jamesbraddock57
profili

  • giderek kendini daha az ifade eden insan

    bu konuda o denli kaygılandırıcı bir düzeye vardım ki bazen kendime şaşırıyorum. önceleri, sadece samimi olmadığım kişilere karşı kendimi daha az ifade ederken veya ayrıntılı bir iletişimi lüzumlu görmezken şimdi en yakınımdakilerin söylediklerine bile yalnızca kafa sallıyorum. hataları düzeltmeye çalışmak veya bir şeyler ekleyerek katkıda bulunmak gibi herhangi bir çabaya giremiyorum. üstelik karşı tarafça sarf edilenler beni olumsuz etkileyecek dahi olsa hiçbir savunmaya geçmeden dinliyor ve öylece izliyorum. konuşma konuları nihayetinde bitiyor, beynimdeki öfkeli kalabalık olaysızca dağılıyor.

  • anın fotoğrafı

    çocuk işçi çalıştırıyorum, meslekte ilk günü. yeğenim olmasa akşama kadar çalıştırırdım ama şu anlık on dakika yeterli. kısa süreli de olsa işveren olmak harika bir his.
    görsel
    görsel

  • sade maden suyundan keyif almaya başlanan yaş

    maden suyundan hoşlanmaya başlanan evre, kanımca insan yaşamında bir dönüm noktasıdır. o zamana kadar pek sevilmez, sevilse bile sıkça ihtiyaç duyulmaz. ve öyle bir dönem gelir ki markette kendinizi 24'lü maden suyu kolisini sırtınıza yüklerken bulursunuz. artık dolabın bir köşesi ona ait olur. her şeyi yiyip içmekten bıkılır fakat maden suyu hayatınızdan bir daha asla çıkmaz. zira hayat sizi maden suyunu herhangi bir anda arzulayacak kadar yoğurmuştur.

  • unutmanın tek yolunun nefret etmek olması

    unutmanın tek yolu nefret etmek değildir fakat unutmanın ilk adımı, onun size gösterdiği kötü muameleyi hatırlamak, yaşattığı değersizlik hissini bir süre taze tutmak, ondan adeta tiksinmektir. doğru, bunlar kolayca unutmanızı sağlamaz, bilakis ona kötü de olsa bir duygu beslemenize neden olur fakat hissizliğe giden yolun tiksintiden geçmesi bir zorunluluktur. zira onu artık sevmediğinize, onunla olan ayrılığınızın daha hayırlı olduğunu kendinize ispatlayarak ikna olursunuz.

  • dindarların şatafata olan düşkünlüğünün nedeni

    kendisinden pek hazzetmesem de bu durumu izah eden şöyle harikulade bir sözü vardır:

    "gösteriş ve şatafat, cahillikten kaynaklanan aşağılık kompleksini örtme çabasıdır." *

  • hudut namustur'a cinsiyetçi demenin mantıklı izahı

    herhangi bir konuda fanatik fikirlere sahip olan bireylerin mantıklı düşünebilme oranları asgari seviyededir. dindarların, hayatın en ince noktasına dahi cinselliği serpiştirmeleri ve bunu bir tabu haline getirmiş olmaları gibi; eril tahakkümden kaçmak isterken "namus" sözcüğüne doğrudan cinsel anlamlar yükleyen kişiler de aynı anomaliden muzdariptir. zira sağlıklı bir bireyin "namus" denildiğinde aklına gelmesi gereken şey bacak arası değil; onur, ilke veya dürüstlük gibi kavramlardır.

  • hatay denince akla gelenler

    atakum'a benzeyen o muhteşem iskenderun sahili,
    bazı mahallelerde duyulan kilise çanı sesi,
    antakya'daki dar ve antika sokaklar,
    harbiye şelalesine inerken geçilen tuhaf pazaryeri,
    asi nehrinden geçerken esen hoş rüzgar,
    humus adlı hayatımda yediğim en güzel meze,
    peynirli çıtır künefe,
    kömbe adındaki birbirinden leziz kurabiyeler,
    sürk adlı acımtrak bir peynir,
    birkaç yılıma mâl olan bir hatunun dünyalar tatlısı bebek kuzeni.

