efes harabeleri giriş ücreti

  • (bkz: oradaydım)
    daha bu yaz başımıza geldi ve ekleyeceğimiz pek çok detayı aktarma imkanı sunması adına başlığının açılmasına çok sevindik. sırayla anlatayım:
    1- müze kart geçmiyor. yok yani bildiğin geçmiyor diyor gişede duranlar. şahsi aracımızla kültür turizmi yapmak için dolana dolana kilometrelerce gidip alınan yanıt bu olunca “buraya kadar geldik napalım” diye dönemiyorsun. ama biz döndük, nasıl anlatalım:

    2- buranın civarında meryem ana evi var. orası bilenler bilir dağın başında bir yer. yol boyunca ne bir park yeri var ne de buna benzer duraklama imkanı, tek şerit git gel. neyse efendim yolu niye anlattım, çünkü bu izbe yolu aniden direkle kesip gişe koymuşlar. yani arabasız gelinemeyecek bir yere, araba ile geldiğin için ücret ödemeden giremiyorsun öncesinde inerek. onu da camlardan içeri bakıp kişi başı 40 lira artı araba için de 40 lira isteyerek alıyorlar. oha dedim vazgeçtim, gişedeki adam “tamam 30 olsun kişi başı” deyince hepten sinirlendim “kaldır direği dönüp çıkıcam” dedim çıktım. çıkarken jandarma güvenlik elemanına sordum bu ne saçmalıktır diye. “bize değil selçuk belediyesine kızın abi” dedi. kültür ve turizm haricinde selçuk belediyesi de ek gelir elde ediyormuş öğrendiğimiz şekliyle. allah belasını versin deyip çıktık aşağıda gördüğümüz meryem ana heykelinde fotoğraf çekinirken baktık ki çok kalabalık. işte eli boş dönmek istemeyen herkes orada fotoğraf çekiniyor bu rezillik yüzünden.

    3- yedi uyurlar diye de bir yer yapmışlar. tabela falan inanmayın diye söylüyorum bildiğin öyle bir yer yok. bir mağara dahi yok ortada. kaya kovuğu gibi bir duvar çukurunu satmışlar yedi uyurlar olarak, ki güzel anadolumda pek çok nokta var yedi uyurlar mağarası iddiasında. burası orası değil gerçekten. hani o kadar yola yazık diye söylüyorum.

    tek amacı atlı faytonlara (ki o atların hali bambaşka bir başlık konusu) fahiş fiyat ile geçim kaynağı olmak olan çingene zihniyetinin eline terk edilmiş kültür faaliyetinden başka hiçbir şey değil iş. o zaman başlığını neden açmadığımı da söyleyeyim basın eksiye sonra, selçuk belediyesi chp yönetiminde bir belediye, akp yönetiminde olsa ferman ferman yazacak yazarlar bu durumda belediyeyi savunmaya geçer diye düşündüm, yukarıdaki entrylere bakınca yanılmamışım.

    otobüslerde verilen bardak su olur ya hani; heh onu 5 liradan yaz sıcağında baygınlık geçirecek insanlara satmaya kalkan esnafa da ayrı sözüm. ayıptır, yazıktır, günahtır.

    edit: obsesif birey uyardı akpliymiş (hatta baktım eski solcu yeni sağcıymış belediyeci adam bi tuhaf) o zaman meryem ana heykelinin karşısında restore adına neredeyse pvc ile kaplanacak kadar anakronik selçuk kalesinin taşları girsin ne diyeyim “dahi”li bedhahlara.