Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 9 aralık 2022 hollanda arjantin maçı

    hollanda'nın golüne en çok annem üzüldü. kadın kumandayı alma hevesiyle dakika sayarak bekliyordu.

  • 2. 10 aralık 2022 fas portekiz maçı

    ilk kez nüfusunun çoğunluğu müslüman olan bir ülkenin bir şampiyonada diğer takımlara karşı bu kadar disiplinli ve akıllı oynadığını görüyorum. şaşkınım gerçekten. faslı futbolcular her şeyini veriyor.

  • 3. 6 yaşında evlendirilen h. k. g'nin ifadesi

    şuradan okunabilecek ifade. benim kanım dondu.. dayanabilenler okuyabilir.

    --- spoiler ---

    hiranur vakfı’da 6 yaşındaki çocuğa tecavüz skandalında yeni ayrıntılar ortaya çıktı

    hiranur vakfı’nın kurucusu yusuf ziya gümüşel’in kızını 6 yaşında evlendirmesi türkiye gündemindeki yerini koruyor. 6 yaşında evlendirilen h.k.g yaşadığı her şeyi savcılıkta anlattı. radyo programı, facebook ve watpadd sayesinde kurtulduğu, devletin onu koruma altına aldığı anlaşıldı.

    ındependent türkçe’de yer alan habere göre, 6 yaşında dini nikahının kıyıldığı ve yıllarca istismar ve tecavüze uğradığı gerekçesiyle adliyeye giden h.k.g’nin haziranda savcıya verdiği son ifade ortaya çıktı. genç kadın, soruşturma dosyasına giren 3 sayfalık ifadesinde yaşadığı her şeyi anlattı.

    işte, h.k.g’nin savcıya anlattıkları:

    ” ‘kızım artık gelin olabilir’ dedi”
    “ben muhafazakâr bir ailede doğdum. küçük yaşımdan itibaren cemaatin kreşine gönderildim. ailem, eğitme karşı olduğu için beni okula göndermedi. çengelköy’de beş katlı bir binada kalıyordum. dördüncü katında aileme birlikte kalıyordum. alt katlarda ise erkek öğrenciler medrese eğitimi alıyorlardı. ben 6 yaşındaydım. evde kız kardeşimle oynarken annemle babam kendi aralarında konuşuyorlardı. babam annemi bir şeye ikna etmeye çalışıyordu. annem ‘o daha küçük’ diyordu. sonra babam beni yanına çağırdı ve ‘kızım büyüdün sen değil mi, kocaman oldun, abla oldun değil mi’ diye sordu. bunun üzerine ben de sevinerek ‘evet baba, büyüdüm’ dedim. babam anneme dönerek ‘bak kızım büyümüş, artık gelin olabilir’ dedi. annem o sırada ağlıyordu.”

    “muhammed topal ve osman şahidimizdi”
    “ertesi gün, yani 29 şubat 2004’te annem beni hazırladı, saçlarımı taradı, babam elimden tuttu, beni aşağıya medreseye indirdi. medreseye girdiğimizde içeride iki tane tanımadığım adam ve kadir istekli vardı. arka tarafa geçmemi istediler, bu sırada benim elimde oyuncağım vardı onunla oynuyordum. o gün orada benim nikahım kıyılmış, nikahı babam kıymış orada bulunan iki kişi de şahitlik etmişler. bu kişilerden birinin ismi muhammed topal, diğerinin ismi osman’dır. ancak soyadını hatırlamıyorum. akşama kadar orada kaldık. babam ve yanındakiler orada dualar okudular, sohbet ettiler, akşama doğru babam beni eve götürdü.”

    “abim kadir’in odasına götürdü”
    “ertesi gün abim beni medreseye indirdi. abim beni indirirken orada bulunan öğrencilere kardeşime ‘bakmayın kadir hoca bunu yasakladı’ diyordu. abim beni kadir’in odasına götürdü. kadir, abimden odadan çıkmasını istedi. abim çıktı odadan kadir ile yalnız kaldık. kadir yanıma geldi. başımı okşadı. bana ‘oyun oynayalım mı’ dedi. ben de sadece onaylar gibi başımı salladım. yanımdan kalktı odanın kapısını kapattı. görünmesin diye cama havlular örttü. sonra tekrardan yanıma geldi. benden minderin üzerine yüz üstü yatmamı istedi. eliyle başımı tuttu, eteğimi kaldırdı. bende gözlerimi kapatmamı istedi. ben fermuar sesi duydum, ayaklarımda bir şey hissettim. bana bizim evlendiğimizi söyledi. ‘annen ve baban nasıl evlilerse biz de öyle evliyiz, sen benim karımsın, ben de senin kocanım. evliler böyle oyun oynarlar, ama bu oyun kimseye söylenmez, bak annen ile baban kimseye söylemiyor’ dedi. ondan sonra bizim eve de gelmeye başladı. ailenin bir ferdi gibi davranıyordu. annem ve babam ona ‘damadım’ diyorlardı.”

