bu tartışmanın kabataş rezaleti sonrası tekrar açılmamak üzere kapanması gerekiyordu.
hala pişkince çıkıp savunanlar var.
o halde birkaç örnek verelim.
yalnızca son 1 yılda medyaya yansıyan olaylardan bazıları:
- aldatan sevgilisinden intikam almak için tecavüz iftirası atan 16 yaşındaki kız
- club'da adamdan yüz bulamayınca tecavüz iftirası atan kadın
- kadın rüyasında gördü diye tecavüzden 28 yıl hapis yatan adam
- tecavüz oranlarındaki sürekli düşüşe rağmen sahte suçlamalardaki %1483 artış
- tecavüzle suçlandıktan sonra intihar eden 17 yaşındaki genç
- sahte tecavüz suçlamasıyla okuldan atıldıktan sonra 245,000$ tazminat kazanan öğrenci
- ilgi istediği için 17 yaşındaki çocuğu tecavüzle suçlayan 21 yaşındaki kadın (tabii ki ceza almamış)
- tazminat için güvenlik görevlisini tacizle suçlayan kadın (o da ceza almamış)
- hoşlandığı çocuk kendisine yüz vermeyince toplu tecavüz iftirası atan öğrenci
- reşit olmayan çocuklarla ilişkiye girdikten sonra kendilerine tecavüz iftirası atan kadın (savcı da çocukları suçlamış)
- tecavüz suçlamasıyla okuldan atıldıktan sonra kendisinin tecavüze uğradığı ortaya çıkan öğrenci
- sevgilisini tecavüzle suçladıktan sonra üç ay boyunca kendisiyle seks yapmayı sürdürdüğü ortaya çıkan manyak kadın
- bdsm ilişkide safe word'e riayet ettiği halde tecavüz suçuyla okuldan atılan öğrenci
- mahkemede aklandığı halde tecavüzle suçlanıp okuldan atılmaya çalışılan öğrenci
- sahte kanıtlarla tecavüz iftirası attıktan sonra fitbit kaydıyla yalan söylediği fark edilen kadın
- sahte tecavüz suçlamasıyla 200,000 sterlinlik şantaj yapan sekreter (tabii ki o da ceza almıyor)
- 10 yılda 11 sahte tecavüz suçlamasında bulunduktan sonra nihayet ceza alan kadın
- oğluna tecavüzcü iftirası atılınca anyayı konyayı gören feminist kadın
- daha bir hafta öncesinden: parkta cinsel saldırıya uğradıklarını iddia ettikten sonra yalan söyledikleri ortaya çıkan 12 ve 13 yaşındaki kızlar (her zamanki gibi ceza yok)
- son olarak yurdumuzdan bir örnek: sokak ortasında arkadaşını döven kızı ayırıp kameraya çektiği için kızdan önce dayak sonra tacizci iftirası yiyen adam
- ve çok daha fazlası
özellikle dikkat çekmek istediğim iki haber daha:
1. http://www.washingtonexaminer.com/…/article/2587732
bugün feminist manyaklığın üniversiteleri ele geçirmiş olması sonucu abd'de tecavüz suçları artık polisle, savcılıkla, mahkemeyle ve adalet kurumlarıyla değil üniversitelerin kendi uyduruk kanguru mahkemeleriyle çözülüyor. örneğin james madison üniversitesi'nde okuyan iki öğrenci arkadaş ortamında tanıştıktan sonra aynı gece ilişkiye giriyorlar. ertesi gün mesajlaşıp tekrar ilişkiye giriyorlar. birkaç gün sonra kadın adamın odasına gittiğinde başka bir kadın görüp çıkıyor. sonrasında iki kere daha seks yapıyorlar ve iki taraf da bunları kadının başlattığını kabul ediyor. aylar sonra kadın adamı tecavüzle suçluyor. adam kendisini suçlayan kadının kim olduğunu epey süre öğrenemediği gibi isteği dışında başka bir yatakhaneye aktarılıyor. nihayet suçlamaları görebildiğinde ise kopyasını almasına izin verilmiyor. kadın ilk buluşmalarında içkili olduğu için rıza gösteremeyeceğini ve dolayısıyla tecavüze uğramış sayılacağını iddia etse de kadının bir arkadaşı bunu yalanlıyor.
üniversite paneli adamı suçsuz bulduktan sonra kadın kararı temyiz ediyor. bu sefer adamın ne yeni kanıtları görmesine ne de duruşmaya katılmasına izin veriliyor. bu yeni "kanıtlar" güya kadının arkadaşını haksız çıkarmasına rağmen bu arkadaşın ifade vermesine veya kendini savunmasına izin verilmiyor. sonrasında adam suçlu bulunup 5.5 yıl boyunca üniversiteden uzaklaştırılıyor.
