sonsuzluk ve bir gun uçurulsun kampanyası

  • bana 'yav ne tuhaf adamlarla birarada yaşıyoruz' dedirten kampanyadır.

    yazarın numarası verilmiş olan her entrysini okudum. okumazdan evvel de açık görüşlülükle değerlendirmeye gayret ettim. bir yere kadar 'olabilir' dedikten sonra bir yerden sonra 'o-ha artık selahattin' noktasına geldim.

    bakın bu adam muhtemelen iyi bir eğitim görmüş. göze batan bir imla hatası yok. düşüncelerini düzgün bir şekilde ifade edebilen biri. rape culture, solipsizm, cinsel seçilim, hedonizm, hipergami nedir hepsini tastamam biliyor. belki çok iyi bir işi var, belki de toplumda saygın biri. belki birimiz gerçek hayatta tanıyor ve her gün selam veriyoruz bu adama.

    ve bu adam toplumda yanlış giden her şeyin kadınlardan kaynaklandığına, tacize uğradığını ifade eden her kadının mutlak surette 'ben çekiciyim' mesajı vermeye çalıştığına, kadınların lafına asla güvenilmemesi gerektiğine, eşcinselliğin iğrenç olduğuna inanıyor. daha da kötüsü 'ben böyle düşünüyorum' da demiyor, 'bu böyledir' diye iddia ediyor.

    bu kafa nasıl bir kafaysa, karşı cins ile güvene dayalı huzurlu bir beraberlik kurma ihtimali sıfır. köyden gün yüzü görmemiş, 16'lık bir bakire ile evlense bile hep 'kandırılmak' ve 'aldatılmak' üzerine paranoyalı bir ilişki yaşayacak. ne büyük bir sefalet. halbuki bu kadar nefreti nereye götüreceksin. nasıl taşıyacaksın kalbinde. hayattan nasıl keyif alacaksın. bu inançlar, bu kabullenmeler insanın yüreğini çürütür bir noktadan sonra. ölmüşsün haberin yok.

    edit: suça teşvik olmadıkça hiçbir yazarın sözlükten uçurulmaması gerektiğini düşünüyorum.