iyi bir insan olmaktan vazgeçme sebepleri

  • insanlara iyi davranmaktan vazgeçme sebepleri olarak yorumluyorum çünkü hiçbirimiz kendimizi sandığımız “iyi insan” (iyi olmakla tanımlanan her ne ise) değiliz, o kendi kendimize kendimizi idealleştirdiğimiz janti kıyafetler içindeki matrix imajımız, bunu bir geçelim.

    insanlara iyi davranmaktan vazgeçmek de zamanında iyi davranılmış ve beklenen sonuç alınamamış anlamını doğuruyor. beklenen sonuç belki sevilmek, kabullenilmekti, belki basitçe bu iyi davranışların fark edilmesi, takdir edilmesiydi veya en yüzeysel haliyle karşı tarafın da size sizin “iyi davranış” olarak niteliğiniz çerçevede davranmasıydı. özetle bir getiri, karşılık bekleyerek bir yere yatırım yapmışsınız ve o karşılığı alamamışsınız. olay bu. niye bu olay böyle teatral bir ben çok iyiyim övüncüne kapı açıyor anlamıyorum. dolar aldın herif düştü. dolara, kadere, döviz piyasalarına karşı duygusal bi kırılım yaşayıp böhühü, o dolara değer vermiştim, malı davarı satıp geleceğimi ona yatırmıştım, o tuttu düştü diye tripten tribe girip kendine ulvi meziyetler biçiyor musun? yo... kafam basmıyo demek bu yatırım işlerine diyip geçiyorsun. iş insan olunca yanlış yatırımının sonuçlarını kendi hatalı kararlarına fatura etmek yerine aslında ne kadar da iyi bi insan olduğuna biçip tepesi hareli boynu bükük kırgın aziz triplerine girmek çözüm ürettirmek yerine rakı masasında arabesk dinleterek kendine acır gibi yapıp ego tatmini elde etmeni sağlar. oha tek seferde kurduğum cümleye bak. neyse dursun.

    demem o ki öyle kırgınım, oynamıyorumculuk yok. sen iyi biri değilsin. duygusal yatırımının canına okuyanlar da kötü insanlar değil. hayatta iyi ve kötüler yok. sadece çirkinler var. ok berbattı. yanlış kişilerle yanlış ilişkilere yanlış emek bağlamışsın. hatalı karar vermişsin. insanlı işlere sandığın kadar kafan basmıyor demek ki. açıp gözünü öğrenmeye çalışacaksın, deneyimdir hepsi. tuhaf tuhaf sosyal şarlatan var hem, kimisini oltayı yutacak kadar yaklaşmadan tanıyamazsın, gözlerini ovuşturup bakar yine de inanamazsın, beyninin %75’i pr departmanı olan adam var. o kötü mü, yoo. sadece o da öyle bi insan. sana iyi gelmeyecek bi insan ve senin eleğin onu eleyecek kadar ince değil. tip tip un, tip tip kepek, tip tip elek var. istersen amaan de duvara as eleğini komple, istersen de birilerinin kafasına geçir tabii, ama bence gözenekleri küçült, yastık altında tut vaktini, soğuk nevale ol, insan kolay yaklaştırma çok yanına. en kötü ortamlarda çok cool’um dersin, kim bilecek.

  • kabul edelim ki aslında iyi olmadığını bilmektir. insan da bir yere kadar rol yapabiliyor. bu iyi insan güzellemeleri sanki bir tür günah çıkarma gibi. kafanda beliren “iyi” o kadar kişiye özel ki üç cümlede çürütülebilir.

    zaten şöyle de bir şey var, iyi insan, iyilik çok abartılıyor, fazla yüceltiliyor. bence daha alt bir sınır olmalı, örneğin başkasına zararı olmayan insan. benim favorim bu aralar o, seviyorum da keratayı.