kilo vermek isteyenlere tavsiyeler

  • tavsiyeye ihtiyacım yok yapılması gereken her şeyi biliyorum. sorun uygulamakta. midemi değil beynimi yenmem lazım, motivasyon lazım. bombok bir kısır döngüde debelenip duruyorum!

  • açılın şişko geldi. 20 şubat 2021 tarihinde 136 kg bu entryin girildiği 11 mart 2021 tarihinde 126 kg olan ve bu gün çikolata, baklava ve çiğköfte ile diyeti bozmuş olan birisi olara yazıyorum.

    - olaya kesinlikle kilo yada vücut kitle indeksi olarak değil yağ oranı olarak bakın. obezitenin tanımı vücutta aşırı yağ birikmesidir bu sebeple önemli olan kilonuz yada vücut kitle indeksiniz değil vücut yağ oranınızdır. kendimden örnek verecek olursam vücut kitle indeksine göre benim ideal kilom 72 kg gözüküyor lakin şöyle bir durum var benim zaten şu anda ki yağsız vücut ağırlığım 85 kg yani vücut kitle indeksine göre sağlıklı olmam için tüm yağlarımın yanı sıra bir miktar kas kaybı da yaşamam gerekiyor. ha illa ki kilo verirken yani yağ yakarken bir miktar kas kaybı oluyor fakat bu miktar ne kadar az olursa o kadar iyi.

    - kilo almanın en önemli nedeni yüksek glisemik indeks li gıdaları tüketmektir. kilo verdiğim bu 19 günlük süreçte ben mümkün mertebe glisemik indeksi 55 ten yüksek olan gıdaları tüketmemeye çalıştım bu sayede sık sık yaşadığım açlık krizlerimi kontrol altına alabildim. ha malesef ki bu enrtyi girdiğim bu gün bu kurala yukarıda da belirttiğim gibi uymadım yalan ettim.

    - daha önceden sık sık duyduğum ama pek fazla önemsemediğim çok ama çok önemli bir konu çiğneyin arkadaşlar lütfen yediğiniz yemekleri ne olursa olsun en az 15 kere çiğnemeden yutmayın. yuttuktan sonra ağzınıza bir sonra ki lokmayı koymak için en az bi 5 saniye bekleyin. yemeği bitirme süreniz minimum 15 dakika olsun. yine kendimden örnek vermem gerekiyorsa ben çocukluğumdan beri kilolu olan birisi olarak yeni farkına vardım ulan ben bu zamana kadar meğerse hiç çiğnemiyormuşum resmen direkt yutuyormuşum şaka gibi.

    - günde minimum 10 bin adım atmaya çalışın. çok zor çok yorulurum gibi bahaneleri uydurmayın benim gibi 136 kiloluk dana yapabiliyorsa sizde bunu yapabilirsiniz.

    - başka bir önemli konu ise mümkün olduğu kadar düşük karbonhidratlı beslenmeye çalışın. ben şahsen günlük karbonhidrat tüketimimi 100 gr altında tutmaya çalışıyorum. ilk başlarda zor gelsede sonradan alışıyor insan.

  • 10.000 adım, yavaş yemek yeme ve 18.30'dan sonra ağzınızı mühürlemek. yaşam kaliteniz yükselecek.

  • cips/çerez yerine elma.
    kola yerine ayran.
    mayonez yerine yoğurt.
    tatlı yerine hiç bir şey.

    not: yatırım tavsiyesi değildir. hayat tavsiyesidir.

  • ağızdan girmeyen hiçbir şey kilo yapmaz gençler. önce bir bunu düşünün.

  • yıllardır araştırıyordum. binden fazla makale okudum. princeton üniversitesi'nin araştırmalarına bizzat katılıp 7-8 profesörle yaka paça çekmeli tartışmalara girdim. deneysel çalışmalara denek olarak katıldım. başka deneysel çalışmaları da dünya sağlık örgütü ve birleşmiş milletler adına yürüttüm. kilo vermiş olan 3 bin kişi ile ayrı ayrı görüşüp işin doğrularını ve yanlışlarını tespit etmeye çalıştım. ancak tüm bunlara rağmen tam olarak nasıl kilo verileceğine dair düzgün sonuçlar elde edememiştim.

    nihayet sözlük sayesinde ekmeği ve şekeri kesip spora başlayarak kilo verileceğini bugün öğrendim. bu tavsiyeleri şu an telekonferans yolu ile çeşitli üniversite profersörleri ile paylaşıyorum. hepsi şaşkın. incredible, unbelievable haykırışları gözyaşlarına karışıyor. sağolun arkadaşlar. eşsiz tavsiyeleriniz sayesinde 20 milyon dolarlık araştırma bütçesini hayır kurumlarına dağıtabiliriz.

