en son gerçekten mutlu hissedilen an

  • aslında mutlu olmak için bir sebebe bile ihtiyacım yoktu..

    ama son zamanlarda normalde olduğumdan daha mutlu olmamı sağlayan bir nedenim var..

    en son yerine, -den beri sorusu daha uygun olurdu sanırım bana :)

  • tv ve internet olmayan yazlığımızda ailemle geçirdiğim haftasonu. 10/10 luk çok şükür

  • tabiki 1 nisan 2019 sabahıdır. oldu be!

  • sanırım hatırlamıyorum.

  • 14 şubat 2018di. 4 yıldan sonra sigortasız olarak çalıştığım, zar zor bulup aman napiyim hiç yoktan kendimi geliştiririm diye gerçekten mutlu olarak dekoratif ürünler diken bir atölyeydi. saat 4 sularında benin kocam bana tek taş alacak benimki gök taşı alacak diye kahvelerimizi yudumlayıp bir yandan harıl harıl iş yetiştirmeye çalışıp bir yandan gülüşüyorduk. tam 15:50’de kreşte 3.haftası olan kızımın öğretimeni arıyordu. telefon çalarken altına mı kaçırdı acaba diye düşünüp açtım. fakat karşımdaki ses zeynep düştü sanırım bacağı çıktı gelip hemen alın diyordu. ben yaklaşık 1,5 saat mesafedeydim. babası ise şehir dışındaydı. hemen halasını aradım. ben kreşe yetişene kadar alıp hastaneye götürdü. o kadar çok yağmur yağıyorduki taksi yoktu. yakın sayılabilecek bir lokasyona giden iett otobüsüne atladım. sıkışan trafikte gıdım gıdım gidiyordu. ineceğim yer hastaneye yarım saat yürüme mesafesiydi hem taksi yok, hem yağmur yağıyordu hemde ümraniye’de yayalaştırma çalışması yüzünden heryer rezil vaziyetteydi. boş olan bir iki taksi bile tırıs geçince. o yağmurda koştum. bu arada halası arayıp kırık olabilirmiş dedi. alt tarafı kırık 15 günde geçer çocukken benimde ayağım kolum kırıldı diye kendimi avutup, koşarken hem ağlıyor hem sigara içmeye çalışıyordum. koşarken nefesim kesiliyor dalağım şişiyordu. bir ara soluk soluğa nefeslenirken mağaza camından yansıyan görüntüme baktım resmen marlin mansonun göz makyajına sahiptim. herkes bana bakıyordu. bende deli gibi hem sigara içmeye çalışıp hemde deli gibi yağmurda koşuyordum. hastaneye vardığımda iki kat aşağıdaki miniğimin annem annem diye çığlık sesi girişten duyuluyordu. kimseye nerede diye sormadan çığlığın geldiği yöne koştum, odayı buldum. içeri girdiğimde kızımı bilekten göğüs altına kadar komple alçıda buldum.. kızım diye ağlayıp parmağını tuttum. doktor bacağı kırık yarın sabah ameliyata alıp platin takacağız. bu ilk ameliyat olacak duruma görede bakacağız dediğinde son kelimeler adeta uzaydan duyulmuştu. birden dizlerimin bağı çözüldü arkaya doğru bayılıp yere düşmek üzereyken biri tuttu beni. daha 1-1,5 saat önce sigortasız bulduğu işte bile neredeyse dünyanın en mutlu insanıydım, o an tepe taplak oldum. miniğim 3.ameliyatını kasım ayında oldu. 4.yü 1-1,5 yıl sonra olacak. çok şeyler yaşadık, bazı geceler uykusunda defalarca acıdan şok geçirdi. dünyadaki hiçbir şey 5 yaşında babamı kaybedip babasız büyümek bile neredeyse bu kadar canımı acıtmadı. şükrediyorum. ama en son 14 şubat 2018de o dikiş makinesinin başında ağzım dolu dolu gülerken mutluydum ben. o günden sonra hiçbir şey aynı olmadı. umudumu kaybetmedim, umarım bir gün yine ağzım dolu dolu güleceğim.

  • hatırlamaya çalışırken gelen yıkım?

  • küçükken bir oyuncağım vardı böyle minik penguenler merdivenden çıkıyor sonra kaykaylardan kayıp iniyorlar tekrar çıkıp kayıyorlar falan.nasıl seviyorum o penguenleri ama.sonra annem bir gün onu ve çocukluk kıyafetlerimi kuzenimin çocuklarına verdi.yanımda açtı getirdiklerini 6 -7 yaşlarında falandım hiç sesimi çıkaramayıp içime içime ağlamıştım.gurur yaptım salak gibi.bas yaygarayı at kendini yere yap bildiğin muzurlukları kardeşim.sessiz bi çocuktum işte içime içime ağladım.annem sonra bunu huy edindi ben de yeri olan ne varsa hepsini bir bir önümde o oynamaz,o giymez,o sevmez diye dağıttı.sonra tabi ki de bir gün patladım,patladım ama elimde bir bok kalmamıştı.sonra annem o dağıttığı kıyafetlerin temizlik bezi olduğunu,oyuncakların hiç olduğunu görünce dersini aldı diye düşünüyorum.ama iş işten geçmiş çocukluğumu çöpe atmıştı.

    veee sevgili eşime bir gün penguenlerimi anlatmışım,nasıl ağladıysam nasıl içli anlattıysam artık yazık dert olmuş ona da.neyse aradan bir kaç ay geçti ben anlattığımı bile unutmuşum o unutmamış tabi ki,gitmiş bu penguenlerin yeni versiyonlarından birini bulmuş almış.kargo geldi acebaaaa ne ki? canım pingularımm çok ağladım,bu defa dışıma.çok mutlu oldum çok çok.sanırım son yıllarda en çok mutlu olduğum an.önemsenmek,sevilmek,değer verildiğini bilmek,anlamak,bir çocuk gibi anlamak.bak yine mutlu oldum.

  • yağmurdan sonra sokakta biriken su birikintisinde kağıttan gemi yüzdürmeye çalışırdım. gemi bir uçtan bir uca batmadan, sağa sola sapmadan gidebilirse mutlu olurdum. o zaman değil ama şimdi düşününce gerçekten mutlu olduğum son zamanlarmış. şimdi kağıttan gemi nasıl yapılır onu bile unuttum. işe giderken su birikintisi görünce neresinden geçeceğimi şaşırıyorum. o gemi böyle yürümüyor artık.

  • hatırlamıyorum.....

  • 3 ay aradan sonra, biraz önce bana watsapp'tan özledim, yarın görüşelim yazdığı an ... bu gece uyuyabilir miyim? yarın ne giyeyim?
    seksi mi?
    hanım hanımcık mı ?
    yoksa ortaya karışık mı?
    hafif makyaj şart!
    sabah duş alayım, saçım daha iyi şekil alıyor.
    biliyor musun, ben de seni çok özledim.