ekşi yazarıyım dendiğinde gelen tepki

  • genelde insanlar cok sasiriyor. neden sasirdiklarina da ben sasiriyorum. yapmaniz gereken 10 entry girip beklemek sonuc olarak.
    ama sunu anladim ve cok uzucu olarak sunu fark ettim ki, eksi sozluk cok agir olarak erkek egemen ve insanlarin bana soyledigi sekliyle “kaba” bir platform olarak goruluyor toplumda. en azindan benim cevremde.
    o yuzden beni burayla bagdastiramiyor olabilirler (ki bir arkadasim ne isin var ya orda gibi bir tepki verdi) ama ben buna cok uzuldugumu belirtmeliyim. keske bu kadar cinsiyetci ve anonimlige siginarak kufredilebilen bir platform olmasa, modlar ve yonetim cok iyi bir sekilde takip edebilse.
    cunku, yeri geliyor cok guzel filmler, diziler veya kitaplar ogrenebiliyorum buradan. yeri geliyor icimi dokebilecegim bir gunluk oluyor. gundemdeki her seyi buradan ogreniyorum, ihtiyaci olanlara cok guzel yardimlar ediliyor. bazen sinava calisirken bile buradan yararlaniyorum hatta.
    fakat bazen gundemde belki de 5-6 tane cinsiyetci baslik gorunce entryleri cekinerek yaziyorum. bu “ayy bana yazacaklar” cekincesi degil de, neden buraya yaziyorum ki boyle dusunuyorlarsa hissi oluyor.
    konu nereden nereye geldi farkindayim ama ic dokmek istedim eksi ile ilgili. dedigim gibi, umarim daha da iyilesir burasi. herkes -saygili olmak sartiyla- daha da rahat yazabilir. ınsanlarin eksi’yi daha cok sevmesini ve negatif algilarini yikmasini istiyorum cunku.

  • liseliler bilmez eskiden "kaçıncı nesil" şeklinde sıkıntılı cevaplar vardı.

  • eskiden fen liseliyim deyince bir etkisi olurdu, vay be derlerdi. boru mu genelde şehirlerde ya hiç olmaz ya da bir tane olurdu fen lisesi. 40-50 idi toplam sayıları hey gidi.

    şimdi çemişgezek de bile fen lisemiz var elhamdülillah. ama fen lisesi deyince eski havası yok.

    ha işte ekşi sözlük de aynı halde.. bir tepki yok artık eskiden di öyle vay be diyen tipler...

  • hayret hiç öyle bir tipin yok demişti birisi.
    illa fular takmamız lazım galiba.
    tipten kaybediyoruz.

  • eşime söyledim nickimi bile sormadı. üstelik sıkı bir ekşi okuyucusudur.

    bir arkadaşıma söylediğimde 'kullanıcı adını söyle de paylaşımlarını beğeneyim ' demişti.

  • -adın ne ?

    -söylemem.

  • bi kere bu fırsat elime geçti.

    ortaokulda hoşlandığım kız vardı. o zamanlar çok zıpırdım türlü şebeklikler yapardım o gülsün diye. çok da gülüyordu ama bi türlü açılamıyordum. aradan yıllar geçti, o yıldan sonra bir daha hiç görmedim onu. sonra bi gün facebook'ta denk geldim. sığır gibi mesaj attım naber diye. iyiyim sen dedi, cevap vermedim. mesaj attığıma bile pişman olmuştum. unutmuştur belki de beni, ne diye mesaj attım ki?

    neyse on dakika sonra tekrar yazdı noldu nerden aklına esti falan dedi öyle başladık konuşmaya. aynı şehirde yaşıyormuşuz. eskişehir hakkında konuştuk, eski günlerden konuştuk, o zamanlar ben hoşlanıyordum senden meheh falan diyorum gülüyo o da. hala aynı duyguları beslemediğimi biliyor tabii. neyse birkaç gün sonra görüştük. kahvaltı yaptık. nerden açıldı bilmiyorum laf ekşi sözlük'e geldi.
    ekşi sözlük'ü biliyor musun diye sordu. aga yılların hıncı mı varmış artık içimde, bilemiyorum. döndüm denize* doğru bakıp, "yazarım" dedim. o an birden karizmam iki kat arttı kızın gözünde.

    şimdi evliyiz... çocuk yolda... şaka şaka, bir iki görüşmeden sonra verdim yolu. entersan bi insan olmuş. şimdi ben bunu niye anlattım, sırf şu "şimdi evliyiz... çocuk yolda..." cümlesi için anlattım. arkadaş kıskanıyorum sözlükte böyle uzun uzun sikko hikayeler anlatıp, finalde "şimdi evliyiz" diyen insanları.