maarri'nin kurulmasını hayal ettiği düzen

  • şu "kimlik siyaseti" ve "etnik milliyetçilik" saçmalığı yine tekrarlanmış, birkaç kelam daha edeyim. milliyetçilik cici, etnik milliyetçilik çok kaka evet. bu ezberleri hepiniz hap gibi yutuyorsunuz ve hiçbir zaman sorgulamıyorsunuz, dolayısıyla ne kadar saçmaladığınızın da farkına varamıyorsunuz bir türlü. hayalimdeki düzen, bu basmakalıp ezberlerle hayatınızı geçirmediğiniz bir düzen.

    insanlara ulus devlet kimliğinin zorla dayatılmasıyla hiçbir probleminiz yok, bütün resmi ideolojisi bu kimliğin dayatılması üzerine kurulu olan, 90 yıldır bütün iç ve dış politikası da bu kimlik üzerinden şekillenmiş kırmızı çizgilerle yürüyen bir devleti hiçbir zaman sorguladığınız yok, utanmadan kimlik siyaseti yapmaktan bahsediyorsunuz, etnik milliyetçilikten bahsediyorsunuz. türk milliyetçiliği etnik milliyetçilik değil, ama insanlar ben kürdüm dediği zaman etnik milliyetçilik yapmış oluyor. he mi? yıl 2015, hala bu mavala inanabiliyor ve hala inandırmaya çalışıyorsunuz aklınız sıra.

    bütün çocuklara kimin tarihini anlatıyorsun ilkokuldan beri arkadaşım? kürt çocuklarına hunları, göktürkleri, uygurları tarihimiz diye anlat, on yıllardır devlet ağzıyla azerbaycan'dan şincan'daki uygurlara kadar "soydaşlarımız" diye bahset, ırak'taki suriye'deki türkmenlerden "soydaşlarımız" diye bahset, cumhurbaşkanı çıkıp "türkmenlere yardım yolluyorduk o tırlarla, bırakmadılar" diye ağlarken bir yandan da "kobani düştü düşecek" desin, ışid'i kürtlerin başına bela olması için destekle, ondan sonra "türk milliyetçiliği etnik milliyetçilik değil, vatandaşlık bağını tanımlıyor" diye saçmalamaya devam et. hadi oradan. yalancısınız, hem de aşağılık bir yalancısınız, 90 yıldır aynı yalanı utanmadan yutturmaya çalışıyorsunuz.

    etnik milliyetçilik yapmıyormuş, kapsayıcı üst kimlikmiş. hadi oradan. bu sefil yalana hala samimi bir şekilde inanıyorsunuz yani öyle mi? "kapsayıcı üst kimlik" diye dibine kadar etnik referanslı, baştan sona etnik bir milliyetçiliği dayatınca "kimlik siyaseti" olmuyor, "etnik milliyetçilik" olmuyor, insanlar bu dayatmaya karşı durunca kimlik siyaseti yapmış oluyor.

    "kimlik siyaseti" diye ötenlerin, devlet gücüyle dayatılan, "makbul" olarak belirlenen kimliklerle hiçbir problemi yoktur, "müslüman sünni hanefi heteroseksüel türk erkek" kimliklerinin devlet nezdinde makbul kimlik olmasıyla hiçbir problemi yoktur, ama bu makbul kimlikler üzerinden yaratılan ayrımcılıklara, dayatmalara karşı duran birilerini gördükleri zaman akıllarına hemen "kimlik siyaseti yapmayın, kimlik siyaseti çok kötü" diye ötmek gelir. devlet kürdün anadilini yok sayınca kimlik siyaseti yapmış olmaz, alevinin ibadethanesini tanımayınca kimlik siyaseti yapmış olmaz, eşcinselliğe hastalık muamelesi yapıp her türlü hakareti reva görünce kimlik siyaseti yapmış olmaz. ilkokul ders kitaplarında kadınlar tek makbul varoluş halleri olan "annelik" üzerinden resmedilir, anneler ütü yaparken, babalar gazete okurken çizilir, bütün bu dayatılan ve sürekli yeniden üretilen toplumsal cinsiyet rolleriyle hiçbir sorunu yoktur bu dingillerin, ama kadınlar feminist olunca kimlik siyaseti yapmış olurlar, eşcinseller "ben eşcinselim ve hasta filan değilim, beni yok sayamazsınız, hasta muamelesi yapamazsınız, ayrımcılık yapamazsınız" derse eğer kimlik siyaseti yapmış olur, aleviler alevi olduklarını vurgulayınca kimlik siyaseti yapmış olur.

    devlet nezdinde kimlik siyaseti yapıldığı sürece, bazı kimlikler devlet nezdinde makbul kimlik olduğu ve dayatıldığı sürece, insanlar kimlikleri için mücadele edecektir ve etmelidirler. kimliklerle ilgili bir sorununuz olsaydı, hiç kimseyi değil, devleti dert edinirdiniz her şeyden önce.

    "türkiye'nin en ortadoğulu yüzüdür kürtler" gibi bir cümle kurabilen beyefendi kalkmış etnik milliyetçilikten, kimlik siyasetinden bahsediyor. işin kötüsü şaka yapmıyor, kendisinin varoluşu zaten şaka. üzerine gitsen "atatürk milliyetçiliği kapsayıcıdır, ne mutlu türküm diyene" diye ezberini dökmekten başka hiçbir şey yapmayacak. kürtlerin varlığını kabullenmiş nihayet, üstüne bütün kürtlere "ortadoğulu" kimliğini yapıştırmış, kendisi de böylelikle maşallah pek kapsayıcı türk kimliğiyle, ülkenin avrupa'ya bakan aydınlık yüzü oluyor, bu aşağılıkça kendini olumlama çabasının üstünden bir de utanmadan akıl vermeye kalkıyor, şöyle siyaset yapmayın, böyle yapın diyor, bir yandan da aşağılamaya devam ediyor, sizin yüzünüzden düze çıkamıyoruz diyor. kürtler olmasa şimdi andromeda galaksisine ulaşmıştı tabi, ama pis kürtler biz zavallı türklerin ayağına yapışmış alttan çekiyor hep, kurtulamıyoruz.

    doğuya giden bir trende batıya doğru koşmak diye metaforlaştırılmıştır hani. türkiye gerçeği, sizin gibi ne batıyı ne doğuyu tanıyan, özendiği batının felsefesine, düşüncesine, hukukuna dair hiçbir doğru düzgün fikri olmayan, ne kadar sefil ve zavallı bir konumda olduğunu içten içe hissedip bir yandan da içi boş bir gururu ayakta tutmaya çalıştığı için sürekli kendinden başka bir sorumlu arayan, kürtlerin varlığını önce uzun süre inkar edip, daha sonra mecburen tanımak zorunda kalınca, nihayet her şeyden dolayı suçlayabileceği bir hedef bulduğunu idrak eden, (ermeni soykırımını bile tamamen kürtlerin üzerine yıkma çabasında olanlar var nitekim), kürtler üzerinden kendi kimliğini olumlamaya, temize çekmeye çalışan sefil ırkçıların, "kürtler trenimisi doğuya sürüklüyor" diye ağlamasıdır.

  • tabii ki budur.