sanki diğer araçların varlığından haberleri var mı da yol vermiyorlar. sadece önlerine bakıyorlar çoğu zaman
kadın sürücülerin yol vermeme huyu
-
-
ah canım ya yol vermiyormuş. olm kendinize gelin, dikkatli olun, %90ı sizi görmüyor-fark etmiyor bile. çoğu ne trafik akışının farkında, ne çevresinin ne de arabasının nerede başlayıp nerede bittiğinin. uzak durun.
-
yol vermeme huyu değil bence o. senin yol istediğinin farkında olsalar yol verirler ama kadın sürücüler malesef etrafta olan bitenin farkında değil, çevre kontrolü sıfıra yakın.
-
niye yahu gördükleri zaman veriyorlar, bana 2 yıl önce bir kadın yol vermişti.
-
şoförlükle alakası yoktur. kadınların karakteri böyle genel olarak; şımarık ve egosantrikler.
-
bir gün epey dik bir yokuştan çıkıyorum.
yokuşun her iki tarafına park etmiş arabalar yüzünden belli bölgelerde 2 aracın geçişine imkan yok.
hanımefendi yokuş çıktığımı ve 2 aracın geçemeyeceği bölgeler olduğunu görmesine rağmen park halindeki aracını hareket ettirdi ve söz konusu bölgeye benden 5 metre önce geldi.
sağa çekip geçmesini beklemek dışında seçeneğim kalmamıştı.
oysa trafik derslerinde vurgulanan çok basit bir kuraldır.
yokuşta geçiş hakkı yokuş çıkanındır.
hadi ben acemi değilim, yokuşta dur-kalk problemim yok,
lakin benim yerimde acemi biri de olabilir ve durduktan sonra tekrar hareketlenmede sıkıntı yaşayabilirdi.
maalesef ki kadınlarımız yolun ortasından yürüme, yarım adım kenara atmaktan imtina edip karşıdan geleni kaldırımdan aşağı atma öküzlüklerini trafiğe de taşıdı.
şunu çok ciddi söylüyorum ki, ehliyet sınavlarında geçiş önceliği hangisinindir türü şekilli sorulara "kadın sürücünün" cevap şıkkı konsa, kadınlarımızın %90'ı o şıkkı işaretleyecek küstahlık ve zeka seviyesinde. -
insanı çileden çıkartan huydur; tıpkı erkek sürücülerimizin sahip oldukları diğer çekilmez huylar gibi.
biri sol şeridi babasının malı sanar, sürekli o şeridi işgal eder. biri emniyet şeridinden basar gelir. bi başkası sis farını açar, diğer sürücülerin gözünü siker. bir diğeri farını açmayı unutur, karanlıkta fark edilemez bir şekilde yolculuk yapar. bir ötekisi kendi canını hiç saydığı yetmezmiş gibi diğer sürücülerin canını, malını da önemsemeden makas atar. bir başkası sollamaya çıkan aracın sağ şeride tekrar geçeceğini bile bile götüne yapışır, deli sikmiş gibi selektör yapar. bir diğeri tali yoldan ana yola bağlanırken yavaşlamadan, aynasını kontrol etmeden ana yola girer. yine bi başkası, aynasına bakmadan sollamaya çıkar. diğeri sağa sinyal verip sola döner. yine bir başkası nasıl olsa kamera yok diye 30kmlik hız sınırı olan yaya geçidinden 80le geçer. bir diğer hayvan karşıya geçmekte olan yayayı gördüğü halde gaza yüklenir. kimisi kurallara uyana küfür eder, diğeri kırmızıda geçer, öbürü dörtlü açıp istediği yerde durur falan da filan. say say bitmez..
kadını da erkeği de, hepiniz aynı boksunuz ulan. ne kural tanırsınız ne hoşgörülü davranmayı bilirsiniz. varsa yoksa kendi çıkarınız. normalde yüzüne bakmayacağım insanlarla, trafikte aynı ortamı paylaşıyor olmak çok üzücü. sayenizde ben de sizin gibi kural tanımaz oldum. çileden çıkarttınız la beni de. bak yine sinirlendim durduk yere. yemin ediyorum, yaşadığım şehirde gelişmiş bir ulaşım ağı olsa çok çok zorda kalmadıkça arabaya elimi sürmem.
ekleme; ulan en uyuz olduğum şeyi yazmamışım. arabanızda yediğiniz, içtiğiniz şeylerin kaplarını, ambalajlarını filan yollara atmayın orospu çocukları. gerçi daha sinyal vermeyi bile akıl edemeyen insanlardan(!) bunu beklemek de ahmakça oldu ama her neyse.. -
görse verir sadece önüne baktığı için görmüyor.