türk kadınının torun bakma mecburiyeti

  • ikimizin ailesi de muhafazakar ve torun yapın biz bakarızcılar.
    ama ben onların yetiştirme şeklinde güvenmediğim için hiç çağırmadım bile.
    bebek bişeye inat edince köpek geliyor diye korkutmak nedir? en küçük detaylar bunlar.

  • içine doğduğumuz kültürde anne ya da kayınvalide iseniz ve çalışan anneye sahip bir torununuz oldu ise o toruna bakmanızın beklendiği gerçeği.

    son dönemde iş çevremdeki insanlardan gözlemlediğim bir şey var; annelere güvenip çocuk yapmaca.

    annenin buna mecbur bırakılmasına eleştirel yaklaşıyorum ben. türk kadınının genelinde bir anne fedakarlığı, aile için hayatını heba etme geni olduğu için anneler bu durumu otomatik olarak kabulleniyorlar ama bence burda yanlış bir şeyler var.
    ha alan razı, veren razı sana ne oluyor derseniz de haklısınız ama sözlük bana fikir beyan edebilme olanağı sunmuş, kullanıyorum.

    artık kadınlar çalışıyorlar ve işe başlarken de çocuğa bakması için anneleri görevlendiriyorlar. hatta bu o kadar doğal gelişiyor ki oturup karar vermek gerekmiyor, anneanne/babaanneye varsayılan olarak tanımlanmış bir görev bu.

    şimdi bunun elbette farklı dinamikleri var; belli sosyoekonomik koşullardan bağımsız düşünemeyiz. ailede herkes çalışmak mecburiyetinde olabilir; çocuğu bakıcıya verecek bir bütçe söz konusu olmayabilir. o zaman çiftin annesine çocuklara göz kulak olmak dışında bir seçenek kalmaz. ama burda da o çocuğun neden yapıldığını tartışabiliriz belki. hatta bazen birden fazla çocuğun.

    bir örnek vereceğim; iyi para kazanan bir çifte ait bir örnek.

    biri 7 biri 2 yaşında çocukları var. 7 yaşında olana hep babaanne bakmış, şimdi de 2 yaşında olana bakıyor. peki neden bu kadın 60 yaşında kendi hayatını yaşamaya devam edemiyor? kendi çocuğunu büyütmüş, evlendirmiş ama neden hala sorumluluktan kurtulamıyor? on yıldır her gün evde torunlara bakıyor ve çiftin keyfine göre bir hayat sürüyor.
    ben anneyi tanıyorum ve onun anlattıklarını dinlerken kadına büyük haksızlık ettiklerini düşünüyorum.

    “yahu bu kadın bize büyük fedakarlıklar yapıyor, hayatını torunlar uğruna heba ediyor. ne yapsak bu emeği ödeyemeyiz” demesini bekliyorum.
    ama o şuna benzer cümleler kuruyor;

    “hanımefendinin günü varmış, hanımefendi arkadaşlarıyla çıkacakmış, aaa yok hanımefendi haftasonu evde olmak istemiyormuş, attı gitti çocukları”

    pardon ama kimin çocuğunu kime attı? zaten çocuklar sizin, bu durumda sorumluluk da sizin. neden bu kadınlar sizin çocuklarınızı da büyütmek zorunda?

    neden 60 yaşında bir kadın kendi arkadaşlarıyla özgürce gezebilme lüksünü yaşayamıyor? neden 10 yıldır çocuklarınıza bakan bir kadın bir gün "ben bugün alamayacağım" dediğinde o kadını cadı ilan ediyorsunuz, trip atıyor, surat asıyorsunuz?

    benim aslında derdim de sorum da tek. neden bizim ülkemizde kadının kendi hayatı olamıyor? neden kadın ailesi için etini, kemiğini, iliğini teslim etmek zorunda?

    edit:imla