  • çok güzel bir söz vardır, "eğer bir hayalin gerçekleşmesini istiyorsanız, kimseye o hayalden bahsetmeyin" diye.

    diyet yaptığınızı da kimseye söylemeyin, kimseye çaktırmayın. yediklerinizden anlayan olursa da geçiştirip konuyu değiştirin. o zaman kilo verebildiğinizi göreceksiniz.

  • makro ve kalori ihtiyacınızı hesaplayın, nasıl olacak derseniz;
    öncelikle aşağıdaki üç değere ihtiyacımız var.
    bmr(#72968300), lbm(#72968290), yağ oranı(#54006536) ***

    aktivitenize göre bmr değerinizi çarpın
    oturan boğa(az yada hiç spor yapmayan): bmr x 1,2
    hafif aktif (haftada 2-3 gün antreman/spor yapan): bmr x 1,375
    aktif (haftada 4-5 gün antreman/spor yapan): bmr x 1,55
    çok aktif (haftada 6-7 gün antreman/spor yapan): bmr x 1,725
    pro kategorisi (günde 2 kez, ağır antremanlar yapan): bmr x 1,9

    bulduğumuz değere tdee diyeceğiz. total daily energy expenditure yani günlük enerji harcamamız.

    kilo vermek için kalori tüketimimiz kısacağız. bu değerler elimizde amacımız kilo vermek. buna yağ kaybetmek desek daha doğru olur. kas kaybetmek istemeyiz. vucüdümüz için yağ kolay eklenen/çıkarılan bir şey. kas öyle değil. kas kaybetmek çok kolay olmasına rağmen, kazanmak zordur. bu gerekçeyle yüksek yağ oranına sahip kişiler daha hızlı kilo verebilir, düşük yağ oranına sahip kişiler kas kütlesini korumak için daha yavaş kilo vermelidir.

    kısacağımız kalori;
    yağ oranı 30%> ise tdee x 30%
    yağ oranı 20-30% ise tdee x 25%
    yağ oranı 10-20% ise tdee x 20%
    yağ oranı <10% ise tdee x 15%

    bu değeri tdee'den düşersek ortalama kalori alım hedefimizi buluruz.

    eğer spor yapmayan bir insansanız bu değer sizin için yeterli olacaktır. spor yapan insanlar için ekstrası var. tavsiye edilen de budur. spor sonrası iyileşmeyi optimize etmek, kas kaybını engellemek ve dinç olmamız için kalori alımını ikiye ayıracağız.

    spor yaptığımız günler için ort kalori alım hedefi x 1,2
    dinlenme günleri için ort kalori alım hedefi x 0,8

    burası biraz kafa karıştırabilir, kolayını bir örnek açıklayalım. diyelim ki kalori hedefimiz 2.000 ve haftada 2 gün spor yapıyoruz.

    2.000 x 7 = 14.000 haftalık kalori. spor yaptığımız günler için 2.000 x 1,2 = 2.400 x 2 =4.800 kalori
    spor yaptığımız günleri düşelim 14.000 - 4.800 = 9.200 kalori
    9.200/5 = 1.840 kalori. dinlenme günleri kalori hedefimiz.

    aslında 1,2 çarpanı haftada 3-4 gün spor yapanlar için uygun. ihtiyacınıza, konforunuza göre bu çarpan artıp, azalabilir. önemli olan kalori alımını ikiye ayırmanız ve mantığına hakim olmanız.

    gelelim makrolara. makro nedir ? protein, yağ, karbonhidrat alım hedeflerimizdir. genel uygulamanın aksine yüzdeler vermeyeceğim. kişiye özel makro çıkartmanın yolu var, bu kadar hesabı boşuna yapmadık*

    bu kadar hesabı yaptık çünkü bir kalori bütçemiz var. buradan sonra ilk belirleyeceğimiz protein tüketimi. antreman günleri karb tüketimi fazla, yağ az. dinlenme günleri yağ fazla, karb az olacak. protein alımı için katı kurallar var. yağ için daha gevşek kurallar var. karb ise bütçeyi tamamlamak için bir araç sadece.

