kadıköy belediyesi

  • kadıköy'de süleymanpaşa sokak'ta oturuyorum. bilmeyenler için söyleyeyim, yoğurtçu parkı'nda alex heykelinin olduğu sokak. bundan önce de bahariye'de havuz tarafından 2. sokak olan ileri sokak'ta oturuyordum.

    he yeterince kadıköylü gelmediysem, şunu da ekleyeyim, kadıköy anadolu mezunuyum. türkiye'de beyoğlu dışında bünyesinde bu kadar sembol okul bulunduran başka bir ilçe olduğunu da zannetmiyorum.

    bu bilgileri vereyim, daha sonra hepsini kullanacağım. biz önceleri selami öztürk'ü beğenmezdik, aykurt nuhoğlu geldi geleli kadıköy iyice çığırından çıktı. evet her zaman bir park sorunu vardı, ama şimdi olanı söylüyorum size. otoparklar, içerideki arabaları çıkarıp sokağa park ediyor ve böylece otoparkları hep boş duruyor. defalarca belediyeye şikayet ettim hiçbir şey olmadı.

    bir diğer otopark yerlerini işgal edenler de her yeri kaplamış olan inşaatlar. uzunca bir tahtayı koyuyorlar en az 3-4 alan gidiyor. her yer inşaat, yoğurtçu parkı cephesi komple yenileniyor. inşaat çamuru, tozu falan söylemiyorum bile.

    yoğurtçu parkı caddesi 2 yıldır trafiğe kapalı. trafik zaten felçti iyice felç oldu. geçenlerde arabama oradaki inşaatlardan bir hafriyat kamyonu çarpmış. belediyeye söyledim böyle böyle polise git diyor. ben adama git arabamı yaptır demiyorum, araca kim çarpmış onu bul diyorum yok polise git.

    benim gençliğim de kadife sokak'ta, caddebostan barlar sokağı'nda, moda sahili'nde geçti. biz mi çok bilinçliydik yoksa yeni yeni mi fark ediyorum bilmiyorum, uyuşturucu temin etmek çok kolay. bünyesinde atatürk fen lisesi, kadıköy anadolu lisesi, st. joseph gibi kült ve bu ülkenin kalbur üstü okulları olan bir ilçe belediyesi bununla savaşmayacak da kim savaşacak acaba?

    her yere verilen bar ve kafe ruhsatlarını anlatmaya gerek duymuyorum. haftasonları ''semt''in anasını ağlatıyorlar.

    inşaatlara geri dönelim. belki bilmeyenler vardır, kadıköy'deki apartmanlar bir ada şeklindedir ve iç tarafları avludur. bu avlular küçük birer koru gibi yemyeşildir. bu ada kısmındaki yerlere ne zaman bir inşaat başlasa, bu yemyeşil, uyurken insana ferahlık veren ortamın içine ediyorlar. o avluya taşma mı derseniz, senelik ağaçları kafalarına göre kesmek mi dersiniz, daha da bir tane denetime denk gelmedim.

    yeni mevzuata göre otoparklı yapılması gereken binalara gidin bir bakın. otoparkı yanlış anlamışlar, anca bebek arabası veya pazar arabası park edersiniz.

    bağdat caddesi, göztepe, erenköy falan zaten şu an bir yaşam alanı değil, şantiye. bizim okulun (koç üniversitesi) oralarda 3. köprü yapıyoruz diye ormana tecavüz ettiler. 2 bölgenin fotoğraflarını çekin, gazetelerdeki çocuk bölümlerine ''aradaki 7 farkı bulun'' diye koyun.

    edit: bir anlamadığım şey de şu ''beğenmiyorsanız bağcılar'a esenler'e gidin'' diyen zihniyet. bakın dürüst oluyorum; ben, kendimin, annemin ve babamın verdiği oyu koruyorum. oy verdim, yapılan icraatleri de denetliyorum. lafa gelince herkes ne kadar demokrat ama ''ya sev ya terk et'' kafası da bir yandan çok iyi çalışıyor.

    kadıköy'ün esenler'den, bağcılar'dan iyi olmasının sebebi içerisindeki eleştiri yeteneğine sahip kadıköylülerdir. siz bir kadıköy sakini olarak kendinizi bağcılar veya esenler ile karşılaştırabiliyor olabilirsiniz. kusura bakmayın ama ben karşılaştırmıyorum, karşılaştıracağım diğer belediyelerden de daha iyi olmasını istiyorum.

    kadıköy, doktora yapmış insan sayısının, okuma yazma bilmeyen insan sayısından yüksek olduğu bir semt. ve bu demografik özelliğine rağmen bunca noksan yapısı olması, potansiyeli varken potansiyelinin kullanılmaması kusura bakmayın bana dokunuyor.

    ilgili istatistik(2.4.3 nolu bölüm): http://www.kadikoy.bel.tr/…2c-8e9f-b137af23c336.pdf