iş hayatında çalışmaktan tiksindiren şeyler

  • işten başka bir hayatı olmayan kıdemli kişi

  • güce tapan omurgasız zavallı insanların varlığı. sayıları çok fazla malesef. mutsuz, renksiz ve sevgisiz hayatlarından çıkıp seninle aynı ortamdalar.

  • toksik iş ortamlarının normalleştirilmesi, bağır çağır iş yaptırmaya çalışan herhangi biri. hayatında hiçbir şeyi olmayan ve dedikodu yapmak dışında vasfı olmayan tipler. ortalığı karıştıran bir hücreli zekasıyla anlamadığı gibi, yanlış yaptığını da gizleyen amipsi çakallar. daha da uzatılabilir örnekler..

  • torpilli, liyakatsiz calisan ve yoneticilerdir.
    bunlarin isten atilma korkulari da yoktur. havalarindan gecilmez. patronun gereksiz adamlaridir. disarida asgari ucrete dahi calistirilmayacak bu bos adamlar hem dogru duzgun is yapmazlar, hem de maas butcesinden aslan payini alirlar. ayrica yapamadiklari ama yapmalari gereken isler de diger calisanlara kitlenir. genelde odalari da olur bu dingillerin. en yogun gorevleri klimayi acip kapatmaktir. yemek onlerine gelir. boyle bir ortam gorurseniz direkt kacin.

  • onun bunun torpillisi boş teneke patronlar/amirler, yalakalar, dedikoducular, salağa yatanlar, insanı salak yerine koyduğunu zanneden şam şeytanları ve tüm bu gavatlara ağzımızın tadı kaçmasın diye katlanma zorunluluğu.

  • yıllarca emek veren, bazen gerekenden fazla özen gösteren çalışanların işi bıraktığında ya da bu duruma çeşitli sebepler ile geldiklerinde o ihbarnameyi imzaladıkları an iş veren tarafından bir hiç sayılma anları oluyor ya! işte o an hissettiğim duygu tam olarak bu galiba.

    15 yıldır gece gündüz demeden çalıştığı şirketten, 1 hata yaptı diye uğradığı mobing sebebiyle ayrılmak zorunda kalan çalışan beni buna hissetmeye itmiştir.

    iş verenler sizin aileniz değildir. "biz bir aileyiz" yalanı siz işten ayrılana ya da küçük bir hata yapana kadar sürer.
    evet, duygusal bakıyorum bazen.

  • işin, işçiden daha önemli görülmesi

  • 7/24 bıkmadan usanmadan istisnasız her konuda yalan söyleyip, laf taşıyan ve milletin ayağını kaydırmaya çalışan oç'ları. sanki patron işe sırf milletin huzurunu kaçırsınlar diye almış gibi başka hiçbir işleri yok kendi işlerini millete kaptırıp sürekli fitne/fesat, dedikodu, milleti ekmeğinden nasıl ederiz derdindeler. insanın azıcık karakteri olur bu kadar onursuz bir hayatı yaşayacağınıza ölseniz daha iyi.

    birine siz niye böylesiniz lan hiç mi gururunuz/onurunuz/utanmanız yok dedim, bizim karakterimiz böyle dedi. sizin olmayan karakterinizi seviyim emi.

  • birine iş yaptırmak için surat köprüsünden geçmek zorunda olmak*

  • yetersiz yönetici
    dedikoducu ve kıskanç iş arkadaşları
    sistematik mobbing
    adaletsizlik
    ...

    sabah sabah daha fazla keyfim kaçmadan ben susayım en iyisi sözlük.