kadınların seven erkekten beklediği ekstra şeyler

  • eşimle yaklaşık 20 senedir evliyiz. bunca sene içinde neler oldu, neler geçti. tek bir şeyin güzel izi kaldı: zor zamanlarda birlikte olmak ve saçma sapan gülmek.

    kanser yüzünden saçlarımın kazınması gerekiyordu ve o kazıdı, “başın tam tahmin ettiğim gibi, top gibi çok düzgün” dedi ve peruğumu takıp beni yerlere yatırana kadar güldürdü (gerçekten en son yerde debeleniyordum). arada peruğumu takıp aniden geliyor ve hala salak gibi gülüyorum.

    arabamızın camı bozuktu, parasızlıktan yaptıramamıştık, birinin de ona soru sorup camı aç hareketi yapacağı tuttu. açmaya çalıştı cam yamuldu, üstten bağırıyor, sonra kapıyı açtı, olmadı. o sırada biz arabanın içinde gülmekten ağlıyorduk. karşı arabadakilere de gülme geldi.

    çocuk ateşleniyor, şarkı söyleyip oynuyoruz hep birlikte.

    işleri kötü gidiyor, gidip son parasıyla bana pasta alıyor “çay yapar mısın?” diyor.

    işleri iyi gidiyor, çocuğa oyuncak alıp kendisi oynuyor.

    birkaç gün önce babam eşimi aradı. babam da gerçekten anormal bir insandır. haydaa dedik açtı. babam şeker hastası bu arada.

    - alo. oğlum baban(kayınpederim, o da anormal) beni aradı.
    - evet
    - ya bana dedi ki, her gün 300 gr bal yiyecekmişim, 10 günde 3 kilo olduğu zaman iyileşecekmişim.
    - neee
    - baban neden beni öldürmeye çalışıyor?

    her zaman gülmek, her zaman bir arada olmak, her şeyi konuşabilmek, karşılıklı çay içebilmek. beklediğim hep bu. ben de isterim çok paramız olsun gezelim dolaşalım, evladıma istediğim odayı yapabileyim, herkes ister de esas mesele o değil. esas mesele, evlada yaptığın o odada hep beraber oyuncak bardaktan çay içme rolü yapmak. tayfun talipoğlu gibi yazdım ya öff.

    özet: babana bile birlikte gülebiliyorsan hayat güzel oluyor, her şeye rağmen.