    “babam kadirin yatağına gönderdi”
    “7-8 yaşlarındaydım. sapanca’da bir evimiz bulunuyordu, oraya gitmiştik. teyzemin kızı vefat edince annem kardeşlerimi alarak istanbul’a geldi. beni ve abimi sapanca’da babamın yanında bıraktı. babam beni o gece kadir’in odasına yatağına gönderdi. sapanca’daki evimiz iki katlıydı. üst katta kadir yaşıyordu. ben odasına gittiğimde kadir kapıyı kilitledi. sonra beni kucağına adlı, yatağa yatırdı. tekrar bana ‘oyun oynayalım mı’ dedi. ben ‘hayır, abime gitmek istiyorum’ dedim, ağladım. kadir bağırdı, azarladı, ‘sesini çıkartma, gitmeyeceksin, burada kalacaksın’ dedi. bana saldırdı. ben çok ağladım, çok canım yandı, karnım ağrıdı. o tekrar bana kızdı. bana ‘ne halin varsa gör’ dedi. 7-8 yaşlarındaydım. o gece sonrasını hatırlamıyorum. sadece büyük bir karanlık hatırlıyorum.”

    “her şey normalmiş gibi davranılmaya başlandı”
    “zamanla her şey normalmiş gibi davranılmaya başlandı. ben çocuklar küçükken evleniyormuş gibi, herkes böyleymiş gibi düşünüyordum. kadir’i sevmiyordum. ailem bana ‘kadir’e itaat etmezsen melekler sana lanet eder, cehennemde yanarsın’ diyorlardı. daha sonra sürekli kadir’in odasına ders için gönderiliyordum. her gittiğimde benimle ilişkiye giriyordu. onun yaşı büyüktü, ancak kaç yaşında olduğunu hatırlamıyorum.”

    “annem sakın ağlama dedi”
    “10 yaşına gelince arifiye ilçesinde cemaatin kur’an kurslarından birine yazıldım. ilk zamanlar yatılı gidiyordum. daha sonra gündüz gidiyordum, akşam geliyordum. kursa beni kadir götürüp, getiriyordu. kurstan aldığı zaman arabada benimle ilişkiye giriyordu. ben kurstaki hocalarımdan birine ‘hocam ben evliyim’ dedim. hocam üzüldü, bana sarıldı. başka bir şey demedi. hocamın ismini hatırlamıyorum. hocama söyledikten sonra sapanca’da konuşulmaya başlanmış bu. ben 13 yaşlarıma geldiğinde nişan yapmaya karar verdiler. 14 yaşımda da düğün yaptılar. sonra düğünü sancaktepe’de babamın vakfında yaptılar. cemaatten insanlar geldi. annem bana düğünde ‘sakın ağlama, ağladığını görmeyeceğim” dedi.”

    “kadir ona itaat etmemi istiyordu”
    “kadir ile sürekli anlaşmazlık yaşıyorduk. bana psikolojik ve fiziksel şiddet uyguluyordu. hem ailem hem de kadir ona itaat etmemi istiyordu. ailem bana sürekli onun çok iyi bir insan olduğunu söylüyordu. aynı evde yaşama başladıktan birkaç ay sonra ilk adetimi gördüm. o tarihlerde 14 yaşındaydım. ben rahatsızlanınca annem ve kadir beni kadın doğum polikliniğine götürdüler. orada annem doktor ile konuşurken evli olduğumu ağzından kaçırdı. bunun üzerine doktor oraya polis çağırdı. oradan polis bizi alarak karakola götürdü, ifadelerimiz alındı. benim yerime annem ve kadir ifade verdi. ifadelerinde benim yaşımın normalde büyük olduğunu, ancak küçük yazıldığını söylemişler. bunun üzerine savcılık kemik testi istedi. kemik testi için odaya girdiğimde içeride bir kız film çekiliyordu. ben ondan sonra film çekileceğimi düşünüyordum. ancak içerideki kız filmi çekilince ikimizi birden dışarı çıkardılar. ben dışarı çıkınca kadir’e ‘neden bir şey yapılmadı’ diye sordum. kadir bana ‘sessiz ol, sonra konuşuruz kimse duymasın’ dedi. sonra öğrendiğime göre o kızın kemik testi benim kemik testimmiş gibi göstermişler. dosya o şekilde kapandı.”

    “darp ettiler”
    “kadir ile aynı evde yaşamaya başladıktan sonra bana bir telefon almışlardı. geceleri hiç uyumuyordum. bir tane radyo programına denk gelmiştim. burada konuşan kişi, kız çocuklarının evlendirilmelerinden bahsediyordu. ben de facebook üzerinden bu kişiye ulaştım. evden kaçmaya karar vermiştim. tam kaçacakken ailem beni yakaladı. babam beni darp etti. elimden telefonu aldılar. babam bana ‘büyük günah işledin, kalbin kirlenmiş, tövbe et’ dedi. ben o günden sonra içime kapandım. itaat etmeye, bana söylediklerini yapmaya çalıştım. sözlerinden çıkmadım. bu olaylar olurken hala 14 yaşlarındaydım. 17 yaşıma gelince hamile kaldım. hamile kaldıktan 3 ay sonra resmi nikah yaptılar. sonra çocuğumu doğurdum. onunla biraz huzur buldum. ancak daha sonra yine insanlardan soğumaya başladım. çocuğum 2 yaşına gelince ailem onu benden aldı.”

