tıbbın yaşam kalitesini artırmadığı gerçeği

  • dişi apse yaptığında ağrı kesici ve antibiyotik yok diye(yok derken, ulaşma şansım hiç bir şekilde yoktu, hiçliğin ortasındaydım) ağzının tavanını bıçakla parçalayıp suyla çalkalamak zorunda kalan birisi olarak söylüyorum ki, seni sikerim kalbini de kırarım.

    bu arada bu yaptığım acıyı azaltmadı, ki bıçakla ağzımı yarmak apseden daha az acı veriyordu, sadece enfeksiyonu akıtıp şişliği biraz azalttığı için çenem açık dil dışarıda gezme derdinden kurtuldum, alt ve üst dişlerim birbirine değecek kadar ağzımı kapatabiliyordum.

    ha sen şimdi hafif bir rüzgar yedikten sonra duşa girip majeziği alıp hafif bir şeyler dinleyerek dinleniyorsun ya baş ağrın geçsin diye, işte o majezik olmasa ne yapacağını bilemez müzik dinlediğin kolonları götüne sokarsın. ki bak daha ciddi ilaçlardan falan bahsetmiyorum, vertigo hastalarının normal bir şekilde yürümelerini sağlayan, astım hastalarının nefes almalarını sağlayan, diyabet hastalarının kollarının bacaklarının kesilmemesini sağlayan şeylerden bahsetmiyorum, her insanın bir noktada aldığı ilaçlardan bahsediyorum.

    daha ne yapsın lan tıp yaşam kaliteni artırmak için, cuma akşamları sana kobe bifteği yedirip senfoni dinlettikten sonra rusa mı götürsün istiyorsun?