yurt dışında türk ile karşılaşmak

  • sırf türk olduğu için kaçıyorsanız siz dümdüz bir aşağılık kompleksi olan eziksiniz.
    kaliteli tipleri görünce tanışmak istiyorum genelde de yararını görüyorum.
    kalitesiz tiplerden ben de uzak duruyorum da bu sırf türklükle ne ilgisi var? her milletin kalitesiz tipinden uzak duruyoruz.

  • otuz günlük schengen alıp yurtdışına çıkınca kendini o ülkeye ait sanan haspamların tepki vermesi durumu. sanırsın ki kraliyet ailesine mensuplar. orada karşılaştığın kişi de senin gibi iş için veya tatil için gitmiştir, bunun için kendi ülkenin insanını gömmek acizlikten öte birşey değil.

  • amerika'yi bilen bilir. otoyolda* giriste bilet alip cikista kullandiginiz kadar ödemek yerinde, ara ara giselerde durup belli araliklarla nakit para ödediginiz sacma sapan bir sistemi vardi eskiden.

    2008 yilinda orlando civarinda arabayla gece yolculugu yaparken sabahin 4'ünde gise görevlisiyle muhabbet:

    yohari: how much?
    gise: 1 dollar
    yohari: (son 2 saat icinde muhtemelen 4. sefer ayni muhabbetten fenalik gelmesi ve arabada da bozuk kalmamasi sebebiyle), 1 dolar diye diye belamizi s*ktiniz hııaamına.
    gise: ooo ayip oluyor ama birader...

    ondan sonra mikronezya'ya dahi gitsem agzimdan cikana dikkat etmeyi ögrendim.

  • yer: köln.

    eşyalarımızı getiren tır yeni evimizin önüne park etmiştir.

    arkadan yaklaşan belediye otobüsü selektör yapmaya başlar, kornaya basar.

    "lan, tır yanlış mı park etti acaba?" dediğimiz sırada, belediye otobüsü şoförü camdan sarkarak seslenir:
    "abi, istanbul plakasını görünce dayanamadım! hoşgeldiniz!"