kafede yalnız oturan insanlar

  • gözüme karizmatik gelen insanlardır. sevdiği bir yerde oturup güzel bir tatlı yemek, kahve içmek için başka bir insana ihtiyaç duymaz, kendi kendine güzel vakit geçirebilme motivasyonuna sahiptir. yalnızlık= eve kapanmak olarak algılayan insanlara garip gelir.

  • ülke o kadar geri kalmış ki, kafede yalnız oturan insan bile garipseniyor. sorsan türkiye çok özgür, ama dışarı çıkıp yalnız başına oturup bir şeyler yiyip içsen bile hemen "tuhaf" damgasını yersin.

  • kendini gezdirmeye çıkarmıştır.

  • önünüzdeki sandalye müsait mi ? sorusunu sıklıkla duyan insandır.onun karşısındaki sandalye hep boştur ve sandalyenin alınmasıyla yalnız olduğu açığa çıkmış olur.

  • sinema ve tiyatroya bile tek başına gidemeyen yurdum insanı için "marjinal" bir durumdur.

  • huzur eksenli varlıklardır. ordan oraya koştururken yahut sadece kendine ayılabileceği zaman dilimi planlamasıyla hayata bir kahve molası veriyorlardır.
    çok yadırgamayın ve gözlerinizi dikip tavlamaya çalışmayın. kahvesini içecek, biraz etrafını süzecek, içine gülümseyecek, belki sessizce sövecek ve sigarası bitince kalkıp gidecek. rahat bırakın.

  • kafeye girer etraftaki 2 kişilik masalardan birini gözüne kestirip yerleşir (4 kişiliğe oturup yer işgali yapmak istemez işletme dostudur).masada yalnız olduğu sırıtmasın diye ceketini veya montunu karşısındaki boş sandalyeye asar.kahve söyler sigara yakar sanki 4-5 saat oturacakmış gibi kurulur eline telefonu alır biraz oyalandıktan sonra kahve gelir hızlı üç-beş yudumda kahve biter telefona biraz daha oyalanır “eee kahve de bitti ne işim var burada amk” der mekandan ayrılır.hepsi 20 dakika sürer.

  • içerisinde bulunduğum ve bunu yaşam tarzı haline getirmiş insanları saygıyla gözlemlediğim insan grubudur.

    bu insanlar kişisel alanlarında kalmayı severler ve diğer insanların kişisel alanlarına saygılıdırlar. üretkenliği genellikle yüksek insanlardır. odaklanmayı ve genelde kendilerine yatırım yapmayı severler.

    en önemlisi ise topluma zararsız insanlardır.

  • yurt dışında çoğu insan bu şekilde yapıyor. herkes tek başına kahvesini içiyor, gazetesini okuyor, kahvaltısını yapıyor. avrupada gördüğüm manzara hep bu şekildeydi. kalabalık olacaklarsa da, genelde bir cafeyi işgal etmeyip evlerinde buluşuyorlar. bizim türkler gibi 25 kişi bir restorana gidip altın günü yapmıyorlar.

    gel gelelim türkiye'de bir kişi bir yere yalnız başına gittiğinde:
    -aa yalnız zavallı
    -arkadaşı mı yok ki yazık
    gibi şeyler söylenip, tuhaf bakışlar atıldığı için insanlar rahatsız oluyor ve tek başlarına bir yere gitmeye çekiniyorlar. tuvalete bile yalnız gidemeyen kızlar barındıran bir toplum için bu davranış normal aslında.
    zihinlerin değişmesi gerek, o da olacak bir iş değil.

  • fazla arkadaşı, dostu yoktur. ne yapsın evde hapis mi yaşasın.

    (bkz: bir arkadaşım ekolü)

    (bkz: ağlamıyorum gözüme bir şey kaçtı)