hesabı erkek öder bu bir görgü kuralıdır

  • cinsiyete dayali hesap odeme ile ilgili bir gorgu kurali yoktur.

    genellikle cografyaya / kulture ozgu yaygin hesap odeme aliskanliklari vardir. ornegin patron calisaniyla yemege ciktiginda - her gun cikilmiyorsa - gelir durumu muhakkak cok daha iyi oldugu icin cikarip bir jest olarak hesabi odeyebilir, bir noktada verilen emeklerin karsiligi kucuk bir bonus, bir tesekkur jesti olarak degerlendirilebilir.

    karsimdaki insanin cinsiyetinden bagimsiz , hesap cok yuklu degilse - ornegin iki kahve icilmisse veya mutevazi bir yemek yenmisse- bir daha gorusuruz sonraki sefer de o oder diyip genellikle hesabi oderim hic gocunmam. kadin erkek farketmez.

    hesabi erkek oder diyen zihniyet, yalnizca ebeveynler oldugunde kiz cocuklarinin miras hakki olmayan , kadinin finansal olarak surekli bagimli yetistigi kulturlerden birinin parcasi ise belki anlasilabilir.

    finansal ozgurlugu oldugu halde "gorgu kurali" adi altinda boyle safsatalarin arkasina siginip parazit gibi yasayan insanlarin yaptigi sark kurnazligidir.

  • 25 yasindayken bankada çalışıyordum. asgari ucretin bir tik ustu maasim var. bir kizla cikmaya basladik. atasehir'de oturuyordu. oradaki north shields'e gidiyoruz, ona yakin olsun diye. bilen bilir, pahali da bir pub.

    ucuncu date sanirim, hesap geldi. gene ben odedim, diger iki seferde oldugu gibi. eve donecek param kalmadi, normalde yapacagim hata degil de, denk geldi iste. kozyatagi'nda oturuyorum, yuruyerek donmek de mumkun degil. moda-kozyatagi arasi gibi olsa yururum, maksimum iki saat. bir sey de diyemiyorum. onu evine birakmak icin yuruyoruz. gucumu topladim, dedim böyle böyle. 20 lira (rakami uyduruyorum, atasehir'den kozyatagi ne kadar tutacaksa iste) verebilir misin? atmye gittik (disari cikiyoruz ama cebinde bes kurus yok cunku para cekmemis, ben odeyecegim ya default). para cekerken kazara bakiyesini gördüm. benim 3-4 aylik maasim var hesapta. lan benim hesabim hep ekside? kiz bildigin birikim yapmis.

    taksi parami verdi ama nasil boktan bir hava var aramizda kelimelerle anlatmak zor. oyle utana sikila eve gittim.

    aradan neredeyse 20 sene gecmis, adini hatirlamiyorum. s ile baslayan bir seydi sanirim. velhasil, gorgu kurallarinin arada bir guncellenmesi gerekiyor; eger hesabi erkegin odemesini gorgu kurali olarak kabul ediyorsak.

    bir bulusmada x hesabi oduyorsa, ikinci bulusmada y oder. olmadi herkes yedigini ictigini oder. gene olmadi, ikiye bolersiniz.

    edit: xxy de olur, xxxyx de olur. yeter ki karsidaki insan kendinden baskasini da dusunebilen birey olsun.

  • hesabı başka birisi ödeyecekse, menüden mümkün olan en ucuz yemeği seçersin. al sana pek de bilinmeyen, sağda solda yazılmayan bir görgü kuralı.

  • geçen hafta bumble'dan bir kadınla tanıştım. gayet de düzgün işi gücü olan bir kadın. muhabbeti fena değil, tipi iyi. neyse belki ciddi bile düşünürüm diyorum.

    kahve içelim dedim, “yemeğe gidelim” diye cevap verdi. peki ok, gayet makul. ginza diye bir yer açılmış, çok hoş oraya gidelim diyor. biraz kıllanmaya, gıcıklanmaya başladım. açtım baktım sözlükten google'dan instagram'dan, tam bir eskort mekanı diyebilirim. yani herkes değil tabii ama tam erkeklere hesap çakmalık bir mekan.

    tasarımı hoşuma gitti öbür yandan, kadın da bayağı hoş. neyse gittik, masada erkek var, kararını verdin mi diyorum menüye bakıyoruz. bu başladı saymaya karidesli salatalar, ördekli yemekler, 24lü sushi. galiba içinde karides olan her şeyden söyledi. bubba gump teknesi gözümün önüne geldi. ulan kim yiyecek o kadarını. en pahalısından da kokteyl söyledi.

    daha 5. dakikadan inanılmaz gıcık kaptım. kerizleniyoruz, hesap sokulduğu ile kalacak diye zira bizim hatun “ciddi ilişki” “acele etmemek lazım” falan gibi laflarla yolunu yapıyor ben “buradan bana gideriz” iması yaptıkça. ama diğer yandan benden de çok etkilenmiş. gıcık aldım tamam, ama kan beyne sürekli pompalanmıyor. fotoğraf gösterme bahanesiyle yanına oturdum, kendini bi' geri çeker gibi oldu. “sen karşıma otursana :)” deyip yalandan gülümsedi. bir yandan 1500 tl üzeri gelecek hesapla birleşince tepemin tası attı.

    arkadaşa whatsapp'tan mesaj attım. beni 3 defa arayacaksın, ilk ikisinde kısaca konuşacağız, 3. sünde uzun konuşacağız dedim. şirket server'larında problem çözme bahanesiyle aradı. uzun uzun konuşuyorum, bizim hatunun umrunda değil selfie falan çekiyor ikinci kokteyliyle. 12 tane falan story attı hatun 1 saatte. telefonu kapadım, özür diledim. hemen 2. arama, onu kapadım, 3. arama geldi. tam telefonun ortasında sanki şarj bitmiş gibi yapıp sağlam bir küfür ettim “tam bitecek zamanıydı” diye ekleyerek.

