"yeri geldiğinde robot gibi kitaba uymayı bırakıp, düşünüp, istisna olan durumlarda insiyatif kullanılarak karar verilmesi"ne biz haksızlık, kul hakkı yemek falan diyoruz bu gibi durumlarda ama hak yemeyi rutin haline getirenlerce "ay ne şirin yaa" diye savunulabilir tabi.
ayrıca sokaklarda aç çocuklar var diye haksızlığı, kuralsızlığı, güçlü olanın kul hakkı yemesini savunmak... bilemiyorum altan...
bitter cikolata5 profili
-
robert kolej'e torpille sokulan puanı düşük ikiz
-
benim acı eşiğim yüksektir diyen kız
hee, evet evet, halı sahada top gelince kim kafama mermi sıktı diyoruz, he la heee...
doğum sancımda 24 saati tamamlamama çok az kalmıştı ki doğum başladı artık. bak sancıyı falan acıdan saymıyorum artık, o ıkınma itme anına öyle odaklanıyorsun ki bitse de gitsek hissiyle, doğum oldu bitti, oğlumu gösterdiler, vajinadan çıktığı haliyle, böyle eciş bücüş, kapkara, kanlı manlı falan ama sağlıklı mı sağlıklı, oh çok şükür diyip bıraktım kendimi yatağa. doktor demez mi şimdi eşini doğurtalım diye, eşi ney lan? e hadi eşini yani keseyi doğurmak o kadar zor değil de yine ıkın it tut derken artık derbeder halde yatmışım yatakta. doktor halen aşağılarda bir uğraş içerisinde. artık meraklandım sordum, "hocam hayırdır napıyorsunuz?" diye. kadın sanki "ben bi sütlü kahve alayım" dermiş doğallığında, "kesilerinize dikiş atıyorum, çocuk kolay çıksın diye makata doğru saat bilmem kaç yönünde kesi atmıştım, klitorise doğru da doğal bir yırtık oluştu, onları dikiyorum..." artık düşünün yani doğumda nasıl beynim tersine döndüyse bıçakla mı neşterle mi neyle kesiyorsa artık kırt kırt doğramış da kadın beni, farkında değilim.
şimdi bu yazdıklarımı kafanızda bi canlandırın, sonra gidin halı saha direğine kafa atın.
haa, bu arada, bin kez olsa bin kez doğururum oğlumu, normal normal. korkmayın yani. -
poyraz karayel
ne zaman çocuk yaptılar merakını gidermek için eklemek gerekirse, birkaç bölüm önce poyraz'ın ayşegl'ü kucaklayıp odaya götürdüğü, sabahında uykusundan "burçin" diye sayıklayarak uyandığı bölümde yaptılar çocuğu.
nasıl izliyorsanız siz de diziyi, bilemedim.
https://www.youtube.com/watch?v=vwebyocmsmu
hatta tam olarak şu sayıklamanın hemen öncesinde. artık üç entryde bir ne zaman yaptılar diye sorup durmayın, rtük var, öyle ayna gibi de koyamıyorlar di mi, bazı şeyleri de biz çıkarsayalım. -
muhteşem yüzyıl kösem
vay anam var, halit ergenç kendisinden 13 yaş küçük hürremi meryem uzerli'yle öpüşünce kalkmayan mideler kadının yaşı büyük olunca kalkıveriyor, bu da güzel bu da hoş tabi.
-
düğünde damadı çileden çıkaran gelin
aferin aferin, yine her halta yapıştırın kezbanlık yaftasını. sonra düğün gününde böyle tepki veren adamlar üç ay sonra kahvaltıya gelen çay yeterince demli değil diye eşlerinin başından aşağı kaynar çaydanlık devirince de "kezbandı ama yaa" dersiniz.
verilen tepkiyi normal karşılayan kişilerin acilen bir "öfke kontrolü" sebepli uzmana görünmeleri tüm milletin hayrına olacaktır.
(verilen demli çay örneği ve daha nicesi bu topraklarda gerçekten yaşanmıştır.)
http://kadininstatusu.aile.gov.tr/…apor_mizan_1.pdf
az biraz vakit ayırıp şu raporu okuyun, kadınlar ne boş bahanelerle ve bazen sırf adamın canı öyle istiyor diye şiddet görüyor, gerçeklerle yüzleşin. ondan sonra yine özelden "kezban" diye taciz edersiniz.