viskinin berbat bir içki olması

  • içkileri övmek ya da yermek çok saçma.
    amaç ne?
    viski zamanla kazanılan bir zevktir. enginar gibi.
    ancak viski enginar kadar yararlı değildir.
    sevmiyorsanız içmeyin.
    sevene de gölge etmeyin.

  • kurulduğu günden bu yana sözlüğe yazılmış en doğru tespit.

    viski lahana bebek gibi kokuyor. 90'larda çocuk olanlar hatırlar, plastik olanların lateksimsi yanıksı iğrenç bir kokusu vardı. ben zaten is kokan hiçbir şey yiyip içemem; füme et-balık, barbekü sos, siyah bira... ama viski en kötüsü. kokusunu aldığım anda dizlerim kesiliyor. bunu içen ceset de kemirir bana mısın demez. bi de artistlik yapıyolar burada yok black labelmış da skotmuş da... su katıp içen orospu çocuğuymuş da kola karıştan konuşmasınmış... birinin ak dediğine öbürü bok diyor ne beğendiklerini kendileri de bilmiyolar. dedeleri ingiliz kralına karşı isyan başlatmış gibi viski kültürü anlatıyolar burada utanmadan. (bkz: sanki hiç leğende yıkanmamış gibi mocha içmek)

    subjektif beğeni belirten görüşlerde kesin yargıya varmak çok zevkli ya. duş almış gibi rahatladım şu an. viski çöptür, içen de adam değildir. godaman olma hayaliyle yanıp tutuşan bir özentidir. iliklerime kadar ahmet çakar'ım şu an. ohhh rahatladım.

  • alkollü içeceklerle ilgili ".. tadının berbat olması" eksenli açılan başlıklardan bir başkası...

    yahu alkolün kimyasal formülü belli, alayı berbat tadıyor. insanımızın artık içkinin "tat" için içilmediğini anlaması lazım. şarap filan olsa neyse, ateş suyu olum bu ateş suyu. şeftali suyu değil. tadı bu, içiyosan iç içmiyosan s.ktir git.

    niye sinirlendim lan ben durduk yere?

  • geri zekalı beyanı.

  • (bkz: ekşi sözlük viski beğenmeme timi)

  • viskiyi cola ile içen insan beyanı.

  • şerbetle, şekerli gıdalarla büyümüş nesil viskiyi sevmez tabi. şarapta merlot tercih eder, blush içer, sürekli yumuşak, şekerli içimin peşinde koşar. olmadı gazoz katar içine ya da meyve şarabı içer. cabernet'leri de sevmez syrah'ı da. viskiyi de gider limonataya katar, gazoza katar, kolaya katar. kokteyl ister "alkolü bol olsun" der, getirirsin bir yudum alır yüzünü ekşitir, "olmamış bu" der. olmamış dediği kokteylin tadı değil şekerin az oluşudur, alkol oranına göre.

    vücut alışmış çünkü. şeker diğer tatları, duyuları kör etmiş, hormon ayarlarını bozmuş; şekersiz, ekşi, sert bir tatla karşılaştı mı mutsuzlukla bağdaştırmış tükettiklerini. hatta genlerine bile işlemiş olabilir. ne de olsa bol şekerli muhallebiyle yetişmiş bir nesil. tabi bir de olmazsa olmaz çikolatayla, çeşitli drajelerle.

    bu şeker hastalarına göre pahalı, gövdeli, asidik, bütün duyuları uyaran alkol tüketmek mallık.

    kaliteli viski tüketen işadamları, milyonerler, ünlü profesörler, bilim adamları, mafya babaları falan hep hava civa, gösteriş için tüketiyorlar. bir lezzet bir tat almaları imkansız bu güruha göre.

    yani demem o ki az ötede şekerle, şurupla oynayın da kaliteli viskiye bok atmayın.