    “arabamda powerbank ve kablo vardı, alıp geleyim hemen” dedim. hiç şüphelenmedi, tabii hala beni keriz sanıyor. valeye 50 tl (oha amk ya) verdim ve uzadım. bu beni herhalde 20 defa aramıştır. o sırada telefonu meşgulde tuttum. mesajlar geliyor neredesin, ya gitmişsin şaka mı yapıyorsun, şiddeti giderek artıyor.

    arsızlık yapana ben de arsız arsız “canım çok acil çağırdılar gidip dönecektim ama telefonu kapatma fırsatım bile olmadı, ama güzel bir akşamdı, yemekler de sen de çok güzeldin, ne zaman tekrar yapıyoruz?“ diye mesaj attım ahahahsh.

    whatsapp instagram her yerden blokladı. keşke bir yerden onu o masada hesaba bakarken, hesabı öderken izleyebilseydim.

    iyice yiyici olmaya başladı maalesef kadınlar. bu “görgü kuralıdır” saçmalığının arkasına sığınıp kendilerini yedirip içirecek erkek arıyorlar.

  • hesabi davet eden öder.

    eger ortak kararla bir yerlere gidilmisse hesap birlikte ödenir veya biri yemegi ödüyorsa digeri kahveyi tatliyi öder. sinemaya gidildi diyelim biri bileti aliyorsa digeri icecekleri alir, kesin bilgi yayalim.

  • bu beklentiyle buluşmaya geliyorsanız eskorttan bir farkınız var mı? ben bu tarz bir davranış gördüğümde açıkçası kendine saygısı olmadığını ve çıkarcı bir kadın olduğunu varsayıyorum.

    kadına kapıyı açmak, sandalyesini çekmek, yağmurda şemsiyeyi ona tutmak bi görgü kuralıdır ama bu değildir, zorlamayın.

  • tam kapanma olunca şu çile biter dedim ama bitmiyor arkadaş.

    evlere kapanıyorsun, sipariş veriyorsun. yemek geliyor bir öde, iki öde...hatunun evindesin hani misafir gibi belki biraz bir naziklik yapar.

    koltuğa kurulmuş, kapı çalıyor hiçbir hareketlenme yok. dürüm vesaire de yemiyoruz hani 20-30 tl'lik siparişler değil.

    gurme burgercilerden burgerler, sushiler, çin yemekleri, karides salataları...en son bokunu çıkardı "nasıl olsa kendi ödemiyor" 289 tl olan 45'li sushi set'i işaret etti, "canı çekmiş". ben tatlı niyetine keçiboynuzu pekmezi ile tahini karıştırıyorum, hatunun canı bir gün panna cotta çekiyor öbür gün san sebastian cheesecake. hesaplar da bana...kurye ile akraba olduk.

    sorsan kendisine ama "ben kadınım, haklarım ve gücüm var. erkeğe muhtaç değilim" der.

    3 haftalık kapanma sürecinde hesapladım en az 4500 tl cebinde kaldı. (market alışverişleri vb. dahil) şu yasaklar kalksa da evime dönsem diye iple çekiyorum.

  • kezo ve meriçlerin sanrısı. kim davet ediyorsa o öder. bu kadar.

    edit:hala delikanlılıktır yazan süzme romantikler var. bu kadar andaval ve kro olmayın lan.

  • hesabı erkek öder bu bir escort kuralıdır.

  • bu ülkeye medeniyet gelmeyecek anlaşıldı...

    hesabı davet eden öder. (o yüzden aslında ilk buluşmada davet eden er kişi ise, hatun kişiden hesaba ortak olmak istediğini belirten cümle beklemek de yanlıştır.) (hatta davet sahibi, hesabı misafirleri fark etmeden - örneğin hatun kişi tuvalette iken - öder ki bu konuşmalar hiç yaşanmasın)

    ortada bir davet yoksa hesap masadaki kişi sayısına bölünür.(herkesin benzer şeyleri yediği bir kişinin sadece kahve içip kalkmadığı varsayımı ile tabi ki)

    ortada bir davet olmasa da masadaki bir kişi diğerinden belirgin şekilde fazla kazanıyorsa, ( örneğin liseli yeğenini clube götüren dayı, kendisinden 2-3 kıdem altındaki çalışanla yemeğe çıkan direktör vb) fazla kazandığı bariz olan kişi öder. (misafirin ortak olma hakkı saklıdır)

    bu kadar basit ya, altı üstü üç tane kural var. kadın erkek yok!