güzel insanların ölümlerinin daha çok tepki alması

  • dış görünüşü iyi olan kadınların ve erkeklerin başlarına gelen acı verici olaylara ilişkin olarak; bu insanlarla daha kolay empati kurabilme durumu. bir insanın güzelliği, onunla empati kurma seviyemizi doğrudan etkiliyor. bunun hem bireysel hem de kitlesel bir formu var.

    bu çoğu zaman, öldürülen güzel bir kadının ilk görüldüğü an; "yazık, ne kadar da güzelmiş" gibi bilinçaltından çıkıveren bir tepkidir. medyanın güzel insanların ölümünü aktarış biçimi, gazetelerde ölen güzel insanların büyük boy fotoğraflarının yayınlanması, ölen kişinin sosyal medya hesaplarının incelenerek buradaki fotoğraf ve videolarının sürekli dolaşımda tutulması da olayın kitlesel boyutuna denk geliyor.

    aşağıya öldürülen bazı kadınların fotoğraflarını bırakıyorum:

    görsel
    görsel
    görsel
    görsel

    hangilerinin ölümlerinin daha çok tepki aldığı bellidir herhalde.

    bunun nedeni bazı kavramlarla açıklanmaya çalışılıyor. bunlardan biri "missing white woman syndrome". medyanın kaybolan üst-orta sınıf üyesi beyaz kadınlara, diğer kadınlara göre daha çok yer vermesi ve bunları daha çok odak noktası haline getirmesini ele alıyor.

    https://en.wikipedia.org/…ass%20women%20or%20girls.

    mesela twitter'da denk geldiğim, eli yüzü düzgün kadın ve erkek suçluların gösterildiği 10/10 suçlular isimli bir sayfa var. yorumlara baktığımda yoğun bir hayranlık ve empati duygusu görüyorum.

    yine aşağıdaki sayfada yer alan arkadaşı hatırlarsınız:

    https://onedio.com/…r-sosyal-medya-fenomeni--323744

    adam sonradan model oldu. kefaletinin ödenebilmesi için yardım kampanyaları düzenlendi. ne için? sadece güzel olduğu için.

    edit: arkadaşlar bu çok ilginç bir tespit değil, doğru ya da yanlış olduğunu kendi tepkilerinize bakarak da ölçebilirsiniz. mesela benim böyle bir duruma uyanmamı sağlayan kişi, biraz garip olsa da, çizer ersin karabulut’tur. mizah dergisi takip edenler sandık içi’ni bilerler. aradım ama bulamadım, bir sayıda ersin başından geçen bir olayı anlatıyordu yine. yakışıklı bir arkadaşıyla yürürken (lisedeydi galiba) bir kız gelip arkadaşına “sen yakışıklısın, sen yaşa”, ersin’e de; “sen çirkinsin, sen öl” demiş. ersin de baya içerlemiş tabi, çirkinsek yaşamayalım mı falan diyordu. tam hatırlamıyorum ama aşağı yukarı böyle bir şeydi.

    neyse, şunu demek istiyorum ki; dünya güzellik ve zekanın çevresinde dönüyor. hatta zekayı da bir tür mental güzellik olarak kabul edersek; bunu bir tek güzelliğe bile indirgeyebiliriz. kadın güzelliği gibi bir şeyden bahsetmiyorum, zaten bu entry’nin konusu sadece kadınlar değil. insanlık için ulaşılması gereken bir şey, bir amaçtan bahsediyorum. hayatımızın her alanına sirayet etmiş bir olgu. bu yüzden bunu inkar etmek yerine aşmanın yollarını aramak lazım.

    mesela bazı yazarlar “ben herkes için üzülüyorum, ayrım yapmak iğrençliktir” gibi şeyler söylemiş. zaten bu olgunun farkına varıp kendini eğitirsen sadece güzel şeylerin acısıyla empati kurma durumundan da sıyrılabilirsin. ama böyle bir ayrımın olduğu bir gerçek, bunu reddetmek çözüme bir katkı sağlamıyor.

    bir de daha önce bu başlık açıldı diyenler var ama benim anlatmak istediğim farklı bir şey. tabi moderatörler aynı konu derlerse başlığı taşıyabilirler.