sen hiç ateşböceği gördün mü

  • oyunun orijinali, guzel hir tanitimla netflix'e gelseydi, bence herkes cok daha mutlu olacakti.

  • tiyatrosundaki her sahneyi onlarca kez izlemiş biri olarak büyük bir özlemle bekleyip hayal kırıklığına uğradığım filmdir kendisi.

    ilk olarak filmin ideolojisi değişmiş, her şeye karşı çıkan, kendi kendine yeten, zeki, bağımsız, feminist gülseren yerini daha uysal ve başkalarından onay bekleyen bir karaktere bırakmış. demet akbağın dominantlığı yoktu ecem erkekde.

    tiyatroda okuldaki davranışlar daha ayrıntılıydı ve küstahlıktan çok öğretmenlerin yetersizliğini görüyorduk. sinemada sadece arıza bir tip görüyoruz. ayrıca ağlak mualla lafını bile kesmişler, okul müdürünün ilişkilerinden bahsettiği kısım yada matematik öğretmeni ile olan muhabbet otosansüre uğramış.

    naçizane tiyatroda en sevdiğim kısım kız isteme sahnesi idi. "dut mu bu?" muhabbeti ve yanlış anlamalarla devam eden oyun "muharrem" lafı ile doruk noktasına çıkıyordu. sinemada üstelik çok kaliteli oyuncular oynamasına rağmen sönük kalmış o kısım.
    hoca sahnesinde ebenin kızının memeleri muhabbeti bile kırpılmış. o sahne olmayınca gülserenin tanrı ile konuşması da kadük kalmış bence.

    dayı ile amca arasında tiyatroda iken daha sıcak bir ilişki görmüştük, birbirlerini sevmiyorlardı ama akrabalıkları sürüyordu. sinemada çok ayrık karakterler, çok bağımsızlar hatta bunlar neden evlenmiyor vs diye düşünüyor insan.

    tiyatro sona doğru, televizyon bağımlılığından ve cep telefonu bağımlılığından bahsediyordu ki o zamanlar için güzel öngörülerdi. filmde televizyonla ilişki zoraki işlenmiş gibi. almanyadan oğlum gelecek adam var ama kızı yok, seks işçileri yok, dolandırıcı yok vs. o muhabbetin arasında değnekçilere değinilmeyebilirdi.

    filmde youtuber ile gülseren anlaşıyorlar, arkadaş oluyorlar. tiyatroda ise televizyonun acımazlığını görüyoruz, onca anlatı birkaç saniyelik bir haber oluyor.

    daha bir çok ayrıntı gördüm ama yazmaya değmez. keşke netflix görüntüyü iyileştirerek tiyatro oyununu da koysa tekrar izlesek.

    tiyatronun muhalifliği sinemada yandaşlığa dönüşmüş diye düşündüm. bunun son yıllarda yılmaz erdoğan ın aman ali rıza bey ağzımızın tadı kaçmasın tadında işler yapması ile de alakası olabilir.

    hiç mi üstün şey görmedim? baba kızın dans etmesini sevdim, tiyatroya da yakışırdı.

  • çocukken oyun, şimdi film olarak izlediğim güzel eser. filmi izlerken, replikleri hiç unutmadığımı farkettim, sebebi bir çocuğun gereksiz bilgilerle dolmayan zihni mi yoksa metnin çok başarılı olması mı bilemedim.
    --- spoiler ---

    sinan bengier'in hem oyunda hem de filmde aynı rolü canlandırması hoş bir detaydı.
    --- spoiler ---