  • alkolsüz şampanya içme fotoğrafı paylaşan türbanlı

    böyle örnekler görünce üzülüyorum. çeşitli değişkenlerden dolayı muhafazakar bir yaşam içerisinde olan kişiler, modern ve seküler hayata ister istemez öykünmek durumunda kalıyorlar. muhafazakarlardaki tesettür modasının, kafe&bar alışkanlığının, aşırı makyajın, suv araba merakının veya böyle alkolsüz şampanya gibi yeni icatların nedeni, bu insanların içlerindeki bastırılmış eğlence isteğinin dışavurumu, bir çeşit savunma mekanizması.

    belki de eğlenceden ziyade, insan gibi yaşama isteklerinin yaşamlarındaki tezahürü. içlerinde her daim bulunan, çağın gerisinde kalmış olma ve sosyal medyada gördükleri modern dünyaya erişememe kaygılarını tolere etme uğraşı. hatta seküler insanlara, lgbt'lilere veya muhalif kişilere olan kinlerinin nedeni de bu hayat tarzına olan derin merak. keşke kimse belli kalıplar içerisinde yaşamak zorunda kalmış olmasa ve orta doğu'nun bu sınıfsal ayrımı artık kırılmaya başlansa.

  • sorunları konuşmak yerine susarak çözen insan

    "you can recognize a person from the places where he is silent." der kahlil gibran. sahiden de en çok sustuğu yerden tanınır insan. sustuğu yere kendini hapseder. konuşmak yerine susarak, sorunları derine, daha derine ittiğini fark ettiğinde, muhtemelen artık geç olduğunu da fark edecek olandır o insan.

    bilhassa duygusal ilişkilerde, atasözünün aksine, söz söylemek altın, sükut etmek ise gümüş bile değildir. zira susarak çözmeye "çalışılmaz", susarak ötelemeye ve ertelemeye çalışılır. aslında susan kişi de bunun farkındadır ve yaşayacağı psikolojik baskıdan, stresten, öncelerde konuşmaya çalıştığında başlarına gelenlerden ve omuzlarına yükleyeceği sorumluluklardan dolayı susmayı tercih eder. fakat haykırmayı öğrenmeden mırıldanmanın işe yaradığı asla görülmemiştir.

  • best model türkiye elemesinde çekilen fotoğraflar

    chp 2023'te seçimi kazanınca cuma namazları.

  • mesaja geç cevap verenin mesajına geç cevap vermek

    mesaja geç cevap verenin mesajına hiç cevap vermemek olarak revize edelim biz onu.

    şöyle ki, geç yazdığı mesajında şayet geç yazma nedenini açıklıyorsa samimi olduğu konusunda bir nebze düşünebilirsiniz. zira insanların telefonu eline bile alamayacağı zamanlar olabilir. fakat size geç cevap verirken başka biriyle konuşuyorsa, tweet veya story falan atıyor ve tüm işlerini bitirdiğinde geç saatlere doğru cevabınızı veriyorsa, o cevaba karşılık vermeniz kendinize saygınızın olmadığının göstergesidir.

  • 25 haziran 2021 koca'nın atarlı tripli tweet'i

    covid hastaları sayısında zamanında göz göre göre milyonlarca insana yanlış rakamlar vererek yalan söylemiş birinin beyanı. sinovac alma ısrarı yüzünden binlerce insanın ölümüne ve sayısız işletmenin iflasına neden olan zihniyetin sözleridir bunlar aynı zamanda. yapması gerekeni yaptıkları için alkış bekleyen pişkin siyasilerin bu kadar çok olduğu başka bir ülke var mıdır acaba.