    “wattpad’den tanıştığım abla ‘devlete sığın’ dedi”
    “bir gün alışveriş için dışarı gitmiştim. kadir’e ‘arabada bekle ben avm’den kıyafet alacağım’ demiştim. o arabada beklerken ben avm’den bir telefon aldım. sonra birlikte eve döndük. telefonumdan araştırmaya başladım. çünkü ailem bana 6 yaşında evlendirilmenin normal olduğunu anlatıyordu. yaptığım araştırmalar sonucunda vattped isimli kitap uygulamasında bir abla ile tanıştım. ona her şeyi anlattım. o da bana ‘delilleri topla devlete sığın, devlet seni korur’ dedi. ben de ses kaydı almaya karar verdim. beş tane ses kaydı aldım. delilleri topladım. sonra bir akşam annemi aradım. oğlumu çok özlediğimi, bir gece bende kalmasını istediğimi söyledim. annem de ‘tamam’ dedi. oğlum o gece benimle kalmıştı. saban uyanınca saat 07.30’da oğlumu uyandırdım. dışarı çıktım, adliyeye geldim. yaşadıklarımı savcılıkta anlattım. sonra savcılık beni istanbul’ da bir süre kaldığım yere gönderdi. daha sonra izmir’e sevk edildim. bu sırada oğlumu da yanımda götürdüm. izmir’e gelince tedavi olmaya başladım. oğlumu kreşe yazdırdım. iş bulup çalışmaya başladım.”

    “annem kardeşlerimin nikahına karşı çıktı”
    “sonra ailem beni tekrar izmir’de buldu. beni ikna edip götürmeye çalıştılar ancak ben gitmek istemedim. ben burada okula yazıldım. şu anda ortaokul 8. sınıftayım. ben kadir ile anlaşmalı olarak boşandım. 6 yaşında evlendirildiğim zaman annem nikah olayını biliyordu. ancak benim kadir ile cinsel birlikte olmama karşı çıkıyordu. annem evdeyken babam beni kadir’ in yanına göndermiyordu. sadece gündüzleri ders için gönderiyordu. annemin ben küçükken nikaha çok karşı çıktığını görmedim. iki tane daha kız kardeşim var. onların da küçük yaşlarda evlendirilmeleri konuşuluyordu ancak annem onların evlenmelerine çok karşı çıkmıştı. onlara karşı çıktığı kadar benim evliliğime karşı çıkmadı.”

    dosyaya sunulan ses kayıtlarını ben onu konuşturmak ve delil toplamak için yaptım. çünkü başka delil elde etme imkanım yoktu. bu kişiler benim eğitim hakkımı elimden aldılar, hayatımın bir kısmını aldılar, adalet yerini bulsun istiyorum. yaşadıklarımın bedeli olsun istiyorum. ben kadir istekli, babamdan ve annemden şikayetçiyim. annemin sonradan buna engel olması, göz yummaması gerektiğini düşünüyorum.”
    https://tele1.com.tr/…rintilar-ortaya-cikti-752336/

    --- spoiler ---

  • 4. cristiano ronaldo

    portekiz halkının değil %70 i portekizde ronaldoyu istemeyen 70 kişi bile bulamazsınız. hayatında esenyurt tan çıkmamış adamlar portekiz hakkında sosyal çıkarım yapıyor.

  • 5. 10 aralık 2022 ingiltere fransa maçı

    nasıl bir sıfata sövüyoruz diye zurnacıyı ekrana getiren rejiye teşekkürler

  • 6. taksim'de taksicilerin zıplatılması

    fellini filmi tadında görüntüler...

    taksiciler istanbul'un en büyük sorunu...
    çoğu çakal...
    kimi nasıl tokatlarız derdinde...
    belli ki taksici sorunu ülkeyi yönetenlerin de gündeminde..
    polise "taksicileri zıplatın" talimatı gelmiş..
    the marmara önünde trafik polisleri uygulama yapıyor..
    müşteri almayan, beğenmeyen taksicilerin taksileri artık trafikten men ediliyor..
    yok artık öyle "üç kuruşa beş köfte"
    direkt trafikten men..
    sonrası taksicilerin zıplaması..
    belgesel tadında görüntüler..

    edit: bazı arkadaşlar uygulama yolcu filan demiş..
    taksicinin yalan söylediği 1 km öteden belli oluyor...
    eskiden yolcu almayan taksiyi polis ceza yazıp gönderiyordu..
    --- spoiler ---
    kısa mesafe yolcu almadığı tespit edilen taksiciler için 2.265 tl idari para cezası kesilmektedir.
    --- spoiler ---

    şimdi işler değişti...
    yolcu almayan taksi direkt bağlanıyor..
    yeni olan bu...
    do you understand...

    edit: bugün rabbim verdikçe veriyor..
    taksicilerden sonra minibüsçüler de ceza manyağı yapılmış...
    (bkz: kadıköy'de minibüsçülerin zıplatılması)

  • 7. lionel messi

    futbola yatkınlığınız varsa ve küçük yaşlarda bu işe başlarsanız üstün bir emek, gayret, çalışma ve azimle cristiano ronaldo olabilirsiniz. ancak 100 yıl götünüzü yırtsanız bile leo olamazsınız. onun gibisini bir daha izler miyiz? sanmıyorum.