    protein alımı. protein önemli çünkü; kas yapımı için gerekli hammadde, diyet yaparken kas kütlemizi koruyan bir etkisi var, ve en doyurucu makro, tok tutar.

    araştırmalar lbm kg başına 2,3-3,1 gram protein tavsiye ediyor.*bundan azı kas kaybına neden olabilir. bundan fazlasının bir faydası yok, sadece daha maliyetli bir diyet yapmanıza neden olur*ilk hesaplama için tavsiyem 2,5 gram/kg protein tüketimi. eğer açlık hissediyorsanız arttırabilirsiniz.

    lbm x 2,5 = protein alımı.

    yağ alımı. hormanal dengemiz yani düzgün çalışmamız ve testesteron salgısı için yağ tüketimi önemli. günlük tüketim lbm kg başı 0,9 gramın altına düşmemeliyiz.

    kilo verirken yağ alımımız lbm kg başına 0,9-1,3 gram arası bir değer olmalı. ağız tadınıza göre aşağı/yukarı değer alabilirsiniz. daha yağlı bir diyet tercih edip yüksek değer alabilirsiniz, daha fazla karb tüketmek için düşük değer alabilirsiniz.

    antreman günleri için yağ tüketimini ikiye ayıracağız yine. ortalama erkek antreman günlerinde 45-60 gram, dinlenme günlerinde 60-100 gram yağ tüketebilir. aynı kalori için yaptığımız gibi günlük ortalama tüketimi bulup. antreman günlerine göre bir miktar belirleyip, diğer günleri bulabilirsiniz.

    mesela antreman günü 60, dinlenme 90 gram olabilir. dediğim gibi biraz da keyfiniz kalmış.

    karb alımı. protein 1gram/4 kalori, yağ 1 gram/9 kalori, karb 1 gram/4 kalori. buna göre dinlenme ve antreman günlerinizde kalori alım hedefinize göre kalanı karb ile doldurabilirsiniz.

    *eğer dinlenme gününde karb tüketimi negatif çıkıyorsa. kalori kısma çarpanınız yüksek olabilir. değilse antreman ve dinlenme günleri arasındaki kalori farkını manuel değiştirerek uygun bir değere ulaşabilirsiniz.

    tüm bunlar sonunda elimizde;
    antreman günü kalori hedefi, protein,yağ,karb makro hedefleri,
    dinlenme günü kalori hedefi, protein,yağ,karb makro hedefleri olacak.

    bu kadar hesaplama ve detay canınızı sıkmış olabilir. sıkmasın. varmak istediğimiz nokta kalori ve makro tüketimi olarak genel bir hedef belirlemek. kilo vermek, verirken yağ yakıp, kas kütlemizi korumak. hesaplamalarda gördüğünüz gibi bir çok varsayım ve farklı alınacak parametre var. bunları keyfinize, yaşantınıza, bütçenize uygun hale getirebilirsiniz. daha hızlı veya yavaş kilo verebilirsiniz. önemli olan kalori ihtiyacımız ve azaltımı ile ilgili genel fikre sahip olmanız. bir başka önemli olan şey ise protein, yağ ve karb tüketimi ile ilgili genel fikirlere sahip olmanız. bunları günlük hayatınıza monte ederseniz, kilo verip kalıcı olmasını sağlayabilirsiniz.

    bu takibi yapan kişilerde başlangıç seviyesinde kalori hedefinizi +/- 200 kalori ve protein alımını +/- 20 gram olarak tutturabilmek gayet başarılı bir sonuçtur.

    daha tecrübeliler için aşağıdaki gibi daha sıkı bir değerlendirme olabilir;

    iyi, kalori limitini 100 kalori farkla tutturmak.
    daha iyi, protein hedefini 10 gram farkla tutturmak ve kalori limiti 100 kalori farkla tutturmak.
    en iyisi, protein hedefini 10 gram, yağı 5 gram fark ile tutturmak.

    bunlara göre %75 zamanda en iyisini yapmayı hedefleyebilirsiniz. benim tavsiyem %90 zamanda makroları %10 farkla tutturmaya çalışmanız.

    takibi nasıl yapabilirsiniz ? zaten başlıkta kalori takibi için bir çok referans verilmiş. hangisi kolayınıza geliyorsa kullanabilirsiniz. gram olarak makro da takip edebileceğiniz bir app olması faydalı olur.