  • kadınların kötü günde terk edip gitmeleri

    tarafsız konuşacağım. geçen yıl, virüs daha yeni yayılırken covid olduğumda, ne yapıp edip yanımda durmamayı başarmıştı. üstelik hemşireydi. bir haftaya geçecek bir hastalık olduğunu o zaman dahi biliyordum. "bi şu yataktan kalkayım, sonra tartışmalarımıza da devam ederiz" diyordum. ısrarla, ben hastanede ateşler içerisinde kıvranırken, benimle incir çekirdeğini doldurmayacak konularda tartışmaya devam ediyordu.

    muhtemelen o zaman, devasa bir aşk dolu bakışlarımızın o kadar da gerçek olmadığını, birbirimize ulaşmak için sarf edilen o çetin uğraşların sadece bir heyecan sarhoşluğu olduğunu ve değersizlik hissinin en dibini sonuna kadar fark etmiştim. iki yıllık, ciddi bir ilişkiydi, gelecek adına güzel adımlar atmıştık. bir hafta sonra ayrıldık, o istedi.

    şu konuda haklı olabilirsiniz: erkek, kadını kötü günde terk ettiği zaman bir karakter ve ahlak problemi, kadın kötü günde terk ettiği zaman ise "kimse durduk yere terk etmez, kim bilir öncesinde neler yaşandı" şeklinde bir iyi niyet karinesi dolaşır ortalıkta. oysa bu, gerçekte böyle değildir: ne yaşandıysa ortak yaşanmıştır ve kötü bir günde terk eden muhakkak ki yanlış yapmıştır.

    fakat kendi yaşadığım ayrılık hikayesine rağmen şunları da söyleyebilirim ki, kız arkadaşı iş bulamadığı için kaç yıllık sevgilisini başka bir kızla aldatarak terk eden, külfetine katlanmaktan kaçındığı için kanser karısından ayrılan, çocuk ve evlilik stresine dayanamayıp evi terk eden, karısı kilo aldığı veya yaşlandığı için metreslere giden erkek tipi var bu ülkede.

    demem o ki, yaşanan her olay kendine münhasırdır. zor durumlarda terk etmenin önüne ve sonuna bakılmaz, iki cins için de karakter ve sevgi meselesidir. yaşadığınız bu devasa kayıp size büyük bir deneyim, mutlu bir hayat katar zira koca bir ömür, zor günde terk eden biriyle asla geçmez, ziyan olur.

  • milliyetçi kız iticiliği sorunsalı

    milliyetçi veya herhangi bir olgunun fanatiği olan bir kadınla ortak paydalarda durabileceğimi pek sanmıyorum. hele bir de futbol sevgisinin olması falan düşman başına. bir keresinde okulda deli kurt romanındaki gökçen kız kadar güzel olan bir hatuna abayı yakmıştım. ta ki twitter bio'sunda "yaşasın ırkımız çin'e bedel kırkımız" yazdığını görene kadar. bir de takımının renginde kalpler ve takımın kuruluş tarihi vardı. işte o an tüm dünyam adeta başıma yıkılmış, soğuk terlerin kırdığı hayallerimin batışını böğrümün tam ortasında hissetmiştim.

  • kumalığı reddettiği için öldürülen kız çocuğu

    "istanbul sözleşmesi aile yapımıza uygun değildi, iptal ettik" cümlesindeki aile yapısı budur. yüce anadolu irfanı, 16 yaşındaki bir çocuğa bile cinsellik gözüyle bakacak, öldürüp vicdanı rahat bir şekilde dışarıda gezebilecek kadar ahlaklıdır.

  • kanal istanbul gençlere iş olarak dönecek

    gençler dediği pudracı akp gençlik kolları arkadaşlar, bizlik bir durum yok.

  • ezandan rahatsız olan haydi yunanistan'a

    "keşke yunan galip gelseydi" diyen fesli maraş dondurmacısını hasta yatağında ziyaret etmiş avelin oksimoron beyanı.

