rakının yurt dışında tutmamasının sebebi

  • rezalet tadı ve keyif alabilmek için yanında milyon tane yiyecek gerektiğindendir.

  • linçlenme ihtimaline rağmen söylemek istediğim sebep.

    rakı öyle abarttıldığı gibi güzel bir içki değildir. ağzının tadını bilen biri de içmez. gider zevk alacağın bir şey içersin. rakı edebiyatı falan da anlamaz yabancılar, bu yüzden tutmaz, tutamaz, tutmayacak.

  • ne adabı ne nazı amk? bunun tek sebebi yarak gibi anason kokusudur.

  • düzenli rakı içen biri olarak yurt dışında tutmamasının en büyük sebebinin rakının basit ve niteliksiz bir içki olmasından kaynaklandığını rahatça söyleyebilirim.

    babam, içilebilir etil alkolün satışı durdurulana dek rakıyı kendi yapıyordu: etil alkol, anason yağı, şeker, su. rakıyı yapması sanırım beş dakika falan sürüyordu ve yeni rakı'dan daha güzel bir rakı ortaya çıkıyordu. bu verdiğim örnek bile rakının ne kadar niteliksiz olduğunu kanıtlamaya yeter.

    damıtılmış başka bir içki olan viskiyle kıyaslayayım: bir iskoç viskisinin üç seneden daha az fıçılarda bekleme ihtimali yok (kanunen yasak), 50 yılın üzerinde yaşlandırılmış viskiler bile var, günümüzde ulaşılabilir ve güzel tek maltlar 12 yıl civarında seyrediyor. yapımdaki emek ve ustalığa, viskinin yapıldığı coğrafyanın önemi gibi konular da cabası.

    alkollü içeceklerin her türlüsüne ilgi duyan, mümkün olduğunca farklı türleri ya da aynı türlerin farklı yorumlarını deneyen biriyim. rakının da tekel'den sonra çıkan her türünü denedim, denemediğim yok (en çok mest rakıyı severdim damla sakızlı) buna karşın şundan eminim ki, eğer türk olmasaydım rakıyı ikinci kez denemezdim.
    türk olmak neyi değiştiriyor? arkadaşlarla buluşulduğunda, dışarı çıkıldığına, yemek yeneceği zaman, mangala gidildiğinde insanların aklına rakı geliyor, çünkü aklımızın erdiği zamandan bu yana çevremizde-ailemizde rakı gördük. şimdi hala bu tür organizasyonlarda rakıyı keyifle içiyorum, ancak her türlü içkiyi evde içmeme karşın rakıyı evde içesim gelmiyor. nedeni "rakı muhabbet ister" tarzı iğrenç rakı edebiyatı değil, aslında rakıyı sevmiyor oluşum.

    yine niteliksiz bir içki olan votkanın ise dünya çapında tutulma nedeni tadının olmaması. her türlü kokteyle baz olabildiği ve karıştığı bileşenlerin tatlarını bastırmadığı için votka popüler olabiliyor. aromalı versiyonları da cabası. ruslar dünyanın kalanı gibi meyve suları ya da enerji içecekleriyle karıştırmayıp içiyorlar çünkü onların da alıştığı kültür bu. rakı ise bu elastikiyetten uzak, hiçbir kokteyle dahil olamadığı gibi sek ya da su ile tüketimiyle insanları etkileyecek bir lezzete de sahip değil.

    zaten hepsi bir yana, rakı pazarlanabilecek bir ürün olsaydı yunanistan bunu çoktan yapardı, onlar bile rakıya nazaran daha yumuşak içimli uzolarını kimseye içiremiyor.

  • çünkü rakının boktan bir içki olması. sırf edebiyat yapmak için içenler biliyorum.

    (bkz: rakı edebiyatı)

    ek: rakının bu kadar boktan olmasının sebebi bana gelen mesajlarda da görünüyor. (yazdığım yazıya gayet uygun mesaj atanları tenzih ederim) sırf rakıya boktan dedim diye adam küfür ediyor mesela. sizin o içtiğiniz rakıyı ben çok içtim arkadaşlar. hem de rakı edebiyatı yapanlarla. en az masanın hakkı muhabbeti yapanlar falan. hepsi birer birer masadan ayrılırken ben masada dimdik duruyordum. o yüzden bu rakı edebiyatı yapan insanlarla fazla içmeyin götü başı dağıtıyorlar sonra. gel öpüjem minvalinde. rakı harbiden boktan bir içki. bunun sebebi de anason aroması yüzünden. içinde anason olmayan boğma rakılar da zaten votka bir nevi. yani demek oluyor ki rakı aşırı boktan bir içki. bakın altını çiziyorum boktan

  • rakıya bizim gibi anlamlar yüklemedikleri içindir. kabul etmek gerekiyor ki kültürel bağlamından çıkarıldığında rakı iyi bir içki değildir. üretilmesi zahmetli de değildir, rafine lezzetler arayan damakları tatmin edecek detaylara da sahip değildir. özel bir içki olmadığı gibi bira veya votka gibi hızlı tüketime uygun bir içki de değildir, zahmetlidir rakı içmek. şahsen ben rakının tadını hiç özlemiyorum, sadece muhabbetini ve ortamını özlüyorum zaman zaman. anlatmakta zorlanıyorum aslında ama rakı benim kişisel ve toplumsal tarihimle bağlantılı olduğu için anlamlı. anason kokusunun çağrışımları mesela çocukluğumun en uzak noktalarına, tatil akşamlarına kadar gidiyor.

    şu yaşıma kadar sık sık rakı içmiş biri olarak keyifle içilecek alkollü içki denildiğinde benim aklıma fransız, italyan, gürcü, moldova şarapları geliyor, single malt viski, irlanda viskisi geliyor. ömür boyu rakı içmesem özleyeceğimi sanmıyorum rakının tadını. yazarken biraz düşündüm de muhabbetini özlemiyorum sanırım rakının, sadece çağrışımları anlamlı geliyor. rakı gelenekçilerinin yarattığı tiksinti de ayrı bir soğuma nedeni bu anasonlu distile içkiden. rakı içen kadın şöyledir, rakı içen kadın böyledir muhabbetleri falan midemi bulandırıyor.