    en nihayetinde amacımız tüm bunlarla obsesif kompülsif bozuklukyaratmak değil.*sağlıklı olan bu genel bilgilere sahip olup kilo verme çalışmasını bu doğrultuda ilerletmek. mevcut durumun takibini yapıp, bir süre applerle takip sonrası zaten sisteme alışıp ona göre yaşar hale gelebilirsiniz. 1 haftalık kullanım bile göz kararı ağırlık ve protein/yağ hesabı yapmanızı sağlar. belirli bir beslenme düzeni oluşacaktır. önemli olan bu beslenme biçimini içselleştirmek. yoksa 6 ay diyet yapıp her gün her şeyi takip ediyor olmak sağlıklı ve sürdürülebilir değil.

    bu makrolarla ilgili yok sayılabilir detaylara dikkat etmeniz gerekir. mükemmeliyetçi olmanıza gerek yok. süreci kendi adınıza basitleştirmeniz gerekiyor.

    örneğin 100 gr kuru makarna için aktüel makrolar; 73 gram karb, 2 gr yağ, 15 gr protein. bunu aşağıdaki şekillerde yazabilirsiniz istediğiniz kadar detaycı olmak veya basitleştirmek sizin elinizde.

    100gr kuru makarna = 70g karb, 0g yağ, and 0g protein.
    100gr kuru makarna = 70g karb, 0g yağ, and 10g protein.
    100gr kuru makarna = 75g karb, 0g yağ, and 10g protein.
    100gr kuru makarna = 75g karb, 0g yağ, and 15g protein.
    100gr kuru makarna = 75g karb, 2g yağ, and 15g protein.

    yine makrolar ve kalori takibi ile ilgili tutarlı olmanız gerekli. hangi basitleştirmeleri yapıyorsanız bunda tutarlı olmalısınız.

    tüm bu hesaplamalar ve limitler bir çok varsayım barındırıyor. yağ oranı ölçümünü net olarak sağlayabileceğimiz bir yol yok. aynı şekilde kalori ihtiyacı da kişiden kişiye %20 civarında değişebilir. amacımız kendimize genel hatlarıyla bir plan çizmek ve sonunda bu plana göre istediğimiz gelişimi gösterip göstermediğimize bakmak. 4 haftalık periyotlarda gelişimimizi değerlendirip belirlediğimiz kalori ve makroları gözden geçirmek gerekiyor. hızlı veya yavaş ilerleme durumunda planınızı revize etmeniz gerekiyor. zaten 4 hafta sonundaki varsa kilo ve yağ oranı değişimi de bu hesaplamaları revize etmenizi gerektirir.

    gelişim takibi ve değerlendirme:

    iyi bir süreç için iyi takip ve değerlendirme gerekiyor. şöyle ki kilo kaybı olmaması yağ kaybı olmadığı anlamına gelmeyeceği gibi kilo artışı da her zaman yağ artışı anlamına gelmez. yağ ölçüm metodlarının sapma oranının yüksek olduğunu da düşünürsek takip ve değerlendirme için ekstra bilgilere ihtiyacımız var.

    dört haftalık değerlendirme için haftalık olarak aşağıdaki ölçümler yapılabilir. ilgilenenler için detaylar aşağıda olacak. daha fazla bilgi/ölçüm de yapılabilir, bu size kalmış ama çok bilgi daha iyidir diye bir şey yok. haftalık 10 dakika ayırmanız yeterli, bu kadar zahmete giriyorsanız bunu da yapın. bir çalışma sayfasına kaydedebilirsiniz.

    kilo,
    gögüs çapı (meme üstünden),
    sağ kol (biceps en geniş yerinden),
    sol kol,
    göbek 3 parmak üstü,
    göbek (içeri çekmeden, şişirmeden, nefes vermiş hali ile)
    göbek 3 parmak altı,
    kalça,
    sağ baldır (en geniş yerinden)
    sol baldır.

    antreman günü makrolar; p, y, k
    dinlenme günü makrolar; p, y, k
    makrolara uyma %
    antremana uyma %
    uyku kalitesi (0-10)
    stress durumu (0-10)
    açlık durumu (0-10)
    başka eklemek istediğiniz varsa*

    kilo ölçümü; sabah boşaltım sonrası günlük olarak tartılıp, haftalık ortalamayı kaydedin. çünkü; günlük olarak kilomuz değişecektir özellikle vücütta tutulan su çeşitli nedenlerle her gün değişir aynı şekilde sindirimi zor besinler sebebiyle deponuz dolu da olabilir :)

    ölçülerin alınması; 0,1 cm hassasiyetinde kaydedin. haftada bir kez, yine sabah ve kendiniz yapın. tutarlı olmak adına önemli, kendiniz de ölçüm yaparken tutarlı olun. kaslar gergin halde ölçüm almalısınız. basit bir mezura kullanabilirsiniz veya mesitaşın b-0012 diye kitlenebilir mezuraları var, bu ölçümler için ideal. bu ölçümler kilo takibi ile beraber yağ yakımınız ve gelişiminiz hakkında 4 haftalık periyotlarda büyük fikir verecektir.

