ne olursa dolar 3 liranın altına düşer

  • bakın herkes taşak geçmiş, ben kısaca ciddi yanıtlayayım.

    bizim en büyük sorunumuz enerjide dışa bağımlılığımız. biz her yıl, hatta her ay rusya'ya dolar ödeyerek doğalgaz alıyoruz. bizim elektrik üretimimizin yarıdan fazlası rusya'dan aldığımız doğalgaz'a bağlı.

    çünkü bizde doğal kaynak yok, rüzgar enerjisi, güneş enerjisi falan gibi şeyler için arayış yok. bu bağımlılıkları bitirmek gibi ciddi bir çaba da yok.

    ikinci en büyük sorunumuz da cari açık. cari açık da ürettiğinin tükettiğini karşılayamaması demek. yani biz ülke olarak kendimizi doyuracak, elektronik ithal ettirecek kadar üretmiyoruz.

    dışarıdan aldıklarımız ile dışarıya sattıklarımız orantısız. biz 20 kişinin 1 ay boyunca ürettiği patates karşılığı, 3 kişinin 2 günde ürettiği bir telefonu satın alıyoruz sürekli. (bunlar anlayın diye verdiğim uydurma veriler, ama gerçeğinin de çok farklı olduğunu sanmıyorum, aslında güzel araştırma olur bundan)

    yani biz üretemiyoruz, hep açık veriyoruz ve açık veren herkes gibi de borçlanıyoruz.

    bu borç attıkça, faizi de artıyor ve biz yine borç alıyoruz ve bu borçları en çok da dolar olarak aldığımızı söyleyeyim.

    doların hakim para birimi olması bizimle alakalı değil. abd'nin dünyanın süper gücü olmasıyla alakalı. her yere her şeyi en çok o sattığı için, (silah, elektronik, patent) herkes en çok onunla alışveriş yaptığı için de onun parası her yerde geçiyor.

    onun suni de olsa krizlerle bizim üzerimize bir atak yapması (çünkü adam süper güç ve sen vasat bir güçsün) buradaki yabancıların paniklemesine neden oluyor. çünkü türk lirası uluslararası itibarı olan bir para değil. hemen tl satıp dolar alıyorlar ve piyasa doğası gereği, ülkedeki dolar sınırlı olduğu için, sınırlı mala talep artınca fiyatı yükseliyor.

    bunun için ne yapmak lazım derseniz, bunu anlatmak 9348793579375938475 sayfa sürer. en başta yapılması gereken kore'nin yaptığı gibi bilimsel temellere dayanan bir eğitim sistemi kurmak. çünkü bir değişimi elinizdekilerle yapamazsınız, elinizdekilerle yapacak olsaydınız böyle olmazdınız zaten. yeni ve taze beyinleri bilim ışığında yetiştirmelisiniz ki ilerleyesiniz.

    biz napıyoruz, bunun tam tersini yapıyoruz, fen lisesi açacağımıza imam hatip açıyoruz. bilim diyeceğimize din diyoruz. yeni beyinlere allah, muhammed, din, iman, kader, melek dolduruyoruz. onlar da artık dar bakış açıları kendilerine öğretilmiş, kaderine razı birer prototip olarak hayatlarına devam ediyor. tek dertleri de atanmak ve 1 sene sonra doğurmak olan tipler oluyor bunlar.

    oysa yepyeni, sıra dışı beyinler yetişmesi lazım. eğitim reformu bugün yapılsa, ilk meyvelerinin alınması 35 sene sürer. çünkü o çocuklar 25 yaşında yetişmiş olacak, değişimi başlatmaları 10 yıldan aşağı olmaz.

    biz her şeye çok geç kaldık. biz her şeyin kas gücü ile hallolacağını sanan, geri kalmış bir ortadoğu ülkesiyiz, bir imparatorluk artığıyız. ve yakında ortadan kalkacağız.

    ben 50 yıl sonra türkiye diye bir ülke olmayacağına inanıyorum. daha doğrusu inanmıyorum, gidişata bakıp bunu görüyorum. bunun için birşey yapılamaması beni kahrediyor.

    beni kahrediyor çünkü ben hayal dünyasında yaşamıyorum, kafam çalışıyor.

    keşke cahil bir malın teki olsaydım da ecdadımız ile gurur duyup, bir gün elimizde kılıçla dünyanın lideri olacağımız palavrasına inanabilseydim. belki o zaman mutlu olabilirdim.

    cehalet gerçekten mutluluk aslında.

    tamam ulan siz cahil mutlusunuz ama çocuklarınız ne olacak peki?

    hiç mi umursamıyorsunuz lan çocuklarınızı, çocuklarımızı?