kader konusuna kafası basmayan insanlar

  • cümle başına sekiz imla hatası yapan bir arkadaş çıkmış yüzyıllardır içinden çıkılamayan özgür irade-kader paradoksuna değinmiş. dinci olmanın en güzel yanı hiçbir şey bilmesen de her şeyi bilirsin. kendine saygısı olan bir insan olmasaydım tam benlik olay.

    kişinin arkadaşının işleyeceği suçu biliyor olması, suç işleneceğinin zamanın doğrusallığında kesin olması, değiştirilemez olması özgür iradenin var olmaması demek ulan işte. yaşanacak olanı değiştirmeye gücün yoksa yazılı bir senaryoyu oynuyorsun demek. bu da tanrının karşısına geçtiğinde "ne yapsam senin bildiğinin dışına çıkmış olabilirdim ki? beni neden cezalandırıyorsun?" deme hakkına sahipsin demek.

    bak özgür iradenin imkansızlığu konusuna girmedim bile. bizi, yaşadığımız dünya'yı, yaptığımız şeyleri, aldığımız kararları şekillendiren bir dizi kimyasal reaksiyon. ben bir saat önce elma yemişsem şimdi bir elma ve bir portakal getirildiğinde portakalı tercih etme ihtimalim daha yüksektir çünkü vücudum elmanın içindeki vitamin, mineral, şeker vb ile doludur ve bunun sinyali beynime gider. iyi ve kötü tercihler de böyle şekillenir. 30 yaşına kadar kadın yüzü görmemiş standart bir adam önüne çıkan bir zina fırsatını onlarca cariyesi olan standart bir adamdan daha kolay değerlendirir. bizi yaşadığımız şartlar ve nesiller boyu soyumuzdan gelen genler şekillendirdiğine ve tanrının bilgisi dahilinde olduğuna göre bizi nasıl adaletli bir sınava sokacak? tüm bunları göz önünde bulundurduğunda yargılanacak bir şey yok, bulundurmazsa da tanrı zalimdir. oyun yazıp oyun bitince kötü karakterleri cezalandıran psikopat bir senaristtir. oysa onlar sadece oyuncuydu.

    (bkz: determinizm)

    genç adamsın al şu bilmiyorumu koy cebine. lazım olur.