sosyal medya tacizcisi

  • kadının evlendikten sonra çalışmasının, modern yaşamın bir gereği olduğunu söyleyen x, ne kadar açık fikirli olduğunu düşünüp gururlanıyor. içten içe, bu düşüncesini anlatarak, kadınlarla çok daha iyi iletişim kurabileceğine inanıyor. yalnızlığın en etkin tedavisi, kendini anlatmak değil midir zaten?

    "kesinlikle" diye düşüncesini okudum x'in ve esmer, genç bir kadınla paylaştığı masaya oturdum izin istemeden. "peki ya evlendiğin kadının kendi soyadını kullanmaya devam etmesine ne diyorsun?" diye sordum. bir an yanındaki kadına -ismini bilmiyorum, ama y demeyeceğim, çünkü yakışmıyorlar birbirlerine. neden yakışmadıklarını birazdan anlayacaksınız- baktı, sonra bana döndü gözlerini kısarak. ağzından bir "gı" çıktı, devamını getiremedi. alnında küçük bir ter damlacığı oluştu. "tabii ki benim soyadımı alacak" deyiverdi sonunda.

    x'i daha fazla konuşturup uzatmak istemedim. söyleyeceklerinin özeti buydu. kadının çalışması, maddi anlamda x'i rahatlatırken, soyadı konusu, kadının üzerindeki iktidarına yönelen bir tehdit. açık fikirliliği, varoluşundan geldiğine inandığı üstünlüğün sınandığı an, puf diye dağılıyor.

    sosyal medyada her gün rastladığımız taciz olaylarının sorumluları en az x kadar açık fikirli insanlar. kadın, kafasında ona çizdiği daire içinde kaldığı ve arzularını doyurabildiği sürece el üstünde tutulacak nadide bir varlıkken, en ufak bir "hayır" cevabı veya toplumsal alandaki varlığını hatırlatması, o daireyi parçalıyor.

    erkek olduğu için her istediğini elde edebileceğini ona fısıldayan annesinin günahlarını, onu istemeyen kadınlara ödetmeye çalışıyor. kötü yetiştirilen bir insan, başkalarının hayatını mahvettiğinde, ona ana kuzusu postu giydirerek temize çıkarmaya çalışmak, tacize yapılan en korkunç övgü.