  • 8. wout weghorst

    olum opsiyonu bizde lan zengin olduk zengin ahahaha.

  • 9. lionel messi'nin weghorst'a verdiği ayar

    şunu arda turan yapsa demeyeceğinizi bırakmazsınız. ikiyüzlüsünüz amk.

  • 10. bim şok a101 boykotu

    pahalı diye bu marketleri boykot edip daha pahalı olan bakkallardan alışveriş yapalim diyorlar.
    güzel kafaymış, güle güle kullansınlar.

  • 11. cüneyt özdemir'in londra'da yumurta yok tweet'i

    m.ali brand bu cüneyt'i görse tekrar ölürdü.

  • 12. zencilerle evlenen türk kızları

    isteyen istediğiyle evlensin, zerre umurumda değil de artık şu zenci güzellemesini kesin. istanbul'da özellikle aksaray tarafı ve ankara'da zencilerin nüfusu geçtiğimiz yıllara göre çok daha arttı. ayrıca hepsi öyle saat satıp, kendi halinde geçinen tipler de değiller. okumaya gelenler için de şunu söyleyeyim, afrika'dan uçak parasını denkleştiren buraya gelip okuyor. zaten yabancı öğrenciler doldu. kolay şekilde doktora, yüksek lisans yapılıyor.

  • 13. komünist olmaktan vazgeçilen an

    yetişkinliğe geçiş anıdır.

  • 14. recep ivedik 7

    entelektüel kimliğimi riske atmak adına da olsa bütün ortamlarda ölümüne savunduğum 2 yapım var.
    (bkz: kurtlar vadisi)
    (bkz: recep ivedik)

    ama ne yazık ki ikisi de para hırsıyla piç edilerek sündürüldüğü için savunmakta zorluk çekiyorum ve
    "kurtlar vadisi ilk 97 bölüm"
    "recep ivedik ilk 3 film"
    diye bir tırnak açıyorum.

    recep ivedik ilk 3 film bu kadar eğlenceli ve komikken, neden izlenmez hale geldi zamanında yazdık
    recep ivedik 5
    recep ivedik 6

    ama yine de bizi bu çöküşe giden aşamaları sırayla yazmak istiyorum. çünkü aslında referans ve kıyas noktası olarak elimizde çok komik 3 film var ve berbat 4 film var.

    1- serkan altuniğne'nin gidişi
    kurtlar vadisi nasıl bok edilmişti? önce osman sınav gitti, sonra serdar akar gitti.

    burda da filmdeki karikatürizasyonun başı, skeçvari sahnelerin mimarı serkan altuniğne gidince film başıboş bir ayının sağa sola sataşmasına dönüştü.

    daha da kötüsü; filmin kahramanı filmin yazarı da olduğu için kahramanı 3. bir gözden görüp komik durumlara sokmak yerine kendini görerek bir kahraman yarattı.
    bu da bizi 2. maddeye götürüyor.

    2- antikahramanın kahramana dönüşümü

    "her vandal kendini kahraman olarak görür"

    recep ivedik antikahraman olarak tasarlanmış bir karakter olmasına rağmen, sen onun özünü değiştirmeden kahraman rolüne sokmaya çalışırsan soktuğun kabı kırar.

    şahsen ben bir vandalı kahraman rolünde görmekten haz etmiyorum, empati kuramıyorum. nurullah adlı karakteri ezişi bana komik değil itici geliyor ve doğal olarak gülemiyorum.

    etrafa korku salan bir ayıyı gözümüze kahraman diye soktukça filmden de karakterden de soğuyup gülme mekanizmamı çalıştıramıyorum bu da bizi 3. maddeye götürüyor.

    3- empati kurulamayan kahraman

    komedide karakterle kurduğumuz empati ilişkisi 2 şekilde işler.

    birincisi: kahramanımızın başına kötü olaylar gelir, kendimizi onun yerine koyarsak geriliriz gülemeyiz. bu durumda karakteri olduğunca karikatürüze, empati kurulamayan biri olarak tasarlarız ki gülebilelim.(bkz: mr bean)(bkz: borat)

    ikincisi: kahramanımız kötülerle mücadele eder, başarılar kazanır. empati kurarız ki başarıyı sahiplenebilelim, sevinelim ve gülelim.`(bkz: kibar feyzo)(bkz: home alone)

    recep ivedik, empati kurulamayan itici bir karaktere evridiğinde nurullah'a köle muamelesi yaptığında ister istemz nurullahın tarafında yer alıyoruz ve recep ivedik'i karşı tarafa; kötülerin olduğu yere konumlandırıyoruz. bu da karakterin aksiyonlarını rasyonalize etmemize onun başarılarıyla övünmemize engel oluyor.

    karakterimiz etrafa korku salan bir gerizekalı barbar olunca film izlenemez hale geliyor. bu da bizi 4. maddeye götürüyor.

