para kazanılan en saçma eylem

  • kış günü belgrad’dayım hava buz, akşam da partizan kızılyıldız derbisi var dediler, sanki çok futbol izlemeyi severmişim gibi gitmeye karar verdim, sorsan fener’in sadece iki maçına gitmişliğim var* yapacak başka bi şey bulamadım gideyim bari dedim.

    aradım taradım bilet bitti dediler, dedim akşam üstü gider karaborsa çözerim. gittim bomboş ortalık kimseler yok yağmur yağıyor kasvetli bi hava, rambo okan kılıklı bi herif gördüm çocuğun biriyle konuşuyor, hah dedim bu lavuk bilet satıyor. neyse çocuğu gönderdi, dedim var mı bilet, yok ama güvenlik görevlisi olarak sokarım seni istiyosan dedi, vallaha mı dedim, evet dedi ama sağır dilsiz taklidi yap sırpça bilmediğin ortaya çıkmasın, asistanımmış gibi takılırsın dedi, ok dedim ama benim telefon kilitlendi bi gidip düzeltmem lazım gelirim yarım saate, anlaştık, bastım gittim telefonu yaptırdım 1 saat sonra geri döndüm anasını satiyim stat ana baba günü olmuş, sırp ordusu ayrı gelmiş, çevik kuvvet ayrı gelmiş, bütün belgrad orda. ara tara yok herif o kalabalıkta nerden bulucan.

    neyse döndüm otopark kısmına gittim baktım bu yeşil fosforlu yelekli güvenlik görevlileri orda toplanmış, bi kısmı sırada yelek bekliyor, etrafı da kapatmışlar polis bariyerleriyle, bi yerden açık bulup girdim, gittim bi sıraya girdim, sıra bana geldi, bişiler sordular el kol hareketi yaptım dedim ıh ıhh yeleği gösterdim kendimi gösterdim istiyorum gibilerinden, soru sorup bakıyolar ben de anlamadığım için onların suratına bakıyorum, neyse beğenmediler beni o sıradakailer, yavaş yavaş stada girmeye başladılar, ortalık boşaldı, iri yarı bi herif geldi kolunu omzuma attı bişiler sordu kafa salladım, dilsizim gibilerinden hareket yaptım, boş boş baktı suratıma tuttu beni başka bi sıraya soktu gel la buraya keranacı der gibi.

    adımı soyadımı yazdım listeye aldım yeşil yeleği girdim stada, maçın başlamasına daha 2 saat var götümüz donuyor belgrad’ın soğuğunu bilen bilir, tam aralık ayı, neyse 2 saat brifing verdiler, dinledik anlıyomuş gibi. yanımda bi herif bitti, çat pat anlıyorum ne dediğini kelime yakalayıp, kale arkasını gösteriyor bomba momba diyor, burda sağlam arıza çıkıyor gibilerinden bişeyler anlatıyor, inşallah düşmeyiz kale arkasına derken dikmezler mi kale arkasına. sahaya da baktırtmıyolar sürekli tribüne bakmak zorundasın, sikerler böyle işi dedim benim çiş yapmam lazım bastım gittim tuvalete, açtım telefonu google’a yazdım partizan kızıl yıldız derbisi diye, amk tribünden tribüne roketatar sallayıp çocuk öldürdükleri bile olmuş. gözüme protokol tribününü kestirmiştim, çıktım stadtan döndüm dolaştım kimseye bi şey söylemeden gittim ordaki güvenliğin arasına kaynadım bildiğin, dedim beni buraya gönderdiler aşağıdan, direk sahaya bakıyosun protokolün önünden. müthiş. (dedim derken yine el kolla anlattım, zaten bi süre sonra anlaşamayıp eeh hadi siktir git napıyosan yap moduna giriyor insanlar)

    neyse maç başladı moruk hakkaten tam benim durduğum kale arkası kızıl yıldız tarafıymış, anasını siktiler ortalığın, torpiller, ses bombaları meşaleler, bildiğin 90’lardaki fenerbahçe galatasaray derbisi gibi ne ararsan var. ulan dedim iyi yırttık. kale arkası güvenlik görevlileri torpillerin, ses bombalarının arasında kaldı, bi kısmı sahadan meşale topladı. derken kızılyıldız’ın arasına partizan’lı biri girmiş, çırıl çıplak soyup dövüp tribübünden sahaya attılar.

    biz kebap kebap maç izledik, neyse maç bitti çıkışta otoparka gittik baktım para dağıtıyolar, lan dedim 5 saat bekledik bari para alalım, 7000 bin sırp dinarı vermişlerdi baya iyi paraydı orası için. beleş maç izleyip para kazanmıştım, yelekte bende kalmıştı.

    bu da böyle bir anımdır.

    edit: maç partizan’ın stadındaydı.

  • porno dergi sayfalarını yaprak yaprak keser, yatılı eğitim gören imam hatip öğrencilerine satardım. 60 sayfalık dergiden sattıgım 2 3 yaprakla bir dergi parası çıkardı. nasıl para kazanıyordum siz düşünün.