ey gömleğim pantolonun dışına çıkmış diye hoşlandığım kızın önünde götüme tekme atan orospu çocuğu hoca. bu olaydan bir zaman sonra, nöbetçi olduğum bir gün, sana çay getirmemi istemiştin hatırladın mı?
getirdiğim "çay"ın tadını beğenmiş miydin? ahahahahahahh (kötü adam gülüşü).
intikam sıcak servis edilen bir çaydır(!).
lise hocalarına yıllar sonra söylemek istenenler
-
-
vildan hoca,
kimyacimiz. sifirci vildan. okul kursuna gelmiyorum diye ilk dönem beni bıraktın. lan ne kursu babam zor bela gecindiriyor evi. annem okula geldi seninle konuşmaya. ılla ki kursa gelecek dedin. kadin yüzüğünü satti beni kursa yollamak icin. nasil bogazindan gecti o haram lokmalar. paragöz, halden anlamaz insan.
senin gibiler yüzünden öğretmenlerin adina leke sürülüyor iste.
hür hocam,
sen lise hayatimin en baba hocasisin. sen oyle etkiledin ki beni oyle dürüst öyle mert oyle iyi bir insansin ki diger hocalara lanet ettim.
senin sayende edebiyat okudum. senin yolunda ilerledim ben de öğretmen oldum. ızini kaybettim sonralari. keske okusan bu yazdigimi. -
gözlerim bozuk olduğu halde en arka sırada oturup tahtada yazan bir kelimeyi görmeden bitirdim liseyi ama hanginiz farkına vardı bunun.
ayrıca sonradan renk körü olduğumu farkettim, o koyu yeşil tahtaya pembe ince tebeşirle yazılanları hiç görmedim. en önemli kısımlar onlarmış ama olsun.