sadece oy kullanmak için istanbul'dan ankara'ya gidip geri döneceğim.
üç haftadır sırf bunu yapabilmek için bütün programımı değiştirdim.
15 nisan'da yapılacak olan sunumu 8 nisan'a aldırdım.
finlandiya'dan iş için gelecek misafirimi bu hafta gelme, işim var diyerek 17 nisan dan sonraya attım.
dişimde sinsi bir çürük çıktı. doktorum bu hafta gel yapalım, ertelemeyelim dedi. ben iş, okul yoğunluğu var, dahası seçim var diyerek 17 nisan'dan sonraya ertelettim. üç haftadır bütün işlerimi sırf 450 km gidip bir oy verip, geri gelebileyim diye ayarlıyorum.
evet çıkarsa oy kullanmadığını öğrendiğim birine girişebilirim. düşüncesi bile gözümü karatıyor, sinir katsayımı artırıyor.
sıçtırtmayın protestonuza.
sandığa gitmeyen kesim
-
-
bazı ortamlarda sandığa keyfi olarak gitmeyen ve bundan da rahatsızlık duymayan tipler ile oturuyorum, bana maaşının düşük olmasından ve ülkemizin genel durumu hakkında şikayet/memnuniyet falan durumlarını anlatıyorlar. genel de konuşurlarken umursamıyor ve cevap vermiyorum, konuşmanın akabinde bu tip arkadaşlara "lan sandığa gitmemiş oy kullanmamışsın, gelmiş bana sıkıntından bahsediyorsun. önce sandığa git oyunu kullan ondan sonra gel bana anlatacağını anlat, yok böyle iyi böyle kötü. sana ne oluyor denyo" diyerek kendilerini nazikçe uyarıyorum.
(bkz: sandığa sahip çık)
(bkz: oy kullan)
(bkz: oy kullanmak sorumluluktur)