jay-jay okocha

  • amokachi'nin kendisi tiner çekip üstüne bir şişe viski bitirse yine "okocha'dan daha tekniktim." demez. tiner bu 8taşlı cimnastikçilerde çok ayrı bir kafa yapıyor gerçekten.

  • şimdi manchester deplasmanındayız, efenim, o güne kadar da bilmem kaç yıldır yenilmemiş kendi sahasında bu manchester. (o yıllarda, spor yorumcuları arasında; bu takıma mançester mi deniyor, mençıstır mı deniyor kesin bir karar verilmemişti.)
    maç başladı tabii biz deli gibi kapanıyoruz falan. beyaz şortlu formayı giymişiz. hasbelkader bi atak oldu kemalettin vurdu üstte auta gitti, demivole yapmıştı galiba, heyecan yaptık, ulan acaba mı?
    (şimdi düşününce old trafford deplasmanına kostadinov ve boliç le çıkmak bi de yanında okocha oynatmak nedir yaw?)

    neyse işte biliyorsunuz, ikinci yarı ortaları idi. boliç aldı topu sürdü sürdü ve yapabileceği başka hiç bir şeyi olmadığını anladığı için vurdu. gerçekten başka yapacağı bir şey olmadığı için vurdu. o topta önündeki adamın ayağına çarptı diye hatırlıyorum (şimdi youtube'dan tekrar izlemeyeyim) top havada asılı kaldı, schmeichel asılı kaldı, top kaldı-o kaldı, top kaldı o kaldı, en son scmeichel yerçekimine yenik düştü, top gitti gol oldu. (bu da böyle bi goldür işte)

    neyse konuya dönersek, beckham'ın oğlan güzeli, cantona'nın reis olduğu o yıllarda, öne geçtik geçmesine de gel gör ki zaman geçmiyor, dakika geçmiyor.

    işte son anlarda dakikalar 85 falan okocha devreye girdi.

    topu veriyorlar, okocha alıyor topu garip hareketler yapıyor, ayağını topun çevresinde döndürüyor falan. faul yapıyorlar, tekrar okocha veriyor bizimkiler topu.

    okocha denilince unutamadığım, bana okocha'yı hatırlatan olay budur.

    11 manu lu oyuncu, hakem ve okocha oynuyor, bizim diğer oyuncuların yaklaşımı "refere finiş pliiis"

    maç bitti. ama biz de bittik