    4- karakterin çevresine korku salması

    ilk 3 filmde, recep ivedik'in çevresinde, girdiği ortamlarda uyandırdığı uyumsuzluk, gariplik, olmamışlık hissiydi komik olan. starbucks'a paintball'a maskeli baloya gidip o ortamlarda sergilediği uyumsuz ama bir o kadar da haklı, seyirci tarafından hakkaten lan dedirten*, davranışları gülmemizi sağlıyordu.
    yoga sahnesinde herkes kadınken sadece onun erkek olması bu uyumsuzluğu görsel olarak ifade edilişiydi örneğin.

    ancak son 4 filmdir ben çevresine korku salan bir cahil ayının bala göte gerçekleştirdiği kahramanlık maceralarını izliyorum. gülemiyorum, neden? ben o çevredekilerim. ben nurullahım.

    5- recep ivedik'in yan roller üzerindeki tahakkümü

    artık recep ivedik filmlerinde herkes bir zorba tarafından esir alınmış ama hasbelkader aynı tarafa düştükleri için ses çıkaramayan figüranlar olmuş durumdalar. biz recep'i diğer filmlerde yan rollerin baktığı gibi garipseyen gözlerle izlerken artık zincirlenmiş vaziyette bir takım karikatürize düşmanları şans eseri yenmesini izliyoruz. düşman demişken;

    6- düşmanların klişe ve karikatürize olmaları

    ilk filmde doğrudan bir düşman yoktu. otel müdürü direkt olarak recep'in karşısında değildi hatta müesses nizamı korumaya yönelik bir bekçi görevi görüyordu.
    ikinci filmde düşman doğrudan hayatın kendisiydi.
    üçüncü filmde ise düşman yalnızlıktı.

    son 4 filmde görüyoruz ki apaçık aptal hollywood filmi klişesi gerçeküstü düşmanlar var. bunların her hareketi kötü her hareketi art niyetli, recep'in de her hareketi halkını ejderhaya karşı koruyan bir bir şovalye edasında.

    sözün özü: çakma çarşı pazar filmi çekmiş şahan gökbakar. içine de biraz(aslında baya) muhalif sos dökmüş. filmin sonunu da gezi direnişine bağladım mıydı oooh yeme de yanında yat. yemedik şahan.

  • 15. kötü hissedildiğinde sığınılan kişi

    (bkz: gülseven badanacıoğlu) canım hocam. ben anlatıyorum o yazıyor, ben anlatıyorum o yazıyor. hani doktor hasta mahremiyetine bağlı olduğunu bilmesem adımı değiştirip kitap yazıyor derim, o derece yazıyor.

  • 16. konuşanlar'ın türk ahlakını zehirlemesi

    rüzgar biraz sert esse türk ahlakı bozuluyor.

  • 17. sözlük yazarlarının yalnızlık dereceleri

    büyük üstat yaşar kemal tarif etmiş bize okumak düşer.

    kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin.
    su olsan kimse içmez,
    yol olsan kimse geçmez,
    elin adamı ne anlar senden?
    çıkarsın bir dağ başına,
    bir ağaç bulursun tellersin
    pullarsın gelin eylersin.
    bir de bulutları görürsün,
    bir de bulutları görürsün,
    bir de bulutları görürsün.
    köpürmüş gelen bulutları.
    başka ne gelir elden?
    çın çın ötüyor yüreğimin kökünde
    şu dünyanın ıssızlığı.
    tanrı kimsenin başına vermesin
    böyle bir yalnızlığı!

    yaşar kemal

    ya şu ifadeye bakar misin " şu olsan kimse içmez/ yol olsan kimse geçmez " nasıl bir benzetme ya..müthiş

  • 18. rte'nin son defa destek isteyeceğiz açıklaması

    “walla bu son bak. inanmazsan aha dayıya sor” temalı yakarış.

  • 19. şimdi almazsanız zam gelecek

    şimdi lazım değil ama zam gelecek diye böyle her şeyi alırsanız bu sefer de talepten dolayı zam gelecek. koy o kredi kartını yerine.

  • 20. hülya avşar'ın anadan doğma soyunup klip çekmesi

    ulan sırf ucundan memesini görürüm diye şu boktan şarkıyı baştan sonra dinledim bir şey de göremedim.
    rezalet puanım 10/10

  • 21. fas milli futbol takımı

    türkiye gibi japonya ve senegal’i değil ispanya ve portekiz’i eleyip yarı finale çıkmıştır

  • 22. gibi (dizi)

    bu dizi için aslında bir sürü derin analiz yapılabilir. alt mesajlar bişiler bişiler. ya da çok kaliteli bir kara komik diyip kenara da çekilebilirsin. ama bence çok sevenlerin asıl çok sevme sebebi yorgun olmaları. kendilerini anlayamadıkları bir hengame içinde bulmuş olması.

    sadece çay içip boş boş balkonda oturmak istiyoruz, salonda sürekli didişebileceğimiz arkadaşlarla tüm gün miskince boş yapmak istiyoruz.

    yapış yapış hayatlarımız üzerimize yapışmışken yılmaz, ilkkan ve ersoyla bir süre de olsa soluklanıyoruz. bu yüzden de çok seviyoruz.

