viyana

  • 1913 yılında hitler, stalin, troçki, tito ve freud viyana'da yaşıyormuş. hatta evleri yürüme mesafesi kadar yakınmış birbirlerine. kim bilir belki sokaklarda denk gelmişlerdir ya da aynı tramvay durağında beklemişlerdir yahut aynı çorbacıda çorba içmişlerdir. hitler elinde yemek tepsisi ağır adımlarla yer ararken masanın birinde oturan keçi sakallı gözlüklü troçki'ye “boş mu bu sandalye?” diye sormuştur. “nein” cevabını almıştır. birazdan pos bıyığı ile stalin gelir ve oturur o masaya. “kim lan bu tırrek?” diye sorar troçki'ye. “kendi halinde biri işte, yarrak gibi resimleri var ehuehe” der troçki. bunu üzerine stalin “tamam ulan kuru! cıvıtma..yemeğini ye! ye ki güçlü olasın vurasın yumruğunu düzenin bekçilerine..” demiştir. benzeri birçok değişik senaryonun yaşanması da ihtimaldir.

    şimdi sigmund reyisi bi tarafa bırakırsak, geçen yüzyılın özellikle başına damgasını vurmuş iki ideolojinin babalarının aynı şehirde yaşaması enteresan bir olay bence. sağ tarafta hitler'in başkanlık yaptığı faşizm, sol tarafta ise stalin, troçki ve tito'nun halay çektiği komünizm. bu noktada gözler tabi halay başını da aramıyor değil. lenin. o da aslında komşu ülke isviçre'de yaşıyormuş ve o sıralar avrupa'da interrail misali şehir şehir gezip enternasyonal konferanslarında halklara feyiz veriyormuş. neyse biz viyana'daki komünistlere dönelim. bakınca tito'nun diğerlerinden ayrıldığını görebiliyoruz o dönem daha ılımlı sosyal demokrat biriymiş tito. stalin ve troçki ise hardcore komünist. fakat daha sonra stalin ve troçki de ayrılıyor çok önemli konularda fikir ayrılıkları yaşayıp birbirlerine zıtlaşıyorlar. hatta daha sonra troçki de ikiye ayrılıyor. hayvan evladı stalin'in tuttuğu bir kiralık katil meksika'da troçki'nin kafasına balta indirmek suretiyle onu öldürüyor. ölüm ve ayrılık sol kesimin ezelden beri varolan karabahtı, kör talihi.

    bu arada kafa, balta deyince aklıma geldi. bence hbo için muhteşem bir dönem dizisi çıkar 1913 viyana'sından. eğer bigün konu sıkıntısı çekiyorlarsa direk al sana kral gibi konu. kral demişken de aklıma geldi avusturya macaristan imparatoru da o sıralar viyana'da yaşıyormuş ki bu çok mantıklı. ayrıca meşhur veliahtı franz ferdinand da orda. hbo üstadları araya bir de kızıl saçlı hatun sokarsa, bu karakterler etrafında çılgın bir dizi çıkar bence hafif sepia görüntüde bir çekimle. mesela bizim faşist ve komünistler bu kıza yazıyor ama kız bunlara pas vermiyor gidip sigmund freud'a aşık oluyor. sigmund freud ise kıza kötü davranıyor bunun üzerine bunalıma giren kız gidip cinsiyet değiştiyor ve franz ferdinand'ı öldürüyor daha sonra birinci dünya savaşı başlıyor. tabi tam bağlayamadım ben sonunu biraz saçma oldu benim hikaye ama naçizene belirteyim dedim. zira hbo'ya akıl verecek değiliz, onlar en iyisini hepimizden daha iyi bilir.

    velhasıl-ı, kelam viyana'da farklı zamanlarda daha birçok önemli şahsiyet yaşamıştır, ya da yolları viyana'dan geçmiştir ancak 1913 yılında daha sonra dünyanın kaderini değiştiren bu kadar kişinin aynı anda orda olması fazlasıyla hınzır bir tesadüf bence. hatta dünyanın da senaryosu belki bir hbo yapımı. aniden bitmese bari.

    http://i.hizliresim.com/am4gr4.jpg