arapçada eski zamanlardan gelen bir deyim olduğu söylenir. esas türkün gönlünün ve kadim töresinin öz ifadesidir. bana verdiği ilhamla yazdığım son şiirin başlığıdır aynı zamanda.
--------------------------------------------------------
bedevi çölünün masalcı fanisi
uydurmasaydı bile mavallarını
sen istanbul'u yine de alacaktın!
kubilay mı müslümandı teoman mı?
atilla mı inandı kuru ayın ödlek tanrısına?
hangisi yok edemedi
mermerden yapma şehirleri?
hangisinin kudreti
fethedilmez alamut'a yetmezdi?
senin şanın ve haysiyetin
arapoğlunun efsanelerinden değil
göğ tanrının adamı sarhoş eden maviliğinde,
o maviliğin altındaki bozkırda gizli.
seni türk yapan ağzındaki dilin;
coğrafyan, kısrağın, çadırın ve okun.
ebedi uçmağın maviliğine altayların zirvesinden dokun.
hangi ulustan tazesin, hangi halktan az yaşın?
tanrı dağı kadar türksen hira'ya sığmaz başın.
sen ki 40 ulusu zincire vurmuş rumu
40 bin orduyu tamaga uçurmuş
çin'i, acem'i ve arapoğlunu
tarihi dolduran bu dört büyük yurdu
mahv-u perişan eden türksün.
arabın tanrısı kendi çölüne ışık yaksın
sen muhammed'den önce de vardın
mehdi'den sonra da var olacaksın!
eğer ki seni ruma malik eden çöl palavraları idi
daha bu masallara aldanmadan önce
çin'e, acem'e ve arab'a malik eden kimdi?
eğer ki bunlar hep elinden gitti...
kalgançı çağ mı geldi yoksa tarih mi bitti?
konuş ey sırtlan,
başla anlatmaya hıyanetini.
kaç yüzyıl oldu,
öz yurdundan gideli?
öz tanrını terk edeli?
saguna ihanet edeli?
seni sen eden
dildeki addan,
gönüldeki yaddan,
damardan ve kandan,
insandan türkü yaradan!
terk ettiğin öz baban,
değil miydi söyle!
söyle bir zamanlar
kaç "onbin yıl" tapmıştın,
göklerin
en ulu ve tek türk tanrısına?
seni türk yapana...
hiç mi yadına düşmez?
hiç mi arlanmazsın?
bin yılcık taptın diye
adam mı oldu arabın hülyası?
oğuz atan seni uçmağdan izler.
utanır duydukça küfrünü,
akla boyun eğişini sabırla bekler.
dön gel baharda yeşeren bozkırına.
hanlarına, kamlarına, şamanlarına...
söyle cengiz'e ve mete'ye
yüz çevireli kaç asır geçti?
hiç mi utanmazsın?
takıldın o saltuk denen döneğin peşine
bilmez misin,
arabın masalı bitmez.
bilmez misin arabın anlattığı cennet
senin has yurdundur
senin öz ilindir.
senin özündür.
arabın anlattığı cennet
türkistan bahçeleridir.
anadolu bağlarıdır.
karadeniz dağları,
rumeli ormanlarıdır.
arabın anlattığı huri,
sedeflerinde saklı inciler gibi
senin kadınındır.
arabın anlattığı mahşer
senin vatanındır.
bilmez misin
bağdat toprağının kızıllığı
hülagü kılıcından damlayan halife kanından
çöle gömülü kureyşi kuru kafaların öz suyundan
moğolun ve kıpçağın ve tatarın ve oğuzun
dünyaya vahşetten başka
zulüm ve kölelik dışında
ne getirdiği bilinmez arapoğluna
tükürdüğü kara balgamından gelir!
onlar ki türktüler,
türk gibi kafirdiler.
anırıp arapoğluna satılanlara,
toplanıp yoluna baş yatıranlara
aman dedirtmediler.
bin yıllık esaretin intikamını
sanki önceden görmüş gibi
bedevinin ciğerinden
arapoğlunun rüyasından
o bin yıl henüz başlamışken.
hançerle söküp çıkardılar.
sen hülagü oğlusun.
bulan han torunusun
türksün, türk gibi kafirsin.
dilek ağacına çaput bağlar,
kurgan kazar, at eti yersin.
buldun mu çöl masalının
berbat suratlı halifesini
şah damarını dişler
kanını emersin.
kır zincirini ey mankurt
bir ayağın avrupa'da
bir ayağın mançurya'da
kimden neden dilenirsin hudut?
asenanın başına dolanan kara peçeyi
o uzun örgülü saçını avşar kızının
hapseden zindanı
bir ucundan tut
baykal denizi gibi
sibiryanın tam gözünden yırt!
asyadan aşağı salınıp gelen
yayvan ayaklarınla
çiğne arabın köhne kitabesini
dindir artık
türk yurdunun damında
onca yıldır durmaksızın
ötüp duran saksağanın sesini.
edit: nihal atsız bir ırkçıdır, inkar da etmez bunu. ben değilim. ırkçılığın ne olduğunu bilebilecek kadar aklım var, merak etmeyin. şiirde kullandığım arapoğlundan kastımın kim olduğu az çok bellidir. demokrat araplara laf ettiğim yok. "şeriat, recm ve orta çağ karanlığı isteyen islamcılardan kitlesel olarak tiksinmek ırkçılık mıdır?" sorusu ile -bu konu hakkında onca yazmama rağmen- tekrar ve tekrar karşı karşıya gelmek bayıyor artık. bu şiirde "türkün bütün soylardan üstünlüğü, geri kalan halkların hep beş para etmez olduğu" gibi saçmalıklar değil arap masallarının türkleri nasıl zincire vurduğu, nasıl haysiyetsiz bıraktığı ile ilgili mesajlarım var. aynı şiiri kürt için, arnavut ya da boşnak için de yazabilirsiniz. itiraz da etmem, ne haddime. her kavmin kendi çapında bir tarihi var. tarih gurur verir mi vermez mi, tarih ile övünülebilir mi sorusu da ayrı bir tartışma tabi. insanları başka kavimleri aşağılamadığı, insanlara ırksal bir hiyerarşi çizmediği, bir insanı diğerinden milliyetinden, fiziksel varlığından dolayı üstün ya da düşük görmediği sürece ırkçılıkla itham etmemenizi istirham ederim. ama kültürlere ana avrat sövebilirsiniz, bir kültüre bakarak başka bir kültüre seviye tespit edebilir ve kültürleri aşağılayabilirsiniz. kültür aşağılaması ırkçılık sınıfına girmez. ayrıca türk mitolojisini ve tarihini tabuya dönüştürmenize anlam veremiyorum. dünyada her ülke kendi mitolojisini yazar çizer. ne var bunda? iskandinavlar da thor hakkında hiçbir şey yazmamalı eğer mitolojiye değinmek faşistlikse. cümleten hayırlı tıraşlar.