levent gültekin

  • hep siyaset konuştuğu için tam olarak fark edemiyoruz ama siyaset dışında konuştuğu zaman ne kadar derin bir adam olduğunu anlıyoruz.

    "kadın ile erkek karşılıklı etkileşim halindedir. erkek kadından şefkati, inceliği, zerafeti kısacası insanı insan yapan duyguları öğrenir. kadın erkekten güçlü olmayı, kendi ayakları üstünde durmayı, kararlılığı kısacası doğada hayatta kalmak için gerekli güdüleri öğrenir.
    erkeklerden uzak kalan kadınlar silik karakterli kadınlardan uzak kalan erkekler de duygusuz odunlar olur "

    demiş ve beni benden almıştır. sonra duramayıp şöyle devam etmiştir.
    " ortadoğu ve islam ülkelerinin en büyük sıkıntısı bu. kadın ve erkekleri birbirinden uzak tuttukları için toplum da aktif rol alamayan kadınlar ve yontulmamış odun olan erkekler ortaya çıkıyor. o yontulmamış odunlarda bugün ortadoğuyu kasıp kavuruyor."

    parti kur oy verelim reiz.

  • nihat genç gultekin'i ifşa ederken ve ona laf yetistirirken kendini de bir kez daha soyle ifsa etmis:

    "binlerce insanlık barış kelimesi kullanıp telefonda bir anda elli kocaya gitmiş kadın pişkinliğiyle konuşması, anderune (orasına) sarılıp bizimkini de hamsi sanması, hiç de şaşırtıcı değil!"

  • inkar etmediği şeyler yüzünden "maskesi düştü şarlatanın!" diye linç edilen kişi.

    kendisini takip ettiğim son iki yıldır her cümlesi "bu adamlarla 30 yıl çalıştım allah benim belamı versin" diye başlıyor. adam bunu kuru bir tweet'le de yapabilirdi, ama sırf "çok pişmanım" mesajı vermek için geçen yıl kitap yazdı.

    eğer "pişmanım, lanet olsun" dediği süre zarfında iktidara en ufak bir yalakalığını görürsek adama her şeyi deme hakkımız var, ama pişman olduğu geçmişinden örnekler gösterip "bakın adam yalancıymış, halbuki muhalif diye pazarlıyorlardı" demek saçmalıktır. bunun turan dursun için "beyler adam eskiden imammış ya meğer ateist gösterilmeye çalışılıyormuş" demekten hiçbir farkı yoktur.

    doğma büyüme solcular a sınıf insan, sonradan solcu olanlar b sınıf insan, eskiden islamcı olup sonradan demokrat olanlar c sınıf insan diye bir ayrım yapılamaz. her insan bizim fikrimizle doğmuyor, bazıları da sonradan demokrat oluyor. insanlara değişmek için şans vermek bir gerekliliktir. eğer doğru yolu bulan herkesi böyle vesilelerle harcayacaksak biz bir adım bile ileri gidemeyiz.

  • erdoğan'ı otoriterlikle suçlayanları aşağılamamıştır, erdoğanı otoriterlikle suçlarken başka bir diktatörü deli gibi övenleri aşağılamıştır ve sonuna kadar da haklıdır.

    komünizm/sosyalizm ayağına oranın diktatörünü övüyorlar da övüyorlar. diktatörse o da diktatör kardeşim. tayyipten hiçbir farkı yok komünist olması dışında.

    küba'da, her komünist yönetimde olduğu gibi fakirliğe endeksli bir ekonomik eşitlik getirilmiştir. herkes fakir, o yüzden de herkes eşit. bu süreçte fidel bey yüzlerce milyonu doldurmuş cebe, yarım yüzyıllık diktatörlüğün ardından bakmış yaşı elvermiyor, kardeşine devretmiş. normal bir şey mi şimdi bu?

    bu normalse tayyibin kupon arazilerden komisyon alması da normal, damadını bakan yapması da normal, kızını kendine danışman diye atayıp 60000 tl maaş vermesi de normal.

  • sözlerini çoğunluk biziz, doğru biziz diyenlere 'peygamber de yalnızdı, bir elime güneşi bir elime ayı verseniz pes etmem diyerek inandığı yolda mücadelesine devam etti ' şeklinde bitirmiştir

  • " biz gençken siyasi olarak bir tık ötemiz ışid benzeri düşüncelerdi. akp duygusal olarak ışid'le bağlantılı olduğu için pkk'ya koyduğu tavrı ışid'e koyamıyor. kendisine müslüman diyenler ankara'daki patlamalarda ölenlere müslüman değillerdi diyerek üzülmüyorlar. birisi bunu silahla, diğeri gazeteci tutuklatarak, bürokrasiyi ele geçirerek yapmaya çalışıyor, islam devleti kurmak istiyorlar. ışid'e türkiye'de %4 sempati var. " diye sosyolojik olarak güzel bir tespit yaparken:

    nevzat çiçek: nereden çıkarıyosunuz bunu ya?
    levent gültekin: metropolün yaptığı anketten.
    nevzat çiçek: bırahın ya ankete mi güveneceeez???