    4 haftada bir ön-arka foto çekilip bakılabilir. ben pek haz etmiyorum bu işten ama ayna karşısındaki görüntü ile ilgili beyin yanıltıcı olduğundan isteyenler kullanabilir.

    uyku kalitesi; açlık, enerji durumu, antreman performansı ve sonrasını etkilediğinden. eğer bir sıkıntı varsa çara uyku kalitesinde olabilir.

    stress durumu; antreman performansını etkiler, vücütta su tutulmasına neden olur ve uyku kalitesini etkiler. mesela; stresli olduğunuz bir dönemde kilo kaybı olmayabilir, vücüdünüz su tutup yağ kaybını maskeleyebilir ve makrolarınızda aslında bir sıkıntı olmayabilir.

    açlık durumu; sürekli açlık hali çok fazla kalori kıstığınız anlamına gelebilir. stres de kronik açlığı tetikler dikkat etmek lazım.

    bunların dışında motivasyon durumu (1-10), ağırlık antremanlarındaki güç durumu da eklenebilir.

    tüm bunlar ışığında 4 haftalık sürecinizi analiz edip yorumlayın. yorumlarken gelişim göstermeyen yer aramıyoruz, gelişime devam edip etmediğimize bakıyoruz.

    bazı önemli dipnotlar;
    - yağ oranı %15 ve altında iken üst karından başlayarak eririz. ölçümlerde önce üst karın ve göbek azalır normaldir.
    -göğüs, sırt, kol ve bacaklarda da yağ depoladığımızı unutmayın. ölçülerin küçülmesi mutlaka kas kaybı demek değildir.
    -kilonuz yavaşça artıyor ve karın bölgeniz inceliyorsa bu yağ kaybı ve eş zamanlı kas kazancı anlamına gelir. sadece tartıya güvenmeyin ve hemen bir şeyleri değiştirmeden önce iyi düşünün. zaten bu durum uzun sürmez*
    -kilonuz birden arttı ise panik yapmayın. karın ölçümlerinizi kontrol edin değişim yoksa yediğiniz karb veya tuzlu bir şeyden dolayı vücudunuz su tutuyordur. karın bölgenizde değil tüm vücutta tutacağından ölçümle sağlamasını yapabilirsiniz.

    genel olarak değerlendirdiğinizde aslında diyetisyenlerin de benzer şekilde program yazdığını fark edebilirsiniz. haftalık yediklerinizi yazmanızı isterler, bilgi dağarcıklarına göre makrolarla dolu haftalık bir program verirler, kilo, ölçü ve mental durumunuza göre değerlendirme yapıp, gelişime göre yeni bir program verirler.

    kilo vermek ve kilonuzu korumak istiyorsanız bu bilgilerden bir kısmına veya tamamına hakim olmanız hayatınızı profesyonel yardıma ihtiyaç duymayacak şekilde kolaylaştıracaktır. basitleştirmeyi unutmayalım.

    not: elbette başka faktörler de var, kişiye özel durumlar da olabilir amaç genel bir yol haritası çizmekti. beslenme, ne yiyelim, ne aktivite yapalım ile ilgili çok fazla bilgi mevcut zaten o kısma girmiyorum.

    faydalı olabilecek iki şey;
    (bkz: my fitness pal)
    (bkz: intermittent fasting)

  • buraya gelip 'yemeyin', 'az yiyin pis şişkolar', 'eşeğin sikini yiyin' , 'bok boğazınıza sahip çıkın' vs. tarzı yazılar yazanları direkt engelleyin. kilo vermenize bir faydası olur mu bilmiyorum ama en azından daha kaliteli ve faydalı entryler okumanıza yardımcı olabilir.

    not: 43 kilo vermiş bir dostunuz...