  • 23. rehberde ölen birinin numarasının olması

    canım dedemin numarasıdır. öldükten sonra kapattılar hattını. içim her sızladığında arayıp dıt dıt dıt sesini duymak daha da zor.

    bende biliyorum olmadığını bende biliyorum açmayacağını. neden yapıyorum onu bilmiyorum. canoşum nasılsın diye açacak zannediyorum sanki. 21 aralıkta tam bir yıl olacak. burnumun direğinin sızlamadığı gözlerimin dolmadığı, rüyamda görmediğim bir gün yok. babadan öteydi bana.

    kaç kere rüyamda kızdı, çık artık bu karanlıktan diyor. çıkabilsem çıkarım ama unutamıyorum o siyah torbanın içinde sen varken uzaktan bakmanın ne demek olduğunu. son kez görmek istesem de yapamadım. eğer yapsaydım çok daha kötü olacaktım. evden çıkmadan son kez yüzünü açtıklarında sadece beyaz saçını görebiliyordum uzaktan. kapattılar yaklaştım ayaklarına dokunmak istedim ama bulamadım o kadar zayıflamıştın ki resmen küçücük kalmıştın. dağ gibiydin , dev gibiydin gözümde gönlümde. her zaman da öyle kalacaksın. seni çok seviyorum. hep seveceğim…

  • 24. said nursi'nin ilginç tespiti

    iyi valla göt resmi çek yanına da karadelik resmi koy

  • 25. cübbeli ahmet'in hiranur vakfını savunması

    açıklamanın kilit kısmı;
    "hele bir de çarşafı çıkarmış, mini etek giymiş"

    ulen kaç gündür kıvranıyorsunuz, nasıl bu olayı aklarız diye. çarşaf çarşaf haberler, ses kayıtları, fotoğraflar çıktı utanmaz herifler. hala bu olay normalmiş gibi ya da kadın suçluymuş gibi davranmaya çalışıyorsunuz.

    biraz adam olsanız o kadının yaşadıklarını, çektiği acıyı, geleceğinin mahvolmasını düşünüp onun yanında olursunuz zaten ama siz adam değilsiniz, insan değilsiniz.

    hep söylüyorum hep söyleyeceğim; türkiye cumhuriyeti devleti topraklarında ne kadar cemaat, tarikat, şeyh, şıh, ot bok varsa topunuzun canı cehenneme!

    bu ülke sizin karanlığınıza teslim olmayacak. ülke olarak elbet en yakın zamanda atatürk'ün çizdiği aydınlık yoldan emin adımlarla tekrar yürümeye başlayacağız.

    tanım: insanlıktan nasibini almamış birinin açıklamaları.

  • 26. bakkalda sandviç yaptırmış efsane nesil

    sandviç değil o, salam ekmek onun adı.

  • 27. kemal kılıçdaroğlu'nun özerklik vaadi

    acin okuyun avrupa yerel yonetimler ozerklik sarti neymis diye. belediye'lerin merkezi otoriteden bagimsiz, ozerk yapilar olmasi gerektigini soyluyor. dogru. yani istanbul belediyesi merkezi yonetimden bagimsiz olmali. yani genel ve yerel secimleri anlamli kilmak.

  • 28. aktroll tuğrul selmanoğlu'nun özür dilemesi

    6 yaşındaki kız çocuğunun istismarı skandalı sonrası ismailağa tarikatını savunan aktroll tuğrul selmanoğlu'nun neyi savunduğunun farkına varıp rezil olmasının ardından özür dilemesidir.

    aktrollün çocuk istismarını savunması;
    görsel

    ve gerçeğin farkına varıp özür dilemesi;
    görsel

    evet sözlükteki aktroll kahpeleri...
    şeref ve namusunuz varsa siz de özür dileyin...

  • 29. 2022 katar dünya kupası

    şu saatte hala tadı yok diyen dalyarakların hakkında entry sıçtığı harika giden bir turnuvadır.

  • 30. gelmiş geçmiş en müthiş arabesk şarkı

    ibrahim tatlıses - yalan

    söz: tahir paker
    müzik: burhan bayar
    müzik yönetmeni: yavuz taner

    ***

    bitmeyecek sandığımız
    rüyasına daldığımız
    bile bile kandığımız
    ölüm gerçek ömür yalan
    hayat rüya dünya yalan

  • 31. fuckbuddy aramak

    biri yine sabah ereksiyonuyla sözlüğe gelmiş. (bkz: mutlu musun kanzuk)

  • 32. köpeği tüfekle vurup dilini koparan şerefsizler

    köpek de ona bir şey yapmıştır.

    eğer köpek tehditkar olmasaydı manyak adam da ona bir şey yapmazdı

    keşke köpek yanında bir dilim ekmek taşısaydı. manyağın önüne atar kurtulurdu.

    köpek kesin kötü kalpli, kötü köpekti manyak bunu anladı saldırdı.

    orası manyağın yaşam alanı. köpek orayı ihlal etmiş yoksa saldırmazdı.

    manyak oyun istemiş köpek anlamamış.

    ne kadar saçma cümleler değil mi? bence de öyleler.. çok saçma...

