schiphol havalimanı'nda yaşadığımız ırkçılık

  • arkadaşlarımızın başa çıkamadığını fark ettiğim ırkçılık.

    ırkçılığın yanından geçen bir olayda, "you are racist", "ı am going to call cops, you can not act like a racist" gibi cümleler kuracaksın bağırarak, hatta üstüne bir de etrafına dönerek "do you see that? she is racist!" diyerek tepki verdiğinde nasıl içlerine sıçacaklarını şaşırıyorlar. bunun şakasından bile içlerine sıçıyor bir çoğu.

    haftada 2-3 kere gittiğim restoranda sipariş verirken istediğim yemeğin bugün menüde olmadığını söylediler, o güne kadar belki 50 kere sipariş verdiğim çocuğa "hey man thats such a racism" dedim şakasına, gülerek falan hatta. çocuk kendinden geçti, "no sir you totally got me wrong blabla..." diyerek kendisini açıklamaya çalıştı.

    yani, diyeceğim o ki, ırkçılık sen kendini ezdirirsen başarılı oluyor. biraz parla, donlarına sıçıyorlar. işini kaybedeceğini, olayın mahkemeye taşınabileceğini bi hissetsin, cebinden öder geçirirdi seni o bavulunla gerekirse.