  • bir yazar arkadaş “göbeğini eline alan kişi” ve “1 kilo aldı diye göbeğim var diyen pelinsu” ayrımı yapmış. ben ikisi de olduğuma göre, birkaç tavsiye verebilirim.

    yıllarca azıcık oynayan ama değişmeyen bir kilom vardı. boyum 170, kilom 60-62 civarında oynardı. bir gün bir tartıldım, 69 kilo ve küsürat. pantolonlara giremiyorum. 40 beden olmuşum. birkaç ay böyle devam etti.

    sonra diyete ve her gün sahilde yürüyüş yapmaya başladım. önce kilo veremedim. hem az yediğim için sinirli oluyordum, hem hiç kilo veremiyordum. berbat bir duyguydu. sonra gittim isveç diyetine başladım. etkili mi, evet. ama önermem, çektiğiniz acıya değmez.

    zaman içinde 13 kilo verdim. önce 60 kiloya düştüm ve bu kolay olmadı. isveç diyetleri, kendimi aç bırakmalar, yemek düzenini değiştirmeler. en etkilisi yemek düzenini değiştirmek oldu.

    -asla ekmek yemedim. 0 ekmek. hatta bir süre sonra ekmeğin tadını beğenmemeye başladım. alışkanlık oldu.
    -karbonhidratları azalttım, sırf doymak için pilav ya da makarna yemedim.
    -acıktığım zamanlarda meyveye ve yoğurda abandım. meyvenin fazlası da kaloridir biliyorum, ama akşam yemeğinde ekmeksiz bir tabak sebzeyle doymak zor oluyor, yanında yoğurttur salatadır doyana kadar yedim.
    -tatlıyı azalttım ama kesmedim. bana kilo aldıran şey de tatlıydı zaten. ama kesemedim, az da olsa yedim.
    -elime aldığım her şeyin kalorisini hesaplar oldum. bunu kesinlikle tavsiye ederim. diyelim öylesine bir gofret yiyeceksiniz, matah bir şey de değil, eğer kalorisi gözlerinizi yuvalarından çıkarıyorsa yemeyin. hele kalorisi yazmıyorsa şeker bombasıdır. ben hep normal sade çikolata yerdim.
    -fast food konusuna gelince, ayda bir yedim ama haftada 2-3 kez yeseydim olmazdı. azaltmış oldum onu da.

    bu beslenme düzeniyle beraber kendimi aç bıraktığım çok oldu. mesela öğlen yemeği yemez, diyet bisküviyle doymaya çalışırdım. kendinize işkence etmeye gerek yok. beslenme düzeninizi değiştirirseniz ve hareket ederseniz (spor, yürüyüş, gym) her türlü kilo verirsiniz, ama bir ay ama beş ay sonra. illa ki verirsiniz.

    bu sayede 9 kilo verip birkaç ay 60 kilolarda kaldıktan sonra birden iştahım kesildi, yediğimde de yediklerimi kusmaya başladım, psikolojik midir nedir, çok hızlı bir şekilde 56 kilo oldum. (belki de 1 ayda.) ve 2 yıl gibi bir süredir kilom değişmedi. ama bu süre içinde beslenme düzenine dikkat ettiğimi belirteyim.

    birkaç ay önce 2 kilo aldım. neden biliyor musunuz? ekmek yemeye başladım, çılgınca tatlı yer oldum, hareketi bıraktım, yediklerime dikkat etmez oldum. ve biliyorum, eğer yine salarsam yine kilo alırım. hepimiz için geçerli bu.

    şimdi beslenmeme dikkat edip 2 kiloyu vermek istiyorum. eskiden göbeğimi elime alırdım, şimdi de 2 kilonun derdine düşen pelinsu oldum evet. ama her ikisini de yaşadım ve en büyük korkum tekrar kilo almak.

    yani kısacası diyet değil de, bazı yiyecekleri hayatımızdan çıkararak veya azaltarak kilo verebiliriz, böylesi daha kalıcı olur. isveç diyetiyle 1 haftada 8-10 kilo vereceğinizin garantisini verebilirim. ama yemek yediğiniz an kiloları geri alırsınız. böyle diyet işlerine girmeyin.

    kilo vermek uğruna başlarda çok eziyet çektiğim için kilo vermeye çalışan insanı çok iyi anlarım. aynılarını ben de yaşadım. umarım hepiniz benim daha önce yaşadığım gibi toplu kilo vermenin mutluluğunu yaşarsınız. inanın; sadece istediğiniz kiloda olmak değil, o kiloda yıllarca kalmak da mümkün.

    p.s: yoğurt candır.