2. https://en.wikipedia.org/…sebert_v._lukasz_gottwald
şarkıcı kesha 2011 yılında görülen bir davada verdiği yeminli ifadede prodüktörü dr. luke'ün kendisine taciz ve tecavüz ettiği iddialarını reddediyor, adamın kendisine herhangi bir cinsel yaklaşımda bulunmadığını söylüyor. yıllar sonra bu ifadesini birden değiştiriyor ve ilişkilerinin başından beri adamın kendisine cinsel, fiziksel, sözlü ve ruhsal saldırılarda bulunduğunu iddia ederek kontratının iptal edilmesini istiyor. lady gaga'sından taylor swift'ine kadar cümle alem kesha'ya destek yağdırıyor. sony kontrat iptalini kabul etmiyor ancak kesha'ya başka bir prodüktör ayarlıyor. ortada en ufak bir kanıt kırıntısı yok. haliyle iddialar mahkemede reddediliyor. feministler kuduruyor.
feministlerin hayalindeki dünyada binlerce yıllık temel hukuk kaidelerini çöpe atıp kadın ne derse inanmamız gerekiyor. peki kadın veya erkek kim böyle bir dünyada yaşamak ister? kız arkadaşının canını sıktı diye tecavüzle suçlanıp yıllarca hapis yatacağını, aklansa bile toplumun gözünde her zaman suçlu kalacağını bilen erkek bir kadına ne kadar güvenebilir? ne kadar sağlıklı bir ilişki kurabilir?
sırf "bana tecavüz etti" diyerek yasal sorumluluklarını üzerinden atabilecek bir kadınla ciddi iş anlaşması yapmayı kim göze alır? eşşek gibi çalışacak erkek dururken "ben yıllarca ücretli izin alıp kariyerime ara vereceğim ama siz bana maaş ödemekle kalmayıp terfi de ettireceksiniz" diyen kadını (ayrı başlıkta tartışırız) kim tercih eder? bugünkü feminizm erkekleri harcamak pahasına hayatta başarılı olamamış bir grup kadına gerçekten çıkar sağlıyor. ancak kendi ayakları üstünde duran, çalışan, didinen ve kendilerini var etmeye uğraşan kadınların toplumda ve iş hayatında kabul ve saygı görmesini, yalnızca erkeklerin değil kadınların da eşit ve adil bir dünyada yaşamasını engelliyor.
üçüncü nesil postmodern feminizm yalnızca nefret dolu, akılsız, mantıksız, bilim inkarcısı ve gülünç değil, aynı zamanda insanlığın, adaletin, eşitliğin ve ilerlemenin önünde ciddi bir tehdit derken işte bunları kast ediyoruz. eleştirilen feministlerin teoride sahip olduklarını iddia ettikleri ve aslında sahip olmadıkları eşitlik gibi amaçlar değil, pratikte yaptıkları. ends değil means. nasıl ki bazı müslümanların bir yerlerde zulme uğraması ışid'i haklı çıkarmıyorsa namus cinayetleri veya türkiye'deki hukuk sisteminin leşliği de feminist pratikleri haklı yapmıyor. çünkü arkaik sözlük tanımını geçip de gerçek dünyadaki bu ve benzeri çabalarına bakınca görüyoruz ki feministler yalnızca erkek düşmanı değil, kendileri gibi düşünmeyen kadınların da düşmanı. feministler adalet ve eşitlik değil güç ve ayrıcalık peşinde. çoğunlukla kötü insanlar. alay edilmeleri veya yok sayılmaları değil, daha da fazla güç sahibi olmalarına izin verilmeden aktif olarak mücadele edilmeleri gerekiyor.
batı toplumları feminizmin sözlük tanımının ötesinde ne halt olduğunu yavaştan da olsa fark etmeye başladığı için cinsiyet eşitliğini savunanların oranı sürekli arttığı halde örneğin abd'de kendine feminist diyenlerin oranı son iki yılda %28'den %18'e düştü. gerisini de zaten feminist pratiklerinden habersiz naif kitle, güç ve ayrıcalık peşindeki bazı art niyetli kadınlar, kimlik bunalımındaki birkaç ergen öğrenci ve ekmeğini buradan yiyen bir grup akademisyen/yazar/gazeteci tayfası oluşturuyor. evet, batı akıllanmaya başladı. darısı başımıza.
----------
konuyla alakalı bir diğer yaygın destek toplama taktiği de tepkiler artınca "yhaa biz onu iddialar ciddiye alınıp soruşturulsun anlamında söylüyoruz" diye yan çizmek. halbuki feminist yayınlara, eylemlere, entrylere, twitter hesaplarına ve pratikte yapılanlara baktığınızda ekseriyetle neyi talep ettikleri gayet açık.