematiksel bir durum için matematiksel bir bağlantı arar. sayı dizisi düşünür, 4 işlem yapar, karesine bakar, yinelemeye bakar vs. ama harf olarak düşünmez ya da kolayca düşünmez diyelim.
bu soruya cevap veremek 25 yaşında birini 11 yaş zekasından geri yapmaz. yapsa yapsa zaten kurulması tuhaf olan* bağlantıyı kuramamış biri yapar.
edit. imla -
15. çok ünlü olup hiç izlenmeyen film
star wars
harry potter
bi bana mı saçma geliyor anlam veremiyorum. -
16. kim milyoner olmak ister
teyze yanlış anlama ama mesele sadece yabancı uyruklu kadınlar olmayabilir :(
-
17. görünce sinirden tüyleri diken diken eden ünlüler
hülya avşar
ibrahim tatlıses
demet akalın
alişan
kusaca tüm kültürsüz yalakalar -
18. erkeklerin yaşlandıkça yakışıklılaştığı gerçeği
gençken yakışıklı, yaşlıyken yakışıklı, sesiniz yakışıklı, tüm uzuvlarınız ayrı ayrı yakışıklı... helal olsun be, yürüyün koçlarım benim.
-
19. ahmet hakan'ın selçuk tepeli yorumu
hayat böyle bir şey işte... bir yanda onuru ile yaşamaya çalışanlar, bir yanda böyle topaçlar...
tanım : dolarla maaş alan birinin yazısı -
20. ocak 2022 elektrik faturaları
olm gülşen'in götü diyoruz ya.. onu konuşsanıza siz. olmadı lekesiz sezen'e şarlayın biraz.. içiniz serinlesin..
unutun lan fatura matura o işleri.. -
21. camide açız diye bağıran kadın
imam innellezine diye devam ediyor. kimse innellezine ne demek bilmiyor, anlamıyor.
ama kadının ne demek istediğini eminim herkes anlamıştır.
ayrıca o emeklilerin hiç birinin s.kinde olmayan çağrıdır. orada oturan işe yaramaz ihtiyar tayfanın nesli adam olsaydı bugünleri görmezdik. -
22. gibi (dizi)
2. sezon 4. bölüm sanki tarkovski ve nuri bilge ceylan bir araya gelip sitkom çekmiş gibiydi. işin şakası bir yana iki bölümdür salt komiklik yapmaktan ziyade çok keskin sosyolojik göndermeler yapıyorlar. bu bölümde ülkedeki linç kültürü ve toplumsal hafızanın şahane bir özetini çıkartmışlar.
-
23. hintli ingilizcesi
alt komşum hintli ve kendisiyle şöyle bir anımızın geçmesine vesile olan ingilizcedir.
komşu: bla bla bla bla bla
ben: i do not speak dutch, please speak english.
komşu: aym sipiying inglih. -
24. 21 ocak 2022 istanbul kar yağışı
yıllardır kar yağdığı zaman buruk bir sevinç yaşardım. sokakta kalan evsizleri, yakacak alamayanları ve doğalgazı açamayanları, sokak hayvanlarını düşünür üzülürdüm.
hayvanlar için bir şeyler yapıyordum ama insanlara nasıl yardım edeceğimi bilemiyordum.
suçluluk duyardım kar yağınca mutlu oluyorum diye.
yeter be. 52 yaşına gelmişim, daha kaç sene yaşayacağım belli değil, sevinecek çok az şey kalmış hayatımda zaten.
bundan sonra burulanı sksinler, safi sevinç yaşıyorum.
oh be, çocuklar gibi şenim, burası bahçeşehir, her yer bembeyaz oldu, anlıyor musun? bembeyaz. -
25. en itici erkek ismi
eymen amk. eymen ne amk.
