türk dizilerinin yalıda ya da gecekonduda geçmesi

  • karakter sınırı sebebiyle kıprılmış önermedir.
    son yıllardaki dizi anlayışı kastedilmiştir. ancak son yıllarda sığmamıştır.

    dikkat çeken saçma durumdur. dizilerde zengin olan kişilerin yaşamına dair örneklerde hep bir yalı, "halktan insanlar"cılık oynanan dizilerde de hep bir gecekondu anlayışı vardır. halbuki ne kadar saçma ve gerçeklikten uzak bir durum. tamam zengin olanı belli bir zümre diyip ayırdın. peki geri kalan halkın yaşamı gecekondu mudur? şöyle bir düşününce yalı yaşamı olan kesim %3-4 falandır. gecekonduda yaşayan kesim de %20-25 olsun hadi. peki asıl ezici gerçek çoğunluk nedir? %70-75 apartman yaşamı.

    hangi kesimden, hangi şehirden olursak olalım çoğunlukla apartman dairesi yaşamına sahip değil miyiz? nedir bu halktan olma goygoyu yapılınca gecekonduyu dayamak? halktan olmak diye bir genelleme yapılıyorsa bu halkın gerçeğini büyük ölçüde apartman dairesi yaşamı oluşturuyor. yerli dizi senarist tayfasının bir çok fail hareketinin yanında belki en çok da bu yüzden dizilerde bir türlü o gerçeklik ve empati duygusu geçemiyor artık. hayat ya yalıda ya da gecekonduda yaşanmıyor.

    mevzu sadece mekan meselesi de değil. seçilen mekan klişe konusunu da beraberinde getiriyor. ya görgüsüzce süper lüks bir keyif yaşamını göze sokma ya da klişe fakir edebiyatına maruz kalıyoruz. halbuki normal apartmanda yaşayan bir insan ortalama biri olduğu için çok daha kapsamlı konularda ele alıp daha yaratıcı ve yine vazgeçilemeyen entrika temalı ama en azından özgün konular bulunabilir. her yere daha kolay çekilebilir. apartman yaşamı klasik bir orta direk hayatı değil ki. ya hiç bir şey yapamadınız bari orta seviyedeki bir insanın etrafında geçsin o şok şok olaylar, entrikalar senaryoda. illaki bir süper zenginlik ya da bir varoşluk olmak zorunda değil. o insanın yaşamı çok çok daha genele hitap edip başında geçenler daha ilgi ile izlenecektir. empatisi çok daha kolaydır.

    tüm bu açıklama ve önermeyi de artık iyice yolunu kaybetmiş dizi sektörünün senaristlerinden biri okur da belki biraz aydınlanır diye yazdım. ama onlar da en son "çok yoruluyoruz" diye bildiri yayınlamakla meşguldü. pek ümidim yok.