ofisteki en fakir kişi olmak

  • kötü bir durum. ofiste her gün araba muhabbeti dinlemek demek oluyor.

    ofisteki elemanlardan biri benden sadece 250 tl fazla maaş alıyor. walkswagen jetta arabası var. evi de kredisiz peşin parayla aldı. nasıl yaptı diye düşünüyorum çıkamıyorum işin içinden. şöyle bir artısı var. ailesi buna ikide bir dolar gönderiyor. ofisboyu ara sıra döviz bozdurmaya göndermesinden anlıyorum bunu. elemana yurtdışında yaşayan ailesinden dolar yardımları geliyor ve neredeyse aynı maaşı aldığımız halde eleman zengin hayatı yaşıyor.

    diğer eleman bundan da ballı. bu da benden 250 tl fazla maaş alıyor. ama iki tane çocuğu kolejde okuyor. ben bu maaşla iki çocuğu nasıl kolejde okutuyor diye düşünürken öğrendim ki meğer çocukların bütün okul masraflarını kayınpederi üstlenmiş. kendisinin bir cliosu eşinin bir jipi var. oturduğu ev kendi ailesinden kalmış olmakla birlikte eşinin de bir evi var.

    iş yerindeki ofisboy ve depo işleriyle ilgilenen elemandan 1000 tl fazla maaş alıyorum. ama elemanın köyde babasından kalma fındık tarlası var. her yıl 30 bin tl fındık parası alıyor. ayrıca köyde babasından kalma arsayı 150 bin tl'ye satıp istanbul'da bir ev alıp kiraya verdi. fınfıklardan gelen parayla da araba aldı. işyerindeki zenginlerle yapılan araba muhabbetlerine o da katılıyor.

    iş yerindeki çaycı abla. kocası oturdukları apartmanda kapıcı ve aynı apartmanda girişte bir daire aldılar. üstelik kredisiz. ablanın mutfak masraflarını köydeki annesi gönderiyormuş. bal, yağ bilmem ne de kocasının tarafından geliyor. abla evi için yaptığıı mobilyaların borçlarını bitirdi ve şimdi ikinci el araba arıyor. şirketteki zenginlerin araba muhabbetine o da katıldı.

    benimse kendi maaşım ve bir de hatunun minik maaşından başka hiçbir şekilde gelirim yok. evin kredi borcunun bitmesine 59 ay kaldı. 59 ay sonra araba muhabbetlerine ben de katılabileceğim. bahtımı sikeyim.