  • 19 haziran 2021 sbk'nın tutuklanması

    uzun'un artık ulusal bir güvenlik sorunu olduğu sarih bir şekilde netleşti. şahsı ve geçmişte bağlantısı olduğu kişiler türkiye cumhuriyeti devletinin bekasını oldukça olumsuz yönde etkiliyor. veysi'nin bu habere sevineceğini falan da düşünmeyin. sbk'nin abd'ye ötmesi en çok veysi ve yolsuz şürekasını ağlatacaktır.

  • türkler moğollara neden düşman sorunsalı

    türkler değil de suudi kültürüne terk edilmiş anadolulular diyelim. zira az çok tarih bilincinde olan anadolu türklerinin, orta asya halklarının, kırımlıların, kafkasyalıların veya deşt-i kıpçak uluslarının moğollarla bir alıp veremediği yoktur.

    bugün anadolu'nun türkleşmesinde -dolaylı olsa da- en büyük faktör moğol akınlarıdır. moğollar ile kitlesel olarak gelen türk boyları anadolu'ya yerleşmese, türkler muhtemelen hiçbir zaman anadolu'da çoğunluğu sağlayamazdı. gerçi bu toprakalara gelmekle iyi edip etmedikleri meçhul fakat o da farklı bir araştırma sorusu.

    ayrıca tek rasyonalist islam akımı olan mutezile mezhebini tekrar canlandıranlar, felsefe ve bilimi yeniden meydana çıkaranlar, türk-islam mimarisini ve sanatını türkistan'da ateşleyenler moğol akrabalarımızdır. nasreddin tusi'ye meraga şehrinde o kusursuz rasathaneyi kuran hülagü han'dır. erzurum'un en önemli eseri yakutiye medresesini yapan olcaytu'dur. avrupalıların ve rusların anadolu'yu silip süpürmesinin önüne geçenler de yine moğol budunudur.

    onlara akraba diyoruz zira aynı kutsal başkentten, aynı otağdan, aynı ormandan, aynı oğuştanız. yalnızca oğuzdansa fazlasıyla tatarız, kıpçağız, kafkasız. nitekim cengiz han dönemi'nin sonlarına kadar bir moğol ile bir türk kişisini fenotip ve sosyolojik olarak ayırt etmek imkansızdı. hatta kubilay, çağatay, nogay, ilhanlı vs. dönemlerine kadar türk-moğol diye de bir ayrım yoktu.

    moğolların asıp kestiğinden bahseden, dizilerde "şamanist, putperest, barbar" diye sülalelerine küfreden avellerin öne sürdükleri şeyleri en çok osmanlılar yapmıştır. çünkü dönemin şartlarına binaen asıp kesmeyen, taş üstünde taş bırakmayan hiçbir hükümdarlık yoktur. amacım katliam yarıştırmak değil fakat moğolların anadolu'da yaptıklarının kat be kat fazlasını türkler türklere yapmıştır: ikinci mehmet konya ve çevresini, yavuz orta-doğu anadolu'yu, timur başta sivas ve çevresini, yıldırım ise malatya'yı kıpkırmızı kanlara bulamıştır. nitekim türklerin türklere yaptıkları; hülagü'nün, baycu'nun, isen buga'nın bu coğrafyaya yaptıklarından hiç ama hiç az değildir.

    moğollar kültürümüzü oluşturan paradigmaların en başat unsurudur. moğollar türk dilidir, türk töresidir, türk yargısıdır, türk müziğidir, türk dinidir, türk gelenek ve göreneği, mitolojik inancı ve bilumum adetleridir. moğollar, tengri gibi gökte doğmuş türk bilge kağan'ın yazıtlarda öğütlerini işitmesi için hitap ettiği halklardan biridir.

  • bi kızla ilgilenmediğin her dakika onu kaybedersin

    önemli olan, onsuz kaldığın vakitlerde de sevmeye devam etmesidir sayın meriç. gitmek için ilgisizlik fırsatı kollayan, aslında hiç gelmemiştir zaten. sadece sen varken var olan değil, sen yokken de var olandır gerçek seven.