-
26. tüm öğrencilerin takdir alması
malum bugün karne günü. evli değilim. çocuğum da yok ama akraba ve arkadaşların paylaşımlarını görüyorum. bebelerin hepsi takdir almış maşallah. bizim dönemimizde bu böyle değildi. bir sınıfta bir bilemedin iki takdir, birkaç da teşekkür ya olurdu ya olmazdı. bu nasıl oluyor? eğitim sistemi çok mu gelişti yani. madem eğitim sistemi çok gelişti üniversite sınavında negatif fizik, kimya netlerini nereye koyacağız. 40 temel matematik sorusunda ortalama nasıl oluyor da 3-5 ancak çıkıyor. (bkz: pisa) verilerinde neden oecd'i ortalamasının çok altında kalıyoruz.
bu işte bir terslik yok mu? -
27. 23 ocak 2022 galatasaray trabzonspor maçı
galatasaray için en iyi ihtimal, kar nedeniyle maçın ertelenmesidir. diğer ihtimaller +18.
-
28. kılıçdaroğlu'nun idamını isteyen akit muhabiri
muhtemelen bunu söyleyen adam da çözüm sürecinde apo ve pkk güzellemesi yapmıştır.
-
29. sevgili bulunca sevgiliyle yapılacak ilk şey
gerçek mi diye arada bir dürtmek.
-
30. en sevilen filmi bir replikle anlatmak
“bütün bir nesil benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor ya da beyaz yakalı köle olmuş. reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşinde koşturuyor. nefret ettiğimiz işlerde çalışıp, gereksiz şeyler alıyoruz. bizler tarihin ortanca çocuklarıyız; bir amacımız ya da yerimiz yok. ne büyük savaşı yaşadık ne de büyük buhranı. bizim savaşımız ruhani bir savaş. en büyük buhranımız hayatlarımız. televizyonla büyürken; milyoner, film yıldızı ya da rock yıldızı olacağımıza inandık ama olmayacağız. bunu yavaş yavaş öğreniyoruz ve o yüzden çok kızgınız.”
(bkz: fight club) -
31. tsk'ya er olarak giren generalliğe yükselebilecek
bu sağcıların eğitimli kesim düşmanlığı sivil hayatla sınırlı kalmayıp askeriyeye de sıçramış :) dünyanın her yanında eğitimsiz cahiller görmek istiyorlar
-
32. pişt diye mesaj atmak
"napıyorsun cadı :)" diye devamı gelmezse yarım kalacak eylem.
-
33. 21 ocak 2022 getir rezaleti
trendyol go da 5 aydır kuryelik yapıyorum. bugün ilk defa başıma ilginç bir olay geldi. iki siparişin ilkini müşteriye teslim ettikten sonra ikinci adrese geldim ve motorun arkasındaki çantayı açınca ikinci siparişin olmadığını görüp dumura uğradım. büyük ihtimalle ben yukarı çıkınca çingenenin biri çantayı açıp yemeği aldı.
müşteri hizmetlerine olayı anlattım ikinci müşterinin parasını hemen iade ettiler ve bana hiç bir zorluk çıkarmadan (sen yedin belki bile demediler bile) konuyu kapattılar.
bazen eksik ürün olunca müşteriler şikayet ediyor ve uzatmadan para iadesi yapılıyor. demem o ki trendyol hem market hem de yemek konusunda getirden çok daha önde.
edit: yukarıda "götünü kaldırıp yemeğini kendin al" diyenlere bi kurye gözünden şunu söylemek istiyorum. sipariş verenlerden covid olanlar, yaşlı olanlar ve bebeği olup da sürekli dışarı çıkamayan çok insan var. -
34. mansur yavaş'ın metro'da klasik müzik yayını
keko melihin misket oynayan maskot kedisi zihniyetinden sonra gelen vizyon.