  • 33. tiktok çekerken saldırıya uğrayan genç

    t: üzücü bir olay yaşayan arkadaş.

    #146157797
    hayır efendim, "gay" dedikleri için alınmamış.
    ...
    durduk yere "kasıtlı olarak saldırı amaçlı" bağırmalarını eleştirmiş.
    sözlü saldırıya uğradığı için, fiziksel saldırıya uğradığı için derdini anlatmış.
    "dua et yanımda bıçak yok, seni bıçaklardım" dediği için belki okuyacağımız bir cinayet haberini aktarmış.
    ...
    benim hiçbir insanın davranışı ile sorunum yok, doğrudan bana ya da çevreme kasıtlı zarar verilmediği sürece kimseyle sorunum da olmaz zaten, kasıtlı olmadan bir rahatsızlık hissetsem de kibarca belirtirim hepsi bu.
    ...
    siz durduk yere, niye saldırıyorsunuz insanlara?

  • 34. ucuz tencere yüzünden ısırılmak

    otobüste yer verdiğimizi teyzelerin yeri geldiğinde yamyam gibi bizleri yiyebileceğini gösteren içerik.

  • 35. liseliye mit'te memurluk vaadiyle istismar

    açık konuşmak gerekirse muhtemelen akp'nin müdürlerinin, yine akp'nin beslediği cehaletten faydalanarak gerçekleştirdiği, organize görünen ve aşağılıkça bir istismar vakasıdır.

    ayrıca ya hikayedeki mit kısmı gerçekse.. devlet kadrolarındaki bu denli kokuşmuşluk, devletin her alanına nüfuz etmiş parti devleti anlayışı düşünüldüğünde olmaz diyemiyorum.

  • 36. uzatma ve penaltılar yerine alternatif önerileri

    uzatmasız direkt penaltıya gidilse son yarım saate kadar berabere giden maçta 60 dan sonra kimse risk almaz orta sahada iki takım top çevirir. aslında uzatmalar, iki takımı da 90 dakika içinde birbirine üstünlük kurmaya teşvik eder. gol atın yoksa bir 30dk daha eşek gibi koşarsınız demektir uzatmalar.

  • 37. steam hesabında 100 oyunu olan 30 yaş üstü erkek

    220 oyun ve 50+ yaş ile listede üst sıralarda olduğumu tahmin ediyorum.

    edit: oyun sayısının az olması, daha yoğun oyun oynadığım yaşlarda, doğal olarak steam öncesi çağda, oynadığım çoğu oyunun mecburen ilaçlı olmasından kaynaklıdır. daha sonraları geçmişte oynadığım oyunların bir kısmını steam üzerinden satın aldım geç de olsa paramız nasip olsun diye. ama çocukluk yaşlarımda oynadığım boulder dash, river raid, eye of the beholder gibi yüzlerce oyun için artık yapacak birşey yok.

  • 38. no woman no cry'ın türkçe karşılığı

    hayir kadin , aglamak yok

  • 39. imamoğlu efsanesi you know who hıh hı hih i'm

    türkçe ana diline sahip olup tahtaya türkçe yazı yazmaktan acizleri gördü bu gözler.

    troller, sizi başka tarafa alalım hadi yavrum.

  • 40. borsa yatırımındaki yaygın hatalar

    kazandığında sevinmeyecek, kaybettiğinde üzülmeyecek psikolojiye ulaşmadan, büyük miktarlar ile işlem açmayın.

  • 41. 10 aralık 2022 ronaldo'nun ağlaması

    ne ağlaması amk, ağlar gibi yapıp portekiz teknik direktörüne "ananın amına kadar yolun var" demediyse beni inlete inlete siksinler..

  • 42. türk milletinin çirkin olma sebepleri

    batıya doğru gidildikçe türklerin yakışıklılık&güzellik derecelerinin arttığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
    bunun sebebi gen havuzunun çeşitli olmasıdır.
    batıya doğru gidildikçe ( istanbul, ankara gibi büyük şehirler hariç tabii ) akraba evliliği oranı azaldığından farklı genler eşleşiyor ve verimli döller elde ediliyor.
    yani şu içimize sinen arap kültüründen kurtulup akraba evliliğini yapmazsak gelecek yıllarda ülkenin hem doğusu hem de batısı güzel&yakışıklı tiplerle dolacak.

  • 43. mahkeme salonunda namaza durmak isteyen avukat

    namaz kılmak bu ülke tarihinde hiç bir zaman bu kadar şova dönüşmemişti. yollarda, sokakta, dağda bayırda sırf şov olsun diye namaz kılıyor insanlar. halbuki kaza namazı diye bir şey var. ki tüm müslümanlar bilir bunu. ve yüzde yüz eminim orada bir mescit vardır.

  • 44. kedi besleyen erkeklerin ılık olması

    don vito corleone

    yakalarına gül de takıyor bazıları. sonra da erkeğim diye ortalıkta dolaşıyorlar.

    edit: ironi.

