hayatın aslında çok güzel olması

  • sürekli "billmem ne rezaleti - bilmem kime şiddet - bilmem neye saldırı" gibi başlıklar görüyoruz.

    "xx yy savaşı " "bilmem neresi patlaması" "yyyzz katliamı" - "xxxx ekonomik krizi" gibi başlıklar.

    öte yandan sürekli ultra başarılı insanların yaptıklarına dair haberler görüyoruz gazetelerde. hat trick yapan messi (ne demek en ufak fikrim yok ama messi iyi futbolcu galiba) ya da nobel kazanan efsanevi şarkıcı bob dylan vs.

    olm hepinizi sikecem bak o olacak.

    tüm objektif verilere bakarsak şu anda, tüm tarih boyunca yaşanabilecek en - tekrar ediyorum en - iyi zamanda yaşıyoruz.

    geçmişte yaşayan insanlar çok daha zor, çok daha acımasız, çok daha mutsuz bir şekilde yaşıyorlardı.

    bugün bize kötü görünen herhangi bir olayın kat be kat kötüsü daha önceki nesillerde defalarca yaşandı.

    eski yunanda ortalama insan ömrü (eger cocukken ölmemişse) 30 civarı. bugün 70lerde.

    tahminlere göre bugüne kadar yaşayan insanların tümünü ele aldığımızda 15% civarı şiddet sebebiyle (cinayet veya savaş) ölmüş durumda.

    bu oran ortaçağ'da 100.000de 500 iken bugün 6-7 civarında.

    işid bugün kafa kesiyor, köleleştiriyor. ama cengiz han fethettiği (teslim olmayan) şehirlerdeki kadın cocuk herkesi idam ediyordu. nişabur'da kedi köpekleri bile kestiler.

    cengiz kaan totalde 40 milyon insan öldürdü. 2. dünya savaşında ölen total insan sayısı 60 milyon. evet tanklar manklar olmadan, toplam dünya nüfusunun 5%ine denk geldiği hesap ediliyor. bugüne oranlarsak 350 milyon kişi.

    evet işid kötü. ama neyle kıyasladığımız önemli.

    işid bu sene mart ayı itibariyle 1200 kişi öldürmüş.
    engizisyon totalde 350000 kişi öldürdü.

    http://www.nytimes.com/…-around-the-world.html?_r=0

    çocuk ölümleri çok büyük gelişme katetti. eğer 1900 yılındaki bebek ölüm oranları hala geçerli olsa idi, bugün 500.000 civarı bebegin, 1 yaşını göremeden ölmüş olmasını beklerdik. ama bu rakam 1997 itibariyle 28000.

    yani bu bebeklerin 94%ünün hayatı kurtulmuş.

    https://www.cdc.gov/…/preview/mmwrhtml/mm4838a2.htm

    hepimizin atladığı şey, basın ve yayın organlarının reklam geliri - izlenme ve tıklanma- getireceğini bildiği şeyleri gözümüze sokuyor oluşu.

    hayatın 99.999999%u çan eğrisinin "normal ve sıkıcı" olan orta kısmında geçiyor.

    ama gazeteler ve tv (ve de internet) geriye kalan 0.0000001%lik kısmı alarak (çok başarılı insanlar ve tiksinti uyandıran kötü hikayeler) yayın organlarının 100%ünü dolduruyorlar.

    bu tür olayları ne kadar sıklıkla gerçek hayatta gördüğünüzü düşünün. kaç kere şahit olduğunuzu düşünün. neredeyse hiç bir zaman.

    buradaki problem değer yargılarımızın patlak olması.

    bakınız çok enteresan (eheh)

    "uyan - seni gruptan atıyoruz".

    1983 nisanında kurulduğu gruptan şutlanan gitarist, eve dönüş yolculuğunda "onların mına koyacam öyle bi grup kurucam ve ünlü olucam ki bu beni gruptan atan lavuklar önümüzdeki 30 sene beni posterlerden tv'den ve radyolardan dinleyip 'hay skeyim' demek zorunda kalacak" diye hırs yaparak hala aktif olan ve 25 milyon tane albüm satan megadeth'i kuran dave mustaine'dir.

    fakat kurucusu olduğu ve şutlandığı grup metallica 180 milyon albüm satarak dünyanın en tanınan metal grubu olmuştur.

    mustaine bu şutlanma hadisesine o kadar takık bir haldedir ki, 25 milyon albüm satmış ve çok büyük saygı uyandırmış, defalarca "en çok etkilenilen müzisyen" olarak gösterilmiş olmasına rağmen değer yargısı "metallica'dan daha ünlü olmak" olduğu için mutsuzdur.

    hatta bakınız 2007'deki some kind of monster'da aglıyor falan 30 küsür sene geçmesine rağmen :

    https://www.youtube.com/watch?v=myqwzdpm6d4

    bir de pete best'e bakalım.

    pete best, beatles'ın ringo'dan önceki davulcusudur. 2 yıl grupla çaldıktan sonra bir anda - uyarısız habersiz - çat diye kovulmuştur. tam da grup ünlü olmadan hemen önce.

    sonraki senelerde hayvani depresyona girmiş, intihar etmeye kalkışmış, enkaz hale gelmiştir. fakat bu depresyondan çıkmış, normal bir 9-5 işe girmiş, torun torba sahibi olmuştur. ve 50 sene sonra pete best "en mutlu beatles üyesi" olarak anılmaktadır.

    http://www.dailymail.co.uk/…appiest-beatle-all.html

    niye? çünkü adamın değer yargıları farklı. ünlü olmak zengin olmak gibi şeylerle ölçmüyor mutluluk durumunu. eminim ki john lennon'dan daha mutludur.

    her gün olan münferit - hakkaten münferit- mutluluk verici ve üzüntü verici olaylara bakıp kendi durumumuzu kıyaslamamız büyük saçmalık. çok azımız kendimize bir şeyin bizi niye mutsuz ya da mutlu ettiğini soruyoruz, anlamaya çalışıyoruz. gereksiz yere ve çok fazla endişeleniyoruz.

    büyük başarılara bakıp kendimizi kıyaslıyoruz. halbuki bize gösterilen kısmının arka planındaki çok da ışıltılı olmayan yönlerini bilmiyoruz hiç bir başarının.

    hayat genel olarak iyi, ve bazen bok gibi. bok gibi olduğu zaman bunu kabullenebiliyorsak, geri kalan zamanlar için gereksiz üzülmenin hakkaten manası yok.

    ilgilenen varsa şu anda insanlığın altın çağında yaşadığımıza dair ispatlarıyla detaylarıyla kitap :

    https://www.amazon.com/…ture-violence/dp/0143122010

    bonus : "everything is amazing and nobody is happy" : https://www.youtube.com/watch?v=q8lat5iiwo4