immanuel tolstoyevski

  • "anlamayanlar, anlayanları asla anlayamazlar"

    sevmeyen sevmez, bunu söylemeleri gayet normal. eleştirinin ötesine geçip, "fanboyları da anlamıyor, numara yapıyorlar" deyince tepki görmeleri de normal (kimse fanboy lafını sevmez, sahtelik iddiasını hiç sevmez).

    yalnız küfür normal değil. bu tartışmada küfrü hakeden tek bir kişi var, o da yiğit bulut. ("sol bacağından anladığım kadarıyla tıknaz " diyen arkadaşı ise sniper tüfegimle yakın takibe aldım)

    kötü niyetli insanlar şıp diye belli oluyorlar zaten, burada öyle birini göremiyorum. yurtta sulh, cihanda sulh arkadaşlar. (bunu yazdığım lokantanın her yanı gandhi resimleriyle dolu, malcolm x filan olsaydı bambaşka şeyler yazabilirdim)

  • bugün öğrendiklerim (bkz: #57966418) ("konu başlığına gidip yazın" demiyorum artık, yenilgiyi kabullendim):

    a) abd'nin eleştirilmesi "ağrıma gittiği" için, kariyerini abd eleştirisi üzerine kurmuş chomsky'i kendi argümanıma örnek vermemden kelli, şizofren olduğumu öğrendim.

    b) dünyanın belki de en bilinen akademisyeni noam chomsky "ciddi bir muhalif değildir", ama ohio'da dandik bir üniversitede kimsenin bilmediği bir tarih profesörü "ciddi bir muhaliftir".

    c) vietnam savaşından beri abd dış politikasına getirdiği eleştiriye ek olarak, medya, savunma sanayi, ekonomik güç dağılımı gibi "sistem" konularında 87 yaşında olmasına rağmen durmadan konuşan ve anaakım medyada yer bulamayan chomsky aslen "muhalif bile değil, sistemin parçasıdır"

    d) abd'de israil'i eleştiren herkes kendini fbi terör soruşturması altında bulur, kesin bilgi yayalım. yoksa mesela bu ohio'lu profesörün işid ile bağlarının soruşturulmasının, "şeyh osama büyük bir insandı ve bu cihadı başlattığı için büyük bir övgü hakediyor", "ölene kadar cihad", "israile ölüm" benzeri şeyleri yıllar boyunca demesiyle (haber), bir alakası yok.

    e) ama chomsky sistemin adamı / ciddiyetsiz muhalif olduğundan olsa gerek, "israildeki apartheid güney afrikadakinden bile kötü" diyebilir, birleşmiş milletler kürsüsünden 1 saat boyunca abd'nin israil desteğini eleştirebilir (video), başına bir şey gelmez.

    ***

    teröristi öven 1 akademisyene abd'nin soruşturma açmasını baskıcı bulurken, teröristi övmeden devleti eleştiren 1200 akademisyenin soruşturulmayı bırak hapsedilmelerini isteyen osmanlıcılarımızın derdi elbette tutarlı olmak, prensip sahibi olmak falan değil. [edit: kısa kesiyorum: o 1200 akademisyen meselesinde kimin haklı olduğu konuyla alakasız, her halükarda bu karşılaştırma argümanıma hizmet ediyor, iyi okuyun]

    onların derdi, işlerine gelen örneği eğip bükerek "emperyalist abd'yi siyonistler kontrol ediyor" anlatısına uydurmak, uymayacak örnekleri de yok saymak. bu tip anlatılar sayesinde de yobazlıkla karışık ırkçılıklarına ahlaki bir kılıf uydurmaları ve dünyanın geri kalanından kopuk fikirsel fantazi dünyalarında birbirlerini fişteklemeleri gayet kolay

    ***
    ***
    ***

    "sizin bugün öğrendikleriniz"i de ekleyeyim de masturbasyondan ibaret olmasın bu yazı:

    chomsky'nin 92'de yazdığı, israil hakkındaki özet görüşlerinden derliyorum:

    a) en pratik çözüm olan iki ayrı devletin önündeki en büyük engel, amerikan elitlerinin (medya, akademi, hükümet) olaya ırkçı yaklaşımıdır.

    b) abd'nin bu çözümsüzlük politikası, her israil-arap çatışmasında kaçınılmaz olarak, abd'yi rusyayla karşı karşıya getiriyor ve bu yüzden nükleer bir savaş riskini arttırıyor.

    c) bence en önemli kısım: "ıf you’re sitting with your boot on somebody’s neck, you’re going to hate him, because that’s the only way that you can justify what you’re doing, so subjugation automatically yields racism, and you can’t overcome that". burada cognitive dissonance'ı azaltmanın bir örneği var: iyi ve ahlaklı olduğuma inanıyorum, fakat şu anda birilerini baskı altında tutuyorum, demek ki onlar bunu haketti, öyleyse onlardan nefret etmeliyim... biz hep ırkçılığı kök neden olarak görürüz ama başkasını baskı altına almanın kendisi de ırkçlığı yaratıyor.

    d) israilde bile en azından azınlık görüşü olarak yer bulacak görüşler, amerikan politik spektrumunun dışında kalıyor. bunda sadece sağcıların değil, uzun bir süre israile destek vermiş liberal elitlerin de payı var.

    [chomsky biraz abartılı yazar ve durum 92'den beri değişti tabii. liberal kanat o kadar israil yanlısı değil ama israil lobisinin desteğini kaybetme korkusundan da ziyade, son yıllarda giderek fanatikleşen sağcılara fazladan bir koz vermemek için, anaakım genelde statükocudur, yani çözümsüzlük devam edecek]

    sonradan gelen yorum editi: bu tartışmaya yolaçan orjinal entrymin bağlamı ve ölçeği belli, yoksa mhp de biden da umrumda değildi. dolayısıyla ölçeği genişletip konuyu guantanamoya, "amerika sandığın kadar da özgürlükçü değil"e getirmeyelim. zaten ben de böyle düşünmeseydim şu yukardaki röportaj alıntılarını yapmazdım. "chomsky'nin dedikleri gerçek muhalefet sayılmaz" mantığını eleştirmek için çok uzun yazmak gerekecek, bense kalan enerjimi eski aşkım x-filesı izlemeye harcayacağım