    (nasıl bir topluma dönüştüysek artık, geri dönüp ironi olduğunu yazma ihtiyacı duydum. umarım ironinin ne demek olduğunu da yazmak zorunda kalmam.)

  • 45. muhafazakarların çocuğa çift isimle hitap etmesi

    ömer asaf duymaktan kusma hissi gelmek demek.

  • 46. 10 aralık 2022 bddk kararı

    az önce haberlere düşen karar. bankaların net döviz pozisyonu bulundurabilme oranının tüm özkaynaklarına oranı maksimum yüzde 20 iken yüzde 5’e çekilmiş.

    kendi uydurdukları dünyanın en saçma ekonomik sisteminin onlarca yerden patlak veren tuhaflıklarını yamamak için sürekli piyasaya olağandışı müdahaleler ile bu iş nereye kadar gider, biz bu arada ne hale geliriz.

    link

  • 47. bir yerin barzo mekanı olduğunu anlamanın yolları

    nargile varsa yeterli.

  • 48. sevilen kişinin kötü günde yanınızda olmaması

    "çok kötüydüm sormadın, hastaydım merak etmedin, sevdiklerimi toprağa verdim yanımda seni göremedim. çok istediğim bir şey vardı başardım ama seninle paylaşmadım. beni gör diye çırpındığım günler oldu görmek istemedin. şimdi sen gelsen ne olur gelmesen ne olur…”

  • 49. 10 aralık 2022 iktidar trollerinin çark etmesi

    kaynak

    hepsini tanıyorsunuz..
    gün içerisinde 1-2 tweetleri mutlaka timeline'ınıza düşüyor...
    takip etmeseniz bile twitter karşınıza çıkarıyor..

    konu malum...
    6 yaşında evlendirilen tarikat liderinin kızı...
    sonrası cinsel istismar ve çeşitli iğrençlikler..
    cinsel saldırıya uğrayan genç kadının ifadeleri bugün her yerde var...
    mideniz kaldırıyorsa okuyun..

    bu troller olay ortaya çıktığında timur soykan yagılansın;
    halk tv kapatılsın tweetleri atıyorlardı...
    sonra "fasık" muhabbetine döndüler...
    kendi kitlelerini uyutmak için..
    ama tepki büyük...
    ak parti'de kızı, torunu olan pek çok saygıdeğer isim var..
    hiçbir insanın vicdanı bunu kabul etmez;
    edemez..
    belli ki yukarıdan talimat geldi..
    troller çark etti..

    madem entry yürüdü
    ben bu troller nasıl çalışıyor onu anlatmak istiyorum...
    birincisi ve de en önemlisi yazdıkları şey asla inandıkları ve de savundukları fikirler değil..
    yasa dışı bir yapılanma bu..
    kendilerini sanal savaşçı;
    karşıt fikirlileri de düşman olarak görüyorlar..
    telegram ya da whatsapp grupları var..
    orada önce hedef belirleniyor..
    bu hedefi belirleyen de malum siyasi parti ile organik ya da inorganik bağı bulunan kişiler..
    hedef belirlendikten sonra taarruz başlıyor..
    amaç göz korkutmak..
    sonrasında yargı devreye giriyor filan..
    gülşen olayı bunun somut örneği..

    başa dönüyorum..
    ak partili troller daha 24 saat önce fasık muhabbeti yapıp tarikatı ölümüne savunurken neden çark ettiler...
    okçular tepesini neden terk ettiler?
    bence nedeni yaklaşan seçim..
    ak parti, tarikat ve cemaatler ile iç içe görüntü vermek istemiyor
    ak parti'nin motoru tarikat ve cemaatler olsa da içindeki yolcular merkez sağ seçmen..
    ve bu sağ seçmen tarikat-cemaat dediğin zaman "orada dur" diyor..
    konunun iğrençliğini bir kenara bırakıyorum..
    ak parti seçime giderken tarikat ve cemaatlerle iç içe geçtiğinin görülmesini istemiyor..
    bazı şeyler perde arkasında kalsın isteniyor...
    o yüzden de tahminim trollere çark talimatı gitti..
    bir merkezden gelmiş hissi veren peş peşe o tweetler geldi..
    yani ifadeleri okuyup çark ettiler tezi bence doğru değil..

  • 50. 63 yaşındaki bir hatuna alınacak en iyi hediye

    60 yaşındayım. okuyorum, yazıyorum, film, dizi izliyorum, arkadaş gruplarımla yemeğe, içmeye, tatile gidiyorum, gelecek planları yapıyorum. iki tane diş implantım var. kalanı kendimin. elim ayağım tutuyor, keyfim yerindeyse günlük 10 bin adım yürüyorum. şu var ki burada 63 yaşla dalga geçenlerin bir kısmına bu yaşı görmek nasip olmayacak. bu yaşa gelene kadar bizim de yolda bıraktıklarımız oldu. arada anıp hüzünleniyoruz, ama yola devam ediyoruz. size tavsiyem kimsenin üstüne ölmeden toprak atmayın. 63 yaşında değil ölmek, emekli bile olamıyorsunuz. 65’i bekleyeceksiniz.