bir zamanlar bendim bu erkek.
hayatım bari temmuz ayında giyme şu botları diyordum ama dinlemiyordu beni. sus diyordu metalciyim diyordu. botsuz olmazmış.
ayakların kebap olur o simsiyah botların içinde bunun daha kokusu var mantarı var diyordum ama hiç umurunda değildi.
festivalde aynı çadırı paylaştığımız gece birlikte geçirdiğimiz son gecemiz oldu zaten. demek ki neymiş ağustos sıcağında bir buçuk gün boyunca bot giymek pek iyi bir fikir değilmiş. hayır madem giyiyorsun o zaman ayaklarını dışarıda bırakacaksın kalçası pure pain dövmelim. yoksa böyle terk edilirsin işte.
neyse sonra siyasaldan solcu bi kızla takılıyodum bi ara.
allah'ın adını verdim giyme şu sikik şalvarı diyecek oldum bi sefer, lan kız "sen benim giyimime karışamazsın"la başladı, "eril beğeni kriterlerine uymak zorunda değiliz"le bitirdi tiradını.
lan değiliz ne demek siz kimsiniz ben seninle konuşuyorum dediysem de çoktan zılgıt çekmeye başlamıştı bile.
eskisi metalciydi ama en azından böyle ani yükselmeleri yoktu, feminist zırvalarıyla kafa sikmiyordu.
şimdilerde saldım artık, kız arkadaşlarımın giyimine hiçbir şekilde karışmıyorum.
o orada giyilir bu burada giyilmez gibi tuhaf tripleri oluyor mesela, he deyip geçiyorum.
"yakışmış aşkım" mutluluk parolam oldu resmen. bu cümleyi söyledim mi kafam sikilmekten kurtuluyor. tavsiye ederim.
sevgilisinin giyimine karışan erkek
-
-
ben sevgilimin kendini güzel hissetmesini isterim, kadınlar zaten özen gösterip, hazırlanıp güzel olduklarını düşündüğünde olduğundan daha güzel görünüyorlar. kendisinin mini bir elbiseyle ya da dekoltesi olan bir üstle güzel olduğunu düşünüyorsa bu onun takdiridir. benim yanımdayken ne kadar güzel olursa ve kendini rahat hissederse ben o kadar mutlu olurum. hatta güzel bir kadınla birlikte olduğum için kendimi şanslı sayarım.
ama gecenin ikisinde istiklal’de mini şortla dolaştığında maruz kalacağınız şeyleri tahmin edemeyen bir sevgiliniz varsa problem olabilir. türkiye’de yaşıyoruz en nihayetinde, oxford street’te yürümüyor. kadın tarafı bu konu özelinde erkekle empati kurmuyorsa ya düşüncesizdir ya da alglandıramadığım bir niyeti vardır. biri tatsız bir hareket yapsa erkek zor durumda kalır, ya laf atanları döver ya da dayak yer. sizi bilinçli bir şekilde bu duruma iten kadınlarla birlikte olmayın zaten. sizin nasıl tepki vereceğinizi merak ediyordur ya da herkesin ona bakmasını istiyor da olabilir. burada güzel hissetmek devre dışı kalır düşüncesizlik ya da art niyet işin içine girer.
şık, elit ve tatsızlık yaşanmayacak bir ortamda nasıl güzel olduğunu düşünüyorsa öyle giyinebilir ama taciz vakalarının yaşanabileceği bir ortamda fikrimi söylerim ve muhtemel senaryoları anlatırım. yine de sana ne derse başımı belaya sokmama gerek yok. erkekler hemcinslerini çok daha iyi tanıyor, nasıl pis bir zihniyete sahip olduğunu da daha iyi biliyor. bir kadına baktıklarında akıllarından ne geçirdiklerini biliyor, o yüzden karakolluk olmanın lüzumu yok.