-
35. cem garipoğlu'nun koğuşta çince çalışması
üst edit: üst edit yazmayı sevmem, ama olay gündeme geldiğinden dolayı entryi silmem için birkaç kişiden para teklifi geldi. bunların kendi halinde gereksiz kişiler olduğunu düşünüyorum. sonuç olarak belki de gerçekten ölmüştür bilemem, ama bu saçmalıklar benim için şüphe uyandırıyor. bu arada tabii ki, para kabul etmedim. kimsenin parasına ihtiyacım yok.
görsel
görsel
görsel
yine aklıma geldi. böyle güçlü bir ailenin çocuğunun, tabii ki intihar etmediğini düşünüyorum.
bu vahşetin zaten bir ayin olduğunu düşünüyordum. tek başına mıydı bilemiyorum. geçen yıllara bakıldığında da, ailesinin garip paylaşımlarından hala hayatta olduğuna dair işaretleri hissedenler vardır. belki de şu an çinceyi sular seller gibi çözmüş şekilde, pekin'de bir malikanede vicdan azabı çekmeden hayatını sürdürüyordur.
buraları tebessüm ederek okuduğunu hissediyorum cem, değdi mi lan tüm bunlara? dön yurduna ve yüce türk adaletine teslim ol. yine de bana dm'den yaz sana 2 çift lafım daha var.
edit: tek tek yaşananları yazmaya gerek yok. olaydan sonra yıllar içerisindeki gariplikler, 4 dakkalık bir videoda toplanmış. link -
36. devlet hastanesiyle özel hastane arasındaki fark
daha dün hasta muayene ederken, polikliniği kapısı sürekli açılıp içeri çocuk giriyor.
arkadan da babası gülüyor.
en son kapıya yaklaştım, babanın sesi. duyuluyor '' hadi bi daha kapıya vur '' diyor çocuğa.
'' yaptığınız hoş bir davranış mı beyefendi? " dedim, her ne kadar beyefendi olmasa da. çocuk işte kardeşim, nasıl engeleyeyim dedi.
bu insana hizmet vermek zorunda kalınca, bir sonraki hasta ne kadar kibar olsa da yüzüne bakamıyorsunuz. devlet dairesi duyarsızlığına dönüşüyor mecburen.
özel hastanede bunu yapamaz çünkü orada para vermiştir ve çocuğunun, kendisinin zır cahil olduğunu göstermek istemez.
paranın rolü cahilliği gizlemek. yoksa aldığınız hizmetin kalitesini değiştirmez.
en azından benim için hizmet sunumunu değiştirmiyor. -
37. karşılıklı sigara içmek istenilen karakterler
frank gallagher.
(bkz: shameless) -
38. sekiz bekçi tarafından darp edilen avukat
maalesef bekciler normalde de issiz olup, kosebaslarinda duran, gelene gecene salca olan cahil genclerin akp ve mhp genclik kollarina uye olanlarindan secildi. magma falan yani.
simdi de yandas olmayan herhangi bir gosteri olmadigi surece issizler. sadece eskiden yaptiklari hareketleri bugun yasal zannediyorlar. -
39. louie anderson
402 no'lu sınıf, çılgın korsan jack ve andy'nin nesi var ile beraber çocukluğumu oluşturan bir diğer çizgi filmin yaratıcısıdır. üzmüştür.
tam takıy kuyu bakıy kaldık louie reis. -
40. antalya'da kasiyer bayana yumruk
kendini bilmezin biri kadın kasiyere yumruk atıyor ve buna yayın yasağı getiriliyor. sebep?
sizin adalet anlayışınıza tüküreyim... -
41. fransız kadın turisti rehin alan taksici
büyük ihtimalle yaprağı yiyecek olan taksicidir. hadi hakaret ve darpta adli kontrol şartı ile yırtıyorsunuz ama hürriyetten mahrum bırakmak öyle basit işler değil.
-
42. fatih terim
aşamalar hep standart 30 yıldır aynı hikaye
1 yonetim iyi bir kadro kurar.
2 mevcut antrenörün ayağı kaydırılır. sosyal mecralarda tv lerde yaygara koparılır ve nerede kalmıştık başlar.
3 klübü batağa götürecek bir çok çöp futbolcu istenir.ocakta sezon sonu onuda alın bunuda alın hikayesi başlar.
4 takım iyi giderse ben ben ben, kötü giderse alttan alta yönetim problemi çıkarılır sen sen sen.
5 takım kötü giderse kendisini kovdurur böylece mağdur edebiyatı başlar.
