nereye düştüm ben denilen ortamlar

  • muhakkak herkesin bunu dediği ortamlar olmuştur. benim şimdiye kadar bunu en çok söylediğim yer bir kadın kuaförü olmuştur... sebebi; suçsuz yere bir kadının kocası tarafından orada basılmamızdır.

    yıllar önce arkadaşla bir yere gidiyorduk, o gün de yılbaşıydı. bir kadın kuaförünün önünden geçerken içeriden hayvani bir gülme sesi geldi. arkadaşa dönüp "bu gülüşü nerede olsa hatırlarım, gel bir bakalım şuna" dedim... ve içeri baktığımda tahmin ettiğim kişiyi kuaförde bir kadınla içerken gördüm. hafif bir ışık var kapılar kilitli ama cama yaklaşınca görüyorsun içeridekileri, onlarda bizi görünce kapıyı açıp içeri davet ettiler. oturduk bizde bunlarla içmeye başladık. lakin bu gülüşünden tanıdığım arkadaş önceden kaza yapmış, ayağı alçıdaydı ve birinin arabayla gelip onu eve götüreceğini söyledi. sonra dediği gibi biri geldi ve o gelen kişi "isterseniz bekleyin bunu bırakayım sonra sizi de gideceğiniz yere bırakırım" dedi.

    bizde lanet olsun ki kabul ettik, nereden bilelim başımıza gelecekleri. beklerken kuaförün sahibi olduğunu düşündüğüm kadına bir telefon geldi, kadın arayanı görür görmez dükkanın ışıklarını kapattı. hemen ne oldu diyerek durum raporu istedim.

    - kadın; sanırım kocam geldi sizi burada görürse ortalık karışır.
    - arkadaş; ciddi misin!? açma o zaman telefonu
    - ben; olum ışıkların yandığını görmüşse birilerinin olduğunu anlamıştır. açmaması daha kötü... telefonu aç biz burada yokmuşuz gibi davran.
    - kadın; inanmaz, arabası dükkanın önünde... içinde arkadaşları da vardır
    - arkadaş; abi o zaman çıkıp her şeyi olduğu gibi anlatalım, bizim buradan geçmekten başka ne alakamız var?
    - ben; oldu amk! adam gecenin bu saatinde bizi burada görünce kesin dinler zaten... hatta "kusura bakmayın size de rahatsızlık verdim" falan der.
    - kadın; sessiz olun

    tam o sırada kocası cama vurur "x! aç kapıyı! içerde olduğunu biliyorum!"

    - ben; x, buranın başka bir çıkışı yok mu?
    - kadın; yok sadece içerde bir oda daha var
    - ben; ne odası?
    - kadın; ağda odası
    - arkadaş; abi gidip oraya saklanalım, hiç değilse buradan daha güvenlidir

    tüm bu konuşmaları kendimizin bile zor duyacağı şekilde yapıyorduk, sonra arkadaşla ağda odasına girdik ama orası da kıç kadar yer... adam içeri girse, bizi bulmaması imkansız. ağda odasında sedye gibi bir yatak vardı, oraya uzanıp çıkış planları yapmaya başladım. sonra birden aklıma ayağı alçıda olan arkadaşı aramak geldi. onu arayıp "burası karıştı" dedim, ve bizi almaya gelecek adamın tekrar buraya gelmemesini istedim, o da gelirse işler daha da karışabilirdi çünkü. telefonu kapattıktan sonra kadın kuaförün onun olmadığını sadece çalıştığını söyledi, o yüzden kendisi açmadıkça içeri giremeyeceğini söyledi. öyle deyince biraz rahatladım.

    daha sonra aklıma birden polis geldi... polisi arayıp apartman sakini gibi konuşacaktım. kadından bulunduğumuz yerin adresini aldıktan sonra polisi aradım ve "amirim bizim sokakta birkaç sarhoş var, sürekli bağırıp duruyorlar... bu terbiyesizler yüzünden uyuyamıyoruz" dedim. polis adresi aldıktan sonra ekip göndereceğini söyledi ama yarım saat geçti gelen giden yok, adam da hala inatla kapının orada dikiliyordu... yılbaşını geçirdiğim yere lanet ederek tekrar aradım polisi, 2. şikayetten sonra polisler geldi ve temiz bir şekilde dağıttı bunları.

    herkesin gittiğinden emin olunca hemen kapıyı açıp apartmanın arkasından dolaşarak olay yerini terk ettik. az daha dursak ağda ve peruk kaçınılmaz olacaktı.