    şahsi olarak alkol tüketimim oldukça sınırlı. herkes için de sınırlı kalmasını tavsiye ederim. en iyi alkolün bile vücuda yararı verdiği zararın 1/10'udur.

    yeşilci olmak güzeldir, sağlıklıdır.

    edit: aslında kimseyi gömmek gibi bir niyetim yoktu. öyle anlaşılıyor entry'den sanırım. bunun tersini düşünelim mesela. şekersiz çay içen birine 2 çay kaşığı şeker atılmış çay verin bakalım. sopayla kovalamıyor mu sizi. başkaca olarak kahve de acıdır mesela kimi şekerli içer kimi şekersiz. şekersiz kahve içen şekerliyi beğenmez, şekerli içen şekersiz kahveyi doğal olarak beğenmez.

    alkolde de böyledir. damak şekerli içeceklere alıştıysa viski sek olarak acı gelir, kötü gelir, berbat gelir. hatta "bunu nasıl içiyor bu manyaklar?" eşliğinde yutmaya çalışırsınız. şekeri azaltın, hayatınızdan, kahvenizden, çayınızdan, yiyeceklerinizden eksik edin. sonra tekrar güzel bir viskiden ufak bir yudum alın. aydınlanma yaşayacağınıza eminim.

    edit2: bir mesaja cevaben yazdıklarımı da buraya ekliyorum. vakti olup okumak isteyene.
    viskinin neden dünyanın her yerinde tutunduğuna dair bilgiler de içerir:

    "sen de haklısın. viski diğer şeylerle karışmaz. zaten karıştırıp içenlere ve viskiyi beğenenlere bok atanlara yazdım. viskiyi sadece zenginler içer demedim. bilim adamları, profesörler de yazdım. nihayetinde bir ceket bir gömlekle ölen de çok aralarında. viskinin bu gruplar içerisinde daha çok tutmasının nedeni, zaten tadında, yoğunluğunda olan değişimler. kaliteli bir viski zaten çok içilmez. viskiyle sarhoş olunmaz. viskiyi içtiğin zaman beyin o anda anlık durur. içindeki envai çeşit aromayı beyin tanımaya çalışır. viskinin 5 cl'sinin verdiği rahatlığı ve beyni durdurma, rahatlatma etkisi başkaca hiçbir içkide yoktur. o nedenle alınacak önemli kararlardan, sıkıntılı toplantılardan, yazılacak bir makaleden önce bir kadehin yarısı kadar viski içmek beyni biraz olsun rahatlatır. bu koku denemeleri arasında buruna reset atmak için aralarda kahve koklamak gibidir. bunu anlamak da viskinin o envai çeşit aromalarında çok ufak yudumlarla kaybolmayı gerektirir.

    votka dediğin zaten karışım için en uygun içkilerden biridir. cin de öyledir bununla birlikte. bunlarda çok aroma aranmaz zaten olmaz da. alınan tat ve koku içeriğindeki etil alkolün derecesiyle orantılanır. bir de saflığıyla. ne kadar distile edilirse o kadar pahalılaşır. hatta hazır aromalı votkalar en pahalıdan en ucuza çoğu markada mevcuttur mandalinalı, vişneli, elmalı, vanilyalı gibi.

    mesela bir dolarlık viski üreten bir marka bile sonradan eklemeli aroma koymaz koyamaz içine satmaz çünkü. satsa da sattığına viski diyemez. viski distile edilmez. aksine içi kavlanmış ya da özelliğine göre kavlanmamış fıçılarda bekletilerek kendi değişken ve eşsiz aromalarının oluşması sağlanır. tarladan toplanan arpa, buğday, mısır, çavdardan yapılır. düşün şimdi blended da olsa single malt da olsa bu ürünlerden binlerce tat farkı ortaya çıkar. ve her fıçıda bile tat koku farkı oluşabilir. beyin de alışık olmadığı tatları algılarken yoğunlaşır. bu da ilk yudumda bile stresten, asabiyetten, heyecandan uzaklaşmanıza yardımcı olur.

    dediğim gibi içki içen biri değilim. övmemin nedeni çok boklanması oldu başlıkta. etki tepki bir nevi."

    edit3: marka soranlar oldu. herkesin aromada, kokuda farklı zevkleri olabilir. bu konudaki en güzel türkçe kaynak: http://meleklerinpayi.com/ .

    buradaki tadım notlarını okuyarak bir başlangıç yapabilirsiniz.