europa universalis iv

  • age of empires veya civilization ile kıyaslayan kişilerin hakkındaki yorumlarını ciddiye almamanızı tavsiye ettiğim oyun.

    civilization ve age of empires çok farklı strateji oyunlarıdır. biri turn based strategy dediğimiz sıra tabanlı bir strateji oyunudur diğeri ise real time strategy dediğimiz gerçek zamanlı bir strateji oyunudur.

    europa universalis ise grand strategy strategy olarak adlandırılan genel/büyük bir strateji oyunudur.

    age of empires

    civilization serisi

    eu iv

  • benim için artık tarihle ilgili fantastik girişimler yapma oyununa dönüştü.

    örneğin en son oyunda bir aztek denemesi yaptım. avrupalı sömürgecilerin karşısına aztekler olarak çıkmayı ve ayakta kalmayı hedefledim.

    sömürgecilerin gelişinden önce uzun süre meksika'daki diğer ilkel kızılderili güçleriyle debelendikten sonra meksika'daki insan yerleşimi bulunan bölgelerin tamamını ele geçirip tek güç haline geldim. askeri sorunlar minimuma indiği için teknik ve ekonomik gelişime yöneldim. bu dönemde hazinede gerçekten çılgın gibi altın birikti. ama dişe dokunur bir gelişme gösterebilmek için "westernized" teknolojinin avantajlarına sahip olmak gerekiyordu ve bunun için de bu teknolojiye sahip bir komşu lazımdı. dolayısıyla sömürgeciler gelene kadar çok yüksek bir gelişim gerçekleştirilemedi.

    ve ardından sömürgeciler geldiler. ilk birkaç yıl hepsini meksika dışında tutabildim ama devam eden yıllarda sahip oldukları çok daha yüksek askeri teknolojiler sayesinde doğu sahil bölgelerini ele geçirmeye başladılar.

    hiçbir askeri mücadeleyi kazanamama durumu iğrenç olsa da, diplomatik çabalarla ve üstüne de devasa hazine sayesinde elde tuttuğum paralı askerlerle sömürgecilerin meksika'nın içlerine sızmasını zor da olsa engellemeyi başardım.

    artık avrupalı komşularım olduğu için orduyu "westernize" reformu yapabilir hale gelmiştim. bu reformu gerçekleştirdikten sonra da diplomatik dengeler ve paralı askerlerle statükocu ve hard-stable bir ortam yaratıp ülkenin bütün enerjisini çok uzun bir süre batılılaşmaya ve teknolojik gelişime harcadım.

    ben batılılaşma reformları sayesinde hızla gelişirken avrupalı sömürgecilerin meksika ve çevresinde kurdukları koloni devletler arasında beklenildiği üzere sorunlar çıktı. çünkü bu devletler bir süre sonra kendi kişiliklerini kazanmaya başlamışlardı ve gelirlerini sürekli avrupa'ya vergi olarak ödemek istemiyorlardı. bu yüzden birer ikişer bağımsız mücadelelerine başladılar.

    100 yıldan uzun süre devam eden bu iki ileri bir geri yürüttükleri mücadelenin ve savaşların sonunda koloni devletlerinin neredeyse tamamı bağımsız oldu. bütün bu mücadele sırasında ben de kimi zaman avrupalılarla, kimi zaman egemenlik kazanmış kolonilerle o anki koşullar doğrultusunda bir sürü ittifak kurdum ve bozdum.

    dediğim gibi koloniler sonunda bağımsız oldular ve avrupalı güçleri kovmayı başardılar. ama bu sırada, uzun süredir devam ettirdikleri savaşların yorgunluğu yüzünden zayıf düşmüşlerdi. ve devran dönmüştü. çünkü artık aztekler olarak ben de neredeyse onlar kadar gelişkin teknolojiye sahiptim ve koruduğum statüko sayesinde üzerimde hiçbir savaş yorgunluğu yoktu. ve param vardı.

    yani "sizden önce ben vardım" hesabı, bağımsızlık kazanan bütün o yorgun kolonileri birer ikişer ele geçirmeye ve kendi politik sistemime entegre etmeye başladım. böylece zamanında benden alınmış olan her yeri fazlasıyla geri aldım.

    1800'lerle birlikte anayasal monarşiye (meşrutiyet) geçiş yaptım ve panama'dan teksas'a kadar olan bölgelerin %80'ine antik aztek devleti olarak egemen oldum.

    aztek denemesi böylece başarılı oldu.