john wick 2

  • • son yıllarda izlediğim açık ara en iyi aksiyon filmi. john wick de dahil evet.

    • öncelikle senaryo ve hikaye anlamında ilk filminden daha doyurucu. ilk filmde safi aksiyon varken bu filmde safi aksiyona çok güzel bir hikaye yedirilmiş.

    • filmde beni en çok mutlu eden sürprizler filmin başında yan karakter olarak giren peter stormare ve sonunda giren laurence fishburne oldu. bu iki oyuncuyla adeta constantine ve the matrix'e selam çakılmış. evet selam çakma lafını da cümle içinde kullandığıma göre tam bir ekşici piç gibi yazmaya devam edebilirim.

    • filmdeki silahlı çatışma sahneleri harika olmuş. gerek koreografiler, gerek seçilen mekanlar (roma'da alt geçitler, new york'da müze vs) gerekse gerçekçi silah tepkileri muazzam olmuş. hele bir sekans var ki akıllara zarar. arkada çalan enfes klasik müzik eşliğinde john wick'in headshot rekoru kırdığı sekans evet.

    • hikayeye gelirsek; continental ve yüksek şuranın iç yüzüne dair daha fazla şey öğrendiğimiz için merak duygusu perçinleşiyor. bir yerden sonra "bakalım şimdi john wick kimin ağzına sıçacak?" diye beklemek yerine continental ve yüksek şuranın reaksiyonlarını yani diplomasiyi merak eder hale geliyorsunuz.

    • sinemada müzik kullanımına pek sıcak bakmasam da bu filmde müzik kullanmamak olmazdı şahsım adına ve yönetmen de bunun farkına varmış olacak ki mükemmel müziklerle mükemmel sahneleri eşleştirmiş. çoğu zaman tüyleriniz diken diken oluyor bu sahnelerde.

    • filmin benim açımdan eleştirilecek tek yönü polis ve güvenlik güçlerinin hiç olmamasıydı. sanki film kendi evrenini yaratmış ve o evrende kolluk kuvvetleri hiç yokmuş gibiydi. ama hikaye sizi o kadar sarıyor ki bu durumu küçük bir kusur olarak değerlendiriyorsunuz bir yerden sonra.

    • son olarak keanu reeves'in ebleh ebleh koşması hiç değişmeyecek sanırım. speed'den the matrix'e kadar tüm film kariyeri boyunca adeta bir imza olarak taşıdığı ebleh koşması bu filmde de karşımıza çıkmış.

    • sonu itibariyle ucu açık biten bir film olmuş ve keanu reeves 3. film olursa seve seve oynayacağını belirtmişti

    bence bu malzemeyle değil 3. film 4'ü 5'i bile çekilebilir. çünkü halen filmde bilinmeyen ve merak uyandıran pek çok nokta var. mesela john wick'in geçmişini, bu işlere nasıl ve neden girdiğini halen bilmiyoruz. continental'ın örgüt yapısını bilmiyoruz. john wick'in kız arkadaşıyla olan ilişkisini ve bağlarının ne kadar güçlü olduğunu bilmiyoruz. ailesi var mı varsa ne olduğunu bilmiyoruz. continental'ın başındaki adamın geçmişine ve o noktaya nasıl geldiğine dair hiçbir şey bilmiyoruz. peter stormare'ın nasıl bir psikopat olduğu ya da olmadığına dair hiçbir şey bilmiyoruz. gibi gibi çoğaltılabilir. bence bu tüm bu soru işaretleri çok iyi bir yazar kadrosuyla şekillendirilmeli. nakış nakış işlenirse muazzam bir john wick portresi ve dünyasıyla karşı karşıya kalabiliriz.

    tüm bu etmenler göz önüne alındığında bence ilerleyen yıllarda hikaye çift yönlü devam edecek. bir yandan john wick'in geçmişini öğrenirken öte yandan geleceğini göreceğimizi düşünüyorum. ya da öyle olmasını diliyorum diyelim.

    • sonuç itibariyle güzel vakit geçirmek için izlenebilecek filmler arasında kendisine üst sıralarda yer bulan bir film oldu benim için. ethan hunt, james bond ve türevlerinin hallaç pamuğuna dönmüş hikayelerinden bıkmış biri olarak; john wick'in, klasmanında yeni bir kapı açtığını düşünüyor ve o kapının hiç kapanmamasını diliyorum.