üst edit: gelişen dünya düzeninde doktorlar ve öğretmenler bile ekşicilerden* nasibini almışken, bugün de eczacılara sarmak için hava ve zemin şartları gayet müsait. online derste zor soru gelince donmuş taklidi yapan öğrenciler gibi hareketsiz beklediğinizi görür gibiyim. ancak bugün sizi seçtik ecz*cılar. *
doktorun yazdığı receteyi qr kod olarak otomata okutacaksın ve ilacını alacaksın. uygulamadan da ilacını ne zaman, ne kadar ve ne sıklıkla içmen gerektiğini görebileceksin. oldu bitti. tek görevi raftan ilacı çekip size uzatmak olan, beyaz önlüğü giyince nobel almış bilim insanı havalarına giren çok bilmiş eczacılar da doooğru şantiyeye...
hem bu şekilde süleyman soylu'nun "mültecileri gönderirsek çobanlığı kim yapacak" sorununu da basit bir inovasyonla çözmüş olacağız. bir taşla iki kuş.
edit: bazı eczacı arkadaşlar "ben doktorlardan daha iyi eğitimliyim. asla inşaatta çalışmam" şeklinde kibir dolu mesajlar göndermişler. yani inşaat olmaz da hastaları online olarak yönlendirebileceğiniz bir sistem olabilir belki değil mi?
nedir arkadaş bu eczacılardaki kibir? rafların arkasında tüm kanser çeşitlerine deva olacak bir ilaç üretiyorsunuz da biz mi bilmiyoruz? hayır üzerine gazete kağıdı serilmiş masada toplaşıp menemen yiyorsunuz. yalan mı arkadaşım? esnafsınız işte. kendinizi bu kadar önemsemeyin bir otomata yenilirsiniz...
edit 2: inşaat sektöründeki bazı arkadaşlarımız haklı olarak ''şantiyeleri küçümsemeyelim'' demişler. bu kısımda ifade etmek istediğim şey; mültecilerin doldurduğu işgücü açığıydı. teşekkürler.
eczanelerin yerine ilaç otomatlarının getirilmesi
-
-
ya amk eczacıları doluşmuş ne kadar gerekli olduklarını anlatıyorlar burada.
bu kadar kendinize güveniyorsanız otomatlar gelince zaten değeriniz anlaşılmayacak mı bırakın gelsinler.
değil mi eczacılar.