kanser

  • babam. 5 yaşında kaybettim. kendisi de 43 yaşındaydı. ağzından sigara ve alkol düşmezmiş. yıllarca annemle birlikte gurbette almanya'da işçi olarak çalışmışlar. biriktirdiklerini orospu çocuğu dayısına yollamış. burada bir apartman yaptırmak için. o orospu çocuğu dayısı da yolladığı paraların yarısını yemiş. bizim rahmetlinin yolladığı paralarla 2 apartman dikilecekken tek apartman dikilmiş. sonradan rahmetli öğrenince iş işten geçmiş tabii. sonra hasta olmuş, toprak çekmiş. dönmüşler memlekete. zaten bir sene sonra da toprağa kavuşmuş babacığım. kul hakkını bırak yemeyi, yedirmiş aq. kendi hakkı yenmiş.

    dün 33 yaşında bir arkadaşımın kanserden vefat haberini aldım. inanın bırak kul hakkı yemeyi, çocuğun yardımına koşmadığı insan yoktu. yerinde durmazdı. komşusunun bir ihtiyacı varsa koşa koşa giderdi. dün kaybettik. toprağı bol olsun. yazlığında bizi misafir etmişti. yedirip içirmişti. çok güzel bir insandı.

    kedim zeytin. o da kanser oldu. ameliyat ettirdik. tekrar kitle çıktı. metastaz olmaması için dua ediyoruz. çocuk 10 yaşından beri bizimle, yediği tek şey maması, kul hakkı yedi mi bilemem.

    başkası yazsa çok pis küfrederdim de, delikan76 abimiz yazınca eskiden gelen bir saygım olduğu için kendisine susuyorum. duygusal bir zamanında yazdı heralde diyorum. itü mezunu adam sonuçta.

    sonuç olarak kanserin kul hakkıyla falan alakası yok arkadaşlar. saçmalamayın. hepinizi öpüyorum. bol sağlıklı günler diliyorum.

  • "yenilen pehlivan güreşe doymazmış" cümlesindeki pehlivan kendisi. ben bu arkadaşı ikinci kez yendim. ben bu tipini siktiğimi ikinci kez atlattım. ben bu anasını sattığımın orospu çocuğu hastalığıyla olan savaşımı ikinci kez kazandım. iki... 2...

    gideyim de marvel'e süper kahramanlık başvurusunda bulunayım. yalnız süper kahraman ismime karar veremiyorum: cancer breaker, grand hero, the winner, nightmare of the cancer, derman(acıların acımasız düşmanı, her derdin dermanı*)... neyse benim şimdi terzide randevum var, taytlı pelerinli süper kahraman kostümü diktircem kendime.

  • 3 kere ameliyatını olduğum, peşimi bırakmayan hastalık.

    cinsi paratiroid kanseri. çok nadir görülüyor.

    üniversite son sınıf öğrencisiydim. bulantı, kusma, baş dönmesi vs gibi şikayetlerden sonra antalya'daki okulumdan mezun olup izmir'e ailemin yanına geldim. önce neyim olduğu uzun süre bulanamadı. beyin tomografileri, kan sayımları vs vs vs. bir gün 9 eylül üniversitesi'ndeki bir nörolog tahlillerimde kalsiyum değerimin çok yüksek olduğunu söyledi. tetkikler yapıldıktan sonra boynumdaki paratiroid bezlerinden birinin anormal davrandığı anlaşıldı. çünkü kemiklerden vücuda çözülen kalsiyum miktarını paratiroid bezlerinden salgılanan parathormon belirliyor. neyse ameliyat dendi. biz daha o zaman kanserin k'sini bilmiyoruz. annem başıma gelen her doktora, gereken neyse yapın, oğlum çok genç, yeni mezun gibi söylemlerde bulunuyor, ben de anneme sanki doktorlar işini bilmiyor, anne lütfen sus gibi şeyler söylüyorum, doktorlara gereksiz telkinlerde bulunduğu için anneme kızıyorum.

    bu paratiroid zıkkımının kanser vakaları çok nadir olduğu için doktor nasıl olsa kanser değildir diye boynumdaki bezi 8 parçaya ayırıp çıkarıyor.

    kanımdaki parathormon ve kalsiyum değerleri düşüyor ve 3-5 gün sonra taburcu oluyorum. eve geldiğimde patoloji raporunda yazan karsinoma ile uyumlu görüldü sözündeki karsinom kelimesini sözlüklerde aratınca kötü huylu tümör olduğunu öğreniyorum ve başımdan aşağı kaynar sular dökülüyor. patolojiyi yapan doktorla konuşuyorum ve paratiroid kanserlerinin çok nadir görüldüğünü, boynumdakinin kanser olup olmadığını söylemenin bile çok zor olduğunu söylüyor ve içini ferah tut diyor. ben de nasıl olsa parathormon ve kalsiyum değerlerim düşük diye içimi rahat tutuyorum.

    yeni mezun olmama rağmen, bir iş bulup çalışmaya başlıyorum. her şey güzel gidiyor. 4-5 ay geçiyor ve her ay yapılan tahlillerde pth ve kalsiyum değerlerim giderek yükseliyor ve 2. bir ameliyat deniyor. ikinci ameliyatı da oluyorum ama ne pth değerimde ne de kalsiyum değerimde bir değişme oluyor.

    2. ameliyattan 4 ay sonra 3. ameliyat için hazırlıklar tamamlanmış bulunuyor. yapılan tetkiklerde kanserin sadece boynumun bir bölgesinde olduğu belirleniyor. ben bu sefer bu pis hastalığı boynumdan söküp çıkaracaklarına inanıyorum ve 3. ameliyatı oluyorum. hem pth hem de kalsiyum değerlerim oldukça düşüyor.

    ameliyattan kısa süre sonra gene bir iş buluyorum ve bu sefer kazancım da iyi. yeni dostlar ediniyorum, çok güzel filmler izliyorum, çok güzel şarkılar dinliyorum. tetkikler devam ediyor ve pth ve kalsiyum giderek artmaya devam ediyor. hikayemde bugüne geldik işte. ailemin ve benim durumumu düşünün.

    paratiroid kanseri çok nadir görüldüğü için diğer kanser türleri gibi bilim insanları tarafından çalışılmıyor. sinekalset diye bir etken madde var. bu maddeyi içeren hapla kalsiyumu bir nebze düşürebiliyorsunuz ama benim şansıma bakın ki sinekalset benim bünyemde kalsiyumu düşürecek etkiyi göstermiyor.

    doktorumla yaptığım son konuşmada kendisi bana ameliyatla bu işten kurtulma şansımın çok nadir olduğunu söyledi. oysa benim bütün umudum, kanser henüz vücudumun tümüne yayılmadan boynumdan tamamen çıkarılıp atılmasına bağlıydı. bu kansere karşı ne bir kemoterapi ne de rapyoterapi var.

    psikolojim çok kötü. bütün bir umutsuzluk ve keder içindeyim. henüz 26 yaşında böyle ağır bir savaş vermek benim için çok zor. ailemin de psikolojisi iyi değil. 25 yıl gözünün içine bakıp büyüttükleri çocuk nadir görülen bir türe yakalanıyor.

    her şeye rağmen işte, hayat devam ediyor.

    belki avrupa'da, amerika'da ya da ne bileyim küba'da bir çaresi vardır da, burayı okuyan biri bana derman olur diye sizinle paylaşmak istedim.

    hepinizi çok seviyorum.