6 kötü gidiş,alınan çöp futbolcular,verilen anormal paralar.,hiçbir oyuncunun gelişmemesi harcatığı milyon milyon eurolar unutulur ve imparator fatih terim yaygarası yapılır.
7 tv yorumcuları hep bir ağızdan 7/24 mağdur ettiler yaygarasına başlar. bir taraftan da yeni gelen antrenörün altına odun atmalar ufaktan başlar.
8 takım bir şekilde başarısız edilir.
9 nerede kalmıştık -
43. ankara'da iyi pastane olmaması
serender pastanesi vardı yıllar önce kapandı. ben denizatı pastanesinin tatlılarını çok beğenirim. bir de elizinn var heekesin yazdığı gibi.
ama serender bir başkaydı be. -
44. mercedes mi audi mi yoksa bmw mi alınmamalı
"'baba parası yiyor piç!' için bmw'yi,
'babasının arabasına biniyor piç!' için mercedes'i,
'vay zengin bu piç!' için audi'yi tuşlayın.
metrobüse bağlanmak için lütfen bekleyin!" -
45. ülkecek delirmememizin sebebi
çocuk yaştan itibaren gerek anne-babadan, gerek diğer aile fertleri ve akrabalardan, sonrasında okuldan ,arkadaşlardan ve toplumdan aldığımız micro delirme dozlarıyla büyüdüğümüz için bağışıklık kazanmış olabiliriz.
-
46. 20 ocak 2022 iyi parti milletvekilinin tweetleri
anlam veremediğim tweetlerdir. çünkü herkesin bildiği gibi hem ankara hem de istanbul’da belediye başkanlarının etrafı iyip’lilerce çevrili durumda. ankara’da mansur yavaş zaten chp listesinden seçilmiş iyi partili gibi bir şey. etrafına aldıkları da onlar. istanbulda da ekrem imamoğlu iyip’e finansal olarak çok yardım ediyor deniyor, ki ben bunu çok yerden duydum ve bu yanlış olsa akşener imamoğlunun yüzünde rabbi yesir görmezdi.
bu vekil ya saf, olayın içinde değil; ya da kafa karıştırmaya çalışıyor -
47. koklaması zevkli olan şeyler
bally benzin tiner boya kokusuna bayılıyorum ruhum tinerci galiba
-
48. mor ve ötesi
türkiye'de müzik 2013 sonrasında değişmeye başladı. gezi direnişi belki de bu değişimdeki baş aktördü. o yıl tepkisini ortaya koyan rock grupları sanki bütün enerjisini orada bıraktı. yeni nesil, uzun isimli, içine elektronik müziğin de karıştığı rock grupları ortaya çıktı. taksim bitirildi, mekanlar kapandı. sektör istanbul'un dışına kaymaya başladı. tüm bu değişimler türk rock gruplarını olumsuz etkiledi. uzun bir süre eski standartlarında eserler üretemediler. bazı gruplar hiçbir şey üretemedi.
ancak mor ve ötesi bu değişim dalgalarına rağmen hep bir umut olmaya çalıştı bize. 2016'da ülke yanarken, “yansa da her yer ölmez melekler” dediler. orhan veli'nin dizelerinin sesi oldular. 2019'da sultân-ı yegâh'la bizi maziye götürdüler. senfonik kayıtlarıyla farklılık yaratmaya çalıştılar. her şeye rağmen ürettiler. her şeye rağmen susmadılar.
sirenler albümü de her şeye rağmen bize bir umut olmaya çalışıyor. biraz sakinleşip düşünmemizi, her şeye ve herkese rağmen tersine giden düzeni değiştirebileceğimizi, nefretin yerine mutluluğu koyabileceğimizi fısıldıyor. aynı zamanda değişen müzik sektörüne rağmen 11 değerli eserin olduğu koca bir albümle geçmişe ışık tutuyor.
teşekkürler harun tekin, kerem kabadayı, kerem özyeğen, burak güven ve niceleri… -
49. fakirlerin daha çok çocuk yapma sebebi
zengin parasıyla, fakir karısıyla oynarmış.
-
50. iki cihanda lekeliler dedi diye destek olmamak
hak ettiği içindir çünkü.